Microsoft Word 08-ozkul-osman doc



Yüklə 409,33 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə2/24
tarix02.01.2022
ölçüsü409,33 Kb.
#40824
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   24
acarindex-1423873173

Anahtar Kelimeler: Dağlık Karabağ Göçmenleri, Azerbaycan, Er-

menistan, Zorunlu Göç, Mecburi Göçkün, Sosyo-Ekonomik Sorunlar

 

1. Giriş 

Dağlık Karabağ sorunu genel olarak, XIX. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren İngiliz 

ve özellikle Rusların yürüttükleri politikaların sonucu olarak ortaya çıkmış; ancak 

genellikle o tarihlerden bu yana, Türk-Ermeni çatışmasının bir parçasını oluş-

turmaktadır. Sorunun odak noktasını; “Karabağ bölgesine Rusya tarafından 

sonradan yerleştirilmiş Ermenilerin, Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinin Dağlık 

Karabağ kısmında bağımsız devlet kurulmasını ve daha sonra da Ermenistan’la 

birleştirilmesini öngören iddiaları’ oluşturmaktadır. Bu sorunun daha yoğun bir 

biçimde uluslararası platformda gündeme gelmesi ve kendisinden söz ettirmeye 

başlaması ise, XX. yüzyılın sonlarında olmuştur. Özellikle Sovyet Sosyalist Cum-

huriyetler Birliği’nin (SSCB) çöküş sürecine girmesiyle 1990’lı  yıllarda sorun 

daha dramatik bir noktaya ulaşmıştır.  

XIX. yüzyıldaki Rusya’nın bu konudaki politikası ile, XX. yüzyılın Sovyetler 

Birliği yönetiminin politikaları çok farklı olmamıştır. Özellikle Ruslar Stalin 

döneminde, Orta Asya ve Kafkaslardaki hâkimiyetini daha güçlü bir şekilde 

                                           

*

 Sakarya Universitesi, Sosyoloji Bölümü / SAKARYA 

 oozkul@sakarya.edu.tr 

**

 Sakarya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü / SAKARYA 

  huseyinvermez@yahoo.com 



biligGüz / 2009, Sayı 51 

 

140 



tesis edebilmek amacıyla, bu bölgelerde yaşayan toplulukları birbirleriyle 

karışık olarak zorla yerleştirmiştir. Özellikle aynı dil/lehçe kullanan Türk kimli-

ğine sahip topluluklara uygulanan bu eylem, XX. yüzyılın en dramatik örnek-

lerindendir. Ancak 1990’lı yıllarda Sovyetler Birliğine dâhil cumhuriyetlerde 

bağımsızlık hareketlerinin genişlemesiyle birlikte, ülkenin birçok bölgesinde iç 

çatışmalar ve karmaşalar ortaya çıkmaya başlamıştır. Gürcüler ile Abazalar 

ve Osetler, Özbekler ile Ahıska Türkleri, Azeriler ile Ermeniler kendilerini bir 

anda etnik çatışmalar içerisinde bulmuşlardır (Yerasimos 1995: 427). 

Bütün bunların sonucunda değişik milletleri 15 değişik Cumhuriyet adı altın-

da birleştiren Sovyetler Birliği, 1990’lı yıllara gelindiğinde; bu cumhuriyetler 

arasında bulunan çok boyutlu ve değişik nitelikteki sorunlara bir çözüm bul-

makta zorlanmıştır. Başta ABD. olmak üzere Avrupalı büyük devletlerin bas-

kıları karşısında, Sovyetler Birliği döneminde uygulanan baskıcı ve işgalci 

politikaların terk edilmesi ile yeni bir sürece girilmiştir. Böylece küresel eko-

nomi ve ideolojinin gölgesinde, uzun yıllar Sovyetler Birliği’nin kontrolünde 

kalan bölgelerde, daha yeni ve güçlü aktörler de rol oynamaya başladılar. Bu 

süreci istediği gibi yönetemeyen Sovyet yönetimi, Batılı devletlerin de baskısı 

ile farklı bir politik sürecin başlamasına izin verdiler.  

Sovyetler Birliği yönetiminin son döneminde Mihail Gorbaçov ile başlayan 

yeni süreçte ise, Azerbaycan ile Ermenistan arasında meydana gelen olaylar 

bölgedeki problemlerin en önemlilerinden birisini oluşturmuştur. 

Gorbaçov’un gerçekleştirmek istediği politikalar ve etnik kimlikler/milliyetler 

konusundaki tavrı –Sovyetler Birliğini oluşturan unsurlara açıklık politikası 

gereği tanınan toleranslar- Dağlık Karabağ’daki Ermenileri, Dağlık 

Karabağ’ın Ermenistan’a birleştirilmesi konusunda cesaretlendirmiş ve bu 

yönde harekete geçirmiştir.  

Sovyetler Birliği’nin oluşturduğu ve sosyalist blok dağılmadan önce, aslında 

Dağlık Karabağ sorununun çözümü için bazı girişimler yapılmıştır. Ancak 

sorunun niteliğinin doğru algılanmadığı ve daha rasyonel ve uzlaşmacı yön-

temler kullanılmadığı için çözüme yönelik bir sonuç elde edilememiştir. 1991 

yılında Azerbaycan’ın bağımsızlığını ilan etmesiyle, uluslararası nitelik kaza-

nan sorunun çözümü için Azerbaycan bazı dış politika araçlarını kullanmaya 

çalışmışsa da; yine bir çözüm noktasına varılamamış, hatta gittikçe karmaşık-

laşmış ve Azerbaycan açısından daha tehlikeli sonuçlar doğurmuştur.  

AGİT ve BM’nin sorunun çözümü için çalışmaları ve bazı devletlerin arabu-

luculuk girişimleri de olumlu sonuçlar getirmemiştir. 1994 ateşkes antlaşma-

sından sonra sorunun çözümü tamamen AGİT ve onun yapısı içinde kurul-

muş Minsk Konferansına bırakıldıysa da, bugüne kadar olumlu gelişmeler 

olmamış ve beklenen çözüm biçimi gerçekleşememiştir. Karabağ halkı ise, 



Özkul, Vermez, Dağlık Karabağ Göçmenlerinin Sosyo-Ekonomik Sorunları

 

 

141 



Ermenistan, Azerbaycan ve Rusya’nın politik mücadele arenalarında basit bir 

figüran rolü oynamaya devam etmek zorunda kalmıştır. 

İşte aşağıda; 1989 yılından itibaren zorla göçe zorlanan Dağlık Karabağ hal-

kının, mülteci duruma düştükten sonraki sosyo-ekonomik sorunları tartışıl-

maktır. Bu bölgedeki halkın sosyal ve ekonomik sorunlarını, uluslararası 

politik sorunlardan bağımsız olarak düşünmenin bir eksiklik olacağı göz önü-

ne alınarak, kısaca sorunlarla ilgisi oranında politik sorunlar üzerinde de 

durmak gerekmiştir.  

Bu nedenle çalışmanın esas problemine geçmeden önce, tarihsel süreç içinde 

yaşanan olayların tarihi-politik arka planı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu 

tarihi bilgilerden sonra ise, konu ile ilgili mülteci, göç, zorunlu göç ve zorunlu 

göçmen kavramları açıklanmıştır. Daha sonra çalışma dünyada demokrasi ve 

insan hakları tartışmalarının ve beklentilerinin en fazla gündeme geldiği bir 

dönemde; Karabağ halkının maruz kaldığı sürgün ve göçün yol açtığı bir 

dönem üzerinde yoğunlaştırılmıştır. Yani konumuzu özellikle 1980’li yılların 

sonlarına doğru ortaya çıkan “mülteci (kaçkın)” ve “zorunlu göçmen (mec-

buri göçkün)” sorunu oluşturmaktadır.  


Yüklə 409,33 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   24




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin