¦— Sen ve ben. Faber yerinden fırladı. —¦ Oh, hayır!
— Fakat plânımı söyleyeyim...
— Eğer söylemekte İsrar edeceksen, gitmeni rica edeceğim...
—- Fakat ilgilenmiyor musun?
— Yanıp kül olmama sebep olabilecek şeylerse, hayır. Seni ancak itfaiye denen örgüt yakılıp yerle bir
edildiği zaman dinleyebilirim. Fakat böyle kitapları çoğaltıp bua^.an itfaiyecilerin evlerinde saklayarak
onların yıkılmama sebep olmak istiyorsan sana ancak bravo diyebilirim!
— Kitapları onların evlerine sakla, sonra aüarm ver ve itfaiyecinin evinin yakılmasına sebep ol, bunu mu
demek istiyorsun?
— 81 —
Faber, bir kaşım kaldırıp, sanki Montag'ı ilk defa olarak görüyormuş gibi baktı.
— Şaka ediyordum.
— Eğer denenmesinde bir yarar görüyorsan sözünü ciddiye alabilirim.
— Böyle şeyleri garanti edemezsin. Nihayet, ihtiyacımız olan kitapları temin ettikten sonra "bile düşecek
bir uçurum aramamız gerekir. Ama nefes alacak zaman imiz olmalı. Bilgi edinmeliyiz. Belki binlerce yıl
sonra düşüncelersiniz gerçek olabilir. Kitaplar bize ne kadar aptal ve beceriksiz olduğumuzu hatırlatır. Ne
samanımız ne paramız ne cc yeteri kadar dostumuz var. Kendi koleksiyonunu kendin yap, eğer
boğulursan, cahüe kadar yüzeceğini bümeîiain.
Faber yerinden kalktı ve dolaşmaya bağladı.
Montag:
— Ne diyorsun?, diye sordu.
— Kesin olarak ciddî misin?
— Evet
Faber yatak odasının kapısına sinirli bîr tavırla bak-
— Eğer evet diyecek olursam çok gizli bir plân olmalı. İtfaiye Merkezlerinin yanığını görmek büyük bir
zevk olurdu.
— Hemen hemen bütün itfaiyecilerin ev adresleri var. Bir çeşit yeraltı Örgütüyle..
— işin en pis tarafı insanlara güvenemezsin. Sen ve benden başka kim yardım edecek
— Sizin gibi profesörler, yazarlar, tarihçiler yok mu?
Dostları ilə paylaş: