Şekil 4. GÖR patogenezi
Gastroözofageal Reflü Epidemiyolojisi
Çocuklarda, nedeni bilinmeyen karın ağrısı, konstipasyon ve GÖRH sık hekim başvuru sebeplerindendir. Mayo Clinic’de yapılan bir çalışmada, 3 veya daha fazla kez hastaneye başvuran 5 yaş altındaki çocukların % 11’inde nedeni bilinmeyen karın ağrısı, % 19’unda konstipasyon ve % 24’ünde GÖRH olduğu görülmüştür.
Bebeklerde reflü, yaşamın ilk aylarında semptom verir, yaklaşık 4.ayda pik yapar ve büyük bir kısmı 12 ay veya hemen hemen 24. ayda düzelir. Daha büyük çocuklarda ise kronik olma eğilimindedir; fakat tamamen düzelme yarıdan fazla değildir, erişkin reflü modeline benzer. 3,5- 16 yaşları arasında GÖRH tanısı almış çocukların % 50’sinden fazlasında semptomlar spontan düzelebilmekte ve bir kısmında medikal ve cerrahi tedaviye gerek duyulmaktadır. GÖR, 12 aylıkken % 60, 18 aylıkken % 80 iyileşir. Bu birçok faktöre bağlıdır: Alınan volümün azalması, daha geniş özofagus kapasitesi, daha iyi gövde kas tonusu, daha fazla ayakta durma pozisyonu ve daha uzun intraabdominal özofagus segmentidir. Treem ve arkadaşları, 32 nörolojik olarak normal ve GÖRH’ si olan çocuğu ortalama 3,4 yıl izlemişler; 32/12’sinde (% 41) semptomların spontan iyileştiğini rapor etmişlerdir.
Fizyolojik reflü 18 aydan küçük çocuklarda daha sıktır. Thomas ve akadaşlarının yaptığı çalışmada 18 aydan küçük çocuklarda GÖR prevalansı % 41.7 iken 18 aydan büyüklerde % 24.6 bulunmuştur. GÖR prevalansı çocuklarda yaklaşık % 8’dir ve bu oran bebeklerde daha fazladır (39). GÖR prevalans bebeklerde % 20-40; çocuk ve erişkinlerde % 7-20 dir. GÖR, çocuklarda yaygın olup 5 bebekten birinde meydana gelmektedir. GÖRH ise yaklaşık 300 bebekte bir meydana gelir. Kronik hastalarda GÖRH % 25-80 olarak rapor edilmiştir. Bebeklerde GÖR ve GÖRH’nın sık görülmesinin nedeni, özofagus ve midenin geçici immatüritesi ile ilişkilidir. Besin alerjisi de GÖR ve GÖRH’si olan bebeklerde
%1-10 arasında bulunmuştur.
Çocuklardaki GÖRH sıklığı tam olarak bilinmemekle birlikte artmakta olduğu düşünülmektedir. GÖRH prevalansının artış nedenleri; çevresel ve genetik faktörlerdir ki bunlar sigaraya maruziyet, obesite, alerji, ailesel hiatal herni, spesifik genetik bir lokusun varlığı olarak sayılabilir.
GÖRH insidansının belirlenmesi zordur. GÖR insidansı yaşa bağlıdır ve toplumda % 5 ila % 35’a kadar farklılıklar gösterir. GÖRH insidansı bebek ve çocuklarda erişkinlerle karşılaştırıldığında % 5-10 arasındadır. Bazı epidemiyolojik çalışmalarda ise Batı toplumunda GÖRH insidansının % 30’a kadar yüksek olabildiği belirtilmiştir. Ciddi asit reflüsü olan çocukların insidansı
% 2.5-13 arasındadır. Vandenplas ve Sacre-Smits, tüm bebeklerde reflü insidansını %18 bulmuşlardır. Trakeoözofageal fistül, nörolojik bozukluk, oromotor disfaji gibi durumlarda bu oran % 70’e kadar yükselmektedir. Başka bir çalışmada bebeklerde GÖRH insidansı yaklaşık % 8-10, reflü özofajit prevalansı yaklaşık % 5 olarak saptanmıştır. Başka bir çalışmada da bebeklerde GÖRH insidansının yaklaşık % 18 olduğu tahmin edilmektedir.
Günlük regürjitasyon, 3-4 aylık normal bebeklerin % 40-60’ında meydana gelen bening ve fizyolojik bir durumdur. 10 aylıkken bebeklerin % 55’inde hala regürjitasyon varken 1 yaşındaki çocukların % 5 veya daha azında regürjitasyon vardır. 12 aydan sonra regürjitasyon insidansı azalır. 2 yaşında % 2; 3-9 yaşında % 2.3; 10-17 yaşında % 1.4 oranında regürjitasyon vardır. Daha büyük çocuklarda ise reflü semptomları sıklıkla tekrarlar ve tam spontan iyileşmeye dirençlidir. Çocuklar erişkinlerle karşılaştırıldığında; GÖRH’si olan çocuklarda regürjitasyon ve kusma daha sık iken disfaji, göğüs arkasında yanma hissi ve göğüs ağrısı daha azdır.
GÖRH’nin genetik bir komponenti olduğu, otozomal dominant geçiş gösterdiği düşünülmektedir. Hu ve arkadaşları, şiddetli GÖRH olan hastalarda genetik bir lokus belirlemişlerdir. Ciddi pediatrik GÖR için genin 13. kromozom lokusunda (13q14) haritalandığını bulunmuştur. Son çalışmalarda özofajitin kromozom 9 lokusuna (9q22-9q31) bağlı olduğunu ortaya konmuştur.
Etnik köken ve GÖRH prevalansı arasındaki ilişki değerlendirilmiş ve Kafkasya kökenli bebeklerin Afrika ve Amerikalı bebeklere göre daha yüksek oranda GÖRH’ye sahip olduğu gösterilmiştir.
1971-1995 yılları arasında 25 yıllık periyotta yapılan bir çalışmada, hastanede yatan bebeklerin GÖRH tanısını alması 20 kat fazla bulunmuş; bu durum ya hastalığın sıklığının farkında olunmasına yada alışılmış tanı testleri ile fazla tanı konmasına bağlanmıştır.
Gastroözofageal Reflü Semptomları ve Klinik Bulguları
GÖR, mide içeriğinin özofagusa geçişi olarak tanımlanır, GÖRH ise GÖR’ün fizyolojik sınırı aşarak komplikasyonlar yaratması haline verilen isimdir. GÖR, çocukluk çağında fizyolojik olan ve sık rastlanan bir durumdur. Sağlıklı, iyi gelişmiş ve mutlu çocuklarda regürjitasyonun ve özellikle kusmanın olup diğer klinik semptomların olmaması ‘happy spitter’ olarak adlandırılır. GÖRH’ye daha az sıklıkla rastlanır. Hiçbir sekele yol açmadan gerileyen fizyolojik GÖR’ün tam tersine GÖRH patolojiktir, özofajit, özofagus striktürü yada özofagus dışı semptomlar gibi komplikasyonlara yol açar (Tablo 1). Çocuklarda fizyolojik reflüyü patolojik olandan ayırt etmek, ileri incelemelere ya da tedavi ihtiyacına karar vermek çok kolay değildir. GÖRH’nin en sık rastlanan klinik bulguları kusma, büyüme gelişme geriliği, disfaji, özofajit ve solunum sistemi hastalıklarıdır.
Tablo 1. GÖR ve GÖRH olan çocukların klinik bulguları
GÖR
|
GÖRH
|
1- Normal kilo ile regürjitasyon
2- Özofajit semptom ve bulgularının olmaması
3- Anlamlı respiratuar semptomların olmaması
4- Anormal nörodavranış semptomlarının olmaması
|
1- Kilo kaybı veya yetersiz kilo alımı ile regürjitasyon
2- Persistan irritabilite, bebeklerde ağrı, disfaji, yemeği reddetme, hematemezis, melena, demir eksikliği anemisi
3- Apne ve siyanoz, uyku bozuklukları, wheezing veya stridor, aspirasyon veya rekürren pnömoni, kronik öksürük, boğuk ses
4- Anormal postür (Sandifer sendromu)
|
GÖR, çocuklarda yaş grubuna ve reflünün dercesi ve şiddetine bağlı olarak tipik ve atipik klinik bulgular içerir. GÖR’de klasik semptomlar (kusma, regürjitasyon, göğüs arkasında yanma hissi gibi), atipik semptomlar (solunum bulguları, uyku ve beslenme problemleri, dental erozyon, anormal postür, göğüs ağrısı gibi) ve alarm semptomlar (hematemezis gibi) vardır. Çocuklarda alarm semptomları erişkinlere benzer; kilo kaybı, disfaji, kanama, anemi, göğüs ağrısı ve boğulma hissi semptomlarını içerir. GÖR’ün klinik bulguları çok geniş spekturumludur ve yaş grubuna göre değişir (Tablo 2).
Tablo 2. Yaşa göre GÖR semptom spekturumu
Semptomlar/ Klinik bulgular
|
Bebek
|
Çocuk
|
Erişkin
|
Kusma
|
++
|
++
|
+
|
Regürjitasyon
|
++++
|
+
|
+
|
Göğüs arkasında yanma hissi
|
?
|
++
|
+++
|
Epigastrik ağrı
|
?
|
+
|
++
|
Göğüs ağrısı
|
?
|
+
|
++
|
Disfaji
|
?
|
+
|
++
|
Yoğun ağlama/ irritabilite
|
+++
|
+
|
_
|
Anemi/ melena/ hematemezis
|
+
|
+
|
+
|
Beslenmeyi reddetme/ beslenme bozukluğu
|
++
|
+
|
+
|
Gelişme geriliği
|
++
|
+
|
_
|
Anormal postür/ Sandifer sendromu
|
++
|
+
|
_
|
Persiste eden hıçkırık
|
++
|
+
|
+
|
Dental erozyonlar
|
?
|
+
|
+
|
Horlama/ globus faringeus
|
?
|
+
|
+
|
Persistan öksürük/ aspirasyon pnömonisi
|
+
|
++
|
+
|
Wheezing/ larenjit/ kulak problemi
|
+
|
++
|
+
|
Laringomalazi/ stridor/ krup
|
+
|
++
|
_
|
Astım/ sinüzit
|
_
|
++
|
+
|
Laringostenoz/ vokal nodül problemleri
|
_
|
+
|
+
|
ALTE/ SIDS/ apne/ desaturasyon
|
+
|
_
|
_
|
Bradikardi
|
+
|
?
|
?
|
Uyku bozukluğu
|
+
|
+
|
+
|
Yaşam kalitesinde bozukluk
|
++
|
++
|
++
|
Özofajit
|
+
|
+
|
++
|
Stenoz
|
_
|
(+)
|
+
|
Barret özofagus/ özofageal adenokarsinom
|
_
|
(+)
|
+
|
+++: çok sık ++: sık +: olası (+): nadir _: hiç ?: bilinmiyor
ALTE: görünür şekilde hayatı tehdit edici olay, SIDS: ani bebek ölüm sendromu
GÖRH semptomları çocuğun yaşına ve reflü olan mide içeriğinin özofagus epiteline maruziyet derecesine bağlı olarak farklıdır. Kusma, kilo kaybı, disfaji, karın ve substernal ağrı, özofajit ve solunumsal problemleri içeren klinik bulguları çocuğun sağlığı ve yaşam kalitesini etkilemektedir.
Regürjitasyon, bebeklerde GÖR’ün en sık klinik bulgusudur ve genellikle projektil kusma ile birliktedir. Regürjitasyon sıklıkla yemekten hemen sonra olur, yemekten 2 saat ve sonrasında da olabilir. GÖR olan bebeklerin % 50’sinden fazlasında günde 2 veya daha fazla regürjitasyon olmaktadır. Aydoğdu ve ark yaptığı çalışmada 0-2 yaş reflü grubundaki 45 çocukta en yaygın semptom kusma olup (% 75.6 (n=34)), kontrol grubuna göre (% 9 (n=9)) anlamlı olarak yüksek bulunmuştur (p=0.000). Regürjitasyon, karın kaslarının kontraksiyonu ile ilişkiliyken reflünün atipik semptomu olan solunumsal bulgular, mide boşalmasının geçikmesi ile ilişkilidir.
Süt çocuklarının büyük bir kısmında GÖR fizyolojik olup çocuğun yaşı büyüdükçe kaybolur. 13-14. ayda % 5’inden daha azında reflü görülür. GÖRH’nin ise çocuklarda şiddetli ve kronik olabileceğini ileri süren çalışmalarda mevcuttur.
Frank ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada Amerika’da GÖRH semptom sıklığı % 8.4 olarak bulunmuştur. Toplum bazlı bir çalışmada, Amerika’da erişkinlerde haftada en az bir kez regürjitasyon veya göğüs arkasında yanma hissi sıklığı % 19.8 olarak rapor edilmiştir. Erişkinlerdeki göğüs ağrısı ve göğüs arkasında yanma hissi semptomlarının bebeklerdeki eşdeğeri özofajit neden ile oluşan ağlama ve irritabilitedir. Bebek ve çocuklarda patolojik GÖR semptomları, erişkinlerden farklıdır ve kusma, regürjitasyon, kilo almada azalma, irritabilite, beslenme güçlüğü ve solunum problemleridir. Daha büyük çocuklada ise erişkin GÖRH tipik semptomları daha sık görülür. Karın ağrısı daha az görülen semptomdur, sıklıkla okul çağındaki çocuklarda ve peptik ülser gibi diğer asit ile ilişkili hastalıklarda daha sık görülür.
Resim 1
GÖR’nin en sık semptomu eforsuz veya projektil kusmadır (Resim 1). Tekrarlayan kusma, kalori azlığına ve gelişme geriliğine neden olur. Bebekler ağrıdan korunma yanıtını öğrenerek beslenmeyi reddebilir ve kalori alımı azalır. Özofajit, persiste eden asit reflüsü olan hastalarda gelişen bir komplikasyondur, bebeklerde irritabilite; daha büyük çocuklarda göğüs arkasında yanma hissi ve disfaji semptomlarına neden olur. Sandifer sendromu, GÖR özofajiti olan hastaların bir postürüdür. Bu hastalar ekstremiteleri esnetip gövde ve boynunu uzatarak özofagustan mide içeriğinin klirensini arttırmaya çalışırlar. GÖR özofajiti olan çocuklarda gastrointestinal kanama ve anemi daha nadir görülür. İnflamasyon ile özofagus striktürü ortaya çıkabilir. Barret özofagus, daha büyük çocuklarda meydana gelir. Çocuklarda Barret özofagus zemininde gelişen adenokarsinom insidansı bilinmemektedir. Nörolojik bozukluğu olan çocukların, Barret özofagusa karşı daha hassas oldukları bilinmektedir.
Süt çocuklarında, GÖR sık olarak regürjitasyon ya da kusma olarak bulgu verir. Tablo 3’de GÖRH’nin en sık rastlanan gastrointestinal sistem semptomları görülmektedir. Toplum kökenli çalışmalar sağlıklı, kilo alan bebeklerde 4-5. ay civarında bu semptomlara % 67 sıklıkla rastlandığını 6-7 ay civarında bu sıklığın azalarak % 21’e, 12. ayda % 15’den daha az bir orana düştüğünü göstermiştir.
Tablo 3. GÖRH olan çocuklarda en sık görülen gastrointestinal semptomlar
Kusma/ regürjitasyon
Beslenmeyi reddetme
Büyüme gelişme geriliği
İrritabilite (özellikle süt çocuğunda)
Disfaji, göğüs ağrısı
Hematemez, kronik anemi
|
Yapılan bir çalışmada 69 GÖRH olan çocuklarda regürjitasyon ve kusma
% 72, özofagus ile ilgili bulgular (epigastrik ağrı/ karın ağrısı, beslenme problemleri, irritabilite ve Sandifer-Sutcliffe sendromu) % 68, gelişme geriliği % 28, kronik respiratuar semptomlar % 13, tekrarlayan apne % 12 olarak bulunmuştur. 1 yaşından sonraki çocuklarda beslenme zorluğu daha fazla iken, bebeklerde irritabilite daha fazladır.
Aydoğdu ve ark yaptığı çalışmada 0-2 yaş reflü grubundaki 45 çocukta 3-6 yaş reflü grubundaki 45 çocuğa göre özofagus ile ilişkili semptomlar daha sık görülürken (%44), 3-6 yaş reflü grubundaki 45 çocukta ise 0-2 yaş reflü grubuna göre özofagus dışı atipik semptomların daha sık görüldüğü (%45) saptanmıştır.
GÖRH’nin en sık rastlanan solunum semptomları bronkodilatör cevabı olmayan gece öksürüğü ve wheezingtir. Tablo 4’de GÖR’nin yol açtığı özofagus dışı semptomların listesi görülmektedir. Solunum semptomları genellikle yaşa bağlı olup GÖRH olan bebeklerde obstrüktif apne, stridor, alt hava yolu hastalığı, laringomalazi, bronkopulmoner displazi gibi primer hava yolu hastalıkları görülürken daha büyük çocuklarda daha sıklıkla astma, larenjit veya sinüzit gibi otolaringeal hastalıklar görülür.
Tablo 4. GÖRH’nin özofagus dışı bulguları
Pulmoner
|
Kulak-Burun-Boğaz
|
Diğer
|
Tedaviye dirençli astım
Tekrarlayan pnömoni
Akciğer apsesi
Kronik öksürük
Bronşiektazi
Kronik bronşit
Apne, dispne
Kronik obstrüktif akciğer hastalığı
|
Ses kısıklığı
Larenjit
Tekrarlayan otit
Sinüzit
Rinofarenjit
|
Dental lezyonlar
Sandifer sendromu
|
GÖRH olan hastaların % 50’sinden fazlasında atipik semptomlar veya gastrointestinal dışı semptomlar vardır. GÖRH atipik semptomların (göğüs ağrısı, KBB semptomları) sıklığı tam bilinmemektedir. Belçikada yapılan bir çalışmada 2864 GÖRH olan çocukların 776’sında (% 27.1) atipik semptomlar saptamışlar.
İnek sütü alerjisinde GÖR hastalığına benzer semptomlar olabilmektedir. İnek sütü alerjisi ve GÖR hastalığı birarada olabilir veya inek sütü alerjisi GÖR semptomlarına neden olabilir. GÖR’de solunum yolu mukozası ve reflü içeriği arasındaki direk temas (sensitizasyona sebep olur) yoluyla inek sütü alerjisine neden olabilir. Iacono ve ark. yaptığı bir çalışmada 204 GÖR olan bebeklerin
% 41’inde inek sütü alerjisi saptanmıştır.
Bebeklerde reflü semptomlarından regürjitasyon (özellikle yemek sonrası), özofajit bulguları (irritabilite, beslenmeyi reddetme, geriye doğru postür alma gibi) daha sıktır, semptomlar genellikle 12-24 ay arasında spontan düzelir. Daha büyük çocuklarda regürjitasyon okul öncesi dönem boyunca, göğüs ve karın ağrısı gibi semptomlar ise adolesan dönemi boyunca olur.
Mide içeriğinin üst solunum yoluna kaçması, kronik rinosinüzit, kronik öksürük, subglottik stenoz, rekürren krup, laringomalazi, tekrarlayan otitis media, refleks apne ve astım gibi hastalıklara neden olur. O yüzden reflü, çocuklarda üst solunum yolu hastalıkları için bir risk faktörüdür. Ek olarak lenfoid hiperplazi, boğuk ses, laringeal ödem veya nodülde reflü ile ilişkilidir. Kronik solunum semptomları olan özellikle de semptomları gece meydana gelen ve klasik tedaviye yanıtsız olan çocukların % 40-75’inde GÖRH rapor edilmiştir. Andze ve arkadaşları; apne, siyanoz yada görünürde yaşamı tehdit eden olay (ALTE), tedaviye yanıtsız astım, tekrarlayan pnömoni, kronik öksürük, dispne gibi kronik solunum semptomları olan 500 çocuğa 24 saatlik pH metre monitorizasyonu yapmışlar ve hastaların % 30’unda ciddi derecede, % 30’unda orta derecede GÖR saptamışlardır. El Serag ve arkadaşları 2-18 yaşları arasında nörolojik olarak normal olan ve GÖRH nedeni ile hastaneye yatırılan 1980 çocuğun solunum sistemi ile ilgili bulgularını 7920 reflüsü olmayan çocuğun bulguları ile karşılaştırmışlar. Sonuç olarak GÖRH’si olan çocuklarda sinüzit, astım, pnömoni, bronşiektazi gibi solunum sistemine ait hastalıkların daha sık görüldüğü ortaya çıkmıştır.
Ciddi GÖRH’si olan çocuklarda laringeal patolojinin en önemli sebebi, mukozaya direkt irritasyondur. GÖRH olan çocuklarda posterior larenjit, vokal nodül ve granülom gibi laringeal anormallikler sık görülür. 12 haftalık PPİ ve prokinetik antireflü tedavisi ile laringeal anormallikler iyileşir.
GÖRH’si olanlarda, GÖRH’si olmayanlara göre stridor, siyonotik spell, kusma, gelişme geriliği anlamlı olarak daha sık bulunmuştur. 2 yaşın altında havayolu semptomları (stridor, siyanotik atak) ve beslenme semptomları daha sıkken, 2 yaşın üzerinde hava yolu irritasyon semptomları daha sık bulunmuştur.
Reflüde mide içeriğinin nazofarinksten orta kulağa kaçması, bebeklerde sırtüstü pozisyon, östaki borusunun immatüritesi ve açısı ile olur. Velepic ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada, kronik tubotimpanik hastalığı olan (effüzyonlu otitis media, tekrarlayan otitis media) 2-13 yaşları arasındaki çocukların % 60’ında patolojik reflü bulunmuştur.
Sandifer sendromu, GÖRH olan çocuklarda meydana gelen baş, boyun ve gövdenin anormal hareketi ile karakterize yaygın olmayan bir sendromdur. Anormal davranış ve hareketlerin görüldüğü Sandifer sendromlu hastalarda irritabilite, baş ve göz deviasyonu, tortikolis, ekstensor kasılma ve distonik postür olabilir. Başlangıçta spastik tortikolis, distoni gibi nörolojik hastalık olarak değerlendirilmiştir. Literatürde 40-65 arasında Sandifer sendromlu olgu bildirilmiştir. Bunların çoğu erkek, erken okul yıllarındaki çocuklar olup (erişkinlerde nadir) nörolojik gelişimleri normaldir. Bu çocukların çoğunda hiatal herni, erosiv özofajit, malnutrisyon ve kronik anemi bildirilmiştir. Tortikolis ile boynun anormal hiperekstansiyonu olarak bilinen Sandifer sendromu, ciddi GÖRH’si olan bebeklerde görülmektedir. Bu hareket, asit reflüsünün neden olduğu özofajite karşı koruyucu mekanizmadır. Bu hareketin reflü içeriğinin temizlenmesine yardımcı olduğunun öğrenilmesi ile reflü, Sandifer sendromuna neden olabilir. Bir olguda başın eğik tutulması ile özofagus motilitesinin düzeldiğinin görülmesi bunu desteklemektedir (özofagus kontraksiyon basıncı 47’den 74 mmHg’a, özofagus ilerleme hızıda 2.5 cm/sn’den 4cm/sn’ye ilerlemiş). Sandifer sendromu ile GÖRH arasındaki ilişki tam olarak anlaşılamamıştır. Yapılan bir çalışmada reflü epizotlarının karın duvarı rektus kaslarının kontraksiyonu ile ilişkisi anlamlı bulunmuş. Karın kas kontraksiyonu, reflü epizotlarına neden olabilir. Gerilmek, bacak kaldırmak, öksürmek ve diğer karın kaslarının kontraksiyonuna neden olan durumlar, reflü epizotlarını tetikleyebilir. Reflü boyunca görülen anormal hareketlerin, reflüden hava yollarını korumak veya asit reflünün neden olduğu karın ağrılarını azaltmak amacıyla olduğu bilinmektedir. Bu hastalarda GÖR tedavisi ile semptomlar hızla kaybolur. Kotagal ve arkadaşları, Sandifer sendromunu çocuklarda en sık görülen paroksismal non-epileptik durum olarak tanımlamışlardır (Resim 2).
Resim 2
GÖRH Semptomları:
A- Özofageal semptomlar
1- Spesifik semptomlar: Regürjitasyon, kusma, bulantı, gelişme geriliği.
2- Özofajite ait semptomlar: Hematemezis, melana, disfaji, epigastrik veya retrosternal ağrı, göğüs arkasında yanma hissi, anemi ile ilişkili semptomlar, irritabilite, beslenme problemleri, striktürün neden olduğu özofageal obstrüksiyon.
B- Respiratuar semptomlar: Tekrarlayan aspirasyon pnömonisi, apne (özellikle preterm bebeklerde), ALTE ve ani bebek ölümü, siyanotik epizotlar, öksürük, stridor, bronkospazm veya wheezing, tedaviye dirençli astım, respiratuar hastalıkların kötüleşmesi (Kistik fibrozis).
C- Nörodavranışsal semptomlar: Sandifer-Sutcliffe sendromu, bebeklerde nöbet benzeri olaylar.
Bebeklerde asit reflü olmadan da özofajit rapor edilmiştir; bu da alkali reflünün özofajit gelişimine katkıda bulunabileceğini desteklemektedir. Özofagus pH’ı normalde 5-7 arasındadır. Alkali reflü epizotunda özofagus pH’ı 7’e yükselir. Alkali reflü nadir bir durumdur. Çocuklarda görülen GÖR’ün yaklaşık % 11’inin alkali reflü ve % 20’sinin miks reflü olduğu gösterilmiştir.
Reflü etkenleri baz alındığında reflü, primer GÖR (anatomik veya fizyolojik anormallikler) ve sekonder GÖR (inek sütü veya besin alerjisi gibi diğer hastalıklara sekonder) şeklinde ayrılmaktadır (Tablo 5).
Dostları ilə paylaş: |