Olgu Sunumu / Case Report
81
A 36-year-old female patient was admitted to our clinic with complaints of numbness in hands, double vision, and inability to close
her left eye. Her physical examination revealed horizontal diplopia, underactivity of the left lateral rectus muscle, left peripheral facial
paralysis, and trigeminal sensorial neuropathy. The magnetic resonance imaging revealed hyperintense lesions, which were compatible
with multiple sclerosis (MS). Therefore, systemic steroid treatment (1000 mg/day intravenous methylprednisolone for 5 days, 1 mg/
kg/day oral prednisolone, reduced slowly) was administered to the patient. Within five weeks, her symptoms were regressed, and no
recurrence was observed during the follow-up period of 4 years. As this case proves, MS can present with cranial nerve palsies in addition
to many other different neurological symptoms. Although 5
th
nerve palsy is the most common cranial nerve palsy detected in MS
patients, 7
th
and 6
th
nerve involvement are rarely reported in the literature. MS should always be considered in the differential diagnosis
of cranial nerve palsies especially in young patients. (Turk J Ophthalmol 2015; 45: 81-3)
Key Words: Multiple sclerosis, cranial nerve palsies, facial paralysis, diplopia
Summary
Giriş
Multiple skleroz (MS), daha çok 2.-4. dekadlar arasında
görülen, santral sinir sistemini tutan kronik otoimmün
demiyelinizan bir hastalıktır.
1
MS, birçok klinik çalışmanın
gösterdiği gibi periferik sinir sistemi tutulumu ile de
seyredebilir.
1
Klinikte MS farklı tiplerde karşımıza
çıkmaktadır; bunlar subklinik MS, klinik izole sendrom,
akut dissemine ensefalomiyelit, benign MS, tekrarlayan MS,
primer ya da sekonder progresif MS ve optiko-spinal MS
bunların birkaçıdır.
2
Retrobulber nörit, serebellar sendromlar,
transvers myelit gibi birçok değişik tablo ile karşımıza
gelebilir.
3
Beyin sapı tutulumu MS hastalarında sık görülse de
başka semptom olmaksızın izole kraniyal sinir tutulumu
oldukça nadirdir.
1
Birçok çalışmada MS hastalarında en sık
görülen kraniyal sinir tutulumunun trigeminal sinir olduğu
gösterilmiştir.
3
Bunu sırasıyla fasiyal, abdusens, okulomotor ve
kohlear sinir tutulumları takip etmektedir.
1
Bu olgu sunumunda, eş zamanlı 5., 6. ve 7. sinir tutulumu
ile başvuran ve MS tanısı alan klinikte nadir gözlemlediğimiz bir
olgu tartışılacaktır.
Otuz altı yaşında bayan hasta ellerde uyuşma, sol göz kapağını kapatamama, çift görme şikayetleriyle başvurdu. Horizontal diplopisi, sol
dışa bakışında -1 kısıtlılığı, sol periferik fasiyal paralizisi ve 5. sinir dermatomuna uyan alanda his kaybı mevcuttu. Solda Bell fenomeni
pozitifti. Hastanın manyetik rezonans (MR) görüntülemesinde multiple skleroz (MS) ile uyumlu hiperintens lezyonlar saptandı. Sistemik
steroid tedavisi (IV puşe metilprednizolon 1000 mg/gün, 5 gün; ardından 1mg/kg oral tedrici azaltılarak) başlanan hastanın 5 hafta
içerisinde fasiyal paralizisinin ve diplopisinin gerilediği, his kaybının düzeldiği izlendi. Hastanın 4 yıllık takibinde nüks izlenmedi. Bu
olguda gördüğümüz gibi, MS karşımıza klasik periferik nöropatiye bağlı ekstremitelerde tutulumun dışında kraniyal sinir paralizileri
ile de gelebilir. Beşinci sinir felci, literatürde karşımıza MS ile birlikteliği en sık olan kraniyal sinir felci olarak çıkmasına karşılık, 7.
sinirin periferik paralizisi ve 6. sinir tutulumu daha nadir olarak bildirilmiştir. Kraniyal sinir paralizisi ile başvuran özellikle genç hasta
grubunda, etyolojide mutlaka MS akla gelmelidir. (Turk J Ophthalmol 2015; 45: 81-3)
Anah tar Ke li me ler: Multiple skleroz, kraniyal sinir felci, fasiyal paralizi, diplopi
Yazışma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Sezin Akça Bayar, Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Göz Anabilim Dalı, Ankara, Türkiye
Tel.: +90 312 212 68 68 E-posta: sezinakca@gmail.com Geliş Tarihi/Received: 27.10.2013 Kabul Tarihi/Accepted: 24.04.2014
*Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Göz Anabilim Dalı, Ankara, Türkiye
**Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göz Hastalıkları Kliniği, Ankara, Türkiye
***Başkent Üniversitesi Hastanesi, Göz Hastalıkları Kliniği, İstanbul, Türkiye
Almila Sarıgül*, Sezin Akça Bayar*, Evin Şingar**, Eylem Yaman Pınarcı***, Sibel Oto*
Multiple Sklerozlu Bir Olguda Eş Zamanlı
5., 6. ve 7. Kraniyal Sinir Felci Gelişimi
A Case of Multiple Sclerosis Presented with
5
th
, 6
th
and 7
th
Cranial Nerve Paralysis
DOI: 10.4274/tjo.33154
Özet
TJO 45; 2: 2015
82
Olgu Sunumu
Otuz altı yaşında bayan hasta kliniğimize yaklaşık 3-4
gündür olan çift görme, sol gözünü kapatamama ve ellerde
uyuşma şikayetleri ile başvurdu. Çift görme şikayeti cisimleri yan
yana görme şeklindeydi. Hastanın özgeçmişi sorgulandığında,
diyabet veya hipertansiyon gibi herhangi bir sistemik ve
nörolojik hastalığının olmadığı saptandı. Herhangi bir travma
öyküsü yoktu.
Hastanın yapılan ilk oftalmolojik muayenesinde Snellen
harf eşeli ile değerlendirilen görme keskinliği her iki gözde
tam olarak saptandı. Biyomikroskopik ön segment muayenesi
ve dilate fundus muayenesinde patoloji saptanmadı. Direkt ve
indirekt ışık refleksleri her iki gözde pozitifti, rölatif aferent
pupilla defekti yoktu. Ishihara kartları ile değerlendirilen renkli
görme her iki gözde 12/12 idi. Göz içi basınç değeri her iki gözde
16 mmHg idi. Kırmızı cam testinde hastada horizontal diplopi
tespit edildi. Yakın ve uzak camsız kayma miktarı 6 prizm
tabanı dışarıda olarak ölçüldü. Sol altıncı kraniyal sinir felci ile
uyumlu sol lateral rektus aktivitesinde -1 kadar bir kısıtlılık
izlendi (Şekil 1). Diğer göz hareketleri doğaldı. Yapılan ayrıntılı
kraniyal sinir muayenesinde sol trigeminal sinir oftalmik,
maksiller ve mandibuler dallarının dermatomları ile uyumlu
bölgelerde duyu kaybı ve sol periferak fasiyal paralizi saptandı.
Bell fenomeni pozitif olarak saptanan hastanın sol gözünü
kapatamadığı görüldü (Şekil 2). Solda kornea refleksi alınamadı.
Korneal anestezisi mevcuttu, Cochet-Bonnet esteziyometresi ile
yapılan ölçümlerde kornea duyarlılığı azalmış olarak saptandı.
Kan testleri ve serolojik değerlendirmeler sonucu herhangi
bir patoloji saptanmadı. Serebrospinal sıvıda yapılan analiz
sonucunda normal protein düzeyi saptandı, hücre izlenmedi.
Yapılan beyin manyetik rezonans görüntülemesi (MRG) sonucu,
sağ pariyetal ve sol fronto-pariyetal bölgelerde MS ile uyumlu
olarak değerlendirilen hiperintens plak benzeri lezyonlar
saptandı.
Hastaya MS tanısıyla 5 günlük intravenöz 1000 mg/
gün metilprednizolon tedavisine başlandı. Beş gün sonunda
intravenöz tedavi kesilerek 1 mg/kg/gün oral prednizolon
tedavisine geçildi. Oral tedavi doz azaltılarak yaklaşık bir aylık
süre zarfında kesildi.
Tedavi sonrası yapılan muayenesinde diplopinin ve dışa
bakış kısıtlılığının kaybolduğu, sol periferik fasiyal paralizinin
düzeldiği görüldü (Şekil 3, 4). Duyu hissinin yaklaşık bir ayda
geri geldiği hastanın yaklaşık 4 yıllık takibinde herhangi bir
nükse rastlanmadı.
Tüm hasta bilgileri ve resimleri hastadan onam alınarak
sunulmuştur.
Tartışma
MS genç erişkinler arasında en sık görülen ve hasara yol
açan nörolojik hastalıklardan biridir.
4
MS hastaları karşımıza
görsel, duyusal ve okulomotor semptomları içeren çok çeşitli
klinik tablolarla gelebilirler.
4,5
İzole kraniyal sinir felçleri ise
MS’nin oldukça nadir görülen bulgularındandır.
6
Kraniyal sinir
tutulumunun patogenezi tam olarak aydınlatılmamış olsa da
birçok çalışmada beyin sapı demyelinizasyonu ile ilişkili olarak
saptanmıştır.
7
Beyin sapı tutulumu gerek başlangıçta gerekse
ilerleyen hastalık döneminde MS hastalarında sık görülen bir
tablodur.
8
Zadro ve ark.’nın
1
483 MS hastasında yaptıkları bir
çalışmada izole kraniyal sinir tutulum oranı %10,4 olarak
belirlenmiştir. En sık tutulan kraniyal sinir ise %4,8 oranıyla
trigeminal sinir olarak saptanmıştır. Bu hastaların %1,9’unda
trigeminal nevralji, %2,9’unda ise bizim olgumuzda olduğu
gibi trigeminal duyusal nöropati mevcuttur. Diğer kraniyal
sinir tutulumları ise sırayla fasiyal (%3,7), abdusens (%1,0),
okulomotor (%0,4) ve kohlear (%0,4) sinir olarak saptanmıştır.
Klinik olarak kraniyal sinir tutulumu olan bu hastaların yalnızca
%54’ünde semptomları açıklayan MRG lezyonu izlenmiştir.
Bu durumdan da anlaşılabileceği gibi MRG semptomatik
demyelinizan lezyonların tümünü görüntülemekte başarısız
olabilmektedir.
1
Fukazawa ve ark.
9
107 MS’li hastada yaptıkları çalışmada
21 (%19,6) fasyal paralizi olgusu saptamışlardır. Bu hastaların
Şekil 1. Hastanın ilk muayenesinde altıncı sinir paralizisine bağlı sol göz dışa
bakışta -1 kısıtlılık mevcuttu
Şekil 2. Hasta, sol periferik fasiyal paralizi nedeniyle sol gözünü kapatamıyordu,
Bell fenomeni pozitif olarak saptandı
Şekil 4. Hastanın tedavi sonrası sol periferik fasiyal paralizisinin gerilediği izlendi
Şekil 3. Hastanın tedavi sonrası yapılan muayenesinde dışa bakış kısıtlılığı
kaybolmuştu, göz hareketleri her yöne serbestti
83
Sarıgül ve ark, Multiple Sklerozda 5., 6., 7. Kraniyal Sinir Tutulumu
beşinde (%4,7) ise fasiyal paralizi MS’nin başlangıç semptomu
olarak saptanmıştır.
Ivankovic ve ark.,
10
bizim olgumuza benzer olarak 5., 6. ve 7.
kraniyal sinir tutulumu ile başvuran bir olguyu raporlamışlardır.
Bu olgu fasiyal paralizi ile başvurmuş, daha sonra altıncı sinir
tutulumu ve rekürren fasiyal paralizisi gelişmiş, tanıdan 1 yıl
sonra ise trigeminal duyusal nöropati ortaya çıkmıştır.
Literatürde MS olgularında ilerleyen dönemde kraniyal sinir
tutulumunu inceleyen birçok çalışma olsa da, kraniyal sinir
tutulumunun ilk semptom olarak ortaya çıkışını raporlayan az
sayıda örnek mevcuttur.
1,10
Bizim hastamızda, hastalığın başlangıç semptomu olarak
5., 6. ve 7. kraniyal sinir tutulumları görülmüş ve MS tanısı
MRG ile hiperintens demyelinizan plakların görülmesi ile
doğrulanmıştır. Literatüre baktığımızda tek başına kraniyal sinir
felçlerinin görülme oranı çok sık olmakla birlikte aynı anda 5., 6.
ve 7. sinir tutulumu ile başvuran olgu sayısı çok azdır.
MS, çok çeşitli nörolojik semptomlarla seyreden bir hastalıktır.
Optik nörit, nistagmus, diplopi, internükleer oftalmopleji, göz
hareketlerinde kısıtlılık gibi çeşitli oküler bulgular hastaların
ilk başvuru semptomu olarak karşımıza çıkabilir.
4
MRG ise her
zaman tanıyı koymakta yeterli değildir.
1
Erken tanı ve tedavi
hastalığın seyri ve prognozu açısından büyük öneme sahiptir.
Bu sebeple olgumuzda olduğu gibi kraniyal sinir felci bulguları
ile başvuran özellikle genç erişkin hastalarda, MS ayırıcı tanıda
mutlaka düşünülmelidir.
Çıkar çatışması: Yazarlar bu makale ile ilgili olarak herhangi
bir çıkar çatışması bildirmemişlerdir.
Kaynaklar
1. Zadro I, Barun B, Habek M, Brinar VV. Isolated cranial nerve palsies in
multiple sclerosis. Clin Neurol Neurosurg. 2008;110:886-888.
2. Karataş M. Multiple sklerozda ayırıcı tanı. J Neurol Sci (Turk). 2008;15:171-
184.
3. Ratnayake EC, Caldera M, Perera P, Gamage R. Isolated trigeminal nerve
palsy with motor involvement as a presenting manifestation of multiple
sclerosis in an equatorial region-a case report. Int Arch Med. 2012;5:17.
4. Frohman EM, Frohman TC, Zee DS, McColl R, Galetta S. The neuro-
ophthalmology of multiple sclerosis. Lancet Neurol. 2005;4:111-121.
5. Chen L, Gordon LK. Ocular manifestations of multiple sclerosis. Curr Opin
Ophthalmol. 2005;16:315-320.
6. Thömke F, Lensch E, Ringel K, Hopf HC. Isolated cranial nerve palsies in
multiple sclerosis. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 1997;63:682-685.
7. Jacobs DA, Galeta SL. Multiple sclerosis and the visual system. Ophthalmol
Clin North Am. 2004;17:265-273.
8. Kahana E, Leibowitz U, Alter M. Brainstem and cranial nevre involvement in
multiple sclerosis. Acta Neurol Scand. 1973;49:269-272.
9. Fukazawa T, Moriwaka F, Hamada K, Hamada T, Tashiro K. Facial palsy in
multiple sclerosis. J Neurol. 1997;244:631-633.
10. Ivankovic M , Demarin V. From recurrent peripheral facial palsy to multiple
sclerosis. Acta Clin Croat. 2011;50:419-421.
Dostları ilə paylaş: |