"İqtisadiyyatı güclü olan dövlət hər şeyə qadirdir". "Biz neft kapitalını insan kapitalına çevirməliyik"



Yüklə 8,12 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə59/78
tarix15.10.2019
ölçüsü8,12 Mb.
#29353
1   ...   55   56   57   58   59   60   61   62   ...   78
Conferance Book Economy.(3)


İSTİFADƏ EDİLMİŞ ƏDƏBİYYAT 

 

1. 


Ş.G.Uralcan Sigortacılık uygulamaları Anadolu universiteti,Eksişehir, 2005 

2. 


https://fimsa.az/az/By%20Insurers 

3. 


http://www.maliyye.gov.az/node/501 

4. 


https://www.stat.gov.az/menu/13/ 

5. 


https://www.pasha-insurance.az/site/assets/files/1635/m_nf_t_v_z_r_r_2017.pdf 

6. 


https://pasha-life.az/about?lang=az#reports 

7. 


http://meqasigorta.az/uploads/files/Mənfəət%20və%20zərər%20haqqında%20hesabat(2).pdf 

8. 


https://i0.wp.com/tia.az/wp-content/uploads/2018/04/marjaaz1522731824atesgah1.jpg?ssl=1 

9. 


http://revansigorta.az/old/images/stories/files/menfeet%20ve%20zerer_2017.pdf 

10.  http://www.azsigorta.az/uploads/hesabat2017/Maliyyə_gostəriciləri_-_2017.pdf 

11.  http://www.swissre.com/library/publication-sigma/sigma_3_2018_en.html 

 

 



 

 

 



 

 

 



 

THE SUSTAINABLE DEVELOPMENT OF ECONOMY AND ADMINISTRATION: PROBLEMS AND PERSPECTIVES 

Baku Engineering University  

285  

26-27 October 2018, Baku, Azerbaijan 

BORÇLANMA MALİYETLERİNİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ 

 

Prof. Dr. Reşat KARCIOĞLU 

Atatürk Üniversitesi 

rkarci@atauni.edu.tr

 

 

Arş. Gör. Kübra ALPA 

Atatürk Üniversitesi 

kubra.alpa@atuni.edu.tr 

 

Dr. Öğ. Üyesi Ensar AĞIRMAN 

Atatürk Üniversitesi 

ensaragirman@atauni.edu.tr

 

 

ÖZET 

Çalışmada, faiz giderleri, kur farkları, komisyon giderleri ve vade farkları borçlanma maliyetleri kapsamın-

da ele alınmıştır. Borçlanma maliyetleri öncelikle Vergi Usul Kanununa (VUK) göre incelenmiş ve Türkiye Mu-

hasebe Standartlarına (TMS) göre karşılaştırma yapılmıştır. Bununla birlikte TMS 23 borçlanma maliyetleri ile 

Büyük ve Orta Boy İşletmeler için Finansal Raporlama Standartları (BOBİ FRS), borçlanma maliyetlerinin mu-

hasebeleştirilmesinde kullanılan ifade farklılıklarına, maliyetlerin dönem gideri olmalarına ve aktifleştirme şart-

larına değinilmiştir. Borçlanma  maliyetlerinin kapsamı ve maliyetlerin aktifleştirileceği durumları ayrı ayrı ele 

alınmış ayrıca hazırlanan örnek, Türkiye’de BOBİ FRS’ nin kullanım alanının geniş olması sebebiyle, BOBİ FRS’ 

ye göre değerlendirilmiştir. 

Anahtar Kelimeler: Borçlanma Maliyetleri, VUK, TMS, BOBİ FRS 

ABSTRACT 

Interest expenses, foreign exchange differences, commission expenses and maturity differences are considered 

within the scope of borrowing costs. Borrowing costs are examined primarily in accordance with the Tax Code 

and a comparison was made by the Accounting Standards and Turkey. In addition, TAS 23 borrowing costs and 

BOBİ FRS 17 borrowing costs are used in the recognition of the differences in terms of expression, cost of the 

period expense and capitalization conditions have been addressed. In addition to activating the extent and cost of 

borrowing costs situations are handled separately prepared further example BOF due to the wide range of uses of 

FRS was evaluated according to frs'y BOB in Turkey. 



Key Word:

 

Borrowing Costs, TPL, TMS, BOB FRS



 

 

Giriş 

Kamu  Gözetim  Kurumu  (KGK)  tarafından  bağımsız  denetime  tabi  olan  şirketlerin  finansal 

tablolarını  Türkiye  Finansal  Raporlama  Standartları  (TFRS)  kapsamında  hazırlama  zorunluluğunun 

getirilmesi ve bağımsız denetime tabi olmanın kapsamının genişlemesiyle, standartların uygulanması 

noktasında zorluklar yaşanmıştır. Ayrıca Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (UFRS) sadece 

borsada işlem gören işletmeler tarafından kullanılmış ve geri kalan farklı büyüklükteki şirketler için 

ise daha az maliyetli ve daha basit olan finansal raporlama standartları hazırlanmıştır. İfade edilen bu 

gerekçeler sebebiyle, KGK yeni Finansal raporlama çerçevesi hazırlamıştır. Bununla birlikte Türkiye 

muhasebe  standartlarının  Kamu  Yararını  İlgilendiren  Kuruluşların  (KAYİK)  kullanılmasıyla 

sınırlandırılmış ve geri kalan kuruluşlar için ise 29 Temmuz 2017’ de Büyük ve Orta Boy İşletmeler 



için Finansal Raporlama Standardı (BOBİ FRS) yayımlanmıştır. 

BOBİ  FRS,  TMS/TFRS  ile  karşılaştırıldığında  benzer  yönlerinin  bulunmasıyla  birlikte  ifade 

farklılıklarının  olduğu  görülmektedir.  Konuyla  ilgili  yapılan  çalışmalara  bakıldığı  zaman  temel 

farklılıklar  uygulamanın  kolaylaştırılması  yönünde  olduğu  ifade  edilmektedir.  BOBİ  FRS’nin 

kavramsal  çerçevesinde  yer  alan  ihtiyaca  uygunluk,  gerçeğe  uygun  sunum,  anlaşılabilirlik, 

karşılaştırılabilirlik ve zamanında sunum özellikleri de bu durumun açık bir göstergesidir. 

Fonksiyonel giderlerden araştırma geliştirme giderleri, pazarlama satış dağıtım giderleri ve genel 

yönetim  giderleri Tek  Düzen  Muhasebe  uygulamasında  bir  grup  oluştururken,  finansman  giderlerine 

dikkat  çekmek  için  ayrı  bir  grupta  gelir  tablosunun  düzenlenmesine  yer  verilmiştir.  Şöyle  ki, 

finansman  giderleri  birey,  aile,  işletme,  firma,  sektör  ve  ülke  düzeyinde  en  çok  dikkat  edilmesi 

gereken fonksiyonel (Faaliyet veya Dönemsel) gider türüdür.  


THE SUSTAINABLE DEVELOPMENT OF ECONOMY AND ADMINISTRATION: PROBLEMS AND PERSPECTIVES 

Baku Engineering University  

286  

26-27 October 2018, Baku, Azerbaijan 

Yukarıda  ifade  edilen  gerekçeler  doğrultusunda  borçlanma  maliyetleri  çalışma  kapsamında 

ayrıntılı  bir  şekilde  ele  alınmıştır.  Borçlanma  maliyetleri  öncelikle  Vergi  Usul  Kanununa  (VUK) 

kapsamında  ifade  edilmiş  TMS  23  göre  farklılıkları  ortaya  konulmuştur.  Daha  sonra  borçlanma 

maliyetleri  BOBİ  FRS  17  boyutuyla  incelenmiştir.  Bununla  birlikte  TMS  23’te  borçlanma 

maliyetlerinin  aktifleştirilmesi  ile  ilgili  durumlar  ele  alınmıştır.  Ayrıca  BOBİ  FRS  17  kapsamında 

aktifleştirilecek  borçlanma  maliyetlerine  ve  bu  maliyetlerin  muhasebeleştirilmesiyle  ilgili  örnek 

çözülmüştür. 

 

1.  BORÇLANMA MALİYETLERİ VE MUHASEBELEŞTİRİLMESİ  

1.1.  VUK’ a Göre Borçlanma Maliyetleri 

VUK’ a göre borçlanma maliyetleri maddi duran varlıklar ve stoklar kapsamında değerlendiril-

miştir. VUK’ a göre, maddi duran varlıkları finanse etmek için kullanılan krediler ile ilgili olarak ortaya 

çıkan faiz giderleri, yatırım (kuruluş) ve işletme döneminde olmak üzere iki farklı şekilde ele alınmak-

tadır. [1] VUK’ a göre, yatırım dönemine ait faiz giderlerinin maddi duran varlıklarının aktifleştirildiği 

hesap döneminin sonuna kadar ödenmesi şartıyla kesinleşen faiz giderleri, duran varlığın maliyetine 

eklenmek  zorundadır.  Varlık  aktife  alındıktan  sonra  ise,  ilgili  yılda  gider  yazılabileceği  gibi  maddi 

duran varlığın maliyetine de eklenebilmektedir. Faiz giderleri için ifade edilen bu durumlar kur fark-

ları içinde geçerlidir. Stoklarda ise, elde edilme ve aktifleştirilme tarihine kadarki borçlanma maliyet-

leri stok maliyetlerinin bir unsuru olarak muhasebeleştirilmek zorundadır [2]. 

VUK  ve  TMS’  ye  göre,  borçlanma  maliyetlerinin  aktifleştirilmesinde  temel  farklılıklar  bulun-

maktadır. Şen [3], TMS ve VUK’ a göre borçlanma maliyetlerinin aktifleştirme farklılıklarını ele aldı-

ğı çalışmada maddi duran varlıklar ve stoklara ait oluşan faiz giderleri, kur farkları, komisyon giderle-

rini ve vade farklarına ilişkin borçlanma maliyetlerini tablo halinde göstermiştir. Hazırlanan tabloyu 

özetlemek  gerekirse TMS’ ye  göre;  maddi duran varlıklar ve stoklar kullanıma hazır hale gelinceye 

kadar oluşan borçlanma maliyetleri, özellikli varlıklar da varlığın maliyetine dahil edilirken, varlığın 

özellikli  varlık  olmaması  durumunda  dönem  gideri  olarak  kaydedilir. VUK’  a  göre  ise  varlık  aktife 

alınıncaya  kadar  bütün  borçlanma  maliyetleri  direk  varlığın  maliyetine  dahil  edilirken;  varlık  aktife 

alındıktan  sonra  borçlanma  maliyetleri  varlığın  maliyetine  dahil  edilir  veya  dönem  gideri  olarak 

muhasebeleştirilir. VUK ve TMS’ ye göre temel farklılığın varlığın özellikli varlık ayrımında ortaya 

çıktığı görülmektedir. 

 

1.2.  TMS 23’e Göre Borçlanma Maliyetleri  

Borçlanma  maliyetleri  TMS  23’  e  göre,  “Bir  işletme  tarafından  yapılan  borçlanmalarla  ilgili 

olarak katlanılan faiz ve diğer giderler” olarak ifade edilmiştir. Genel tanımın yapılmasının yanı sıra 

borçlanma maliyetlerini oluşturan değerler maddeler halinde de ifade edilmiştir. Buna göre TMS 23’te 

temel borçlanma maliyetleri [4] 

-  TFRS 9’da tanımlanan etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan faiz gideri, 

-  "TMS  17  Kiralama  İşlemleri"  Standardı  uyarınca  finansal  tablolara  yansıtılan  finansal 

kiralamalara ilişkin borçlanma maliyetleri ve 

-  Yabancı para ile borçlanmalarda, faiz maliyetleri ile ilgili düzeltme olarak dikkate alındıkları 

ölçüde olmak üzere, kur farklarıdır. 

TMS 23’ göre borçlanma maliyetleri özellikli varlıklar dışında dönem gideri olarak muhasebeleş-

tirilir.  Standartta  özellikli  varlıklar,  “Amaçlanan  kullanıma  veya  satışa  hazır  duruma  getirilebilmesi 

zorunlu olarak uzun bir süreyi gerektiren varlıklar” olarak ifade edilmiştir. (Stoklar, İmalat tesisleri, 

Enerji üretim tesisleri, Maddi olmayan duran varlıklar, Yatırım amaçlı gayrimenkuller, taşıyıcı bitkiler 

özellikli  varlık  olabilir.)  Finansal  varlıklar,  kısa  süre  içerisinde  üretilen  veya  imal  edilen  stoklar  ve 

elde edildiklerinde amaçlanan kullanıma veya satışa hazır hale gelen varlıklar özellikli varlık  olarak 

kabul edilmemiştir.  



1.2.1.  TMS 23’e Göre Borçlanma Maliyetlerinin Aktifleştirilmesi  

Standartta  göre,  borçlanma  maliyetlerinin  aktifleştirilmesi  için  özellikli  varlığın  elde  edilmesi, 

inşası veya üretimi ile doğrudan ilişkilendirilebilen maliyet olması gerekir. Özellikli varlıkların borç-

lanma maliyetleri, varlığın maliyetinin bir parçası olarak aktifleştirilir. Ancak Standartta aktifleştirilen 

borçlanma  maliyeti  ile  ilgili  borçlanmanın  belirlenmesi  açısından  zorluk  oluşturan  durumların 

olabileceği de ifade edilmiştir.  



THE SUSTAINABLE DEVELOPMENT OF ECONOMY AND ADMINISTRATION: PROBLEMS AND PERSPECTIVES 

Baku Engineering University  

287  

26-27 October 2018, Baku, Azerbaijan 

 Belirli bir borçlanma ile bir özellikli varlık arasında doğrudan bir ilişki olup olmadığının tespit 

edilmesi  ve  belirli  bir  harcamanın  hiç  yapılmaması  halinde  kaçınılabilecek  borçlanmaların 

belirlenmesi bazı durumlarda zor olabilir. Bu durumu standart, sonuç olarak, özellikli varlıkların elde 

edilmesi  ile  doğrudan  ilişkili  borçlanma  maliyetlerinin  tutarını  belirlemenin  zor  olduğunu  ve  yorum 

yapılmasını gerektiğini ifade etmiştir. [4] 

İşletmelerce,  borçlanma  maliyetlerinin  bir  özellikli  varlığın  maliyetinin  parçası  olarak 

aktifleştirilmesine,  aktifleştirme  koşullarının  sağlandığı  tarihte  başlanır.  Aktifleştirmenin  başlama 

tarihi,  İşletme,  varlık  için  harcama  yaptığında;  Borçlanma  maliyetleri  oluştuğunda;  İşletme,  ilgili 

varlığın amaçlanan kullanıma veya satışa hazır duruma getirilmesi için gerekli işlemlere başladığında 

gerçekleşir. [4] 

1.3. 

BOBİ FRS’ ye Göre Borçlanma Maliyetleri 

BOBİ  FRS’  ye  göre,  borçlanma  maliyetlerinin  tanımına  bakıldığı  zaman  TMS  23’te  yer  alan 

tanımla kapsam bakımında önemli bir farklılık görülmemektedir.  

Borçlanma  maliyetleri,  borçlanmayla  ilgili  olarak  katlanılan  faiz  ve  diğer  maliyetlerdir. 

Borçlanma maliyetlerine örnek olarak aşağıdakiler gösterilebilir [5]:  

-  “Finansal  Araçlar  ve  Öz  kaynaklar”  bölümünde  tanımlanan  etkin  faiz  yöntemi  kullanılarak 

hesaplanmış faiz giderleri.  

- “Kiralamalar” bölümüne göre kayda alınan finansal kiralamalara ilişkin finansman giderleri. 

 - Yabancı para ile borçlanmalarda, faiz maliyetlerine yönelik düzeltme olarak dikkate alınan kur 

farkları 

BOBİ FRS’ ye göre, üretilmesi inşası ya da oluşturulması normal şartlar altında bir yıldan daha 

uzun  süren  stokların,  maddi  duran  varlıkların,  yatırım  amaçlı  gayrimenkullerin  ve  maddi 



olmayan duran varlıkların elde edilmesiyle doğrudan ilişkili olan borçlanma maliyetleri, söz konusu 

varlığın satışa veya kullanıma hazır hale getirildiği tarihe kadar, varlığın maliyetine dâhil edilir. Diğer 

tüm  borçlanma  maliyetleri  ise  oluştukları  dönemde  Kâr  veya  Zarar  Tablosunun  ilgili  kaleminde  kâr 

veya zarara yansıtılır. 

 

2.  Borçlanma Maliyetleri İle İlgili Uygulama 

Bir işletme genel yönetim binası inşa etmek için X bankasından uzun vadeli kredi almış ve ilk iki 

yıl 75.000 TL, üçüncü yıl ise 90.000 TL’lik faiz tahakkuk etmiştir. İşletme ikinci yılın sonunda genel 

yönetim binasının inşaatını tamamlamış ve maliyetinin 600.000 TL olarak belirlemiştir. [6] 



1.Yıl İşletme kayıtlarında ilk olarak krediye ilişkin faiz tahakkukunu kayıt altına almış ve dönem 

sonunda yansıtma kayıtlarını yapmıştır. İşletme birinci yılda varlığın kullanıma hazır hale gelmemiş 

olması sebebiyle finansman giderleri varlığın maliyetine dahil edilmiştir. 

 

 



780 FİNANSMAN GİDERLERİ 

 

 400 BANKA KREDİLERİ 



75.000 

 

 



 

 

75.000 



Dönem sonu yansıtma kayıtları; 

 

258 YAPILMAKTA OLAN YATIRIMLAR 



 

781 FİNANS. GİD. YANS.HS. 

75.000 

 

 



 

 

75.000 



 

781 FİNANS. GİD. YANS.HS. 

 

 780 FİNANSMAN GİDERLERİ 



75.000 

 

 



 75.000 

 

İşletmenin  ikinci  yıla  ait  finansman  giderleri  ve  yansıtma  kayıtları  birinci  yıl  ile  aynı  olması 



sebebiyle  tekrardan  muhasebe  kayıtları  yapılmamıştır.  Ancak  işletmenin  ikinci  yılın  sonunda  genel 

yönetim  binasının  inşaatını  tamamlama  sebebiyle  birinci  yıl  kayıtlarına  ek  olarak  maliyet  binalar 

hesabına aktarılmaktadır. 

 

 



252 BİNALAR HESABI 

 

 258 YAPILMAKTA OLAN YAT. 



 

(600.000+75.000+75.000=750.000 TL’lik toplam bina maliyeti) 

750.000 

 

 



 

 

 



 

 

 750.000 



THE SUSTAINABLE DEVELOPMENT OF ECONOMY AND ADMINISTRATION: PROBLEMS AND PERSPECTIVES 

Baku Engineering University  

288  

26-27 October 2018, Baku, Azerbaijan 

3.Yıl kaydı ise aktifleştirme bittikten sonra oluşan faiz tahakkukları varlığın maliyetine kaydedil-

meyip dönem gideri olarak kaydedilmektedir. 

 

 

780 FİNANSMAN GİDERLERİ 



 

 400 BANKA KREDİLERİ 

90.000 

 

 



 

 

 90.000 



 

661 UZUN VADELİ BORÇLANMA GİDERLERİ 

  781 FİNANSMAN GİDERLERİ 

90.000 


 

90.000 


 

781 FİNANSMAN GİDERLERİ 

  

 780 FİNANSMAN GİDERLERİ 



90.000 

 

 



90.000 

 

Verilen  örnekte  dikkat  edilmesi  gereken  nokta  varlığın  maliyetinin  tamamlanmasından  sonra 



oluşan  borçlanma  maliyetlerinin  dönem  gideri  olarak  kayıt  altına  alınmasıdır.  TMS  ve  BOBİ  FRS 

açısından  borçlanma  maliyetlerindeki  farklılıklara  bakıldığı  zaman  temel  mantık  olarak  önemli  bir 

farklılık  olmadığı  kullanılan  ifadelerin  değiştiği  görülmektedir.  TMS  de  kullanılan  “özellikli  varlık” 

kavramı yerine BOBİ FRS’ de “üretilmesi, inşası ya da oluşturulması normal şartlar altında bir yıldan 

daha  uzun  süren  varlıklar”  kavramı  kullanılmıştır.  [7]  Bununla  birlikte  yukarıda  finansman 

giderlerinin  Tek  Düzen  Hesap  Planda  7/A  seçeneğinde  780  Finansman  Giderleri  Hesabına  kayıt 

yapılabileceği gibi 7/B seçeneği gider çeşidi esasına göre 797 Finansman Giderleri Hesabına da kayıt 

yapılabileceği unutulmamalıdır. 



SONUÇ 

Borçlanma maliyetleri VUK, TMS ve BOBİ FRS kapsamında ayrı başlıklar halinde ele alınmıştır. 

Yapılan  tanımlamalara  bakıldığı  zaman  VUK,  borçlanma  maliyetlerini  duran  varlık  ve  stok 

kapsamında  değerlendirirken;  TMS  ve  BOBİ  FRS  borçlanma  ile  ilgili  katlanılan  faiz  ve  diğer 

maliyetler olarak tanımlamıştır.  

Çalışmada  borçlanma  maliyetlerinin  aktifleştirilmesi öncelikle VUK  kapsamında  ele alınmış  ve 

BOBİ  FRS’  ye  göre  farklılıkları  ifade  edilmiştir.  Daha  sonra  borçlanma  maliyetleri  TMS  ve  BOBİ 

FRS boyutuyla incelenmiştir.  

VUK  ve  TMS  ye  göre,  borçlanma  maliyetlerinde  temel  farklılık,  varlığın  özellikli  varlık 

olmasıyla  beraber  varlığın  kullanıma  hazır  hale  gelmesi  durumunda  ortaya  çıkmaktadır.  Buna  göre, 

VUK  Borçlanma  maliyetlerinin  aktifleştirilmesini  stoklar  ve  duran  varlıklar  olarak  ele  alınmış  ve 

varlık aktife girene kadar bütün borçlanma maliyetlerini direk varlığın maliyetine yüklemiştir. TMS’ 

ye göre ise, varlığın özellikli varlık olması halinde maliyete dahil edilmiş ve özellikli varlık olmaması 

durumunda  ise  dönem  giderlerine  kaydedilmiştir.  TMS  ve  BOBİ  FRS  karşılaştırmasında  ise,  içerik 

olarak temel bir farklılık olmadığı görülmüş ve farklılığın kullanılan ifadelerden ileri geldiği kanaatine 

varılmıştır.  Bu  gerekçeyle  VUK  ile  BOBİ  FRS  için  ayrı  bir  karşılaştırma  düzenlenmemiş  TMS  ile 

VUK arasındaki farklılıklar BOBİ FRS açısından da geçerli olabileceği sonucu çıkarılmıştır. 

 

 6   Kaynakça 

 

[1]  


 M. Küçüktüfekçi ve M. Kıllı, «Borçlanma Maliyetlerinin Muhasebeleştirilmesi: TMS 23, Tekdüzen Hesap Sistemi ve Vergi 

Usul Kanunu Çerçevesinde İnceleme,» Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, ICAFR 16 Özel Sayısı, pp. 444-460, 

2016.  

[2]  


S. Gönen ve N. Akça, «Borçlanma Maliyetlerinin Türkiye Muhasebe Standartları ve Vergi Mevzuatı Kapsamında 

Değerlendirilmesi,» Siyaset, Ekonomi ve Yönetim Araştırmaları Dergisi, pp. 83-97, 2014.  

[3]  

Ş. İlker Kıymetli, Borçlanma Maliyetlerinin Türk Mevzuatı, Sermaye Piyasası Mevzuatı ve Uluslararası Muhasebe 



Standartları Kapsamında İncelenmesi, İstanbul, 2006.  

[4]  


Kamu Gözetim Kurumu, «Türkiye Muhasebe Standartları 23 (TMS),» 2005. , http://kgk.gov.tr/ (Erişim Tarihi: 30.08.2018) 

[5]  


Kamu Gözetim Kurumu, «Büyük ve Orta Boy İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standardı 17(BOBİ FRS), Borçlanma 

Maliyetleri,» 2017. http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/PDF%20linkleri/BOB%C4%B0%20FRS.pdf (Erişim 

Tarihi: 30.08.2018) 

[6]  


B. Ataman ve G. Gökçen, Büyük ve Orta Boy İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standartları, İstanbul: Beta Yayıncılık, 2017.  

[7]  


Ü. G. Gençoğlu, «Temel Konularda BOBİ FRS ve TMS/TFRS Karşılaştırması,» Muhasebe ve Finansman Dergisi, 2017.  

 

 



THE SUSTAINABLE DEVELOPMENT OF ECONOMY AND ADMINISTRATION: PROBLEMS AND PERSPECTIVES 

Baku Engineering University  

289  

26-27 October 2018, Baku, Azerbaijan 

AZƏRBAYCANDA ALİ AUDİT İNSTİTUTUNUN (Aİİ) 

FƏALİYYƏTİNİN SƏMƏRƏLİYİNİN QİYMƏTLƏNDİRİLMƏSİ 

 

Zeynallı Elay Cəlal oğlu 

Azərbaycan Dövlət Aqrar Universiteti 

elayzeynalli@yahoo.com 

 

XÜLASƏ 

 

Hazırlanmış tezis Aİİ-nin mahiyyəti və ayrı-ayrı ölkələrdə tarixi inkişafı, AAİ-nin müstəqilliyi ilə bağlı 



Lima  Bəyannaməsinin  tələbləri,  Azərbaycanda  AAİ  qurumu  olan  Hesablama  Palatasının  hüquqi  statusu,  onun 

fəaliyyətinin hüquqi əsası və səlahiyyətləri, qurum fəaliyyəti ilə bağlı göstəriciləri öyrənilmiş, effektivlik əmsal-

ları vasitəsi ilə təhlil edilmiş, Açıq Büdcə Indeksi üzrə HP-nın mövqeyi qiymətləndirilərək digər ölkələrlə müqa-

yisə edilmişdir. 



Açar sözlər: Ali audit, Lima bəyannaməsi, təsir əmsalı, miqyas əmsalı, Açıq Büdcə İndeksi 

ABSTRACT 

This thesis study on essence and historical development of SAİ,  the demands of the Lima Declaration on 

the independence of SAİ, the legal status of the Chamber of Accounts in Azerbaijan, the legality of its activities 

and authorities. In addition, Indicators of the activity of the organization were analyzed by the efficiency ratios. 

The  position  of  the  Chamber  of  Accounts  in  the  Open  Budget  Index  was  assessed  and  compared  with  other 

countries. 

 

Giriş 

AAİ-nin yaranmasının tarixi zəmini 1215-ci ildə İngiltərədə Magna Cartanın (Böyük Azadlıqlar 

Xartiyası)  imzalanması  ilə  başlamışdır.  Kral  hakimiyyətinin  məhdudlaşdırılaraq,  insan  hüquq  və 

azadlıqlarının  inkişafını  təmin  etmiş,  kral  xəzinəsinin  dövlət  xəzinəsində  ayrılması,  ağır  vergi  və 

rüsumların yüngülləşdirilməsi, eləcə də parlamentin büdcə və vergilər sahəsində səlahiyyətləndirilməsi 

ilə  nəticələnmişdir  [1,74].  Həmin  dövrdən  başlayaraq  müxtəlif  formalarda  parlament  tərəfindən 

büdcəyə,  onun  gəlir  və  xərclərinə  nəzarət  müxtəlif  istiqamət  və  formalarda  aparılmağa  başlamışdır. 

Məsələn,  1319-cüu  ildə  Fransada  Krallığın  Hesab  İdarəsi,  1386-ci  ildə  Niderlandda,  1862-ci  ildə  isə 

Türkiyədə (Osmanlıda) Ali mühasibat divanı yaradılmışdır [2,121,134]. bu nəzarət forması müstəqillik 

prinsipi əsasında ictimai maraqların qorunması naminə obyektiv nəzarət fəaliyyəti göstərmişdir. Belə 

ki  nə  hökumət,  nə  də  hər  hansı  partiya  və  siyasi  quruluş  qarşısında  məsuliyyət  daşımamış 

toxunulmazlığa  malik  olmuş,  dövlət  büdcəsinin  gəlirlərinin  formalaşmasına,  o  cümlədən  vergilərin 

vaxtında  və  düzgün  toplanmasına,  dövlət  büdcəsi  xərclərinin  təyinata  uyğun  şəkildə  və  qənaətlə 

xərclənməsinə  nəzarət  etmişdir.  Mahiyyət  etibari  ilə  ictimai  nəzarət  kimi  qeyd  olunan  bu  nəzarət 

forması ali audit və ya dövlət auditi kimi adlandırılmışdır. Hazırda Lima bəyannaməsinə görə AAİ-nin 

müstəqilliyi müxtəlif aspektindən yanaşılmışdır. Lima bəyannaməsində müəyyən edilən bu müstəqillik 

3  müxtəlif  səviyyədə  təsbit  olunmuşdur  ki,  AAİ-ın  müstəqilliyi,  AAİ  əməkdaşlarının  müstəqilliyi  və 

AAİ-nin  maliyyə  müstəqilliyi  bu  səviyyələrə  aiddir.  AAİ-nin  müstəqilliyi  dedikdə  onun  üzərinə 

qoyulmuş məsələləri həll etmək üçün tələb olunan funksional və təşkilatı müstəqilliyə malik olması, 

AAİ  əməkdaşlarının  müstəqilliyi  dedikdə  onların  hüquqi  toxunulmazlığının  təmin  edilməsi  və 

fəaliyyətinin  qanunauyğunluğunun  hüquqi  əsaslarının  müəyyənləşdirilməsi,  AAİ-nin  maliyyə 

müstəqilliyi  dedikdə  isə  ayrıca  büdcə  sətri  ilə  ayrılmış  maliyyə  vəsaitindən  istifadə  etmək  hüququna 

malik olması başa düşülməlidir 

AAİ  tərəfindən  həyata  keçirilən  audit  maliyyə,  səmərəlilik  və  uyğunluq  auditi  olaraq  üç  tipə 

ayrılmışdır. Sadə şəkildə ifadə etsək maliyyə auditi təşkilatın maliyyə fəaliyyətindəki pozuntuları və 

çatışmazlıqları  aşkar  edilməsi,  səmərəlilik  auditi  təşkilatın  idarəetmə  mexanizminin  və  fəaliyyətinin 

effektivliyinin  qiymətləndirilməsi,  uyğunluq  auditi  isə  təşkilatın  fəaliyyətini  ölkənin  qanunvericilik 

aktlarına uyğunluğunun qiymətləndirilməsi üçün aparılır. 

Ölkəmizdə  AAİ  kimi  “Westminster”  sistemi  ilə  təşkil  olunan  Hesablama  Palatası  fəaliyyət  gös-

tərir. Hesablama Palatası (HP) 1999-cu ildə Azərbaycan Respublikası Konstitusiyasının 92-ci maddə-

sinə əsasən Milli Məclis tərəfindən yaradılan, Milli Məclisə hesabat verən, 01.12.2001-ci ildən etiba-

rən daimi fəaliyyət göstərən təşkilati və funksional müstəqilliyə malik dövlət büdcə-maliyyə nəzarəti 

orqanıdır. HP-nın fəaliyyətinin hüquqi əsaslarını A.R.-nın Konstitusiyası, “Büdcə sistemi haqqında”, 


Yüklə 8,12 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   55   56   57   58   59   60   61   62   ...   78




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin