1. Sorulan soruya cevap vermeleri için daha az beklemek,
2. Düşük başarılı öğrenci sorulan soruya cevap veremediğinde soruyu farklı bir şekilde öğrenciye yeniden sormak ya da ipucu vermek yerine doğrudan cevabı vermek ya da başka bir öğrenciye söz hakkı vermek,
3. Uygun olmayan davranışı ya da yanlış cevabı ödüllendirmek,
10. Düşük başarılılardan daha az beklenti içerisinde olmak,
11. Düşük başarılılarla daha sık bireysel etkileşime girmek ve etkinliklerini daha fazla izlemek,
12. Düşük ve yüksek başarılı öğrencilerin sınav kağıtlarını farklı şekilde notlandırmak, özellikle şüpheye düşülen noktalarda yüksek başarılılara daha fazla kredi vermek,
13. Düşük başarılı öğrencilerle gülümseme ve vücut dili gibi destekleyici ifadeleri daha az kullanmak, yumuşak ses tonu yerine stresli ses tonu kullanma gibi daha az arkadaşça etkileşime girmek,
15. Düşük başarılılarla etkileşim sırasında ilgiyi ve dikkatini yönlendirdiğini gösteren göz kontağı ve diğer sözel olmayan iletişim davranışlarını daha az sergilemek,
16. Zaman sınırlı olduğunda düşük başarılı öğrencilerle zaman alıcı fakat etkili öğretim yöntemlerini daha az kullanmak,
17. Düşük başarılıların öneri ve fikirlerine daha az sıklıkla kabul etmek ve kullanmak.
Öğretmenler farkında olmadan kaynaştırma öğrencilerine yönelik olumsuz davranışlar sergileyebilmektedir.
Öğretmenlerin kaynaştırma öğrencilerine yönelik farklılaşan tutumları sınıftaki diğer öğrencilere rol modeli olabilmekte ve sınıftaki öğrencilerin kaynaştırma öğrencisine yönelik davranışlarını olumsuz etkileyebilmektedir (Wood, 2001).
Aslında öğrencilerin tutumlarını belirleyen tek etmen öğretmen tutumları değildir. Bir kaynaştırma öğrencisi herhangi bir yetersizlik etiketi alsın ya da almasın sosyal becerileri akranlarından farklılaştığı zaman da akran reddine maruz kalabilir (Wood, 2001).
Örneğin kaynaştırma öğrencisi akranlarının başlattığı bir oyuna nasıl girebileceğini bilemeyebilir, oyunda dağıtılan rollerde ısrarla hep başkahraman olmak isteyebilir, oyunda kaybetmeyi tolere edemeyebilir ya da oyunda kendisinden beklenilen rolleri canlandırmak için neleri yapması gerektiğini anlayamayabilir.
Bu gibi durumlarda sosyal beceri problemleri sergileyen kaynaştırma öğrencisinin akranları tarafından oyuna alınmak istenilmemesi son derece doğal görünmektedir. Ancak akranların tutumları üzerinde sınıf ortamının ve öğretmen tutumlarının etkisinin büyüklüğü göz önüne alındığında öğretmenlerin akranların kaynaştırma öğrencisini kabul etmelerini destekleyici bazı önlemleri alması son derece önemlidir.