2.1.2.6. Sürdürülebilirlik ve Kooperatif
Günümüzde dünyanın gelişmiş ülkelerinde tarım ve hayvancılık kooperatifleri önemli
bir ekonomik gücü ellerinde tutmaktadırlar. Bununla beraber, Anadolu’da bulunan 800 yıllık
üretim ve tüketim örgütlenmelerinin birikimi ve 150 yıllık kooperatifçilik deneyimi ile, 5
milyon civarındaki üye varlığı ve 1925’ten günümüze kadar yapılan birçok yasal
düzenlemelere rağmen Türkiye’nin kooperatifçilik alanı içinde başarı sağladığı söylenemez.
İktisadi, siyasi, bürokratik, idari ve sosyolojik nedenler bu başarısızlıkların arka planında yer
almaktadır (Can ve Sakarya, 2012: 30). Kooperatifleşmede ilerlemenin sağlanması ve piyasa
dengeleyici özelliklerinin ön plana çıkartılması ile genç çiftçilere ve nihai tüketicilere ürünü
satma ve güvenli gıda temini açısından sürdürülebilir faydaların sağlanacağı düşünülmektedir.
Kooperatifçilik girişimlerinin faydalı olabilmesi için üretici ve tüketicinin bireysel
faydalarının yanı sıra toplumsal faydaya da katkı sağlayacaklarının farkına varmaları
önemlidir. Kooperatif paydaşları fayda amacı olan bu örgütlenmeleri benimsemeleri
durumunda ve gerekli denetimlere açık oldukları sürece ilerleme kaydedebilecekleri
düşünülmektedir. Yaptığımız görüşmelerde ileride açıklanacağı üzere üreticilerin kooperatif
ile ilgili ciddi bir yönetişim güveni eksikliği yaşadığı görülmektedir. Kooperatiflerin
alanlarında uzman ve her zaman azami faydayı örgütlenmeleri için sağlayacak kişilerce
yönetilmesinin önemli olduğu düşünülmektedir. Çiftçi örgütlenmelerine katılım konusunda
sürdürülebilirlik kaygısının da kooperatif ortağı olmayı düşünen üreticiler arasında bir
sorunsal olarak ortaya çıktığı görülmüştür. Kooperatif örgütlerinin kazanımlarını
arttırabilmeleri için gelecek kaygısı ile harekete geçmeleri ve bu kaygılarını programlı bir
şekilde uygulayacakları kalkınma politikalarına entegre etmelerinin zorunluluk haline geldiği
anlaşılmıştır.
Dostları ilə paylaş: |