A'dan Z'ye Felsefe


HEIDEGGER, MARTIN (1889-1976)



Yüklə 1,64 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə35/77
tarix20.01.2022
ölçüsü1,64 Mb.
#51440
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   77
A\'dan Z\'ye Felsefe - Alexander Moseley ( PDFDrive )

HEIDEGGER, MARTIN (1889-1976)
Heidegger felsefi varoluşçuluğun kaynağı olarak sunulmuştur,
ama çalışmaları ve felsefesi basit adabımuaşeretlerin ötesine
taşar. Düşüncesi, etkili kitabı Varltk ve ZamarCdan (1927)
daha sonraki dil, teknoloji ve şiir üzerine yazılarına kadar
çeşitli aşamalara ayrılır. Ne var ki, Varlık felsefesine -en
yüksek felsefi araştırma konusuna- sık sık geri dönmüştür.
Heidegger’in Freiburg Üniversitesi rektörü sıfatıyla Na-
zizm’le 1933’te işbirliği yapmış olması çok tartışma
doğurmuştur. Bu davranışı Alman dilinin saflığına,
dolayısıyla düşüncenin başlangıcına ve kiplerine yakınlığına
olan inancıyta ilgili olabilir. Ama böyle bir davranış bu kadar
geniş ufuklu ve derin bir düşünürde en kötü türden politik
safdillikten başka kelimeyle anılamaz. Tabii bu, öteki
filozofların hepsi saf ve aziz mertebesinde insanlardır ve
imparatorluklarla, siyasi partilerle, devrimçilerle, uydurma
kampanyalarla işbirliği yapmamıştır anlamına gelmiyor.
Varlık ve Zaman*da, Heideggcr Yunanlardan itibaren
felsefenin büyük bölümü tarafından görmezlikten gelindiğini
ve He-gel tarafından yeniden canlandırıldığını düşündüğü
Varlık fenomenini açığa çıkarma çabası içine girer. Ona göre
bu durum modern dönemde Varlık’a karşı yaşanan
yabancılaşmanın bir yansımasıdır: İnsan ilkel atalarımızın
zevk duyarak yaşadığı dünya ile bağını yitirmiştir. Ama
Varlığı yeniden keşfetmek, insanın kendi Dasein*ı konusunda
keskin bir özbilinç duygusunun geliştirilmiş olmasını
gerektirir. Heidegger’in kullandığı Dasein terimi belli belirsiz


"orada olmak” veya (dass seinMan türetme ile) “öyle
olduğunu” gibi kavramları ima eder. Nerede? Dünyada. Her
birimizin şeyler dünyasına uzanan bir bilinci vardır. Yalnızca
bilinçli bir varlık, varlığı düşünmek üzere dışarıya
uzanabilir. Öyleyse Dasein aynı zamanda insana da gönderme
yapar.
Dasein aracılığıyla Heidegger ontolojiyi yeniden
canlandırmaya çabalıyordu: Bizler birer fikir değil somut
bireyleriz, ama etrafımızdaki şeyler hakkında bilgimizi
onlarla Varlığm cisim-leştirdiği ilişkilerimiz aracılığıyla
kazanırız. Ne var ki, her birimizin dünyayı algılayışı, özellikle
kullandığımız dil dolayımıyla yanlış anlamaya açıktır. Dasein
sorgucudur. Düşünürken Varlığı özümüzle ilişkilendiririz.
Varlık bizim kullanmamız için dili ortaya çıkarır:
Dil Varlığın evidir. Onun evinde insan oturur. (Heidegger,
Basic Writings, 217)
Buna bağlı olarak Heidegger etimolojinin ve “bütün dillerin
kökenindeki dillerin (Almanca ve Yunanca)” oynayabileceği
rolü vurgular. Bu diller ona göre Varlığın primordiyal
kavranışmı aktarmak bakımından daha az bozulmuşlardır.
Dasein (diyelim orada-olmak-insan) dünyadadır, çevresindeki
şeylerle sıkı bir şekilde iç içe geçmiştir. Dolayısıyla, onun
varlığı ile şeyler, veya şeylerin bilgisi ve ilişkileri (bilim) ile
bizim temel deneyimlerimiz ve dünyaya ilişkin ruh
durumlarımız arasında hiçbir ikilik doğamaz. Dasein kendi
varlığı ile ilgilenmek (veya ilgilenebilmek) bakımından da
dünyada benzeri olmayan bir şeydir. Benim Dasein*ım
sizinkinden ayrılamaz - bunu öğrenmem veya fark etmem


gerekmez, daima sizinleyimdir. Dasein var olmakla aynı
zamanda günün birinde yok olacağını bilir. Öyleyse, 
w
ölüme-
doğru-varlık”tır ve ölümle birlikte o narin kolektif doğasından
serbest kalarak bireyselleşir: Dünya üzerinde yalnızca ölümde
gerçekten yalnızsınızdır. Peki Heidcggcr Nazi-lere
katıldığında neredeydi?

Yüklə 1,64 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   77




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin