İnsan haklari derneğİ Dİyarbakir şubesi


Bu veriler, İHD Doğu -Güneydoğu Anadolu Bölge Şubelerinden, Şubemize yapılan başvurulardan ve günlük gazeteler ile internet haber sitelerinden derlenmiştir



Yüklə 2,38 Mb.
səhifə2/30
tarix09.02.2017
ölçüsü2,38 Mb.
#7919
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   30


Bu veriler, İHD Doğu -Güneydoğu Anadolu Bölge Şubelerinden, Şubemize yapılan başvurulardan ve günlük gazeteler ile internet haber sitelerinden derlenmiştir.

2012 yılı İLK 4 AY içerisinde Şubemize toplam 172 başvuru yapılmıştır.
2012 YILI ilk 4 AY İNSAN HAKLARI İHLALLERİ ayrINTILI VERİLER
YAŞAM HAKKI İHLALLERİ
YARGISIZ İNFAZ (Keyfi Öldürme, Silah Kullanma Yetkisinin İhlali ve Dur İhtarına Uymadığı Gerekçesiyle Öldürülen ve Yaralananlar)
- Polis ve Jandarma Tarafından Öldürülen ve Yaralananlar

*20.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Nesip Kar, şu beyanlarda bulundu: “31.12.2011 tarihinde saat 05.00’da TEM Şube birimine ve Özel harekat birimine bağlı polislerce bir eve yaptıkları baskında kardeşim olan Mekin Kar ile yanında bulunan arkadaşı Agit Altan adlı PKK Militanlarını infaz ettiklerini öğrendik. Görgü tanıklarının anlattıklarına göre “kardeşimin kafasına kurşun sıktıklarını yere düştüğü halde tekmelediklerini, atlama sırasında kolu ve bacağının kırıldığını, diğer arkadaşı da kaçmak isterken öldürdüklerini beyan ettiler.” Daha önce evimize yapılan baskında bizi bu konuda tehdit ettiler. Kardeşimin yerine söylememizi istediler. Söylemediğimiz takdirde gördükleri yerde infaz edeceklerini söylediler. Kardeşim ve arkadaşının sağ yakalama imkânları olduğu halde infaz ettiler. Kardeşim atladığı için değil kafasına kurşun sıkıldığı için öldürüldü. Biz ailesi olarak bu infazı gerçekleştiren kişilerden şikâyetçi ve davacıyız. Her şeyden önce bir insandı ve devletin görevi de öldürmek olmamalıydı. Canlı yakalanıp yargının önüne çıkarılmalıydı. Bu konuda sizden hukuki yardım talep diyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi)
*Urfa’da Akabe Mahallesi'ndeki Balıklıgöl Devlet Hastanesi bahçesinde şüphelendikleri Esat E. İsimli yurttaşa kimlik soran polisler ile Esat E, arasında tartışma çıktı. Tartışmanın ardından polis olay yerinden kaçmaya çalışan Esat E’yi bacağından vurdu. Esat E’nin kimliğini göstermediği gerekçesi ile vurulduğu iddia edilirken, Esat E, polisler tarafından hastaneye kaldırıldı. Olayı duyan ve hastaneye gelen Esat E’nin babası Mahmut E, oğlunun sinir hastası olduğunu birkaç yıldır tedavi gördüğünü söyledi. Esat E’nin hayati tehlikesi bulunmazken tedavisi ise devam ediyor. (10.02.2011/DİHA / Serhattv.com.tr)
*Diyarbakır'ın Bağlar İlçesinde bulunan Diyarbakır E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzeri, Ayse Al (70) isimli yaşlı kadına çarptı. Çarpmanın etkisiyle yere düşen Al ağır yaralandı. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Bölümü'ne kaldırılan 75 yaşındaki Ayşe Al, beyin kanaması geçirdi. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Bölümü'nde müşahade altında tutulan Al'ın şuurunun kapalı olduğu ve hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi. (15.02.2011/DİHA / Yuksekovahaber.com / Silvanmucadele.com / İdilhaberajansi.com)
*Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde dün akşam Kılıç ile Karaaslan aileleri arasında bilinmeyen bir nedenle kavga çıktı. Kavganın büyümesi üzerine Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, Karaaslan ailesinden yaklaşık 20 kişiyi gözaltına aldı. Kılıç ailesi de Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'ne gelerek, burada polislerle tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine polisler rastgele havaya ateş açtı. Gaz bombalarının kullanıldığı olayda Matematik öğretmeni İbrahim Kılıç göğsünden ağır yaralandı. Kılıç, uçak ambulansla Ankara Hacettepe Üniversitesi Hastanesi yoğun bakım servisine kaldırıldı. Tüm müdahalelere rağmen Kılıç, kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. (21.02.2011/DİHA / Yuksekovahaber.com / İstanbulhaber.com.tr)
*Diyarbakır'da, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin protesto edildiği 15 Şubat günü merkez Bağlar İlçesi E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzerinden sıkılan tazyikli su ile yere düşüp başını kaldırıma çarpan ve beyin kanaması geçiren 75 yaşındaki Ayşe Al, yaşamını yitirdi. 15 Şubat'tan bu yana Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Al'ın sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği öğrenildi. (11.03.2012/DİHA / Etha.com.tr / Evrensel.net / Diyarbakirhaber.gen.tr / ANF)
*Diyarbakır merkezinde düzenlenen Newroz kutlamasına katılmak isteyen ve sabah saatlerinden itibaren Silvan'dan yola çıkan binlerce kişi, Bölge Trafik Müdürlüğü önünde polisin barikatı ile karşılaşarak Diyarbakır’a geçişleri engellendi. Yer yer polis ile kitlenin arasında çatışma çıktığı bildirilirken, polisin kitleye silah sıktığı ileri sürüldü. Polisin müdahalesi sonucu 2 kişinin yaralandığı ve ambulanslarla hastaneye götürüldüğü belirtildi. (18.03.2012/DİHA)
*Diyarbakır'da Newroz mitingi sonrasında yaşanan polis müdahalesi sırasında, Medine Bulvarı 818. Sokak Ada Apartman'ında ki evinin balkonundan olayları izleyen 11 yaşındaki Muhammet Doğan’a polisin attığı gaz bombası isabet etti. Çenesi tahrip olan küçük Muhammet, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne kaldırıldı. Acil serviste tedavi altına alınan Doğan'ın yarın ameliyata alınacağı bildirildi. Yine aynı olaylarda 14 yaşındaki İbrahim Arpa adlı çocuğa da polisin attığı gaz bombasının isabet ettiği bildirildi. Arpa da Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Diyarbakır merkezdeki olaylarda toplam 10 kişinin çeşitli şekillerde yaralandığı öğrenildi. (18.03.2012/DİHA)
*Batman’da Sabah saatlerinden itibaren Koçerler Bulvarı'nda toplanan on binlerce kişi Şehirlerarası Otogarı yanında bulunan Newroz Alanı'na girmek için polisle çatışırken, polisin ikinci müdahalesinin ardından toplanan binlerce kişi, Diyarbakır Caddesi'nden kent merkezine doğru yürüyüşe geçti. Diyarbakır Caddesi'nde polis kitleye müdahale etti. Müdahale sırasında Alaattin Okan (32) adlı yurttaş, gaz bombasının kafasına isabet etmesi sonucu ağır yaralandı. Beyin kanaması geçirdiği belirtilen Okan, Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde yoğun bakıma alındı. Kent genelinde yaşanan olaylarda 42’si çocuk 148 kişinin polis tarafından gözaltına alındığı öğrenildi. Olaylarda toplam 48 kişinin de çeşitli şekillerde yaralandığı belirtildi. (20.03.2012/DİHA / Bianet.org / Cumhuriyet / Sabah.com.tr / Milliyet / HaberTürk)
*Cizre İlçesi'nde Newroz kutlamasına izin vermeyen polis, uzun namlulu silahlarla BDP İlçe binasını dakikalarca taradı. İdil Caddesi'ne gelmesi ile polis zırhlı araçlardan yoğun gaz bombası ve tazyikli su ile kitleye müdahale etti. Müdahaleye karşılık veren kitle ile polis arasında sert çatışma yaşandı. Çıkan olaylarda şu ana kadar 3 polis ile 2 sivil yurttaşın İlçe Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı öğrenilirken, 1 polis ile 1 sivil yurttaşın durumunun ağır olduğu belirtildi. Durumu ağır olan polisin helikopter ile çevre illerdeki hastaneye götürüldüğü belirtilirken, 2 sivil yurttaşın da tedavi altına alındığı öğrenildi.

-Cizre’de özel hareket polislerinin panzerler üzerinden halkın üzerine ateş açtığı bildirildi. Edinilen bilgilere göre 3'ü polis 6 kişinin yaralandığı ve Cizre Devlet Hastanesi'nde yoğun bakıma alındığı öğrenildi. Öte yandan hastaneye kaldırılan yurttaşlardan birinin BDP İlçe binasından sedye ile çıkarıldığı bildirildi. (20.03.2012/DİHA / DHA / CNN Türk / NTV)


*Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde düzenlenen Newroz mitinginde BDP'lilerin girişimiyle kitle dağıldı. Olaylarda 2'si TOMA olmak üzere 3 zırhlı araç kullanılamaz hale getirilirken, aralarında gözüne gaz bombası isabet eden Nusret Kaplan isimli yurttaşın da bulunduğu 3'ü polis yaklaşık 10 kişi yaralandı. İlçedeki olaylar sonucunda en az 6 kişi gözaltına alındı.

(20.03.2012/DİHA)
*Şırnak'ın Cudi Dağı'ndaki Gıre Çolya, Hesana ve Derye Kere bölgelerine yönelik 21 Mart'ta çıkan çatışma ile ilgili Şırnak Valiliği tarafından yapılan açıklamada, 6 özel harekat timinin yaşamını yitirdiği, 13'ünün de yaralandığı ve çatışmada 7 HPG'linin de yaşamını yitirdiği ve 2'sinin de yaralı olarak yakalandığı iddia edilmişti. Yaralı olarak yakalanan ve valinin HPG'li dediği 2 kişinin bölgede av için bulunan Mustafa Sidar ve Süleyman Tanrıverdi adlı yurttaşlar olduğu ortaya çıktı. Sivil yurttaşlar çatışmanın arsında kalarak kalça ve omuz kısmından yaralandığı belirtildi. Şırnak Devlet Hastanesi'nde ilk müdahalesinin ardından Şırnak Askeri Hastanesi'ne götürülerek tedavi altına alınan 2 yurttaş, ardından sorgulanmak üzere Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. 2 sivil yurttaşın ailelerinin olayı duymasının ardından yakınlarının akıbetini öğrenmek için Şırnak Barosu'na başvurdu. Yaralı 2 yurttaşın Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade işlemleri sürüyor. (26.03.2012/DİHA)
*16.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Halil Altan, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Agit Altan, 30.12.2011 tarihinde Diyarbakır’da bulunduğu eve polislerin yapmış olduğu baskında hiç çatışma yaşanmadan ve herhangi bir silah kullanımı olmadan, polisler tarafından sağ yakalanıp infaz edildi. Olayın açığa çıkarılması ve faillerin yargılanması için gereği neyse yapılmasını istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi)
*28.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Kenan Kavak, şu beyanlarda bulundu: “Benim yakınım olan Abdurrahman Fidan, bilmediğimiz bir sebepten dolayı dün gece saat 03.00 sularında polisler tarafından silahla taranmış ve yaralı bir şekilde hastaneye getirilmiştir. Biz neden kendisine silahla saldırdıklarını bilmiyoruz. Kendisiyle görüşmek üzere şuan da bulunduğu Eğitim ve Araştırma Hastanesine gelip bize hukuki yardım talebinde bulunmanızı istiyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi)
*Urfa'nın Suruç İlçesi'ne bağlı ve Suriye sınırında bulunan Dikmentaş Köyü'nde, dün gece saat 23.00 sıralarında 41 yaşındaki çiftçi Mahmut Akbaş, gece minibüsle mercimek ekili olan tarlasına giderek sulama yapmak istedi. İddialara göre, bu sırada el feneriyle tarlasını sulamaya çalışan Akbaş'ı fark eden 9. Hudut Taburu'na bağlı askerler, Akbaş ve oğlunu taramaya başladı. Askerler tarafından açılan ateş sonucu çiftçi Mahmut Akbaş, iki bacağından vuruldu. Akbaş'ın 17 yaşındaki oğlu Orhan ile kardeşi Hacı Akbaş, askerlere ateş açmaması için bağırarak uyarıda bulundu. Askerlerin "kaçakçı oldukları" gerekçesi ile söz konusu kişileri taradığı iddia edilirken, köylüler kaçakçılık yapmadıklarını, tarlalarını suladıklarını söyledi. Yaralanan Akbaş'ın kardeşi Hacı Akbaş, yaşananlardan sonra yanlarına gelen 10-15 askerin kendilerine hakarette bulunup, daha sonra tüfeğin dipçiğiyle yaralı abisine vurduğunu iddia etti. Oğul Akbaş ise, yaşanan olayı şöyle aktardı: "Bizim kaçakçılıkla alakamız yok. Askerle aramızda 20 metre bile yoktu. Tarlanın hemen ucunda bizim minibüsün ışıkları açıktı, ona rağmen ateş açtılar. Biz kaçakçı olsaydık ışıklar açık olur muydu? Babam nasıl vuruldu. Ben minibüsün arkasına kaçtım. Ben askerlere yaklaştıkça onlar bize ateş açmaya devam ediyorlardı. Ben askerlere babamı vurdunuz. Babamı kaldıramıyorum babam yaralı dedim onlar da kaldır götür diyorlardı."Oğul Akbaş, "Ben ağıt yaktığımda askerler bana küfür ediyordu. Telefon yerdeydi. Kendimi telefona yetiştirdim. Amcamı aradım. Jandarma falan gelmedi. Sadece bir jip geldi. O da köyün hemen çıkışında bekledi. Biz tarlada sulama yaparken önce devriye gezen askerler ateş açtı. Ardından kulübedekiler açmaya başladı. İki ayağından bir kolundan vuruldu" dedi. (28.04.2012/DİHA / Ozgur-gundem.com / Sondakika.com / Haberler.com / Cumhuriyet.com.tr / Urfahaber.net / Mynet.com)
CEZAEVLERİNDE ÖLEN ve YARALANANLAR

*Türkiye cezaevlerinde bir hasta tutuklu daha göz göre göre ölüme gönderildi. Bingöl M Tipi Cezaevi'nde bulunan ileri derecede şeker hastası 75 yaşındaki Mahmut Karataş, yaşamını yitirdi. İleri derecede şeker hastası olan, iki gözü de görmemesine rağmen tahliye edilmeyen Karataş, dün gece saatlerinde yaşamını yitirdi. Karataş'ın cenazesi otopsi işleminin yapılması için Malatya Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. BDP Dersim İl Örgütü de, Karataş'ın yaşamını yitirmesi sebebiyle Amara gidişini iptal ederek Malatya'ya doğru yola çıktı. Otopsi işlemlerinin ardından Karataş'ın cenazesi alınarak Dersim'de toprağa verilecek. Karataş'ın ölüme terk edildiğine dikkat çeken arkadaşları, tedaviyi yarım bırakıp, Karataş'ı cezaevine gönderen doktor hakkında suç duyurusunda bulunduklarını duyurmuştu. (01.04.2012/ANF/ DİHA/Yuksekovahaber.com/Ozgur-gundem.com/Bingolhaber12.com/Etha.com.tr/ Bingolmedya.com/Evrensel.net/Birgun.net/Bingolgazetesi.com.tr/Cumhuriyet.com.tr)


*Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ne bağlı Gedikli Köyü'nde oturan ve 6 ay önce işlediği adli bir suçtan dolayı tutuklanan 18 yaşındaki Cihan Ayhan, dün ilk kez hakim karşısına çıktı. Hakkari Kapalı Cezaevi'nde bulunan Ayhan'ın, girdiği bunalım sonucu bugün akşam saatlerinde cezaevindeki oda arkadaşlarının masa tenisi oynamaya gittiği sırada intihar ettiği öne sürüldü. Ayhan'ın nasıl intihar etiği konusuyla ilgili her hangi bir açıklama yapılmazken, cenazesi Hakkari Devlet Hastanesi morgunda yapılan otopsinin ardından Yüksekova'dan gelen ailesine tesilm edildi. (11.04.2012/DHA)
*Ağrı Doğubayazıt Kapalı Cezaevi'nde 2005 yılından beri adli bir suçtan dolayı cezaevinde kalan Mahmut Çakan (48) tedavi gördüğü Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Çakan'ın 1993 yılında PKK davasından 7 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildiği belirtilirken, 2005 yılında karıştığı adli bir suçtan dolayı cezaevine tekrar girerek 10 yıl hapis cezası aldığı öğrenildi. Çakan'ın 2 yıldır karaciğer yetmezliği nedeniyle Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile farklı hastanelerde tedavi olduğu belirtilirken, Çakan'ın tahliye olması için Cumhurbaşkanlığı'na defalarca başvuru yapıldığı ancak bir sonuç çıkmadığı belirtildi. Evli ve 7 çocuklu olan Çakan'ın sabah saatlerinde tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdiği belirtilirken, cenazenin hastaneden alınarak Ağrı'nın Diyadin İlçesi'ne doğru yola çıkarıldığı öğrenildi. (12.04.2012/ANF/DİHA/Bianet.org/ Cumhuriyet.com.tr/Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.org/Atilimhaber.org)

FAİLİ MEÇHUL SALDIRILAR

*Hakkari'de Belediye binası yakınlarında Bulvar Caddesi üzerinde yaşanan patlamada çok sayıda kişi yaralandı. Patlamada ağır yaralanan Çanakkale Üniversitesi Öğrencisi Zeki Yeşil kaldırıldığı Hakkari Devlet Hastanesi'nde yaşamını yitirirken, yaralananlar ise Hakkari ve Yüksekova'daki hastanelerde tedavi altına alındı. Yaralanan 34 kişiden isimleri öğrenilenler şöyle: Mehmet Karga, Mehmet Tur, Hamdi Çiftçi, Ragıp Sarı, Ahmet Durmaz, Erdal Ertuş, Envar Çapik, Özlem Çallı, Hasan Tutkal, Gökhan Ceyhan, Rıdvan Duman, Ramazan Kılınç, BDP Yöneticisi Naif Kayacan, Kerem Kaçak, İbrahim Kurt, Veysel Yıldırım, Mikail Özel, Bilal Özatak, Vedat Akyüz, M. Sıddık Kaya, Mehmet Güldal, Ozan Güldal, Öner Kaçmaz, öğretmen Kerevan Acar ve soyadı öğrenilmeyen Yüksel isimli öğretmen. Patlama sonrası kent merkezi sessizliğe bürünürken, yurttaşlar ise hastane önüne akın etti. Kitlenin bir bölümü Hastaneni Acil bölümü önünde beklerken, bir bölümü ise morgun önünde beklemeye başladı. Yaşanan patlamadan sonra olay yerinde bulunan TEDAŞ'a ait trafo yerinden koparken, iki araç ise kullanılamaz hale geldi. Çevrede bulunan çok sayıda bina ve iş yerinin camları kırıldı. (19.01.2012/DİHA)


*Edinilen bilgilere göre; Doğubayazıt'ta İsmail Beşikçi Caddesi'nde alışveriş yapan Cumhuriyet Savcısı Hakan Kılıç, kimliği belirsiz kişi veya kişilerin silahlı saldırısına uğradı. Silahlı saldırıya uğrayan Savcı Kılıç kafasına isabet eden 3 kurşunla ağır yaralandı. Saldırı sonrası çok sayıda polis ve özel hareket timi olay yerine sevk edilirken, Kılıç, Doğubayazıt Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Ağır yaralanan Kılıç, daha sonra götürüldüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde (GATA) yaşamını yitirdi.

Yapılan silahlı saldırının ardından polis ilçenin giriş ve çıkışlarını kontrol altına aldı. İlçenin tüm giriş ve çıkışlarında kimlik kontrolü ve üst araması yapılırken, Taşlıçay İlçesi'nden Erzurum'a doğru giden bir aracın polis tarafından durdurulduğu bildirildi. Yapılan kimlik kontrollerinde şüpheli oldukları iddia edilen 3 kişinin gözaltına alınarak Taşlıçay İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (05.02.2011/DİHA / Milliyet / Hurriyet.com.tr / Haberler.com / Haberturk.com)


* Nusaybin İlçesi Akarsu Beldesi'ne bağlı İlkadım Köyü'nde çobanlık yapan İsmail Akın ile kızı 11 yaşındaki Berfin Akın hayvanlarını otlattıkları dağlık alanda kafalarına birer el ateş edilerek öldürülmüş vaziyette bulundu. Alınan bilgilere göre, baba ve kızı sabah erken saatlerde hayvan sürüsünü alarak dağlık alana götürdü. Akşamüstü koyunların çobansız köye dönmesi üzerine şüphelenen köylüler, baba ve kızını aramak üzere dağlık alana gitti. Aramalarını sürdüren köylüler kısa sürede baba İsmail Akın ile kızı Berfin Akın'ı (11) bir birlerine yakın mesafede başlarına birer el ateş edilmiş halde ölü vaziyette buldu. Berfin Akın'ın başında meydana gelen parçalamanın taş ile yapılmış olabileceği de belirtiliyor. Köyüler tarafından önce beldeye ardından Nusaybin Devlet Hastanesi'ne getirilen cenazelerin henüz otopsisi yapılmadı. Savcının beklenildiği otopsinin ardından baba ve kızının cenazeleri, İlkadım Köyü'nde toprağa verileceği bildirildi. Öte yandan öldürülen İsmail Akın'ın kardeşi Nusaybin Belediye Meclis Üyesi Süleyman Akın, ne kardeşinin ne de kendisinin hiç kimse ile husumetinin bulunmadığını söyledi. Kardeşinin çok masum bir insan olduğunu ve kimseye zararının dokunamayacağını dile getiren Akın, "Şu an için kesin bir şey diyemiyoruz. Otopsi sonucunu bekliyoruz. Kardeşimin ağzına kurşun sıkılmış. Küçük yeğenim Berfin babasından yüz metre uzakta kafasına kurşun sıkılarak parçalanmış bir şekilde bulduk. Olayın sorumlularının bulunmasını istiyoruz" diye kaydetti. (26.03.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com/Aktifhaber.com/ Mynet.com/Posta.com.tr/Sabah.com.tr/Evrensel.net)
*Batman'ın Kozluk İlçesi'nde çobanlık yapan Abdulselam Tan (23), iki gün önce Aniyahane bölgesinde 2 kuzusunu kaybettiği ve aramaya çıktığı belirtildi. İki gündür kendisinden haber alınamayan Tan'ın bulunması için aile fertleri, dün akşam saatlerinde aramaya koyuldu. Arama sırasında Tan, çobanlık yaptığı bölgede ağaca asılı olarak bulundu. Kozluk Cumhuriyet Savcısı olay yerine gelip inceleme yaparken, otopsi işlemleri ardından Tan'ın cenazesi dün akşam saatlerinde Batman merkezde bulunan Gül Baraşik Mezarlığı'nda defnedildi. Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, Tan'ın ailesi, Tan'ın hiç kimse ile husumetlerinin bulunmadığını ifade etti. Tan'ın herhangi psikolojik sorunun olmadığına işaret eden aile, ölümün şüpheli olduğunu belirterek, olayın aydınlatılmasını talep etti. (27.03.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.org/Diyarbakirsoz.com)
FAİLİ MEÇHUL ADLİ CİNAYETLER

*Urfa'nın Siverek İlçesi Fırat Mahallesi'nde, İlçe Otogarı yakınlarında saat 18.00 sıralarında Ali Adak ile oğlu Mahmut Adak'ın içinde bulunduğu 63 HE 616 plakalı otomobil kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce tarandı. İddiaya göre, 4 kişi ellerinde bulunan kalaşnikof ile Ali ve Mahmut Adak'a ateş etmeye başladı. Çapraz ateşe alınan baba-oğul da bu sırada üzerlerinde bulunan tabancaları çekerek karşılık verdi. İki grup arasında çıkan çatışma kısa süre sonra Ali ve oğlu Mahmut Adak'ın yaşamını yitirmesi ile son buldu ve 4 saldırgan geldikleri beyaz renkli araç ile kayıplara karıştı. Cumhuriyet Savcısı ve polisin olay yerinde yaptığı inceleme sonrası Ali ve Mahmut Adak'ın cesetleri otopsi yapılmak üzere Siverek Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Saldırganların kimliklerinin belirlenerek yakalanmalarına yönelik çalışma başlatılırken, yaşamını yitiren Ali Adak'ın köyde bazı yakın akrabaları ile arazi anlaşmazlığından dolayı husumetli olduğu ileri sürüldü. Olay yeri ve hastanede polis, saldırıda ölen Ali ve Mahmut Adak'ın yaşadığı Yücelen Köyü'nde de jandarma tarafından geniş güvenlik önlemi alındığı belirtildi. (04.02.2011/DİHA / Sabah.com.tr / Urfahaber.net / Yuksekovahaber.com / Posta.com.tr)


*Ardahan merkeze bağlı Gürçayır Köyü'nde çobanlık yaparak geçimini sağlayan Şakir Cantimur (22) kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürülerek karların içine atıldı. Tesadüfen köylülerin cesedi karın içinde fark etmesi üzerine olay yerine gelen jandarma ve emniyet yetkilileri inceleme yaptı. Yapılan incelemenin ardından Cantimur'un cenazesi otopsi için Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Cantimur'un kim ve neden öldürüldüğü konusunda herhangi bir bilgi alınamadı. (07.02.2011/DİHA / Posta.com.tr / Ardahanhaberleri.com / Zaphaber.com)
*Kars'ın Sarıkamış ilçesinde bir vatandaş evinin önünde uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetti. Saldırganlar olayın ardından kayıplara karışırken, polis olayla ilgisi olduğu iddiasıyla 1 kişiyi gözaltına aldı. Sarıkamış merkezde öğle saatlerinde meydana gelen olayda Mehmet G. (63) isimli vatandaş, evinin önünde 4 kişinin silahlı saldırısına uğradı. Saldırganların 4 el ateş ettiği Mehmet G.'nin mermilerden ikisinin başına isabet etmesi sonucu olay yerinde hayatını kaybettiği öğrenildi. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Mehmet G.'nin cesedi Sarıkamış Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Sarıkamış İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, yaptıkları çalışmada konuyla ilgili olduğu belirtilen 1 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (22.02.2012/Serhattv.com.tr / Medya73.com / Gazete5.com / Aktifhaber.com)

YAŞAMINI YİTİREN SIĞINMACI VE GÖÇMENLER

*Esendere Beldesi'ne bağlı Sarıyıldız (Kokep) Köyü'nün İran sınırında bulunan Afgan mülteciye ait olduğu belirlenen bir erkek cesedi bulundu. Kimliği açıklanmayan Afgan uyruklu yurttaşın İran'ın Ğanık Köyünden Türkiye'ye geçmek isterken İran askerleri tarafından sınırda vurulduğu öğrenildi. Yaralı halde Türkiye tarafına geçen 25-30 yaşlarındaki Afganlı mülteci, sınırın sıfır noktasında bulunan Sarıyıldız (Kokep) Köyü yakınlarında askerler tarafından bulunmuştu. Yüksekova Devlet Hastanesi morgunda bulunan Afganlı mülteci ile ilgili inceleme devam ediyor. (23.03.2012/DİHA / Yuksekovahaber.com / Posta.com.tr)


*Hakkari'nin Yüksekova İlçesi, Esendere Beldesi'ne bağlı Güldalı (Bilanbasan) Köyü'nün İran sınırında bir erkek cesedi bulundu. Sabah saatlerinde köylüler tarafından bulunan ve 25 yaşlarında olduğu belirtilen kişinin donarak yaşamını yitirdiği tahmin edildiği belirtildi. Yüksekova Jandarma Komutanlığı'na haber verilmesi üzerine cenaze Yüksekova Devlet Hastanesi'ne getirildi. Yapılan savcılık incelemesi sonrası ölen kişinin sınırı geçmeye çalışan bir mülteci olduğu belirtildi.(02.04.2012/DİHA/Yuksekova.bel.tr/Kurdbox.com)
*Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Esendere Beldesi'ne bağlı Sarıyıldız (Gogep) Köyü yakınlarında akşam saatlerinde 40-45 yaşlarında olduğu tahmin edilen bir erkek cesedi bulundu. İran sınırında bulunan ve Afgan uyruklu olduğu tahmin edilen cesedin bölgeye gelen askerler tarafından Yüksekova Devlet Hastanesi'ne götürüldüğü öğrenildi.(04.04.2012/DHA/ Hurriyet.com.tr)
*İran'a sınır olan Van'ın Çaldıran İlçesi Üçgözler ve Sarıçimen köyleri arasındaki bölgede, donarak öldüğü düşünülen 3 erkek cesedi buldu. Köylülerin haber vermesi üzerine bölgeye giden jandarma ekipleri, yaptıkları incelemenin ardından üzerlerinden kimlik çıkmayan cesetleri, kesin ölüm nedeninin tespit edilmesi için Van Adli Tıp Kurumu'na götürdü. 3 cesedin kış şartlarında sınırı geçmek isterken donan mültecilere ait olabileceği belirtildi. (24.04.2012/DHA/DİHA/ANF/Mynet.com/Cumhuriyet.com.tr/Yuksekovahaber.com/ Dogruhaber.com.tr/Bugun.com.tr/Vanbasin.com/Yenisafak.com.tr)

RESMİ HATA VE İHMAL SONUCU ÖLEN ve YARALANANLAR

*Şırnak'ın İdil İlçesi'nde meningokoksemi hastalığına yakalanan 2 yaşındaki Muhammet Erşek, skandal uygulama ile yaşamını yitirdi. Dün sabah saatlerinde soğuk algınlığı ve yüksek ateş şikayeti ile İdil Devlet Hastanesi Çocuk Hastalıkları Servisi'ne kaldırılan Erşek'in, burada yapılan muayenede, kış aylarında her yaşta çocukta görülebilen meningokoksemi hastalığına yakalandığı teşhisi konuldu. Teşhisin ardından hastanenin Acil Servisi'ne gönderilen Erşek'in hastanede ilgili bölüm olmadığı için başka bir ile sevk edilmesine karar verildiği, ancak 7 saat boyunca bu kararın uygulanmasının beklendiği öne sürüldü. Saatlerce süren bekleyişin ardından akşam 18.30'da Acil Servis doktoru İhsan Güler gözetiminde, ambulansla Diyarbakır Çocuk Hastanesi'ne götürülen Erşek'in hastaneye alınmadığı ve hastane bahçesinde ambulansın içinde bekletildiği iddia edildi. Yakalandığı hastalığın bulaşıcı olması gerekçe gösterilerek hastaneye alınmayan Erşek'in tedavisinin yapılmamasına tepki gösteren ailenin BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ı aradığı ve saat 21.30'dan sonra gelen hastane doktorlarının Erşek'i ambulansın içinde muayene ettiği belirtildi. Saatler süren bekleyişe daha fazla dayanamayan Erşek, muayene sırasında yaşamını yitirdi. Yaşamını yitiren Erşek, ambulanstan indirilmeden gece saatlerinde İdil'e getirilerek Yenimahalle Mezarlığı'nda toprağa verildi. Erşek'in babası Abdulselam Erşek, oğlunun ihmalsizlikten yaşamını yitirdiğini belirterek, "Hastaneye alınmayan çocuğuma ambulans içerisinde müdahale eden doktor, kısa süre sonra araçtan inerek başınız sağ olsun demekle yetindi. Tamam başımız sağ olsun ama çocuğuma hastaneyi çok gördüler" diye tepkisini dile getirdi. Yaşananlara tanık olan Erşek'in oturduğu mahallenin muhtarı Mehmet Selim Zeyneloğlu ise, Erşek'in hastalığının anlaşılınca defalarca 112, İlçe Kaymakamı ve Emniyet Müdürlüğü'nü arayarak yardım talebinde bulunduklarını ancak hastayı kabul edecek bir hastanenin bulunmadığı gerekçesiyle çocuğun saatlerce bekletildiğini söyledi. (24.01.2012/DİHA / Radikal.com.tr/ Aktifhaber.com / Medya73.com / Cumhuriyet.com.tr / Mynet.com / Milliyet.com.tr)


*Şırnak'ın İdil (Hezex) İlçesi'ne bağlı Çayırlı (Mergamar) Köyü'nde oturan 6 çocuk annesi 33 yaşındaki Sabah Sevinç, 20 Ocak günü bronşit olan 1 yaşındaki oğlu Murat Hidayet Sevinç'i tedavi amacıyla İdil Devlet Hastanesi'ne götürdü. İddiaya göre, hastanede çocuğa oksijen tüpüne manometre yerine biberon şişesi takılarak oksijen verilmek istendi. Görevli hemşirenin oksijen tüpünü çalıştırmasıyla cam biberon şişesi patladı. Patlayan camın parçaları anne Sabah Sevinç'in gözüne isabet etti. Patlamanın etkisiyle baygınlık geçiren Sevinç, kendine geldiğinde doktorların "Yüzünü yıka bir şeyin yok" dediğini, ancak muayeneden sonra Cizre Devlet Hastanesi'ne sevk edildiğini belirtti. Cizre Devlet Hastanesi'nde ameliyat edilen Sevinç'in yapılan tedavisinin ardından gözünün yüzde 80 oranında görme yetisini yitirdiği ortaya çıktı. Sevinç 5 gün hastanede tedavi gördükten sonra taburcu edildi. İdil Devlet Hastanesi hakkında İdil Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan Sevinç, “Hastane yetkilileri olayı örtbas etmeye çalışıyor ama biz bu olayın takipçisi olacağız. Olayda ihmali olanların cezalandırılmasını istiyoruz.” (21.02.2011/DİHA / Milliyet.com.tr)
*Mardin'in Nusaybin İlçesi'nin Fırat Mahallesi'nde taşeron firma tarafından elektrik direklerinin yenilenmesi çalışmaları sırasında hiçbir tedbir alınmadan kesilen elektrik direği 4 yaşındaki Pelin Aydınalp’ın üzerine düştü. Ağır yaralanan Aydınalp, mahalledeki yurttaşlar tarafından Nusaybin Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Başından darbe alan ve yüzünden yara alan Aydınalp tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Aydınalp’in hayatını kaybetmesinin ardından taşeron firmada çalışan 4 kişinin gözaltına alındığı bildirildi. (24.02.2011/DİHA / Haberturk.com / Aktifhaber.com / Posta.com.tr / Gazete5.com / Sabah.com.tr / Hurriyet.com.tr)

POLİS ASKER İNTİHARLARI / ŞÜPHELİ ÖLÜMLERİ

-Polis ve Asker İntiharları / İntihar Teşebbüsleri

*Erzurum Palandöken İlçesi Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde oturan S.K., telefonlarına yanıt vermeyen ve aynı zamanda astsubay olan eşi T.K.'nin durumunu merak ettiği için eve gitti. Kapının açılmaması üzerine çilingirin çağrılarak kapının açtırıldığı belirtilirken, T.K'nin beylik tabancası ile intihar ettiği belirtildi. Olay yerine çağrılan polislerin incelemelerinin ardından, T.K.'nin (27) cesedi Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldığı bildirildi. (27.01.2012/DİHA / Dengetv.com / İnternethaber.com / Sondakika.com / Mynet.com)


*Hakkari Yüksekova'ya 51 kilometre uzaklıkta bulunan Dağlıca Sınır Karakolu'nda askerlik yapan Erdoğan Yılmaz'ın çenesine dayadığı silahıyla intihar ettiği iddia edildi. Olay yerinde yaşamını yitirdiği belirtilen ve helikopterle 21. Sınır Jandarma Komutanlığı'na getirilen Yılmaz'ın cenazesi buradan da Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. İntihar ettiği öne sürülen Yılmaz'ın Samsun Çarşamba nüfusuna kayıtlı olduğu öğrenildi.(01.04.2012/DİHA/Haberler.com/Askerhaklari.com/Yuksekovahaber.com/ Sabah.com.tr/Etha.com.tr)

-Şüpheli Polis ve Asker Ölümleri

*Elazığ merkeze bağlı Poyraz Köyü Jandarma Karakolu'nda askerlik yapan Van Muradiye Ünseli Beldesi nüfusuna kayıtlı 19 yaşındaki Lütfü Esmer adlı askerin, yılbaşı gecesi nöbet esnasında bilinmeyen bir nedenle intihar ettiği iddia edildi. İntihar eden Esmer'in cenazesi bugün sabah saatlerinde Ünseli'de ailesi tarafından toprağa verildi. İntiharın şüpheli olduğunu belirten Esmer'in amcası Mehmet Güneş, İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi'ne başvurarak, hukuki yardım talebinde bulundu. Konuyla ilgili DİHA'ya konuşan amca Güneş, yeğenin 2 aylık asker olduğunu söyledi. Van Depremi nedeni ile Esmer'in 50 günlük izin kullandığını ifade eden Güneş, "Yeğenimin hiçbir şekilde herhangi bir sorunu yok. Yeğenim intihar edecek kadar cahil değildir. Yılbaşı gecesi 4-6 nöbetini tuttuğu esnada iddiaya göre G-3 piyade tüfeğiyle oynarken kendisini vurmuş. Hem de gözünden aldığı mermiyle vurulduğu iddia ediliyor" diye konuştu. (02.01.2012/DİHA)


*Antep'in Islahiye İlçesi'nde askerlik yapan ve Urfa'nın Siverek İlçesi nüfusuna kayıtlı olan Semih çiftçi adlı askerin yılbaşı gecesi intihar ettiği iddia edildi. Çiftçi, bugün Siverek'te cenaze töreni düzenlenmeden defnedilirken, 5 aydır asker olan Çirtçi'in ölümünden kuşku duyan yakınları İHD ile MAZLUMDER'den hukuki yardım talebinde bulundu. Çiftçi'nin dayısı Kamil Göktaş, yeğeninin intihar ettiğine inanmadıklarını belirterek, ilgili kurumlardan yardım istedi. Göktaş, "Olay, yılbaşı gecesi olmuş ve tüm akrabalarını aramış. O gece nöbetteymiş. Görgü tanığı olarak alt katta asker nöbet tutuyormuş. Silah sesini duymuş ve Semih'in intihar ettiğini söylemiş. Biz intihar ettiğini düşünmüyoruz" dedi. İntihar ettiği iddia edilen Çiftçi'nin kafasının arka kısmından kurşunun girdiğini belirten dayı Çiftçi, "Kafasının arkasına sıkılmış, kulak arkasından giren kurşun alnının üstünden çıkmış. Silah namlusunu kafasının arkasına dayaması imkansızdır. Anne ve babası halen olayın şokunu yaşıyor. 2 ay sonra otopsi sonucu açıklanacak. Kürdüz diye ölmemeliyiz" diye konuştu. (02.01.2012/DİHA)
*Van’ın Saray İlçesi’ne bağlı Kurucan Sınır Karakolu'nda 2 askerin gece saatlerinde nöbet kulübesinde tartıştıkları ve birbirlerini ateş ettikleri iddia edildi. Askerlerden birinin Diyarbakır doğumlu olduğu belirtilirken, diğerinin de Ağrı doğumlu olduğu kaydedildi. Askerlerin kimlik bilgileri hakkında bilgi elde edilemezken, Ağrı doğumlu askerin ağır yaralandığı ve Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındığı, Diyarbakır doğumlu askerin de yaşamını yitirdiği belirtildi. Çok sayıda asker ve polis hastanenin giriş ve çıkışlarını kontrol altına aldı. (10.01.2012/DİHA)
*Edirne'ye bağlı Çerkezköy'de askerlik yapan Diyarbakır'ın Bismil İlçe nüfusuna kayıtlı Mazlum Karabulut adlı askerin intihar ettiği iddia edildi. Askeri yetkililer tarafından ailesine verilen bilgilere göre, nöbetçi onbaşı nezaretinde yapılan nöbet değişikliği sırasında nöbetçi on başıyla arasında tartışma yaşandığını ve tartışmanın ardından Karabulut'un sinirlenerek silahı kendi kafasına doğrultarak intihar ettiği iddia edildi. Karabulut'un cenazesini kontrol eden baba Şirin Karabulut ise oğlunun sağ kulağından tek mermiyle sol kulağından çıktığını, olayın intiharla alakası olmadığını oğlunun öldürüldüğünü söyledi.Hava yoluyla cenazesi Diyarbakır'a getirilecek olan Karabulut'un Bismil'de defnedileceği öğrenildi. (14.03.2012/DHA/DİHA /Radikal / İmc-tv.com / Bianet.org / Cumhuriyetnet.com / Taraf /Diyarbakirsoz.com / Yeni Şafak / Ozgur Gündem / Hurriyet / CNNTürk)

Yüklə 2,38 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   30




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin