Maden Terimleri Sözlüğü -a abataj



Yüklə 5,49 Mb.
səhifə6/55
tarix23.02.2017
ölçüsü5,49 Mb.
#9294
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   55

BASAMAK EĞİMİ, Basamağın üst noktası ile dip noktasını birleştiren düzlem ile basamak düzlemi arasındaki açı değeri.

BASAMAK YÜKSEKLİĞİ, Açık işletmede basamak üst seviyesi ile alt seviyesi arasındaki dikey mesafe.

BASAMAK TAŞI, Mermer işletmeciliğinde, merdiven genişliğinde veya en az boyu 80 cm olan ve basamak profili kesidinde masif ve yekpare olan taşlar.

BASIC, (Beginneer’s All-purpose Symbolic Instruction Code). Bilgisayar veya elektronik veri işleme sisteminde programlama öğrenmeye yeni başlayanların kolayca kullanabileceği genel amaçlı bir programlama dili. En büyük özelliği etkileşimli (interactive) olmasıdır. BASIC yorumlayıcısı, bir programı doğrudan işletebileceği gibi, tek bir program komutunu da işletebilir. Program, yazılım esnasında söz dizim hatası varsa hangi satırda olduğunu ekranda anında bildirir ve kullanıcıya düzeltme şansı verir. BASIC dili iki önemli kısım ile tanımlanabilir. Bunlar, kaynak program ve programı oluşturan satırlar ile sistem komutlarıdır. Bu iki kısım kullanıcıya denetleme ve biçimleme olanağı sağlar.—> Bilgisayar.

BASINÇLI AKIŞKAN YATAKLI YAKMA SİSTEMİ,—> Akışkan yataklı yakma sistemi.

BASINÇLI AKİFER, Altı ve üstü su geçirmez tabakalarla sınırlanmış akifer.

BASINÇ ÇATLAKLARI, —> Oturuşma çatlağı.

BASINÇLI FİLTRE, Linyit, kil ve kaolan şlamı gibi süzmesi zor sıvıların süzme hızını artırmak için münavebeli olarak vakum ve basınç (pres) uygulanan, kesintili çalışan filtre.

BASINÇLI HAVA, 1) Havanın, pistonlu, santrifuj veya turbo kompresörlerle sıkıştırılması ile elde edilen, daha ziyade patlayıcı gaz ortamı olan yerlerde ve özellikle madencilikte grizu tehlikesi olan yerlerde vinç, martopikör, martoperforatör, vantilatör vb. makineleri çalıştırmakta kullanılan; emniyetli fakat elektrik enerjisi kullanımına nazaran çok daha pahalı olan güç kaynağı. 2) Sitim. 3) Tazyikli hava. 4)Muzayyik hava. 5) Sıkıştırılmış hava.

BASINÇLI HAVA ALTINDA TUNEL AÇMA, —> Keson.

BASINÇLI HAVA İLE PATLAMA (AIR-DOX), Çok yüksek basınçlı (sıvı) havanın, lağım deliğine yerleştirilen çelik bir kovan içine basılmasından sonra aniden boşaltılması ile patlama yöntemi —> Patlayıcı madde.

BASINÇLI HAVA İLE RAMBLE, —> Pnömatik ramble.

BASINÇLI HAVA KAÇAĞI, Tesisatı iyi döşenmemiş veya peryodik bakımı yapılmamış basınçlı hava şebekesinden sızan basınçlı hava. Basınçlı hava kaçakları aşağıda örnek olarak belirtilen güç kayıplarına sebep olur.

Havanın                      Kaçan havayı

kaçtığı       7 Bar’da       üretmek için

delik çapı   hava kaçağı  gereken güç

(gerçek

boyut)


mm           dm3/sn        kW

––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––

0,4           0,2             0,1

1,6           3,1             1,0



3,0           11,0            3,5

BASINÇLI HAVA TENEFFÜS İSTASYO-NU, Ani boşalma tehlikesi olan yerlerde ge-rektiği zaman kullanılmak üzere hazırlanmış basınçlı hava teneffüs tertibatlarının bulunduğu yer.

BASINÇLI HAVA TENEFFÜS TERTİBA-TI, Ani boşalma tehlikesi bulunan işyerlerinde ocağın basınçlı hava şebekesinden faydalanılarak kurulan ve gazlı bir ortamda belirli bir süre orada bulunanların yaşamlarını devam ettirmelerini sağlayan teneffüs tesisi.

BASINÇLI SU DÜZEYİ, Basınçlı akiferdeki suyun hidrostatik basınç altında yükselebileceği düzey.

BASINÇ METAMORFOZU, Yalnız üst tabakaların basıncı ile meydana gelen başkalaşım. —> Metamorfoz.

BASİT MAĞARA AÇIKAYAK İŞLETME METODU, Daha ziyade tavanı çok sağlam, şekli gayrimuntazam ve kalınlığı fazla olmayan maden yataklarına tatbik edilen hazırlık işleri bir kuyu ve rekuptan veya yalnız bir rekuptan ibaret olan, cevher kesildikten sonra ilerletimli veya dönümlü olarak çalışmak suretiyle gerektiği takdirde topuk da bırakılarak cevher yatağını oyup boşaltma esasına dayanan tahkimatsız yeraltı (üretim) işletme metodu. Bu usulde cevherden kalan boşluk bir mağara teşkil eder. Pratik, fazla yatırım gerektirmeyen, randımanlı olmakla beraber uygulanma sahası çok dar olan bir işletme metodudur.

BASİT TAHKİMATLI AYAK İŞLETME METODU, Esas itibariyle çeşitli meyillerdeki ince damarlara (damar kalınlaşırsa ramble usulüne geçilir) tahkimatsız, —> Başaşağı ve başyukarı açıkayak işletme metotlarının bir uygulaması olan; kabak direk, domuzdamı, beton ayak vb. malzeme kullanılarak tavan göçmesinin önlenmesi esasına dayanan, aşağıdan yukarı mail (eğik) dilimli veya dik dilimli olarak çalışan, ağaç veya karışık tahkimatlı (üretim) işletme metodu. Bu usulde tavan sadece direklerle tutulur. Sonradan dolgu kullanmak gerekebilir. Usulün hazırlık safhası başyukarı veya başaşağı çalışanaçıkayak işletme metodlarının aynıdır. Bu usulün bir de ufki (yatay) dilimli uygulaması vardır. Ufki dilimli uygulama da, iki ana galeri arasında kalan cevher, ufki dilimlere ayrılır ve üstteki dilimden başlayarak dönümlü bir şekilde alınır; dilimlerdeki ayaklar dikkate alınarak teşkil edilen genel işletme düzeni yaklaşık 45½’lik bir açı yapacak şekilde yürütülür.

BASİT SARIMLI DAMAR, Bir çelik halat sarım şeklini belirten ve damarı oluşturan her sıradaki tellerin ayrı operasyonlar ile aynı yönde, fakat farklı açı altında örülen konstrüksiyonları. Sıra telleri ile diğer teller arasında küçük bir açı farkı bulunur.—> Şekil.

BASKI KUVVETİ, 1) Sondaj esnasında arazinin cinsine göre kesici uca verilmesi gereken kuvvet (kontrollu ağırlık). Graviteden dolayı gelen kuvvet fazla ise azaltılır, az ise artırılır. Baskı kuvveti sondajda en önemli faktörlerden biridir. Genelde baskı arttıkça ilerleme de artar. Sert formasyonlarda artırılan baskı, ilerlemeyi artırır. Ampirik olarak ilerleme, devir sayısının baskının k kuvvetiyle çarpımına eşittir. Yani i (cm) = n (D/dk.) . pk (ton). Burada k yumuşak formasyon için 1,2, sert formasyon için 2,3 kabul edilmektedir. Çeşitli şartlarda sınırlı olan baskı kuvveti sondajda kompleks bir karakter arzeder.

2) Delik delme esnasında martoperforatöre tatbik edilen ilave kuvvet. —> Martoperfaratörün delme hızı.



BAŞAŞAĞI, 1) Yan taşta veya damar içerisinde yukarıdan aşağı doğru sürülen meyilli yollar. 2) Desandri.

BASMA, —> Tavan basması.

BASTIRICI, —> Reaktif.

BAŞAŞAĞI AÇIKAYAK İŞLETME METO-DU, Bilhassa fazla yatımlı, tavan ve tabanı sağlam olan, cevheri sağlam olmayan filonlarla ince damarlarda ve kazılan cevheri sağlam olan kalın damarlarda alt katlarda hazırlık yapmadan cevheri aşağıdan yukarı taşımak, alt katta hazırlık yapılmışsa kazılan cevheri maden yatağı içinde sürülmüş başyukarıdan veya bürden aşağı akıtarak panodaki nakliyatı sağlamak esasına dayanan, alın iki tarafa doğru basamak şeklinde, tahkimatsız veya çok az tahkimatlı (üretim) işletme metodu. Bu usulde gerekirse bir kısım cevher topuk olarak da bırakılabilir.

BAŞKALAŞIM, —> Metamorfoz.

BAŞKALAŞMA, —> Metamorfoz.

BAŞKALAŞIM KAYAÇLARI,—> Petroloji.

BAŞKALAŞIM MADEN YATAKLARI, —> Metamorf maden yatakları.

BAŞ LAMBASI, —> Madenci baş lambası.

BAŞYUKARI, Yan taşta veya damar içerisinde aşağıdan yukarı doğru sürülen meyilli yol. Taş içerisinde sürülen meyilli yollar içinde nakliyat ünitesi yoksa taşbaşyukarı, vinç veya varagel gibi taşıma üniteleri varsa, vinç veya varagel diye isimlendirilir.

BAŞYUKARI AÇIKAYAK İŞLETME ME-TODU, —> Başaşağı açıkayak işletme meto-dunun aşağıdan yukarı uygulanması esasına dayanan ve panodaki nakliyat aşağıya doğru gravite ile sağlanan, hem aşağıda çalışan işçileri korumak ve hem de alt kılavuzun cevherle dolmasını önlemek için ayakla pano arasında ya topuk bırakılarak ya da çatal direklerle kapak yapılmak suretiyle çalışan tahkimatsız (üretim) işletme metodu. Başaşağı açık ayak işletme metodunda olduğu gibi bu metodun tatbikinde de alın, ters merdiven, eğik veya düz olarak düzenlenebilir.

BAŞYUKARI RAMBLELİ AYAK İŞLET-ME METODU, 5-6 m. genişliği olan sağlam cevherli (tavanı ve tabanı sağlam olmayabilir) dik yatımlı maden yataklarında —> Başyukarı açıkayak işletme metodunda olduğu gibi hazırlık yapılarak kazısı yapılan cevher alt ana nakliyat yolundan alınıp ramble malzemesi de üst ana nakliyat yolundan getirilmek suretiyle metal, kömür ve tuz maden yataklarında uygulanabilen rambleli (üretim) işletme metodu. Bu usulde alın düz veya diyagonal dişli (ters graden), ters V veya piramit şeklinde olabilir. Cevher nakliyatı ve insan inişi çıkışı için ramble içinde bırakılan (şütler) kelebeler ağaç, çelik, beton veya tuğladan yapılabilir. Bu metot orta kalınlıkta ve kalın damarlarda da uygulanabilir.

BATAK JİG, Batak yıkama kasası denir. Sabit elekli jigler grubuna girer. Batak (Batac) kelimesi Baum ve Tacub kasaları sözcüklerinden üretilmiştir . Baum tip kasada olduğu gibi, kasası hava ve yıkama bölgesi halinde ikiye bölünmeyip ; kasanın tüm alanı yıkamaya tahsis edilmiş, böylece yıkama alanı genişletilmiş, kasası seri halde hava çemberleri ile donatılmış, bu çemberlerden iki adedi her bölmede sabit elek altında ve eleğin tüm genişliği boyunca uzatılarak kasaya verilen havanın kasada üniform dağılımla her noktada eşit pulsasyon sağlanmış yıkama (zenginleştirme) ünitesi. —> Şekil, Jig, Baumjig, Kömür yıkama yöntemleri.

BATARLAMA, 1) Büyük atımlardan çıkan ve yüklemesi yapılamayan iri parçaları, martoperforatörlerle yeniden delerek yapılan ikinci bir ateşleme işlemi. 2) Yeraltı işletmeciliğinde normal ateşleme ile kazılmamış kısımların kazısını sağlamak için kısa lağım delikleri delinmek suretiyle yapılan ateşleme. 3) Batar atma.

BATARYA, 1) Birbirine benzer birkaç ünitenin biraraya getirilerek belirli biçimde eklenmesinden oluşan takım. 2) Akümülatör. —> Selül.

BATIRMALI KUYU, —> Keson kuyu.

BATİYAL FASİYES, Denizlerin ışık geçirme-yen 200-800 m. arasındaki derinliklerinde biriken çökeller.

BAUM JİG, Malzeme ve yıkama suyunun verildiği kasada suyun, piston yerine hava basıncı ile aşağı yukarı hareketini sağlayarak zenginleştirme yapmaya yarayan yıkama (zenginleştirme) ünitesi. Sabit elekli jiglerdendir. —> Şekil, jig, Batak jig, Kömür yıkama yöntemleri.

BAYER YÖNTEMİ, Boksit cevherinden sodyum hidroksit katkısıyla otoklavlarda yüksek basınç (15 atm) ve sıcaklıkta (210°C) sodyum aluminat çözeltisi elde edilerek, bunun; buharlaştırıcı, seyreltici, durultucu (aluminat çözeltisinin çamurlardan ayrılması için), bozundurucu (aluminatın çözüşmesi ve alüminin yaklaşık % 55’nin çökmesi için), durultucu (hidratlı alüminin çözeltiden ayrılması için), döner süzgeç (hidratlı alüminin suyundan ayrılması) ve döner fırın (hidratlı alüminin 1200°C’de kavrulması ve alümina haline dönüşme için) gibi ünitelerden geçilerek  —> Alümina (AlO3)’nın elde edilmesi.

BAZ, 1) Nirengi şebekesinde hassas ölçülmüş kenar. 2) Kazı işlerinde yapılan veya yapılan işi belirlemeye esas olarak alınan doğru parçası. 3) Asitle birleşince tuz oluşturan madde. 4) Hassas olarak ölçülen ve koordinat değerleri belli olan doğru parçası.

BAZ LATASI, Optik yöntemle uzunluk ölçmede kullanılan ve hesaplama kolaylığı bakımından 2 m uzunluğunda olan özel gereç. Baz latası, sehpası üzerinde olmak üzere uzunluğu ölçülecek doğrunun uç noktasına kurulur. Diğer ucunda saniye teodoliti bulunur. 75 m ye kadar olan uzunluklar hassas olarak bu yöntemle ölçülebilir. —> Şekil.

BAZALT, Dar anlamda melafir ve diyabaz ile birlikte anılan ve tersiyerden günümüze kadar geçen jeolojik zamanda oluşmuş bazik volkanik kayaç. Seyrek kullanılan bir terim olan melafir ve sık kullanılan diyabaz, mezozoik ve paleozoik devirlerinde oluşmuşlardır. Diyabaz genellikle gang şeklinde tezahür ettiğinden farklı bir iç yapı gösterir. Yapı taşı olarak tercih edilen bu kayaçlar, sağlam ve dayanıklı yapı özelliğinden dolayı eritilerek içi bazaltla kaplanan borular madencilikte ramble malzemesi naklinde, plaka halinde dökülmüş olanlar da aşındırıcı malzemelerin stoklandığı siloların ve olukların kaplanmasında kullanılır. Ayrıca bazalt, parke taşı olarak yol kaplamalarında da kullanılır.

BAZALTİK POMZA, —> Pomza taşı.

BAZALTLI BORU, Ramble malzemesi vb. aşındırıcı malzemenin boru içinden geçmesi gibi durumlarda, sürtünmenin aşındırıcı etkisini azaltmak için sinterleme suretiyle ergitilmiş bazalttan (sinter-bazalt) dökülerek elde edilen ve dışına çelik zarf geçirilen özel boru.

BAZİK BESSEMER METODU, —> Thomas metodu.

BAZİK KAYAÇ, Bileşiminde kuars bulunmayan ve silis miktarı % 40-52 olan, bünyesindeki minerallerin büyük kısmı magnezyum, kalsiyum ve demirli, koyu renkli kayaç (Örnek: Peridotit % 41-45 silis ihtiva eder.)

BEKHU (BACK HOE), —> Terskepçe.

BEKLEME BARAJI, 1) Maden ocağında yangına müsait panoların, herhangi bir yangın vukuunda çabuk kapatılmalarını sağlamak üzere, bu panoların giriş ve çıkış yollarında önceden yapılmış, panoda çalışma süresinde geçişe imkan veren baraj gövdesi ve barajın kapanması için yeterli hazır malzeme. 2) Su patlamasına karşı kapısı ile birlikte önceden inşa edilmiş baraj.

BELÇİKA GRANİTİ, Küçük, beyaz lekeli siyah mermer çeşidi.

BELİRLİ MÜMKÜN REZERV, 1) Cevher yatağı en az bir taraftan tesbit edilmiş veya 2-3 taraftan ortaya çıkarılmış olmasına rağmen cevher kalitesi genel durumu ile tesbit edilmemiş, işletme esasları yaklaşık olarak bilinen rezerv. 2) Evvelce aranan ve kısmen işletilmiş maden yataklarında madenin çökmüş olması veya dökümanların yeterli olmaması halinde veya arama sıklığı muhtemel rezerv sınıfına alınmasına yeterli olmayan rezerv. 3) Düzenli yataklarda 1600-400 m. aralıklarla, düzensiz yataklarda da 400-100 m. aralıklarla yapılan sondajlarla tesbit edilen rezerv.

BELLEME, Uzun ayaklarda ayak tahkimatını takviye için alına paralel sarmaların altına ve ayak alnına dik olarak yerleştirilen sarma. Gerekirse takviye olarak, bellemelerin üzerinden, takviye ettikleri sarma direklerine paralel olarak süren direkleri de sürülür. —> Süren.

BELİRSİZ HATALAR,  —> Tesadüfi hatalar.

BENT, 1) Basıncı veya temperatürü farklı iki ortamın arasında bırakılan ve bu iki ortamın birinden diğerine geçişte uyum sağlanmasına yarayan yer. 2) Küçük baraj.

BENTONİT ; Formülü Al4Si8O20(OH4). nH2O olan, genellikle ayrışmış volkanik küllerden oluşup; dökümcülükte, renk açmakta, sabun ve diğer temizleme malzemelerinin yapımında, ıslandığı zaman kabarıp gözenekleri kapadığı için sondaj kuyularında kullanılan, aluminyum ve magnezyum silikat minerali ihtiva eden, montmorillonit bakımından zengin kil.Bentonitin ticari olabilmesi için kendi hacminin en az beş katı şişebilmesi gerekir. Normal olarak iyi nitelikli bentonitler 10-20, çok ender bentonitler ise 15-30 kat şişebilirler. Genellikle kendi ağırlığının 5-6 katındaki suyu absorbe ederek 12-15 kat hacim artışı gösteren bentonitler kaliteli sayılırlar.Bentonitleri beş grupta toplamak mümkündür:

1) Alkali bentonit (Na-Bentonit), 2) Yarı alkali bentonit (Ca-Na-Bentonit), 3) Toprak alkali bentonit (Ca-Bentonit), 4) Toprak alkali yarı bentonit, 5) Aktifleştirilmiş bentonit. Alkali bentonit, çok gelişmişvizkozite, tiksotropik ve plastik özelliklerine sahip iken, Ca-Bentonit üstün ağartıcı ve absorpsiyon özelliklerini haizdir. Buna göre, Na-Bentonit sondaj çamuru hazırlanmasında (%40); döküm kumu ve peletbağlayıcı olarak (%30) uygulama alanı bulurken; Ca-Bentonit yağların, şeker, meyve suları v.b.’nin rafinasyonunda (%15) kullanılır. Ticari işlemler OCMA (Oil Companies Material Association) ve APİ (TheAmerican Petroleum Institude) standartlarına göre yapılır.



BENZİN, Karbonlu hidrojenlerin (petrol, bitümlü şist, -marn, maden kömürü ve linyit) damıtılması ve petrolün kraking’i ile elde edilen çok uçucu renksiz ve ıtır kokulu akaryakıt. Yağları ve kauçuğu eritme özelliği vardır. Kolay yanar. Buharı, hava ile patlayıcı bir karışım meydana getirir. Yoğunluğu 0,65, kaynama noktası 65½-95½C.

BENZİNLİ LAMBA, —> Emniyet lambası.

BENZOL, Aromat birleşiklerinin temel maddesi (C6H6), su berraklığında, ışık kırıcı, yoğunluğu 0,88, kaynama noktası 80,5½C, eter kokulu, kolay yanan bir akaryakıt. İyot, kükürt, fosfor, reçine ve yağları eritir. Taşkömürü katranından yan ürün olarak elde edilir.

BERİLYUM BRONZU,—> Paris bronzu.

BEŞİK ARABASI, V kesitinde, yana devrilmek suretiyle tumba edilen ocak arabası.

BETA SEPİYOLİT, —> Lületaşı

BETON KOVASI, —> Fonsaj kovası.

BETON, Kum, çakıl, cüruf vb. maddelerin çimento ve su ile karışımıyla elde edilen bir yapı malzemesi.

BETONARME KIRMASI, Mermer işletmeciliğinde, 0,7-25 cm arasında kırılmış taş.

BETON MUAYENE ÇEKİCİ, Kayaçların ve betonun mekanik özelliğinden yararlanmak suretiyle kırılma mukavemetlerini tesbit etmeye yarayan gereç.

BERİL, [ Be3 Al2 (Si O3)6 ], Hem bir berilyum cevheri hem de kıymetli taş olarak kullanılan, doğada altı köşeli iri kristaller halinde yeşil,mavi, beyaz, sarı, kırmızı, pembe renklerde olabilen berilyumaluminyum silikat minerali. Sertliği 7,5-8, yoğunluğu 2,8 gr/cm3’dir.

Sanayide (alaşım,metal,seramik) kullanılan berilin en önemli kaynağı berilyum cevheridir. Beril, asil ve adi olmak üzere iki tür olarak sınıflandırılır. Berilin büyük bölümü feldispat ve mika madenciliğinin yan ürünü olarak üretilir.

Rengi bulanık olan adi beril granit, gnays, pegmatit ve mikaşistlerin arasında tali mineral olarak bulunur. Şeffaf, güzel yeşil ve güzel mavi renkli olan asil beril ise mücevher olarak kullanılır. Yeşil berile zümrüt denir. Zümrütün rengi, içindeki kromoksitten gelir. Sarı, yeşilimsi, deniz suyu renginde ve mavi renkli beril kristallerine “ akvamarin” denir.

Bütün beril kristalleri fırınlanırsa yani kızdırılırsa hem renk hem de şekil değişikliğine uğrar.



 

BERİLYUM (Be), Hava ve uzay sanayiinde, nükleer reaktörlerde, bakır alaşımlarında ve atomik araştırmalarda kullanılan gri renkli hafif metal element (özgül ağırlığı 1,85 gr/cm3, atom numarası 4, atom kütlesi 9,012). X ışınlarını geçirmesi nedeniyle x ışınları tüpünde çıkış ve ışınım penceresi olarak ince levhacıklar hâlinde kullanılır. Yüksek ergime sıcaklığı ve çok ince levhaların bile nötronlara karşı etkili olması, saf berilyumdan nükleer sanayide nötron yavaşlatıcı olarak yararlanılmasını sağlamıştır. Berilyum oksidi (BeO) nükleer reaktörlerde seramik malzeme olarak kullanılır. Be ve bileşiklerinin tozları akciğerlerde öldürücü zehir etkisi yapar. —> Beril.

BERİLYUM TUNCU, Bakır ve berilyum (% 2) alaşımı. Nikel ya da kobalt da katılabilir. Bakır alaşımları arasında en serti ve en esnek olanıdır. Su verilirse yumuşar ve kütleye kolay biçim verilir, —>Menevişlemeden sonra ise sertleşir ve esneklik kazanır. Mekanik ve elektriki özellikleri dolayısiyle makine sanayiinde ve elektroteknikte; kesicilerin , kontakların, yayların imalinde ve maden ocakları için kıvılcım çıkarmayan takımlarda kullanılır. Korozyona dayanıklıdır.

BETA ALÇI, —> Alçıtaşı.

BEYAN, 1) “3213 sayılı Maden Kanunu”unda kullanılan bir terim olup, maden işletmeciliği yapan veya bunlar adına hareket eden yetkililerin, resmi kuruluşlara herhangi bir durumu belirlemek veya açıklamak amacıyla vermiş oldukları yazılı belge. 2) Genel anlamda, söyleme, açıklama. 3) Bir hukukî durumu veya bir olayın varlığını doğrulama, bildirme.

BEYAZ BAKIR, Bir tür bakır, çinko ve arsenik alaşımı.

BEYAZ ÇİMENTO, Demiri düşük ve CaCO3 tenörü yüksek mermer ile kaolinin 1450-1500½C arasında pişirilerek elde edilen klinkerin % 3-5 arasında alçı taşı karıştırılarak öğütülmesi ile üretilen çimento. —> Çimento.

BEYAZ DÖKME DEMİR, —> Dökme demir.

BEYLER, 1) Bilhassa darbeli sondajda kuyuda oluşan formasyon-su karışımını (bulamaç-çamur) kuyudan boşaltmaya yarayan ve halatla kuyuya indirilip çekilen alt klapeli özel kap. 2) Sondaj kovası.

BİLANÇO, 1) Madencilikte her işletme izni için ayrı ayrı, yönetmelikteki örneğe göre hazırlanacak ve sadece Devlet hakkı, madencilik fon katkısı, ihbar ve buluculuk haklarının hesaplanmasında geçerliliği olan belge. 2) Her firma veya işletmenin bir yıllık faaliyet sonucunu gösteren belge.

BİLANÇO BRÜT KÂRI, Yönetmelikteki örneğe göre hazırlanmış bilançoda; genel yönetim giderleri payı hariç tutularak hesaplanan kâr.

BİLANÇO REZERVİ, Doğu bloku ülkelerinde kullanılan bir rezerv sınıfı. Varlığı belirlenmiş olan cevher kütlesinin yani jeolojik rezervin ulusal ekonomi açısından yararlanılabilecek nitelikte olan bölümü.

BİLEZİKLİ YAĞLAMA, —> Yağlama sistemleri

BİLEŞİK GÜÇ VE ISI SİSTEMLERİ, —> Kojenerasyon sistemi.

BİLGİ, 1) İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütününe verilen ad. 2) Öğrenme araştırma veya gözlem yoluyla ulaşılan gerçeklik. Bir nesneyi derinlemesine incelemek için yapılan zihinsel işlemlerin sağladığı sonuç. Malumat. Vukuf.

Belirli bir alanda öğrenilen bilginin tümüne BİLİM, insanların teknik ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin, özellikle elektronik makineler aracılığıyla, düzenli ve akılcı biçimde işlenmesini konu alan bilim dalına BİLİŞİM (informatik), bilgilerin sistemli olarak düzenlenmesi, saklanması, iletilmesi ve kullanılmasına da BİLGİ İŞLEM denir. —> Teknoloji.



BİLGİSAYAR, Çok sayıda aritmetiksel veya mantıksal işlemlerden oluşan bir işi, önceden verilmiş bir programa göre yapıp sonuçlandıran elektronik araç, elektronik beyin, kompüter. Bilgisayarın bilgileri işleyebilmesi için iki ana unsurun biraraya gelmesi gerekmektedir. Bunlardan birincisi ; bilgisayarın tüm elektronik ve mekanik birimlerinden (Ana işlem birimi “Main Frame”, giriş birimleri “İnput”, çıkış birimleri “Output”) yani cihazlardan oluşan BİLGİSAYAR DONANIMI (HARDWARE) dir . İkincisi ise, bilgisayar donanımlarının hangi işlemi nasıl yapacakları, bilgileri nasıl değerlendirecekleri, bilgilerin nasıl saklanacağı gibi konularda bilgisayarı yönetmek veya bir bilgiyi işlemek üzere yapılan programlama, yani bilgilerin nasıl alınacağını, bilgilerin hangi kurallara göre hangi sıra ile işleneceğini belirleyen programlar, yordamlar, deyimler ve kısacası BİLGİSAYAR YAZILIMLARI (SOFT-WARE)dir.Bilgisayarın yönetilmesi işlevini üstlenen program ise İŞLETİM SİSTEMİ olarak adlandırılır.Bütün program derleyicilerini ve programları kapsayan yazılımları yöneten işletim sistemi de DİSK İŞLETİM SİSTEMİ (DOS = Disk Operating System) olarak isimlendirilir.Bir programın ana belleğe alınmasına bu PROGRAMIN YÜKLENMESİ denir. Günümüzde madenciliğin hemen hemen her dalına bilgisayarlar girmiş durumdadır. Özellikle etkileşimli (interaktif) bilgisayar programları bilgisayar kullanımını basitleştirmiştir. —> Çizelge

 BİLİRKİŞİ, 1) Belirli bir konudan iyi anlayan ve bir anlaşmazlığı çözümlemek veya bir işkazasında kazanın oluş nedenini belirlemek için kendisine başvurulan kimse, uzman, ehlihibre, ehlivukuf, eksper. 2) Hukukta çözümlenmesi özel veya bilimsel bilgiye dayanan konularda oyuna veya düşüncesine başvurulan kimse, ehlihibre (bilirkişi), ehlivukuf (bilirkişi).



Yüklə 5,49 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   55




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin