PSİKİYATRİDE GÜNCEL YAKLAŞIMLARCURRENT APPROACHES IN PSYCHIATRY 2010;2(4):457472
© 2010, eISSN:13090674 pISSN:13090658
Yazışma Adresi/Correspondence: Şükrü Kartalcı, İnönü Üniv. Tıp Fakültesi Psikiyatri ABD, Malatya,
Turkey. E-mail: skartalci@inonu.edu.tr
Testosteron ve Depresyon
Testosterone and Depression
Şükrü Kartalcı
1
1
Yrd. Doç. Dr., İnönü Üniv. Tıp Fak. Psikiyatri ABD, Malatya
ÖZET
Androjenler, insanda beden ve duygudurum üzerinde çok çeșitli etkilere sahiptir.
Testis ve adrenallerden salgılanan testosteron insan bedenindeki en güçlü andro-
jenlerden biridir. Testosteronun erkeklerde ve kadınlarda cinsel aktivite, libido,
sosyal davranıșlar, saldırganlık, bilișsel ișlevler, uyku kontrolü ve iyilik halinin düzen-
lenmesinde rol oynadığı bilinmektedir. Hipogonadal ya da yașlı erkeklerdeki testos-
teron yetmezliği yorgunluk, libido azalması, çabuk sinirlenme, uykusuzluk ve de-
presyon gibi nöropsikiyatrik problemlere yol açmaktadır. Testosteron yerine koyma
tedavisi bu bozuklukları tutarlı bir șekilde tersine çevirmektedir. Bunun dıșında
yüksek testosteron düzeyleri de depresyona yol açabilmektedir. Kadınlarda așırı
androjen düzeyleri, depresif duygudurum, sinirlilik ve antisosyal davranıșlarla
ilișkilendiirlmiștir. Ooferektomi yapılmıș kadınlardaki düșük testosteron düzeyleri
de depresyona neden olabilir. Bu bildirimlerden dolayı testosteron ve depresyon
arasında bir ilișki olabileceği uzun zamandan beri düșünülmekle birlikte șu ana
kadar bu konuyu araștıran çok az sayıda çalıșma yapılmıștır. Klinik çalıșmalar gibi,
deneysel ve epidemiyolojik çalıșmalarda testosteronun erkek ve kadınlarda depre-
syonla ilișkili olduğunu göstermektedir. Fakat depresyonda testosteron
konsantrasyonlarının araștırıldığı klinik çalıșmalar çelișkili sonuçlar ortaya koymuș,
hem düșük hem de yüksek testosteron düzeylerinin depresyonla ilișkili olduğu
bulunmuștur. Bu makalede testosteronun fizyolojik ve psikolojik etkileri ve depresif
bozukluklarla ilișkisi ve olası cinsiyet farklılıkları ele alınıp değerlendirilmiștir.
Anahtar Sözcükler: Testosteron, Depresyon, Androjen, Cinsiyet
ABSTRACT
Androgens have various effects on human body and mood. Testosterone, a hor-
mone mainly secreted from testes and adrenals, is one of the most potent andro-
gens. Multiple studies have found that testosterone plays a role in regulating sexual
activity, libido, social behaviors, aggression, cognitive functions, sleep control and
well-being in men and women. Testosterone deficiency in hypogonadic or elderly
men leads to neuropsychiatric problems, such as fatigue, loss of libido, irritability,
insomnia and depressive mood. Testosterone replacement therapy consistently
reverses these sequel in men. On the other hand, hyperandrogenic states in wom-
en are related to aggression and antisocial behavior, which might lead to depres-
sive mood. Low testosterone levels may also result in depression among oophorec-
tomized women. Because of such effects, a relationship between testosterone and
depression has long been an issue of speculation, but yet very few studies have
addressed this relation. Along with clinical studies, experimental and epidemiolog-
ical studies show that testosterone is related to depression in men and women. But
studies of testosterone concentrations in depression have yielded inconsistent
results reporting low as well as high testosterone levels associated with depres-
sion. In this article, the physiological and psychological effects of testosterone and
evidence regarding its relationship to depressive disorders and possible gender
KARTALCI
458
•
www.cappsy.org
•
differences have been reviewed.
Keywords: Testosterone, Depression, Androgen, Gender
(Psikiyatride Güncel YaklaşımlarCurrent Approaches in Psychiatry 2010; 2(4):457–472)
Çevrimiçi adresi/ Available online at: www.cappsy.org/archives/vol2/no4/
Çevrimiçi yayım tarihi / Online publication date: 07 Haziran 2010 / June 07, 2010
ndokrin sistemler ve buradan salgılanan hormonların, insan beyni ve
davranışlar üzerinde önemli etkilerinin olduğu uzun zamandır bilin-
mektedir. Dolayısı ile endokrin eksenlerdeki bozulmaların ya da kan
hormon düzeyindeki değişikliklerinin, insanlarda davranış ve düşünceleri
etkileyerek, psikiyatrik hastalıkların oluşumuyla nedensel olarak ilişkili olabi-
leceği düşünülmüştür. Bu konuda en çok araştırılan psikiyatrik hastalıklar-
dan biri de depresif bozukluklardır. Depresyonla ilişkili endokrin sistem
araştırmalarının başlıca adrenal, tiroid ve gonadal eksenler üzerinde yoğun-
laştığı görülmektedir.
Hem kadınlarda hem de erkeklerde hormon düzeylerinin değiştiği dö-
nemlerde duygudurum bozukluklarının görülme sıklığı artmaktadır. Ayrıca
duygudurum bozukluklarının yaygınlığı, seyri ve tedavi cevabı açısından
cinsiyetler arası belirgin farkların olduğu görülmüştür. Bütün bu nedenlerle
gonadal eksen ve bu eksenden salınan cinsiyet hormonlarının depresyonla
ilişkili olabileceğini düşündürmüş ve bu konu son zamanlarda araştırmacıla-
rın ilgisini daha fazla çekmeye başlamıştır.
İnsanlarda cinsiyete özgü davranışların temel belirleyicisi gonadal eksen
ve bu eksenden salınan hormonlardır. Asıl olarak erkek cinsiyet hormonu
olarak bilinen testosteronun insanlarda davranışlar ve duygudurum üzerin-
de etkilerinin olduğu ilk çağlardan beri bilinmektedir. Kastrasyonun zindelik
ve heyecanı azalttığı yüzyıllardır bilinmekle birlikte, bu konuda ilk modern
tanımlamayı 1889 yılında Charles Brown-Sequard yapmıştır.[1] Brown-
Sequard, hayvanların testislerinden elde ettiği bir sıvıyı derialtına enjekte
ederek duygudurum ve beden üzerindeki etkilerini tanımlamaya çalışmış-
tır.[2] Bu öncü araştırmalar ve gösterilen ilgiye karşın, testosteronun
duygudurum üzerindeki etkileri üzerine son zamanlara kadar yeterince
araştırma yapılmamıştır.
Nöroendokrin sistemler ve psikiyatrik hastalıkların oluşumunda rol alan
nörotransmitterler arasında karşılıklı bir etkileşim olduğu bildirilmiştir. Bu
sistemlerdeki değişiklikler ve karşılıklı etkileşimler tam olarak anlaşılabilirse,
endokrin sistemlerin psikiyatrik bozukluklarla ilişkisi ve hastalık oluşumun-
daki etkileri daha iyi anlaşılabilir. Bu yazıda testosteron’un fizyolojisi ve psi-
kolojik etkileri, erkek ve kadın depresyon hastalarında testosteron düzeyle-
rini inceleyen çalışmalar ve depresyonda testosteron ekleme tedavileri özet-
E
459
TESTESTERON ve DEPRESYON
•www.cappsy.org•
lenerek, testosteronun erkek ve kadın depresyonu üzerinde etkileri tartışıla-
caktır. Bu amaçla Pubmed ve Türk Psikiyatri Dizini elektronik kaynaklarından
2009 yılına kadar olan yayınlar “testosteron, depresyon, gonadal hormon,
erkek ve kadın” anahtar sözcükleri kullanılarak taranmış, ayrıca ilgili makale-
lerin kaynak listelerindeki ilgili makalelerden de yararlanılmıştır.
Şekil.1. Testesteron Fizyolojisi
CRH: Kortikotropin Salgılatıcı Hormon; GnRH: Gontaropin Salgılatıcı Hormon; ACTH:
Adrenokortikotrop Hormon; LH: Luteinizan Hormon
Testosteron Fizyolojisi
Erkeklerde başlıca testisler tarafından üretilen testosteron’un, kadınlarda
ana kaynağı adrenal bez ve yumurtalıklardır. Erkeklerde hormonal geri bildi-
rim kontrolü altında günlük yaklaşık 7 mg testosteron üretilir.[3]
Hipotalamusta üretilen gonadotropin salgılatıcı hormon (GnRH) kontrolün-
deki hipofizer luteinizan hormon (LH) aracılığı ile, testislerin leydig hücrele-
rinden testosteron yapımını uyarılır (Şekil.1). Gençlerdeki düzenli salınıma
KARTALCI
460
•
www.cappsy.org
•
rağmen, yaşla birlikte erkeklerde testosteron düzeylerinin düştüğü tutarlı
şekilde gösterilmiştir.[4]
Sağlıklı genç kadınlarda ise günlük 300µg testosteron üretilir. Bu erkek-
lerdeki üretimin yaklaşık %5’i kadardır. Kadınlarda testosteron’un % 60-70’i
adrenal bez, % 25-40’ı ise yumurtalık kaynaklıdır.[5] Erkeklerdekine benzer
şekilde kadınlarda da testosteron düzeyleri yaşla azalmaktadır. Kırk yaşında
bir kadında, testosteron düzeyi genç bir kadının yaklaşık yarısı düzeylerine
gerilemektedir. Bununla birlikte menapoz sonrası kadınlarda testosteron
düzeylerinin görece sabit kaldığı bildirilmiştir. Kadınlarda adrenal bez ve
yumurtalıklarda testosteron dışında diğer önemli androjenik steroidler olan
dehidroepiandrosteron ve androstenodion da üretilir.[1]
Testosteron hedef dokularda doğrudan etkili olabildiği gibi,
dihidrotestosteron ve östradiole dönüşerek de etkilerini gösterebilir.
Dihidrotestosteron dönüşümünü sağlayan 5-alfa-reduktaz enzimi prostat,
deri ve üreme organlarında yoğunken, yağ dokusu karaciğer ve beyinde
östradiol dönüşümünü sağlayan aromataz enzimi daha yoğundur.[3] Dola-
şımdaki testosteronun %98’i albumin ya da seks hormonu bağlayıcı
globuline olmak üzere proteine bağlıdır. Dokulara geçen ve androjen resep-
törlerine bağlanan kısım ise proteine bağlı olmayan serbest testosterondur.
Beyinde korteks, pituiter bez, hipotalamus, talamus, amigdala ve beyin sa-
pında androjen reseptörleri bulunduğu bildirilmiştir.[5]
Testosteronun Etki Mekanizması
Testosteron kolesterolden yapılan steroid yapıda bir hormondur. Adrenal
bezler, gonadlar ve plasenta gibi organlarda da yapılabilen ve kan-beyin
bariyerini kolayca geçebilen steroid hormonlar beynin büyümesi, gelişmesi
ve olgunlaşmasında önemli rol oynarlar.[6-7] Genel olarak steroid hormon-
ların, hücre içi reseptörlere bağlanarak gen ifadesinin düzenlenmesinde
transkripsiyon faktörleri olarak etki gösterdikleri bilinir.[8] Ancak bazı
steroidlerin hücrenin yüzeyinde bulunan belirli nörotransmiter reseptörler
ve bunların alt üniteleriyle [ligand kapılı (ligant-gated) iyon kanalları gibi]
etkileşerek nöronal uyarılabilirliği değiştirdikleri bulunmuştur. Bu özelliğe
sahip olan steroidlere ''nöroaktif steroidler'' adı verilmiştir.[9] Steroidlerin
genomik etkileri için ihtiyaç duyulan protein biosentezi nedeniyle dakikadan
saatlere kadar değişen bir zaman geçmesi gerekirken, nöroaktif steroidlerin
düzenleyici etkileri milisaniye veya saniye gibi çok daha hızlı sürelerde mey-
dana gelir.[10] Böylece merkezi sinir sistemi içindeki steroidlerin genomik
ve genomik olmayan etkileri, nöronal işlev ve plastisite üzerindeki etkileri
için moleküler bir temel oluşturmaktadır. Progesteron, östradiol ve testos-
461
TESTESTERON ve DEPRESYON
•www.cappsy.org•
teron gibi klasik steroidler de nöroaktiftir; çünkü bunlar da 5HT-3 reseptör-
lerinde, ligand kapılı iyon kanallarında ya da farklı glutamat reseptörlerinde
işlevsel antagonist olarak davranabilirler.[11] Dihidrotestosteron beyinde
androjen reseptörlere bağlanarak etkisini gösterir. Steroid reseptör komp-
leksi genomik DNA’nın özel bölgelerine bağlanır ve messenger RNA’nın
yapımını etkileyerek hücrede protein yapımını düzenler.[12] Diğer cinsiyet
hormonları gibi testosteronun da genomik etkileri yanında ligand kapılı
iyon kanalları, G-proteinleri ve nörotransmiter taşıyıcılar üzerine ya da doğ-
rudan ikinci haberci sistem üzerine etkiyle bazı davranışsal etkiler gösterdik-
leri düşünülmektedir.[7]
Testosteronun Metabolik ve Davranışsal Etkileri
Deneysel çalışmalar testosteronun, hayvanlarda seksüel davranışları, saldır-
ganlık ve baskınlık üzerinde doğrudan etkilerinin olduğunu göstermiştir.[13]
İnsanlarda ise testosteronun doğrudan davranışsal etkileri yeterince açık
değildir ve sosyal faktörler tarafından etkileniyor gibi görünmektedir.
Androjenlerin en potenti ve en fazla bulunanı olan testosteronun erkek-
lerde en belirgin ve en tutarlı şekilde gösterilmiş olan etkisi cinsel davranış-
ları düzenlemedeki rolüdür. Ergenlikte artan androjen düzeyleri ile birlikte
erkeklerde gece penis sertleşmesi, mastürbasyon ve karşı cinse olan ilgide
artış görülmektedir. Normal erkeklerde testosteron salınımının baskılanması
cinsel arzu ve aktiviteyi belirgin şekilde azaltırken, hipogonadal erkeklerde
testosteron yerine koyma tedavisi bu tür etkileri tersine çevirmekte-
dir.[14,15] Ancak testosteronun erkeklerde cinsel işlevleri düzenlemenin
yanı sıra mizaç, dürtüsel davranışlar, rekabet ve baskınlık gibi sosyal davra-
nışları düzenlemede de önemli role sahip olduğu bildirilmiştir. Birçok çalış-
ma yüksek testosteron düzeyi ile saldırganlıkta artış arasında korelasyon
olduğunu göstermiştir.[4] Androjenler ve serotonin arasında ters bir ilişkinin
olduğu ve androjenlerin libidoyu artırma, dürtü denetimini bozma ve
agresyon gibi davranışsal etkilerinin en azından bir kısmının, serotonin akti-
vitesini azaltıcı etkileri vasıtasıyla oluşabileceği düşünülmektedir.[16] Yaşa
bağlı testosteron düzeyindeki azalmanın erkeklerde düşük libido, yorgun-
luk, irritabilite, disfori, uyku bozukluğu, baskınlıkta azalma, hafıza problem-
leri ve baş ağrısından oluşan davranışsal bir sendroma yol açtığı bildirilmiş-
tir.[1] Sonuç olarak erkeklerde testosteronun cinsellik, saldırganlık, uyku
kontrolü, bilişsel işlevler, görsel uzaysal yetiler, dayanıklılık ve duygudurum
düzenleyici etkilerinin olduğu gösterilmiştir.[3,1]
KARTALCI
462
•
www.cappsy.org
•
Kadınlarda da testosteronun cinsel isteği ve cinsel fonksiyonları düzen-
lemede önemli etkileri vardır. Yapılan çalışmada östrojenle birlikte verilen
testosteronun postmenapozal kadınlarda cinsellik üzerine çok daha yararlı
etkilerinin olduğu gösterilmiştir. Tedaviye testosteron eklenmesinin yalnız
östrojen alanlara göre cinsel aktivitede artış, daha fazla cinsel doyum ve
daha sık orgazma yol açtığı gösterilmiştir.[17] Menapoz ya da overektomi
yapılmış kadınlardaki birçok çalışma testosteronun kadın cinselliği üzerine
olumlu etkilerini doğrulamaktadır. Ayrıca testosteronun kadınlarda psikolo-
jik iyilik halinin sağlanmasında ve disforinin azaltılmasında önemli etkilere
sahiptir. Kadınlarda kas kitlesinin korunması ve fiziksel aktivitenin düzen-
lenmesinde de testosteronun önemli etkisi olduğu bildirilmiştir.[1]
Testosteronun bazı metabolik süreçler ve genital dokular üzerindeki et-
kilerine ek olarak beynin yapısal ve fonksiyonel gelişiminde de önemli etki-
leri vardır. Beyin üzerindeki etkileri nöropsikiyatrik fonksiyonları düzenle-
mede önemli gibi görünmektedir.[4] Bu gibi etkiler testosteronun insanlar-
da bilişsel fonksiyonlar ve hafızanın düzenlenmesinde önemli olduğunu
düşündürmektedir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar testosteronun
hafıza üzerine olumlu etkilerinin olduğunu göstermiştir.[1,18] İnsan çalışma-
ları da testosteronun bilişsel işlevlerle ilişkili olduğunu göstermektedir.[19-
20] Dışarıdan verilen testosteronun hafıza fonksiyonlarında düzelmelere yol
açması da bu sonuçları desteklemektedir.[21-24] Sonuç olarak yapılan ça-
lışmalarda testosteronun özellikle görsel algı, görsel-uzaysal dikkat ve me-
kânsal ya da görsel hafıza gibi bilişsel işlevlerle ilişkili olduğu bildirilmiştir.[4]
Erkeklerde Depresyon ve Testosteron
Erkeklerde testosteron ve depresyon arasında nedensel bir ilişki olabileceği
uzun zamandan beri düşünülmektedir. Olası bu ilişki büyük oranda testos-
teron düzeyi düşük olan hipogonodal erkekler ve yaşlılardaki gözlem ve
çalışmalara dayanmaktadır.
Erkeklerde hipogonadizm depresyondakine benzer şekilde enerji ve libi-
do düzeyinde azalma, irritabilite ve depresif duygudurum ile
karekterizedir.[25-27] Bu vakalarda hipogonadizm belirtileri ve depresyon
çoğunlukla iç içedir ve tanı aşamasında karışıklıklara yol açabilmektedir.
Tedaviye dirençli ya da ağır depresyonlu erkeklerin yaklaşık yarısında
hipogonadizm tespit edilmesi de bu ilişkiyi desteklemektedir.[28,29]
Hipogonadal erkeklere testosteron verilmesinin bu tür olumsuz etkileri
tersine çevirdiği, duygudurumda düzelmelere yol açtığı bildirilmiştir.[30-31]
Testosteron verilmesi bu kişilerde duygudurumdaki iyileşmenin yanında,
yorgunluk hissi ve sinirlilikte de düzelmelere yol açmıştır.[25,26,32] Sonuç
463
TESTESTERON ve DEPRESYON
•www.cappsy.org•
olarak major depresyon tanısı almasalar da hipogonadizm vakalarında tes-
tosteron düzeyindeki azalmasının depresif semptomlarla ilişkili olduğu gö-
rülmektedir. Ancak bu tür çalışmalar bazı hatalı yanlarının olduğu düşünüle-
rek eleştirilmiştir. Örneğin hipogonadal erkeklerdeki endokrinolojik çalışma-
larda nöropsikiyatrik ölçümlerin yeterince dikkatli yapılmadığı ve sonuçların
hatalı olabileceği de bildirilmiştir.[4]
Depresif semptomlar ve testosteron arasındaki bu ilişki yaşlılığa bağlı
testosteron düzeyi düşmüş erkeklerde de belirgin şekilde görülmekte-
dir.[33-34] Yaşlanmayla birlikte hipotalamo pituiter gonadal (HPG) eksen
işlevlerinde ilerleyici bir azalma meydana gelmektedir.[35] Yaşa bağlı bu
azalmanın testosteron düzeylerini düşürerek yaşlı erkeklerde gözlenen yor-
gunluk, libido azalması, depresyon ve uykusuzluk gibi nöropsikolojik prob-
lemlerden sorumlu olabileceği ileri sürülmüştür.[36-37]
Hipogonadal erkekler ve yaşlılardaki gözlemler, major depresif bozukluk
tanısı almış hastaların da HPG eksen bozulmaları gösterebileceğini düşün-
dürmüş ve olası bu ilişkiyi araştırmak için öncülük etmiştir. Bu çalışmaların
daha çok depresyonda testosteron düzeylerinin ölçüldüğü kesitsel çalışma-
lara dayandığı görülmektedir. Genel olarak bu konudaki çalışmalar, kontrol-
lerle karşılaştırıldığında depresyonlu erkeklerde testosteron düzeylerinin
düştüğünü göstermektedir.[38-41] Şiddetli ve tedaviye dirençli depresyonu
olanların ise normal erkeklere göre çok daha düşük testosteron düzeylerine
sahip olduğu bildirilmiştir.[28,37,42-43,34] Testosteron düzeylerindeki bu
düşüklüğün fizik aktivite ve kilo değişikliklerinden bağımsız olduğu göste-
rilmiştir.[28,33] Bir çalışmada ise melankolik depresyonlu erkeklerde testos-
teron salınımındaki bozukluğun LH’daki bir bozukluğa ikincil geliştiği göste-
rilmiştir.[40,44]
Bununla birlikte erkeklerde depresyon sırasında, testosteron düzeyleri-
nin değişmediği gösterir şeklinde çelişkili sonuçlar ortaya koyan çalışmalar
da vardır.[45-48] Erkeklerde depresyon sırasında testosteron düzeylerinin
düştüğü ya da değişmediği gösterilmesine rağmen arttığını gösteren çalış-
ma yoktur.
Depresyon ve testosteron arasındaki bu ilişki, hipotalamo pituiter adre-
nal (HPA) ve HPG eksen arasındaki karşılıklı etkileşimle açıklanmaya çalışıl-
mıştır. HPA eksende kortikotropin salgılatıcı hormon (CRH), glukokortikoid
salınımını kontrol etmenin yanı sıra depresyon oluşumu ile de nedensel
olarak ilişkilidir. HPG eksende GnRH, gonadal hormonların salınımını kontrol
eder. Anatomik olarak hipotalamusta CRH ve GnRH nöronları birbirine çok
yakındır ve bu iki sistem arasında doğrudan ya da dolaylı etkileşimler olabi-
leceği ileri sürülmüştür.[44,3] Nitekim hayvan çalışmalarıyla CRH’nın pulsatil
LH salınımını baskıladığı gösterilmiştir.[49] Glukokortikoid salınımı depresif
KARTALCI
464
•
www.cappsy.org
•
duygudurumu etkilerken aynı zamanda testosteron salınımını birçok sevi-
yede baskılıyor olabileceği düşünülmüştür.[49-50]
Sonuç olarak erkeklerde depresyonda testosteron düzeylerini ölçen ça-
lışmaların uyumlu sonuçlar ortaya koymaktan uzak olduğu görülmektedir.
Bu çelişkili veriler çalışmalardaki vaka sayısının yetersiz oluşuna, depresyonu
ölçmek için kullanılan araçların farklılığına, depresyon tanı ya da
semptomatolojisindeki heterojeniteye bağlanmıştır.[51]
Depresyonda Testesteron Ekleme Tedavisi
Birçok erkek kendini daha iyi hissetmek için testosteron almaktadır.
Antidepresanlar bulunmadan çok önce testosteronun depresyonun tedavi-
sinde kullanılabileceği düşünülmüştü.[52] Yapılan çalışmalarda genel olarak
erkeklerde, depresyon sırasında testosteron düzeylerinin düşmesi ve testos-
teronun duygudurum üzerine olumlu etkilerinin olduğunun bilinmesi araş-
tırmacıları androjen ekleme tedavilerine yöneltmiştir. Kontrollü çalışmalar
olmasada depresyonu bulunan hipogonadal erkeklere testosteron verilmesi
olumlu sonuçlarının olduğu bildirilmiştir.[53-55] Antidepresanların yeterince
etkili olmadığı depresyon hastalarında, tedaviye testosteron eklenmesi ya-
rarlı sonuçlar orta koymuştur.[56] HIV enfeksiyonu bulunan hipogonadal
erkeklere testosteron verilmesinin duygudurum, libido ve enerji düzeyinde
olumlu etkilerinin olduğu gösterilmiştir.[57] Ancak kontrollü çalışmalarda
depresyonun sağaltımında tedaviye testosteron eklenmesinin kısmen etkili
olmakla birlikte plasebodan anlamlı düzeyde bir fark ortaya çıkartmadığı
gösterilmiştir.[59-61] Bu tedavilerin hepsinde testosteron düzeyleri
350ng/dl’den daha düşük olmak üzere görece serbest bir şekilde belirlen-
mişti. Bazal testosteron düzeylerinin, kullanılan testosteron dozlarının ve
hastalığın başlangıç yaşının testosteron ekleme tedavilerinin yararlılığında
önemli etkenler olmadığı gösterilmiştir.[62-63] Sonuç olarak ekleme tedavi-
lerinin güvensiz sonuçlar doğuran yetersiz hasta sayıları ile yapıldığı vurgu-
lanmış ve depresyonda testosteron eklenmesinin küçük ve idiosenkratik bir
etkinliğinin olduğu belirtilmiştir.[64-65] En iyi yararın antidepresanlara ce-
vap vermeyen hipogonadal erkeklerdeki depresyonlarda elde edilebileceği
vurgulanmıştır.[31] Bu konuda özellikle plazma testosteron düzeyleri
5ng/ml’den daha düşük olan depresyonlu erkeklere testosteron yerine
koyma tedavileri önerilmiştir.[5]
Erkeklerde Testosteronun Olumsuz Etkileri
Diğer yandan testosteronun erkeklerde duygudurum üzerindeki bu tür
yararlı etkileriyle çelişen veriler de bulunmaktadır. Düşük testosteronun
465
TESTESTERON ve DEPRESYON
•www.cappsy.org•
duygudurum ve davranışlar üzerinde olumsuz etkileri olduğu gibi yüksek
plazma testesteron düzeylerinin de antisosyal davranışlar, saldırganlık, eşine
yönelik şiddet, işsizlik ve sağlık açısından riskli davranışlarla ilişkili olduğu
ileri sürülmüştür. Bu gibi olumsuz etkilerin depresif duygudurumla ilişkili
olabileceği bildirilmiştir.[66] Bu konuda en önemli bulgu yüksek doz
anabolik androjen streoid kullanan sporcuların normal populasyona göre
daha fazla depresif belirti göstermeleri ile daha açık bir şekilde ortaya kon-
muştur.[67]
Sonuç olarak hem yüksek hem de düşük testosteron düzeylerinin
depresif bozukluklarla ilişkili olabileceği gibi çelişkili bir durum ortaya çık-
maktadır. Bu konuyu araştırmak 4393 kişi üzerinde yapılan geniş ölçekli bir
çalışmada yaş, antisosyallik, iş ve evlilik gibi bazı etkenler de gözönüne
alınarak testosteron ve depresyon düzeyleri değerlendirilmiştir. Bu çalış-
mada, bazı risk faktörlerine sahip olsalar dahi ortalama testosteron düzeyle-
rine sahip erkeklerin depresyona daha az eğilimli oldukları gösterilmiştir.
Bununla birlikte, çok düşük ya da çok yüksek testosteron düzeylerine sahip
olanların, risk etkenleri de varsa depresyon belirtilerini daha fazla gösterdik-
leri bildirilmiştir. Bu çalışmanın verilerinden yola çıkarak ortalamaya göre
hem düşük hem de yüksek testosteron düzeylerinin depresyonla ilişkili
olduğu ileri sürülmüş, ortalama testosteron düzeylerine sahip olmanın ise
erkekleri depresyona karşı koruyucu faktörlerden biri olduğu bildirilmiştir.
Sonuç olarak testosteron düzeyleri ve depresyon arasındaki ilişkinin para-
bolik bir eğri çizdiği ileri sürülmüştür.[66,5]
Kadınlarda Depresyon ve Testosteron
Kadınlarda yaşam boyu depresyonun görülme sıklığı erkeklerden yaklaşık 2
kat daha fazladır. Kadınlarda depresyonla ilgili duygudurum değişiklikleri
puberte, hamilelik, perimenapozal dönem gibi cinsiyet hormonlarında deği-
şimlerin yaşandığı dönemlerde daha belirgindir. Bu sonuçlardan yola çıkıl-
dığında, depresyonda cinsiyet hormonlarının önemli bir rolünün olduğu
düşünülmektedir.[5]
Kadınlarda davranışlar ve duygudurum üzerine her ne kadar östrojen ve
progesteronun etkileri daha fazla ise de testosteron gibi androjenlerin de
önemli etkilerinin olabileceği düşünülmektedir.[16] Kadınlarda artmış
androjen düzeyleri polikistik over sendromu, saç kaybı, akne, artmış meme
kanseri riski, tip 2 diyabet ve depresyonla ilişkili olduğu bildirilmiştir.[5]
Androjenlerin artışı kadınlarda saldırganlık ve antisosyal davranışlarda artış-
la sonuçlanmaktadır. Bu durum da kadınlardaki depresyonla ilişkilendirilebi-
lir.[16]
KARTALCI
466
•
www.cappsy.org
•
Ergenlik dönemi ile birlikte kadın vücudunun morfolojik değişimleri ve
bunun sosyal ilişkiler ve kendini algılamaya etkisinin depresyona yol açtığı
şeklindeki açıklama artık depresyon için yeterli bulunmamaktadır. Ergenlik
döneminde değişen hormonal çevrenin de kadınlardaki depresyonla ilişkili
olabileceği düşünülmektedir. Testosteron gibi androjenlerin de ergenlik
döneminde depresyonla nedensel ilişkilerinin olabileceği bildirilmiştir.[68]
Kadınlarda depresif bozukluklar ve testosteron arasında olası ilişki yetiş-
kin dönemdeki kadınlarda da birçok çalışmayla araştırılmıştır.[69-75] Bu
çalışmaların sonuçları, hem düşük hem de yüksek testosteron düzeylerinin
kadınlarda depresyonla ilişkili olduğunu şeklinde çelişkili veriler ortaya
koymaktadır.[74] Kadınlarda yumurtalıkların çıkarılması ya da menapoz gibi
çok düşük testosteron düzeylerine yol açan durumlar depresyonla ilişkili
olmakla birlikte hirsutizm ya da antisosyal davranışları olan kadınlardaki çok
yüksek testosteron düzeylerinin de depresyona yol açabileceği bildirilmiştir.
Bu çelişkiyi açıklamaya çalışan araştırmacılar, kadınlardaki depresyon ve
plazma testosteron düzeyleri arasındaki ilişkinin erkeklerdekine benzer
şekilde parabolik bir eğri şeklinde olduğu bildirilmiştir.[5] Başka bir deyişle
farklı durumlardaki kadınlarda depresyon ve testosteron arasındaki hipote-
tik ilişki parabolik bir eğri çizmektedir. Yüksek testosteron seviyelerine sahip
kadınlardaki artmış depresyon antisosyal davranışlarla ilişkilidir. Hirsutizm
ise kadınlarda etkinlik ve kendini algılamayı bozarak sosyal durumu azaltır
ve depresyona yol açabilir.
Ergenlik döneminde gonadal hormonların transkripsiyon aşamasında 5-
HT reseptörlerinin yapımını etkiledikleri ve bu reseptörlerin dağılım ve işle-
vini değiştirerek duygudurum bozukluklarına duyarlılığı artırabilecekleri ileri
sürülmüştür.[16] Premenstrüel disforik bozuklukta serum testosteron dü-
zeylerinin normal kontrollere göre arttığı ve bu hastalardaki sinirlilikten
sorumlu olabileceği vurgulanmıştır. Yüksek testosteron düzeylerine sahip
premenstrüel disforili kadınlarda androjen antagonistlerinin kullanımının
belirtileri azaltması da bu hastalıkta androjen etkinliğinin arttığı fikrini des-
teklemektedir.[76-77] Diğer taraftan premenstrüel disforili kadınlarda tes-
tosteron düzeylerinin normal kontrollere göre değişmediği[78] ya da azal-
dığını[79] bulan çalışmalar da bulunmaktadır. Benzer şekilde postpartum
başlangıçlı depresyon durumunda da değişen hormonal çevrenin yatkınlık
yaratıcı bir durum olabileceği ileri sürülmüştür.[16]
Kadınlardaki depresyon görülme sıklığındaki fazlalığı açıklamak için bi-
yolojik duyarlılık hipotezi ileri sürülmüş ve premenstrüel disforik bozukluk
ve postpartum depresyon gibi durumlar örnek gösterilmiştir. Bu hipoteze
göre, bu dönemlerde kadınlarda değişen cinsiyet hormonları ile
nöromodulatör ve nörotransmitterler arasındaki karşılıklı etkileşimin dep-
467
TESTESTERON ve DEPRESYON
•www.cappsy.org•
resyona yatkınlaştırıcı bir neden olarak rol oynuyor olabileceği bildirilmiş-
tir.[80,16]
Androjenler kadınlarda cinselliğin sürdürülmesi, duygudurum ve impulsif
davranışlarda rol almaktadır. Artmış serotonin aktivitesi ise (serotonerjik
antidepresanların kullanılması gibi) sinirlilik, depresyon, impulsif davranışlar
ve libidoda azalmayla sonuçlanır. Sonuç olarak serotonin ve androjenler
arasında ters bir etki olduğu ve androjenlerin davranışsal etkilerinin bir
kısmını serotonerjik aktiviteyi azaltarak gösteriyor olabilecekleri ileri sürül-
müştür.[81-82]
Sonuç
Genel olarak testosteronun cinsel işlevleri düzenlemedeki etkilerine ek ola-
rak, insan davranışları ve duygudurum üzerine önemli etkilerinin olduğu
görülmektedir. Testosteron ve depresif bozukluklar arasında da anlamlı bir
ilişkinin olduğu anlaşılmaktadır. Depresif bozuklukların ortaya çıkışında
görülen, erkek-kadın farkının altında yatan nedenlerden biri olarak testoste-
ron gibi cinsiyet hormonları suçlanmaktadır. Bu ilişki düşünüldüğünden çok
daha karmaşık ve çelişkilidir. Ortalamanın dışındaki, hem yüksek hem de
düşük testosteron düzeyleri depresyonla ilişkili gibi görünmektedir. Bu çe-
lişkili durum halen tam olarak açıklanamamıştır.
Sonuç olarak depresyonun nedenselliği açısından düşünüldüğünde, tek
başına testosteron düzeylerini değerlendirmenin yeterince belirleyici olma-
dığı anlaşılmaktadır. Antisosyal davranışlar, hirsutizm, hipogonadizm ve
menapoz gibi risk etkenlerinin varlığı durumunda, testosteron ve depresyon
arasındaki ilişkinin çok daha belirgin olduğu görülmektedir. Burada depres-
yonun, testosteronun doğrudan beyin ve nörotransmitterler üzerindeki
etkisiyle mi yoksa testosterondan bağımsız bu risk etkenlerinin bir sonucu
olarak mı geliştiği yeterince net değildir. Dolayısı ile depresyon ve testoste-
ron arasındaki ilişkinin araştırıldığı çalışmalarda bu faktörlerin de göz önüne
alınması gerekir. Bu konuda basitçe testosteron düzeylerini değerlendir-
mekten ziyade nöroteransmitterler ve testosteron arasındaki ilişkiyi ortaya
koyabilecek daha ayrıntılı çalışmalara ihtiyaç var gibi görünmektedir.
Testosteronun erkekler ve kadınlardaki etkileri oldukça farklıdır. Dolayısı
ile testosteron ve depresyon arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmalarda cinsi-
yet oldukça önemli bir faktördür. Bu nedenle bu tür çalışmalarda kadın ve
erkeklerin farklı çalışma tasarımları ile değerlendirilmesi daha uygun gibi
görünmektedir.
Son olarak insanlarda farklı yaşlarda testosteronun farklı etkilerinin ol-
duğu düşünülmektedir. Özellikle gelişim aşamasında ve ergenlik dönemin-
KARTALCI
468
•
www.cappsy.org
•
de hormonal çevredeki değişimler insanları duygudurum bozukluklarına
daha yatkın kılıyor olabilmektedir. Bundan dolayı, testosteron ve
duygudurum bozuklukları yatkınlığının daha ayrıntılı çalışmalarla destek-
lenmesi gerekmektedir. Ayrıca bu konuda yapılacak çalışmalarda yaşları
daha homojen olan grupların değerlendirilmesi daha net bilgiler sağlaya-
caktır.
Kaynaklar
1.
Morley JE. Testosterone and behavior. Clin Geriatr Med 2003; 19:605-616.
2.
Brown-Sequard CE. The effects produced on man by subcutaneous injections of a
liquid obtained from the testicles of animals. Lancet 1889; 2:105-107.
3.
Zarrouf FA, Artz S, Griffith J, Sirbu C, Kommor M. Testosterone and depression:
systematic review and meta-analysis. J Psychiatr Pract 2009;15:289-305.
4.
Seidman SN. Testosterone deficiency and mood in aging men: Pathogenic and
therapeutic interactions.World J Biol Psychiatry 2003; 4:14-20.
5.
Rohr UD. The impact of testosterone imbalance on depression and women's health.
Maturitas 2002; 41(Suppl 1):25-46.
6.
Stoffel-Wagner B. Neurosteroid metabolism in the human brain. Eur J Endocrinol
2001; 145:669-679.
7.
Kartalcı Ş, Eşel E. Nörosteroidler: psikofarmakolojik ve davranışsal etkileri. Klinik
Psikofarmakoloji Bülteni 2004; 14:38-49
8.
Rupprecht R, Holsboer F. Neuroactive steroids: mechanisms of action and
neuropsychopharmacological perspectives. Trends Neurosci 1999; 22:410-416.
9.
Paul SM, Purdy RH. Neuroactive steroids. FASEB J 1992; 6:2311-2322.
10.
McEwen BS. Non-genomic and genomic effects of steroids on neural activity.
Trends Pharmacol Sci 1991; 12:141-147.
11.
Ramirez VD, Zheng J. Membrane sex-steroid receptors in the brain. Front
Neuroendocrinol 1996; 17:402-439.
12.
Weinbauer GE, Gromoll J, Simoni M. Physiology of the testicular function. In:
Andrology. Male Reproductive Health and Dysfunction (Eds E Nieschlag, H Behre):
Berlin, Germany, Springer Verlag, 1998.
13.
Wallen K, Eisler JA, Tannenbaum PL, Nagell KM, Mann DR. Antide (Nal-Lys GnRH
antagonist) suppression of pituitary-testicular function and sexual behavior in
group-living rhesus monkeys. Physiol Behav 1991; 50:429-435.
14.
Anderson RA, Bancroft J, Wu FC. The effects of exogenous testosterone on sexuality
and mood of normal men. J Clin Endocrinol Metab 1992; 75:1503-1507.
15.
Bagatell CJ, Heiman JR, Rivier JE, Bremner WJ. Effects of endogenous testosterone
and estradiol on sexual behavior in normal young men. J Clin Endocrinol Metab
1994; 78:711-716.
16.
Steiner M, Dunn E, Born L. Hormones and mood: from menarche to menopause and
beyond. J Affect Disord 2003; 74: 67-83.
17.
Burger H, Hailes J, Nelson J, Menelaus M. Effect of combined implants of oestradiol
and testosterone on libido in postmenopausal women. Br Med J (Clin Res Ed) 1987;
294:936-937.
469
TESTESTERON ve DEPRESYON
•www.cappsy.org•
18.
Gouras GK, Xu H, Gross RS, Greenfield JP, Hai B, Wang R et al. Testosterone reduces
neuronal secretion of Alzheimer's beta-amyloid peptides. Proc Natl Acad Sci USA
2000; 97:1202-1205.
19.
Morley JE, Kaiser F, Raum WJ, Perry HM 3rd, Flood JF, Jensen J et al. Potentially
predictive and manipulable blood serum correlates of aging in the healthy human
male: progressive decreases in bioavailable testosterone, dehydroepiandrosterone
sulfate, and the ratio of insulin-like growth factor 1 to growth hormone. Proc Natl
Acad Sci USA 1997; 94:7537-7542.
20.
Barrett-Connor E, Goodman-Gruen D, Patay B. Endogenous sex hormones and
cognitive function in older men. J Clin Endocrinol Metab 1999; 84:3681-3685.
21.
Janowsky JS, Oviatt SK, Orwoll ES. Testosterone influences spatial cognition in older
men.Behav Neurosci 1994; 108:325-332.
22.
Janowsky JS, Chavez B, Orwoll E. Sex steroids modify working memory. J Cogn
Neurosci 2000; 12:407-414.
23.
Cherrier MM, Asthana S, Plymate S, Baker L, Matsumoto AM, Peskind E et al.
Testosterone supplementation improves spatial and verbal memory in healthy older
men. Neurology 2001; 57:80-88.
24.
Wolf OT, Preut R, Hellhammer DH, Kudielka BM, Schürmeyer TH, Kirschbaum C.
Testosterone and cognition in elderly men: a single testosterone injection blocks the
practice effect in verbal fluency, but has no effect on spatial or verbal memory. Biol
Psychiatry 2000; 47:650-654.
25.
Wang C, Swerdloff RS, Iranmanesh A, Dobs A, Snyder PJ, Cunningham G et al.
Testosterone Gel Study Group. Transdermal testosterone gel improves sexual
function, mood, muscle strength, and body composition parameters in hypogonadal
men. J Clin Endocrinol Metab 2000; 85:2839-2853.
26.
Wang C, Cunningham G, Dobs A, Iranmanesh A, Matsumoto AM, Snyder PJ et al.
Long-term testosterone gel (AndroGel) treatment maintains beneficial effects on
sexual function and mood, lean and fat mass, and bone mineral density in
hypogonadal men. J Clin Endocrinol Metab 2004; 89:2085-2098.
27.
Zitzmann M. Testosterone and the brain. Aging Male 2006; 9:195-199.
28.
Delhez M, Hansenne M, Legros JJ. Andropause and psychopathology: Minor
symptoms rather than pathological ones. Psychoneuroendocrinology 2003; 28:863-
874.
29.
Yesavage JA, Davidson J, Widrow L, Berger PA. Plasma testosterone levels,
depression, sexuality and age. Biol Psychiatry 1985;20:222–225.
30.
Lunenfeld B, Nieschlag E. Testosterone therapy in the aging male. Aging Male 2007;
10:139-153.
31.
Amiaz R, Seidman SN. Testosterone and depression in men. Curr Opin Endocrinol
Diabetes Obes 2008; 15:278-283.
32.
McNicholas TA, Dean JD, Mulder H, Carnegie C, Jones NA. A novel testosterone gel
formulation normalizes androgen levels in hypogonadal men, with improvements in
body composition and sexual function. BJU Int 2003;91:69-74.
33.
Barrett-Connor E, Von Mühlen DG, Kritz-Silverstein D. Bioavailable testosterone and
depressed mood in older men: the Rancho Bernardo Study. J Clin Endocrinol Metab
1999; 84:573-577.
34.
Carnahan RM, Perry PJ. Depression in aging men: The role of testosterone. Drugs
Aging 2004; 21:361-376.
KARTALCI
470
•
www.cappsy.org
•
35.
Vermeulen A. Diagnosis of partial androgen deficiency in the aging male. Ann
Endocrinol 2003; 64:109-114.
36.
Morales A, Heaton JP, Carson CC. Andropause: a misnomer for a true clinical entity. J
Urol 2000; 163:705-712.
37.
Margolese HC. The male menopause and mood: Testosterone decline and
depression in the aging male - is there a link? J Geriatr Psychiatry Neurol 2000;
13:93-101.
38.
Sachar EJ, Halpern F, Rosenfeld RS, Galligher TF, Hellman L. Plasma and urinary
testosterone levels in depressed men. Arch Gen Psychiatry 1973; 28:15-18.
39.
Seidman SN, Walsh BT. Testosterone and depression in aging men. Am J Geriatr
Psychiatry 1999; 7:18-33.
40.
Rupprecht R, Rupprecht C, Rupprecht M, Noder M, Schwarz W. Different reactivity of
the hypothalamo-pituitary-gonadal-axis in depression and normal controls.
Pharmacopsychiatry 1988; 21:438-439.
41.
McIntyre RS, Mancini D, Eisfeld BS, Soczynska JK, Grupp L, Konarski JZ et al.
Calculated bioavailable testosterone levels and depression in middle-aged men.
Psychoneuroendocrinology 2006; 31:1029-1035.
42.
Seidman SN, Araujo AB, Roose SP, Devanand DP, Xie S, Cooper TB et al. Low
testosterone levels in elderly men with dysthymic disorder. Am J Psychiatry 2002;
159:456-459.
43.
Rubin RT, Poland RE, Lesser IM. Neuroendocrine aspects of primary endogenous
depression. VIII. Pituitary-gonadal axis activity in male patients and matched control
subjects. Psychoneuroendocrinology 1989; 14:217-229.
44.
Schweiger U, Deuschle M, Weber B, Körner A, Lammers CH, Schmider J et al
Testosterone, gonadotropin, and cortisol secretion in male patients with major
depression. Psychosom Med 1999; 61:292-296.
45.
Amsterdam JD, Winokur A, Caroff S, Snyder P. Gonadotropin release after
administration of GnRH in depressed patients and healthy volunteers. J Affect Disord
1981; 3:367-380.
46.
Levitt AJ, Joffe RT. Total and free testosterone in depressed men. Acta Psychiatr
Scand 1988; 77:346-348.
47.
Davies RH, Harris B, Thomas DR, Cook N, Read G, Riad-Fahmy D. Salivary
testosterone levels and major depressive illness in men. Br J Psychiatry 1992;
161:629-632.
48.
Rubin RT, Poland RE, Lesser IM. Neuroendocrine aspects of primary endogenous
depression VIII. Pituitary-gonadal axis activity in male patients and matched control
subjects. Psychoneuroendocrinology 1989; 14:217-229.
49.
Rivier C, Vale W. Influence of corticotrophin-releasing factor on reproductive
functions in the rat. Endocrinology 1984; 114:914–921.
50.
Rivier C, Rivest S. Effect of stress on the activity of the hypothalamic-pituitary-
gonadal axis: Peripheral and central mechanisms. Biol Reprod 1991; 45:523-532.
51.
Seidman SN. Neuroendocrinology of mood disorders. In: Textbook of Mood
Disorders. (Eds DJ Stein, AF Schatz-berg, DJ Kupfer): . Washington DC, American
Psychiatric Press, 2005.
52.
Altschule MD, Tillotson KJ. The use of testosterone in the treatment of depressions.
N Engl J Med 1948; 239:1036-1038.
471
TESTESTERON ve DEPRESYON
•www.cappsy.org•
53.
Rinieris PM, Malliaras DE, Batrinos ML, Stefanis CN. Testosterone treatment of
depression in two patients with Klinefelter's syndrome. Am J Psychiatry 1979;
136:986-988.
54.
Heuser I, Hartmann A, Oertel H. Androgen replacement in a 48, XXYY-male patient.
Arch Gen Psychiatry 1999; 56:194-195.
55.
Ehrenreich H, Halaris A, Ruether E, Hüfner M, Funke M, Kunert HJ. Psychoendocrine
sequelae of chronic testosterone deficiency. J Psychiatr Res 1999; 33:379-387.
56.
Seidman SN, Rabkin JG. Testosterone replacement therapy for hypogonadal men
with SSRI-refractory depression. J Affect Disord 1998; 48:157-161.
57.
Rabkin JG, Wagner GJ, Rabkin R. A double-blind, placebo-controlled trial of
testosterone therapy for HIV-positive men with hypogonadal symptoms. Arch Gen
Psychiatry 2000; 57:141-147.
58.
Grinspoon S, Corcoran C, Stanley T, Baaj A, Basgoz N, Klibanski A. Effects of
hypogonadism and testosterone administration on depression indices in HIV-
infected men. J Clin Endocrinol Metab 2000; 85:60-65.
59.
Seidman SN, Spatz E, Rizzo C, Roose SP. Testosterone replacement therapy for
hypogonadal men with major depressive disorder: a randomized, placebo-controlled
clinical trial. J Clin Psychiatry 2001; 62:406-412.
60.
Pope HG Jr, Cohane GH, Kanayama G, Siegel AJ, Hudson JI. Testosterone gel
supplementation for men with refractory depression: a randomized, placebo-
controlled trial. Am J Psychiatry 2003; 160:105-111.
61.
Orengo CA, Fullerton L, Kunik ME. Safety and efficacy of testosterone gel 1%
augmentation in depressed men with partial response to antidepressant therapy. J
Geriatr Psychiatry Neurol 2005; 18:20-24.
62.
Seidman SN, Miyazaki M, Roose SP. Intramuscular testosterone supplementation to
selective serotonin reuptake inhibitor in treatment-resistant depressed men:
randomized placebo-controlled clinical trial. J Clin Psychopharmacol 2005; 25:584-
588.
63.
Perry PJ, Yates WR, Williams RD, Andersen AE, MacIndoe JH, Lund BC et al.
Testosterone therapy in late-life major depression in males. J Clin Psychiatry 2002;
63:1096-1101.
64.
Shamlian NT, Cole MG. Androgen treatment of depressive symptoms in older men: a
systematic review of feasibility and effectiveness. Can J Psychiatry 2006; 51:295-299.
65.
Kanayama G, Amiaz R, Seidman S, Pope HG Jr. Testosterone supplementation for
depressed men: Current research and suggested treatment guidelines. Exp Clin
Psychopharmacol 2007; 15:529-538.
66.
Booth A, Dabbs J. Testosterone and men’s marriages. Social Forces 1993; 72:463-477.
67.
Booth A, Johnson DR, Granger DA. Testosterone and men's depression: the role of
social behavior. J Health Soc Behav 1999; 40:130-140.
68.
Angold A, Costello EJ, Erkanli A, Worthman CM. Pubertal changes in hormone levels
and depression in girls. Psychol Med 1999; 29:1043-1053.
69.
Fava M. New approaches to the treatment of refractors depression. J Clin Psychiatry
2000; 61:26-32.
70.
Morisson MF. Androgens in the elderly: will androgens replacement therapy improve
mood, cognition, and quality of life in aging men and women. Psychopharmacol Bull
1998; 33:293-296.
KARTALCI
472
•
www.cappsy.org
•
71.
Burger H, Davis S. Should women treated with testosterone? Clin Endocrinol 1998;
49:159-160.
72.
Yonkers KA. Women and Depression: Who is at risk? Am J Obstetrics Gynecol 1998;
69:98-101.
73.
Sands R, Studd J. Exogeneous androgens in postmenopausal women. Am J Med
1995; 98:76-79.
74.
Davies S, Tran J. Testosterone influences libido and well being in women. Trends
Endocrinol Metab 2001; 12:33-37.
75.
Guzick DS, Hoeger K. Sex hormones and hysterectomies. New Engl J Med 2000;
343:730-1
76.
Rowe T, Sasse V. Androgens and premenstrual symptoms—the response to therapy.
In: Hormones and Behaviour (Eds L Denneerstein, I Frazer):160-165. Elsevier, New
York, 1986.
77.
Burnet RB, Radden HS, Easterbrook EG, McKinnon RA. Premenstrual syndrome and
spironolactone. Aust NZJ Obstet Gynaecol 1991; 31:366-368.
78.
Dougherty DM, Bjork JM, Moeller, FG, Swann AC. The influence of menstrual-cycle
phase on the relationship between testosterone and aggression. Physiol Behav 1997;
62: 431-435.
79.
Bloch M, Schmidt PJ, Su TP, Tobin MB, Rubinow,DR. Pituitary–adrenal hormones and
testosterone across the menstrual cycle in women with premenstrual syndrome and
controls. Biol Psychiatry 1998; 43:897-903.
80.
Steiner M. Female-specific mood disorders. Clin Obstet Gynecol 1992; 35:599-611.
81.
Eriksson E, Sundblad C, Landen M, Steiner M. Behavioural effects of androgens in
women. In: Mood Disorders in Women. (Eds M Steiner, KA Yonkers, E Eriksson): 233-
246. Martin Dunitz, London, 2000.
82.
Eriksson E, Sundblad C, Lisjo P, Modigh K, Andersch B. Serum levels of androgens are
higher in women with premenstrual irritability and dysphoria than in controls.
Psychoneuroendocrinology 1992; 17:195-204.
Dostları ilə paylaş: |