TANI: Cüzzam pek çok deri ve sinir hastalığını taklit eder. Hastaların büyük bir kısmındalepra tanısı basit muayenelerle konabilir. Ailesinde lepra hikayesi olan kişilerde de tanı kolaylıkla konulabilir. Basil çıkaran tipte burun ve deriden alınan örneklerin incelenmesiyle tanı konur.
TEDAVİSİ: Lepra karaciğer tutulumu ve reaksiyonel evrede görülen böbrek tutulumu (glomerulonefrit) dışında hayatı tehdit eden bir hastalık değildir. Hastaların büyük kısmı toplumdaki diğer ölüm nedenleriyle kaybedilirler.
Cüzzam, erken tanı konulduğunda tedavisi kesin olarak yapılabilen bir hastalıktır. Erken tanı ve tedavi ile kalıcı sakatlıkların oluşması önlenebilir.
Tedavide, Dünya Sağlık Örgütü’nün uyguladığı çok ilaçlı tedavi (Multi Drug Therapy=MDT) protokolü uygulanır. Ülkemizde ve dünyada bu tedavisi ücretsiz olarak yapılmaktadır.
ÜLKEMİZDE LEPRA
Ülkemizde Lepra hastalığı bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıklar kapsamında olup halen “Lepra Eradikasyon Programı” uygulanmaktadır.
Ülkemizde 2014 yılında kayıtlı lepralı hasta sayısı 1044 olarak saptanmıştır. 2014 yılında 6 yeni vaka tespit edilmiştir.
Lepra hastalarının tedavi ve takipleri deri ve zührevi hastalıklar kliniklerinde yapılmaktadır.
Ayrıca Deri ve Tenasül Hastalıkları Dispanserleri de lepra hastalarının takiplerini yapmaktadır.
Hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar Sağlık Bakanlığı tarafından ücretsiz karşılanmaktadır.
CÜZZAM
(LEPRA)
(HANSEN HASTALIĞI)
CÜZZAM (LEPRA) HASTALIĞI
Cüzzam tanısı kolay, tedavisi kesin, erken tanı konduğunda önlenebilir, çağdışı bir hastalıktır.
“Mycobacterium leprae” isimli basil (çubuksu bakteri) tarafından oluşturulan, kronik (müzmin) bir enfeksiyon hastalığıdır. Hastalık öncelikle çevresel sinirleri ve deriyi etkiler.
Dünyanın geri kalmış ülkelerinde, açlık, yoksulluk, yaşam ve temizlik koşullarının kötülüğü, sağlık hizmetlerinden yararlanamama, iyi beslenememe, aşırı üreme, iç savaşlar, sürekli göçler gibi nedenlerle kökü kazınamamaktadır.
Lepra haftasının amacı, toplumun cüzam ve cüzamlıya karşı oluşan yanlış inançlardan, bilgisizlikten kaynaklanan korkularını önleyerek cüzam hastalığının erken teşhis edilmesinin sağlanması, dünya standartlarına uygun bir şekilde tedavisi ve izlenmesiyle hastaları topluma kazandırmaktır. Lepraya bağlı olarak çeşitli sekel ve sakatlıklar bırakabilen komplikasyonlar gelişmektedir. Ancak etkin tanı ve tedavi yöntemleri sayesinde, günümüzde Lepraya bağlı ağır sekeller önlenebilmektedir.
BULAŞMA YOLU:Lepra basilinin tek kaynağı insandır. Ağız ve burun salgıları ile yakın ve uzun süreli temas sonucu damlacık enfeksiyonu ile bulaşır. Çocuklar hastalığa karşı daha duyarlıdır. Basil çok yavaş çoğalır. Kuluçka süresi 3-12 yıl arasında değişir; ortalama 2-4 yıldır. Belirtilerin görülmesi bazen 25 yılı bulabilir.
HASTALIK BELİRTİLERİ: Hafif deri belirtisinden, geniş yayılımlı çevresel sinir sistemi, göz, kemik, adale ve diğer dokuların tutulduğu, şekil bozuklukları ve sakatlıkların geliştiği bir tabloya kadar değişir.
Cüzzam (Lepra) hastalığı, hastanın direncine göre tüberküloid lepra, lepromatöz lepra ve bunların arasında yer alan borderlayn grup olmak üzere üçe ayrılır.
Tüberküloid lepra: Bağışıklık sistemi sağlıklı kişilerde görülür. Esas olarak çevresel sinirleri ve deriyi tutar.Basil, kol ve bacaklarda bulunan çevresel sinirlere yerleşir, bu bölgelerde bulunan sinirlerde iltihap odakları oluşturur. Sinir fonksiyonunu bozar ve duyu kayıplarına yol açar. Bazen deride kabarık ve keskin kenarlı deri lezyonları (tüberküloid plak) gelişir. Basil sayısı çok az olduğundan bulaşıcı değildir.Bu tip, tedavisiz kendiliğinden iyileşebilir. Prognoz açısından iyidir.
Borderlayn lepra:Tuberkuloid lepra ile lepromatöz lepra arasında yer alan gruptur. Hastaların büyük bir kısmı bu grupta yer alır.Sinir harabiyetinin ciddiyetinden dolayı önem taşır.Cüzzamda görülen tüm şekil bozukluğu ve sakatlıklar bu grupta görülebilir.
Lepromatöz lepra:Bağışıklık sistemi zayıf kişilerde görülür. Başlangıç ve gidişi sinsidir.Belirtileri arasında burun tıkanıklığı, burun kanaması, saç dökülmesi, burun tabanında çökme, diz ve dirsekte lezyonla görülür. Tedavi edilmezse basil sinirleri tutarak el ve bacaklarda duyu kayıpları ve şekil bozukluklarına yol açar. Buna bağlı felç ve sakatlıklar görülür
Dostları ilə paylaş: |