Yayın Danışmanı Dr. Erol Barın Editör Dr. Mehmet Yalçın Yılmaz Dil Uzmanı



Yüklə 0,88 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə4/18
tarix15.11.2022
ölçüsü0,88 Mb.
#69354
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   18
turk hikayeleri B1-B2 (2)

10
BİR TAARRUZ
Refik Halit Karay
Boğaziçi’nin Anadolu kıyısındaki tenha, bayır ve yarı boş köylerin-
den birinde bir kış akşamıydı. Yağmur yağmıyordu fakat rüzgâr çok 
ıslak esiyordu ve her tarafı sırılsıklam ediyordu. Bu kapalı hava bir haf-
tadan beri devam ediyordu. 


TÜRK HİKÂYELERİ I
11
Vapur iskeleye yanaştı ve dört 
yolcu indi. Bunlar da bir müddet 
aynı sokakta yürüdükten sonra 
yan yollara sapıp gözden kaybol-
dular.
Hayrullah Efendi her akşamki 
gibi, yokuşu tek başına tırmanma-
ya başladı. İnebolu’ya kereste gön-
dermişti. Aklı kerestelerdeydi. Bu 
fırtına kerestelere zarar verebilirdi. 
Hayrullah Efendi’nin canı sıkıl-
mıştı. Bunları düşünüp endişeleni-
yordu. Hayrullah Efendi elindeki 
elektrik fenerini yoluna tutup ağır 
ağır yokuştan çıkıyordu.
Fıstığın altına, o dik ve dolam-
baç yere gelmişti. Bu sırada yerden 
gırtlağına bir el yapışmış ve alnına 
soğuk bir demir dayanmıştı. Ge-
rilemek istedi, yapamadı. İlerleye-
yim dedi, kımıldanamadı. Aciz bir 
şekilde durup bekledi. Rüzgârın 
uğultusu içinde boğuk bir ses:
“Cüzdanını ver!” diye emretti.
Hayrullah Efendi heyecan ve korkuyla:
“Peki, tamam, vereyim!” dedi.
Bir eliyle cüzdanını çıkardı ve uzattı. Hemen serbest kalmak ve uzak-
laşmak istiyordu. Cüzdanda altı tane yüzlük ve birçok da beşlik bank-
notlar vardı. Yedi yüz liradan fazlaydı. Fakat canından kıymetli değildi. 
Sağlık olsun, yine kazanırdı...
Hırsız, karanlığın içinde telaşla, cüzdanı açtı. Hayrullah Efendi’nin 


12
TÜRK HİKÂYELERİ I
12
elinden elektrik lambasını kaptı. Bir atkı ile sarılı yüzünü göstermemeye 
çalışıp cüzdanın içini acele acele 
yokladı. Adam, vahşi sesiyle:
“Kımıldama, vururum!” dedi.
Eli bir müddet, kâğıtların üzerinde örümcek gibi korkunç, kararsız 
ve şaşkın dolaştı. Bir an sonra yalnız bir tanesini, bir beş lirayı çekti, 
cüzdanı kapattı ve Hayrullah Efendi’ye geri uzattı. Şimdi ışık sönmüştü 
ve hırsız, yokuştan aşağı çılgın gibi koşup arkasına bakmadan, kaçmaya 
başlamıştı.
Hayrullah Efendi korkaktı; fakat hem dinç, hem de çok meraklı bir 
adamdı. Şu acemi ve acayip hırsızı, kovalamak istedi ve hemen arkasına 
düştü. Süratle bayırı indi, karaltılar içinde, önünü görmeden koşuyor
hırsıza yetişmeye çalışıyordu.
Aşağı inmişti. Hırsız hızlı hızlı çarşıya doğru gitti, Hayrullah Efendi 
aydınlık bir pencerenin altından bunu gördü. Hırsız, Hayrullah Efen-



Yüklə 0,88 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   18




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin