kısa sürmesidir. Klinik amaçlar için diyastolik basınca nabız basıncının 1 / 3'ü ilave edilerek
ortalama kan basıncı değeri elde edilir. Bir örnek olarak, 120/70 mm Hg değerlerine göre, nabız
basıncı 50 mm Hg'dir. Bunun 1/ 3'ü 16.66 olur. Diyastolik basınca ilave edilerek, 70 + 17 = 87
mm Hg ortalama kan basıncı değerini verir. Halbuki sistolik ve diyastolik basınçların ortalaması
alınırsa 95 gibi bir değer verir. Eğer elde yazdırılmış bir arteriyel basınç eğrisi (trasesi) varsa,
sistolik ve diyastolik taraflarda eşit alanların bulunduğu yerden geçirilecek çizgi, ortalama kan
basıncını doğru olarak belirler.
Rutin klinik amaçlar için insanda kan basıncı auscuitation (oskültasyon) metodu ile ölçülür.
Civalı manometreye eklenmiş ve hava ile şişirilebilen bir manşet kolun üst kısmına sarılır ve
stetoskop dirsek oynağı hizasında arteria brachialis üzerine konur. Manşet hava ile şişirilerek
sistolik basınçtan daha yüksek bir basınç sağlanır. Bu durumda arter tamamen kapandığından,
arterden kan geçmemekte ve stetoskopla herhangi bir ses duyulmamaktadır. Sonra manşet havası
yavaş yavaş düşürülürken ilk sesin duyulduğu basınç düzeyi, sistolik arteriyel kan basıncı olarak
alınır. Manşetin havası boşaltılmaya devam edilir ve ses daha gür olarak duyulmaya başlar.
Nihayet gür ses alçalarak üfürük (mumur) sesine dönüşür ve sonra kaybolur. Sesin kaybolduğu
basınç düzeyi de diyastolik kan basıncı olarak alınır.
Şahıs sırtüstü yatmış durumda iken a. brachialis ve a. femoralis kan basınçları birbirine çok
yakındır. Ayakta dururken bu arterlerde kan basıncı değişir.
Yerçekimi etkisiyle, kalbin yukarısında bulunan damarlarda basınç düşerken, kalbin aşağısındaki
damarlarda basınç yükselir. Bu düşme ve yükselme miktarı kanın özgül ağırlığına (dansitesine)
ve kan sütununun yüksekliğine göre değişir.
Dostları ilə paylaş: