Eşitlik Üzerine Bakış Açıları
____________________________ mm Liberaller, insanların özlerinde eşit ahlâkî değere sahip olmaları anlamında eşit "doğdukları"na inanırlar. Bu
hem biçimsel, özellikle yasal ve siyasî eşitliğe, hem de fırsat eşitliğine işaret eder; sosyal eşitliğin, özgürlük pa
hasına satın alınması ve yeteneğin cezalandırılması yoluyla elde edilmesi ihtimâli vardır. Yine de klasik liberaller
ekonomik teşvikler ile sıkı liyakat uygulamalarına duyulan gereksinim üzerinde dururlarken; modern liberaller,
gerçek fırsat eşitliğinin göreceli sosyal eşitliği gerektirdiğini iddia ederler.
Muhafazakârlar, toplumu, hiyerarşik, bu yüzden de eşitliğin olmadığı bir yapı, ayrıca soyut ve ulaşılamaz bir
hedef olarak görmektedir. Ne var ki Yeni Sağ, maddî eşitsizliğin ekonomik yararları üzerinde dururken fırsat eşitli
ği şeklinde güçlü bireyci inancı dışa vururlar.
Sosyalistler, eşitliğe temel bir değer olarak saygı duyarlar ve özellikle sosyal eşitliği desteklerler. (Sosyal de
mokraside) fırsat eşitliği şeklindeki liberal inanışlara doğru anlayış değişikliklerine rağmen sosyal eşitlik, ister gö
reli (sosyal demokratik) ister katı anlamda (komünist) olsun, adâleti ve dürüstlüğü tesis eden pozitif anlamda
özgürlüğü genişleten sosyal uyum ve kardeşliği güvence altına almanın esası olarak görülmüştür.
Anarşistler, siyasî eşitliğe, tam ve eşit kişisel özerklik hakkı şeklinde anlaşılan siyasî eşitsizliğin tüm çeşitlerinin
işkenceyle eş anlama geldiğini ima eden özel bir vurgu yaparlar. Anarko-komünistler üretken zenginliğin ortak sa
hipliği aracılığıyla tam sosyal eşitliğe ulaşılacağına inanırlar.
Faşistler, insanoğlunun gerek liderler ve yandaşları gerekse dünya ırkları ve çeşitli milletler arasında olduğu
gibi radikal eşitsizlik ile dam-galanmış olduğuna inanırlar. Yine de millet veya ırk üzerindeki vurgu, en azından
onların esas/temel sosyal kimlikleri açısından tüm üyelerinin eşit olduğunu gösterir.