77.
TATLI DİL
Güler yüze dair konuşmanın arkasından tatlı dilin gelmesini tabii karşılamalı.
Mağaza
vitrinlerindeki mankenleri bilirsiniz.
Hepsi güler yüzlüdür. İçlerinde pek de güzelleri vardır. Ama dilleri olmadığı için
soğukturlar. Onlar her ne kadar insan benzeri iseler de gerçek insanları güzel
yapan, sıcak yapan dildir.
Ama her dil değil. Dilin de tatlısı olmalı. Çünkü dil, ağzın içinde her dönüşünde
can yakar, kalp kırar, gönül devirir.
“Dil yarası yaraların en derinidir.” derler. Doğru sözdür.
Bıçağın açtığı yara zamanla kapanır; dil yarası, ruhun en gizli taraflarına doğru
boyuna işler, bir
türlü kapanmak nedir bilmez.
Üstelik acı dilin zararı yalnız karşıdakine değildir; kendi sahibini de dünya güzeli
olsa çirkinleştirir. Nice güzel insanlar vardır ki, dilleri yüzünden sevilmezler.
“Şeytan görsün yüzünü!” deyip bucak bucak kaçtığımız insanl
ar, hep o
insanlardır. Ama tatlı dil öyle mi yaa? “Yılanı deliğinden çıkarır.” derler. Yılan
pek insan dilinden anlamaz, ama tatlı dilin nelere kadir olduğunu anlamak için
herhalde böyle demişler. Ne kadar öfkeli olursanız olun, tatlı dil sizi yatıştırır.
En
yapamayacağınız işleri size tatlı dille, güler yüzle yaptıraverirler.
Gerçek tatlı dil, iyi insanda olur. Yüreği merhametle, sevgi ile dolu insanın dili
de kendiliğinden tatlılaşır. Bu geçici dünyada gönül yıkmanın, kalp kırmanın
bolluğunu sezecek kadar olgun bir hayat anlayışına varmalı ki insan, en
küçüğünden en büyüğüne kadar tatlı dille, güler yüzle seslenebilsin.
78.
ALIŞKANLIKLARIMIZ
Hayatımızın bir bölümünde veya tümünde düzenli olarak yaptığımız,
yapmayınca rahatsızlık duyduğumuz her türlü davranışa alışkanlık diyoruz.
Alışkanlıklarımız bize fayda sağlayan bizim için sağlıklı olan alışkanlıklar
olabileceği gibi bize faydadan çok zarar getiren, sağlığımızı bozan alışkanlıklar
da olabilir. Alışkanlıklarımızın faydalı şeyler olması çok önemlidir; zira faydalı
da olsa zararlı da olsa alışkanlıklarımızdan vazgeçmek çok zordur. Örneğin bir
insanın spor yapmayı alışkanlık haline getirmesi yararlıdır. Herhangi bir sağlık
problemi veya engeli olmayan hiç kimse spor gibi önemli bir alışkanlıktan
herhangi bir zarar görmez. Aynı şekilde; ders çalışma, kitap okuma, sosyal
etkinliklere katılma, herhangi bir sanat dalı ile ilgili eserler ortaya koyma gibi
alışkanlıklar iyi ve faydalı alışkanlıklardır; bu nedenle bunların terk edilmesi
gerekliliği yokt
ur. Aksine bunlara devam etmek bizi her yönüyle
geliştirmektedir. Bununla beraber öyle alışkanlıklarımız olur ki yalnız bize zarar
vermekle kalmaz, çevremizdeki insanları, sevdiklerimizi de etkiler. Ne yazık ki bu
alışkanlıkları terk etmek çok zordur. Sigara, alkol, kumar gibi bağımlılıklar;
dilimize dolanmış kaba ve argo kelimeler, sağlığımızı tehdit eden sağlıksız
yiyecekler tüketme gibi alışkanlıklar ise kötü alışkanlıklardır. Bir davranışta
bulunmadan önce bu davranışın bize neler getirebileceğini düşü
nmeli ona göre
hareket etmeliyiz. Bize zarar verecek şeyler alışkanlığa dönüşebilir ve bu
Dostları ilə paylaş: |