II INTERNATIONAL SCIENTIFIC CONFERENCE OF YOUNG RESEARCHERS
431
Qafqaz University
18-19 April 2014, Baku, Azerbaijan
şeylerden uzak durup, zevk veren etkinliklerle uğraşmasnın mutluluğu sağlamayacağını söyler (Ryan & Deci, 2001). Bir
başka deyişle, iyi oluş kavramı bireylerin psikolojik olarak ne kadar işlevsel olduğu ile ilgili olarak insanın gelişmine vurgu
yapmaktadır ( (Dodge, Daly, Huyton & Sanders, 2012). Bu yönde çeşitli kuramları temel alan altı alt boyut içeren psikolojik
iyi oluş kavramı oluşturulmuştur. İyi oluşu bütüncül olarak açıklayan bu alt boyutlar, kendini kabul, olumlu ilişkiler,
özerklik, çevre hâkimiyeti, yaşam amacı ve kişisel gelişimdir (Ryff,1989). Kendini kabul kişinin kendisini ve kendi
geçmişini olumlu değerlendirmesi olarak tanımlanmaktadır. Olumlu ilişkiler ise diğer kişilerle kaliteli ilişkilere sahip olmak
demektir. Üçüncü boyut olan özerklik kişinin hür iradesini kullanabilme yeteneğidir. Çevre hâkimiyeti ise kişinin kendi
yaşamını ve çevresini yönetme kapasitesidir. Yaşam amacı boyutu bireyin yaşamının amacının ve anlamının olması ile
ilgilidir. Son olarak kişisel gelişim kişinin kendini devamlı geliştirme hissine sahip olması olarak tanımlanır (Ryff & Keyes,
1995).
Bu çalışmanın amacı da psikolojik iyi oluş kavramının üniversite öğrencilerinin cinsiyet, yaş, öğrenim görülen fakülte
ve sınıf düzeyi, öğrencilik türü (burslu, yarıburslu veya ücretli), algılanan sosyoekonomik durumu (dar gelirli, ortanın altı,
orta halli, ortanın üstü veya varlıklı) açısından incelenmesidir. Araştırma, psikolojik iyi oluşun ve alt boyutlarının çeşitli
demografik değikenlere göre farklılaşıp farklılaşmadığını araştırmaktadır.
Araştırmanın örneklemi, 2012-2013 öğretim yılında Fatih Üniversitesi’nin çeşitli bölümlerine ve çeşitli sınıf
düzeylerinde devam etmekte olan 311 kadın (%70.2) ve 132 erkek (%29.8), toplam 443 üniversite öğrencisinden
oluşmaktadır. Katılımcıların %18.3'ü Eğitim Fakültesi, %49,9'u Fen-Edebiyat Fakültesi, %16.5'i Mühendislik Fakültesi,
%9'u İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve %6.3'ü İlahiyat Fakültesi öğrencileridir. Öğrenciler çalışmaya gönüllülük
esasıyla katılmıştır.
Öğrencilerin psikolojik iyi oluş düzeylerini belirlemek için Akın v.d. (2012) tarafından Türkçe geçerlik ve güvenilirlik
çalışması yapulan Psikolojik İyi Oluş Ölçekleri Kısa Formu (Ryff,1989) kullanılmıştır. Bu ölçek her boyutta 7 soru içeren
42 soruluk bir ölçme aracıdır. Öğrencilerin demografik değişkenleri saptamak için araştırmacı tarafından geliştirilen altı
soruluk Kişisel Bilgi Çizelgesi uygulanmıştır.
Araştırma verileri SPSS 17.0 programı yardımıyla incelenmiştir. Araştırmanın hipotezlerini test etmek için t-testi ve
varyans analizi yöntemlerinden yararlanılmıştır. Bulgular, kadın ve erkek öğrenciler arasında psikolojik iyi oluş
düzeylerinde fark göstermemektedir. Ancak psikolojik iyi oluşun alt boyutları incelendiğinde, kadın öğrencilerin kişisel
gelişim,olumlu ilişkiler ve kendini kabul puanları erkek öğrencilere göre farklılaşmıştır. Kadın öğrenciler bu boyutlarda
erkeklerden daha yüksek puan almışlardır. Ryff (1989)’nın psikolojik iyi oluş ile ilgili temel makalesinde de, kadınların
psikolojik iyi oluş ile olumlu ilişkiler ve kişisel gelişim boyutlarında erkeklere göre daha yüksek puan aldığı kaydedilmiştir.
İlgili literatür araştırmanın bulgularını desteklemiştir.
Araştırmanın ikinci bulgusu, niversite öğrencilerinin psikolojik iyi oluş düzeyleri ve çevre hâkimiyeti dışındaki alt
boyutları yaşa göre farklılaşmamaktadır. Yaşı büyük olan öğrencilerin çevresel hakimiyet puanları daha yüksek
bulunmuştur. Çevre hâkimiyetinin yüksek olması, kişilerin kendi yaşadıkları fiziksel ve psikolojik çevreyi seçip idare
edebilmesi ile bağlantılıdır. Üçüncü veya dördüncü sınıfta okuyan üniversite öğrencileri de kendi yaşam ve sosyal alanlarını
ve içlerinde ilişkide bulunacakları kişileri belirleyip seçmiş oldukları düşünülebilir. Bu nedenle de, kendilerini üniversiteye
yeni başlamış olanlara göre çevre hâkimiyeti açısından yüksek olarak hissetmektedir.
Araştırmanın bulguları, algılanan sosyoekonomik düzey ile psikolojik iyi oluşun ilişkilenmediğini göstermektedir. Bu
bulgu Cenkseven & Akbaş (2007) bulguları ile paraleldir. Belli bir ekonomik seviyenin maddi ve manevi ihtiyaçları
karşılamasının psikolojik iyi oluş düzeyi için de önemli olduğu gösterilmiştir. Çeşitli araştırmalarda da psikolojik iyi oluşun
boyutlarının gelir seviyesinden doğrudan etkilendiği önerilmiştir (Hidalgo v.d, 2010). Bu araştırmada katılımcıların
üniversite öğrencileri olması, zaten belli imkânlara ulaşımı kolaylaştırdığı için psikolojik iyi oluş düzeylerinde
farklılaşmanın olmaması literatüre uygun bir sonuç olarak değerlendirilebilir.
Anahtar kelimeler: psikolojik iyi oluş, iyi oluş, mutluluk, üniversite öğrencileri
|