3. Dekad sonrası, duktuslar ve lobüller daha fazla atrofiye gider, inter ve intralobüler stroma büzüşür
İleri yaşta lobüler asini ve stroma tamamen atrofiye gider ve sadece duktuslardan oluşur
ANOMALİLER
Athelia: Meme başının olmaması
Polythelia: Bir memede birden fazla meme başı
Amastia: Memenin tek veya çift taraflı yokluğu
Polymastia : Memenin 2 den fazla olması. En sık koltuk altından başlayıp, göbeğin yanından geçerek ingüinal kanala kadar uzanan süt çizgisi boyunca herhangi bir yerde meme dokusu=
Aberran= Aksesuar meme
İNFLAMASYONLAR
AKUT MASTİT:
Erken laktasyon döneminde meme başı fissürleri ile oç
Etken staf ve daha nadir strept.
Postpartum dönem dışında nadir
Staf tek taraflı multipl abse
Strept. Diffüz inflamasyon
Nekroz fazla ise fibröz skar ile iyileşir , meme başı çekilmesi, neoplazi ile karışır
PERİDUKTAL MASTİT ( Rekürren Subareolar abse)
Ağrılı, eritamatöz, rekürren, subareolar kitle
Meme başına fistülize olur ve fibrozis ile iyileşir
Temel histolojik bulgu, meme başı skuamöz epitelinin duktusların orifislerinin derinliklerine kadar ilerlemesi
Keratine karşı yoğun granülamatöz v inflamasyon
Tedavi fistül traktı ve etkilenen duktusun çıkartılması
Birden fazla duktus tutulabilir ve rekürrens sıktır
%90 nı sigara içen hastadır
DUKTAL EKTAZİ (Plazma Hücreli Mastit)
5-6. Dekad da ve multiparlarda görülür
Sigara ile ilişkisi yok
Periareolar palpabl kitle, deride retraksiyon, menstrüasyon ile ilişkisiz ağrı ve meme başından peynirimsi akıntı, meme başına doğru ışınsal uzanan kalın bakır tel görünümlü dilate duktuslar
Klinik, makroskopik ve radyolojik olarak meme Ca ile karışır
Histoloji; Dilate duktuslar içinde sekresyonun birikimi,
Histoloji; Dilate duktuslar içinde sekresyonun birikimi,
Bu sekretin bazal membranı parçalayarak stromaya çıkması,
Sonuç olarak duktus çevresinde belirgin plazma hücrelerinden zengin kronik granülomatöz reaksiyon
Dilate duktus lumeni granüler, nekrotik, asidofilik debriyle dolu ve histiyositler içerir
Duktus epiteli nekrotik, atrofik ob. ve histiyositler ile yer değiştirir.
Periduktal kolesterol depozitleri ve fibrozis içerebilir
GRANÜLOMATÖZ MASTİT
Genellikle sebebi bilinmez idiyopatik oç
Gebelikte veya yüksek prolaktin düzeyi olan kadınlarda veya
Sistemik granülomatöz bir hastalığın memede ki göstergesi
YAĞ NEKROZU
Genellikle yaşlı kadınlarda travmayı takiben, inflamatuvar reaksiyon sonrası gelişen fokal nekrozdur
Duktal ektaziden ayırmada travma, cerrahi veya radyasyon öuküsü vardır
Makroskopi:
Erken dönemde hemoraji, sonra santral yoğun likefaktif nekroz, bunu takiben kötü sınırlı gri-beyaz sert nodül
Mikroskopi:
Mikroskopi:
Erken dönemde hemoraji ve lökosit infiltrasyonu
Nekrotik yağ hücrelerini çevreleyen köpüklü histiyositler
Kapsül rüptüre olur ise slikon lenf nodlarına gider
FİBROKİSTİK DEĞİŞİKLİK (Fibröz Displazi)
Aşağıdaki bulgularda 2 veya 3 ü var ise:
Fibrozis
Kistik duktuslar
Apokrin metaplazi- apokrin adenozis
Adenozis
*Sklerozan adenozis=SA
Mikroglandüler adenozis=MGA
Radiyal skar
*Epitel Hiperplazileri
*Küçük duktus papillomları
*Proliferatif meme hastalıkları (kanser riski var, diğerlerinin yok)
Meme cerrahisinin %50 den fazlasını oluşturuyor
Adelösan öncesi ve menapoz sonrası nadir, 20-40 yaşta ve menapozda pik yapar
Hormonal dengesizlik temel neden
OKS riski azaltıyor
Kistik Duktuslar
Multifokal ve bilateral olabilir
Farklı çaplarda olabilir, büyük kistler tektir,izole sert kitle izlenimi verir
Sekretuvar ürünler kalsifiye olur
Büyük olanlar kahverengi-mavi görünümlü olur
Kanser riski taşımazlar
30-50 yaş arasında sıktır, menapozdan sonra oluşmaz
Apokrin Metaplazi
Normalde memede apokrin epitel yok
Kistleri döşeyen, poligonal şekilli, geniş, granüler eozinofilik sitoplazmalı, belirgin nükleol içeren yuvarlak nukleuslu metaplastik hücreler
Bu hücreler TDLÜ de olur ise apokrin adenozis denir ve kitle yapar
45 yaş altında ve basit metaplazi ise kanser riski yok, 45 yaş üzerinde ve papiller ve/veya atipk metaplazi ise kanser riski ob
Adenozis
Lobüllerde ki asini sayısında artıştır
Gebelikte fizyolojik adenozis olur
Gland lumenleri genişler ise kör duktus adenozisi
Lobül sınırı genelde düzgündür, sklerozan adenoziste irregüler sınırlıdır
Sklerozan Adenozis
Basıya uğramış ve distorsiyone görünümlü, artmış sayıda sinüsler
Küçük lezyonlarda mammografide kalsifikasyon, büyük lezyonlarda dansite artışı şeklinde görülür
Makroskopi, sert kıkırdak kıvamında , irregüler sınırlı lezyondur (Ca gibi tebeşir benzeri sarı-beyaz fokus ve çizgilenme içermez)
Mikroskopi,
Mikroskopi,
Herbir terminal duktus başına düşen asinüs sayısı en az iki kat artmıştır,
lobülün dış sınırı düzensiz olsa bile lobülosentrik bir lezyondur,
lezyonun santralinde ki asiniler basıya uğramış, periferindekiler ise lumen içerir,
bazen fibrozise bağlı bası çok belirgindir,lumen kaybolur ve hücreler çift sıralı kordonlar görünümü nedeniyle CA ile karışır (myoepitelyal tabaka içermesi ile ayırdedilir)
Radyal Skar ve Kompleks Sklerozan lezyonlar
Santral bir fibrozis ve elastozis çevresinde kistler, apokrin metaplazi, epitel hiperplazileri ve intraduktal papiller oluşumun olduğu lezyondur
1 cm altında ise “radyal skar”, daha büyük ise “kompleks sklerozan lezyon” ismini alır
Radyal skar kitle yapmaz, kanser gelişimi açısından önemi bilinmez, patolojik açıdan kanser ile ayırıcı tanısı zor ob
Küçük Duktus Papillomu
Memenin derin kısımların da ve diğer proliferatif hastalıklar ile birlikte görülür
Etyolojik ve klinik olarak büyük duktus papillomlarından farklıdır
Mikroskopi, TDLÜde ki küçük duktusların lumenine doğru uzanan, fibrovasküler kora sahip, çift sıralı epitel ile döşeli papiller yapılar
Papiller Ca ile ayırıcı tanısında,
Malignite lehine bulgular
monomorfik hücre popülasyonu,
myoepitelyal tabaka yokluğu,
kribriform veya mikropapiller alanlar,
hyalinizasyon veya apokrin hücre yokluğu
Duktal Epitelya Hiperplazi
Duktusları döşeyen sekretuvar epitelin sıralanışında ki artış ile karekterlidir
Artışın şiddetine bağlı olarak, hafif-orta-şiddetli hiperplazi olarak tanımlanır
Hafif, epitel hücre sırasının 2 den fazla olduğu ancak 5 i geçmediği durum
Orta ve şiddetli; (atipi göstermeyen proliferatif meme hastalığı)
Çoğalan hücreler duktus lumenini doldurur, duktal boşluğu genişletir, hücreler genellikle birbirine pareleldir (streaming=dalga)
Çoğalan hücreler arasında sekonder boşluklar oluşur, bunlar farklı çap ve şekildedir
DCIS ya benzer fakat lezyonlar karakteristik olarak iyi sınırlıdır, hücreler tam monomorfik değildir ve tüm duktus boşluğunu doldurmaz
Bu proliferasyon birden fazla duktusda görülür veya tutulan duktusun çapı 2mm den fazla ise DCIS tanısı alır
%40 ı klonal ve DNA instabilitesi vardır.
Lobüler Hiperplazi
Atipik lobüler neoplazi- Lobüler neoplazi (LN1, LN2, LN3)LCIs ya benzer fakat lobülde ki asinilerin %50 sinden fazlasını tutmaz, tutar ise LCIS tanısı alır.
Duktuslara uzanabilir ve bu bulgu invaziv CA gelişiminde riski artırır.
4- Ailede meme Ca hikayesi olanlarda tüm riskler x2 kat artar
MEME TÜMÖRLERİ
STROMAL TÜMÖRLER
İnterlobüler ve intralobüler stromadan köken alanlar farklıdır
İntralobüler stroma memeye spesifik bifazik olan tümörleri (fibroadenom ve filloides tümör). Burada ki özel stroma epitelyal hücreler için büyüme faktörü salgılar ve tümörün non-neoplastik epitelyal komponentin proliferasyonu ile sonuçlanır
İnterlobüler stroma da ise lipom ve anjiosarkom sıktır
Fibroadenom
Memenin en sık benign tümörüdür
Hem stromal hemde epitelyal komponentin gelişimi ile karakterli miks tümördür
Renal transplantasyon sonrası siklosporin kullananlarda hemen her zaman görülür. Bunlarda multipl ve bilateral ob
Her zaman olabilir, fakat reprodüktif çağda ve 30 yaş öncesinde sıktır
Genç kadında palpabl kitle, yaşlı da mammografide yoğunluk artışı
Karsinom riski çok az, ancak proliferatif lezyonlar eşlik ediyor veya aile öyküsü var ise risk artar
Makroskopi; keskin sınırlı, kolay çıkartılabilen, elastik kıvamlı küresel nodül şeklindedir
Üst dış kadranda sıktır, 1-15 cm çapta ob
Kesitleri gri-beyaz ve yarık şeklinde boşluklar içerir
Mikroskopi, çevre dokudan iyi sınırlı olarak ayrılmış, kapsüllü, ince-mikzoid strama içerisnde dar yarıklar görünümlü duktuslar ile karakterli benign tümör
Epiteli hormona duyarlıdır, laktasyonel değişikliklere bağlı artış ve inflamasyon maligniteyi taklit etmesine neden olur
Stroma hyalinize ob
Mammografide makrokalsifikasyonlar oç
Filloides Tümör
İntralobüler stromadan köken alan bifazik tümördür
Her yaşta olabilir ise de 5-6. Dekadda sıktır
Çoğu düşük gradeli tümörlerdir, rekürrens ve metastazları olabilir
Yüksek gradeli olanlar agresiv seyredebilir, 1/3 vakada hematojen metastaz ob
Sistosarkoma filloides olarakta anılır, fakat bunların çoğu benigndir
Makroskopi, fibroadenoma benzer, büyük lezyonlar bulböz protrüzyonlar yapar ki bunlar epitel ile döşeli prolifere stromanın yarıklar içerisine yaprak tarzında uzantısıdır
Laktiferöz duktus ve sinüslerden köken alır ve çoğu soliterdir
Duktus epitel hücrelerinin papiller, klonal proliferasyonunu temsil eder ve gerçek neoplazmdır
%80 hastada kanlı, seröz meme başı akıntısı vardır
Palpabl kitle veya dansite artışı şeklindedir
Meme başı akıntısı %7 CA nedeniylede ob
Makroskopi, nadiren 1 cm den büyük, kist içinde dallanan papiller yapılar
Mikroskopi, fibrovasküler koru döşeyen çift sıralı epitele sahip papiller yapılar
Apokrin metaplazi ve infarktlar sıktır
Soliter intraduktal papillomlar benigndir, papiller Ca prekürsörü değildir
Küçük duktus papillomları ise CA gelişiminde büyük riske sahiptir
Meme başı adenomu ve florid papillomatozis
Meme başının tümörünü ve duktus epitelinin adenozisisini tanımlar
Bazen papiller alanlar eşlik eder
%16 vakada Ca eşlik eder veya sonrasında gelişir
İntraduktal papillomdan ayırt edilmeli
MEME KARSİNOMLARI
Akciğer Ca ından sonraki en sık tümör
Aile öyküsü olmayanlarda 25 yaş öncesi nadir, 4. Dekadda risk ve insidans artar
Gelişmiş ülkelerde sık
3/4 ünde hhb risk faktörü yok
%90 nı sert, düzensiz kitle şeklinde
%10 nu ortası yumuşak, iyi sınırlı kitle
Meme başı retraksiyonu
Meme derisinde portakal kabuğu görünümü
Sol meme de sık, %50 üst dış kadranda ve % 20 santral lokalizasyonlu
%4 bilateral veya aynı memede multipl
Etyoloji ve Risk Faktörleri
1- Coğrafik faktörler: Amerika ve Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinde sıktır, japonya da seyrek. Amerika da doğan japon kadınlar da sık, erişkin yaşta göçenler de seyrek
2- Yaş- cinsiyet: Yaşla birlikte risk artar
3- Sosyoekonomik durum: İyi olanlarda risk fazla
4- Reprodüktif ve hormonal faktörler:
A- Menstrüasyon: Erken menarj ve genç menapoz riski artırır
B- Doğum: İlk doğum yaşı 20 yaştan önce olan ve doğurmamış olanda risk fazla
C- Laktasyon: koruyucu
D- Östrojen: meme CA antiöstrojen tedaviden fayda görür, genç yaşta ooferektomi olanda risk az
E- Prolaktin: meme de progestrona benzer proliferasyon yaptığı için riski artırır
F- OKS:
5- Genetik ve Familyal Durum: 1. Derece akrabada 2-3 kez fazla, anne veya kızkardeşi olanda 10 kez fazla