Reklam Yayın Tarihi: 26.08.2015
Yayınlandığı Mecra: İnternet
Tespitler: “Kaliptus Hotel” isimli tesisin, www.booking.com adresli internet sitesinde “2 Yıldızlı Otel”, www.kaliptusotelkemer.com adresli internet sitesinde ise “Butik Otel” olarak tanıtımının yapıldığı tespit edilmiştir.
Değerlendirme/Karar: “Kaliptus Hotel” isimli tesisin Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen Turizm İşletmesi Belgesine sahip olmamasına karşın, www.booking.com adresli internet sitesinde “2 Yıldızlı Otel”, www.kaliptusotelkemer.com adresli internet sitesinde ise “Butik Otel” olarak reklamının yapılmasının tüketiciyi aldatıcı ve yanıltıcı nitelikte olduğu, bu durumun da;
-2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 5/a maddesi,
- Turizm Tesislerinin Belgelendirilmesine ve Niteliklerine İlişkin Yönetmeliğin 16 ncı maddesi,
- 10.01.2015 tarihli ve 29232 saylı Resmi Gazete’ de yayınlanarak yürürlüğe giren Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nin 7/1, 7/2, 7/3, 7/4, 7/5-b, 7/5-g, 9/1, 9/4, 28/1, 28/2, 28/4, 29/1, 29/2-b ve 32 nci maddeleri ile “Haksız Ticari Uygulama Olarak Kabul Edilen Örnek Uygulamalar” başlıklı Yönetmelik ekinin A/2, A/4 üncü maddeleri,
- 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 61 inci maddesi
hükümlerine aykırı olduğuna,
Buna göre, reklam veren Kaliptus Sağlık Tur. İnş. Otel. ve Seyahat A.Ş.hakkında, 6502 sayılı Kanun’un 63 üncü ve 77/12 nci maddeleri uyarınca anılan reklamları durdurma cezası verilmesine karar verilmiştir.
52) Dosya No: 2015/1087 Şikayet Edilen:Cengiz ASLAN (Cenas Otel) Şikayet Edilen Reklam:“Cenas Otel” isimli tesise ait tabelada yer alan tanıtımlar
Reklam Yayın Tarihi:08.07.2015
Yayınlandığı Mecra: Tabela
Tespitler: “Cenas Otel” isimli tesise ait tabelada “3 Yıldızlı Otel” olarak tanıtım yapıldığı tespit edilmiştir.
Değerlendirme/Karar: “Cenas Otel” isimli tesisin Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen Turizm İşletmesi Belgesine sahip olmamasına karşın, tesise ait tabelada “3 Yıldızlı Otel” olarak reklamının yapılmasının tüketiciyi aldatıcı ve yanıltıcı nitelikte olduğu, bu durumun da;
-2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 5/a maddesi,
- Turizm Tesislerinin Belgelendirilmesine ve Niteliklerine İlişkin Yönetmeliğin 16 ncı maddesi,
- 10.01.2015 tarihli ve 29232 saylı Resmi Gazete’ de yayınlanarak yürürlüğe giren Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nin 7/1, 7/2, 7/3, 7/4, 7/5-b, 7/5-g, 9/1, 9/4, 28/1, 28/2, 28/4, 29/1, 29/2-b ve 32 nci maddeleri ile “Haksız Ticari Uygulama Olarak Kabul Edilen Örnek Uygulamalar” başlıklı Yönetmelik ekinin A/2, A/4 üncü maddeleri,
- 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 61 inci maddesi
hükümlerine aykırı olduğuna,
Buna göre, reklam veren Cengiz ASLAN hakkında, 6502 sayılı Kanun’un 63 üncü ve 77/12 nci maddeleri uyarınca anılan reklamları durdurma cezası verilmesine karar verilmiştir.
DİĞER 53) Dosya No: 2014/1879 Şikayet Edilen: Yeni Mağazacılık A.Ş. Şikayet Edilen Reklam: 18-19 Ekim 2014 tarihlerinde Posta Gazetesi’nde yayınlanan ilan
Reklam Yayın Tarihi: 18-19 Ekim 2014
Yayınlandığı Mecra: Gazete
Tespitler: A-101 isimli perakende satış mağazalarına ait olup 18-19 Ekim 2014 tarihlerinde Posta Gazetesi’nde yayınlanan ilanda Dove marka el ve vücut kreminin 3.95 TL olarak ilan edildiği tespit edilmiştir.
Değerlendirme/Karar: A-101 isimli perakende satış mağazalarına ait olup 18-19 Ekim 2014 tarihlerinde Posta Gazetesi’nde yayınlanan ilanda Dove marka el ve vücut kreminin 3.95 TL olarak ilan edilmesine rağmen mağaza içi fiyatlandırmasının 4.75 TL olarak belirlenmesinin tüketicileri aldatıcı ve yanıltıcı olduğu, Bu durumun,
- İnceleme konusu reklamların yayınlandığı dönemde yürürlükte bulunan mülga Ticari Reklam ve İlanlara İlişkin İlkeler ve Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 5 inci, 7 inci ve 21 inci maddeleri,
- 10.01.2015 tarihli ve 29232 saylı Resmi Gazete’ de yayınlanarak yürürlüğe giren Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nin 7 nci, 13 üncü ve 32 nci maddeleri,
- 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 61 inci maddesi
hükümlerine aykırı olduğuna,
Buna göre, reklam veren Yeni Mağazacılık A.Ş. hakkında, 6502 sayılı Kanun’un 63 üncü ve 77/12 inci maddeleri uyarınca anılan reklamları durdurma cezası verilmesine karar verilmiştir.
54) Dosya No: 2015/1367 Şikâyet Edilen: Penti Giyim Ticaret A.Ş. Şikâyet Edilen Reklâm: Billboardlarda yayınlanan mayo reklamları
Reklam Yayın Tarihi: Ağustos-Eylül 2015
Yayınlandığı Mecra: Billboardlar
Tespitler: Anılan reklamlarda mayo görüntülerine yer verildiği tespit edilmiştir.
Değerlendirme/Karar: Tüketici tarafından gönderilen mayo resimleri incelenmiş ve anılan firmanın ticari faaliyetinin mahiyeti gereği iç çamaşırı, mayo, bikini, çorap vs. ürünler sattığı hususu göz önüne alındığında söz konusu görsellerin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 61 inci maddesine aykırı olmadığına karar verilmiştir.
55) Dosya No: 2015/1320 Şikâyet Edilen: NAZ PERDE (Yaşar ÇAKMAKÇI) Şikâyet Edilen Reklâm: “KAPATIYORUZ… ZARARINA” ibareli afiş
Reklam Yayın Tarihi: Ağustos 2015
Yayınlandığı Mecra: Afiş
Tespitler: Anılan tanıtımlarda “KAPATIYORUZ…ZARARINA” şeklinde ifadelere yer verildiği tespit edilmiştir.
Değerlendirme/Karar: Firma tarafından yapılan açıklamalar ile şikayet sahiplerinin “4 aylık” süre zarfını kanıtlayamadıkları hususu göz önüne alınarak, anılan reklamların Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nin ilgili hükümleri ile 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 61 inci ve 62 nci maddelerine aykırı olmadığına karar verilmiştir.
56) Dosya No: 2015/1328 Şikâyet Edilen: Mergen Teknoloji Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Şikâyet Edilen Reklâm: “Son gün! Kredi kartı alışverişlerinizden dolayı biriken bonus para puanlarınız 200 TL e ulaşmıştır. Lütfen Hemen 02129220022’yi arayıp aktifleştiriniz” ifadelerini içeren kısa mesajlar
Reklam Yayın Tarihi: 20.10.2014
Yayınlandığı Mecra: SMS
Tespitler: Muhtelif tüketicilere 20.10.2014 tarihi öncesi ve sonrasında anılan firma tarafından gönderilen kısa mesajlarda “Son gün! Kredi kartı alışverişlerinizden dolayı biriken bonus para puanlarınız 200 TL e ulaşmıştır. Lütfen Hemen 02129220022’yi arayıp aktifleştiriniz.” şeklinde ifadelere yer verildiği tespit edilmiştir.
Değerlendirme/Karar: İnceleme konusu tanıtımlarda yer alan ifadeler ile; daha önceden abone olunan bir hizmet bulunduğu ve yapılan harcamalar sonrasında biriken para puanların belli bir miktara ulaştığı izleniminin oluşturularak tüketicilerin yanıltıldığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle söz konusu hususların;
- İnceleme konusu tanıtımların yayınlandığı dönem yürürlükte bulunan Ticari Reklam ve İlanlara İlişkin İlkeler ve Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin; 5, 7, 13 ve 21 inci maddeleri,
- 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 61 ve 62 nci maddeleri,
hükümlerine aykırı olduğuna,
Buna göre, reklâm veren Mergen Teknoloji Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında, 6502 sayılı Kanun’un 63 üncü ve 77/12 inci maddeleri uyarınca 25.000-TL(Yirmibeşbin Türk Lirası) idari para ve anılan reklamları durdurma cezaları verilmesine karar verilmiştir.
57) Dosya No: 2015/84 Şikâyet Edilen: Yasal Takip Çağrı Merkezi Eğitim Danışmanlık Teknoloji Ürünleri Ticaret Limited Şirketi Şikâyet Edilen Reklâm: www.yasal.com.tr adresli internet sitesinde yer alan reklam ve tanıtımlar
Reklam Yayın Tarihi: 24.08.2015
Yayınlandığı Mecra: İnternet
Tespitler:www.yasal.com.tr adresli internet sitesinin 24.08.2015 tarihli görünümünde;
“Kredi Dosya Masrafı 16” ve “Kredi Dosya Masrafı 2016” başlıkları ile yapılan tanıtımlarda; “Çoğu insan dikkatsizlikle imzaladıkları sözleşmelerin hükümlerine, ne kadar kendi aleyhlerinde olsa da, körü körüne uymak durumunda olduğunu düşünürler. Ama şöyle bir ayrıntı vardır: Yasaya aykırı olan her hüküm geçersizdir ve iyi niyet sınırlarını aşan hükümler de mahkeme kararı ile geçersiz sayılabilir. Bu da tüketicilere bankaların ve diğer büyük, küçük şirketlerin keyfi dayatmalarına karşı kullanabilecekleri en büyük kozdur. Bankalar örneğinde gördüğümüz üzere halk arasında kredi dosya masrafı olarak bilinen bedellerin birçoğunun bankalar tarafından tüketicilere haksız ve iyi niyetten yoksun bir şekilde dayatmaları sonucunda mahkemeler tüketicileri lehine karar vermektedir. Sözleşmelere imza atmadan alınan önlemlerin para ve zaman kaybından kurtaracağı bir gerçek ama imza atıldıktan sonra da tüketicilerin birçok yolu olduğu bilinmeli. Bu şekilde daha sonra bankaların olası gereksiz yaptırımlarına önceden bir tokat indirilerek de engel olunabilir. Tüketicilerin haklarını aramaları konusunda destek alabilecekleri tüketici dernekleri ve profesyonel kadrolar mevcut durumdadır. Tüketicilerin yalnız hareket etmelerindense bir bilene sorarak yola çıkmaları kendi haklarında daha hayırlısı olacaktır. Tüketici dernekleri adım atmanız konusunda size gerekli bilgilendirmeleri sağlayacaklardır. Ama koşturan gene tüketicilerdir. Özellikle kredi dosya masrafı iadesi gibi daha kompleks ve çalıştırma gereken konularda özel danışmanlık firmaları devreye girmektedir. Uzman kadrosu sizin aklınızdaki soruları cevaplamakla kalmayıp süreç içinde her daim yanınızda olarak sizin zaman kaybı olarak gördüğünüz her konuyla titizlikle ilgileneceklerdir. Bu hem zamandan hem de süreç düşünüldüğünde paradan tasarruf etmenizin en kestirme yoludur. Kredi dosya masrafı geri iadesini doğru bir şekilde hesaplayıp, tam ve eksiksiz bir dosya sunmak sürecin sizin lehinize sonuçlanmasını sağlayacak en büyük etkenlerden biridir. Kredi dosya masrafı gibi konularda bir uzman danışmanlığının alınmasını şart haline koyan bir diğer husus da bankaların yalnız olmamalarıdır. Bankaların kendi avukatları, hukuk danışmanları sürecin banka lehine sonuçlanması için ellerinden geleni yaparken tüketicilerin 1-0 öndebaşlamalarının da pek bir ehemmiyeti kalmamaktadır. Bankanın olası tuzaklarına düşmeden, sancısız ve stressiz bir şekilde süreci yönetmenin en kestirme yolu da şüphesiz alanında uzman bir danışmanla çalışmaktır. Hakkınızın hakkıyla teslim edilmesi için bunu da değerlendirmeleriniz içine alınız.” şeklinde ifadelere,
“Kredi Dosya Masrafı 18” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Çağımızda bilgiye ulaşmak her zamankinden çok daha kolay. Bu da ulaştığımız bilginin ne kadar doğru olabileceği hakkında bazı sorunlar ortaya koymaktadır. Bilgi kirliği de çağın dezavantajlı olduğu kısımdır. Medya ile birden gündeme düşen şeyler her kafadan bir ses çıkması sonucunda bir çıkmaza girmektedir. Bu konulardan biri de hiç kuşkusuz kredi dosya masrafı olarak bilinen bankalardan geri iadesi talep edilebilen kalemlerdir. Bu gibi ciddi hukuki deneyim gerektiren konularda konunun griftliğinden ötürü tam bir açıklama yapılamadığı durumlar oluşan bilgi kirliliği hakkını arayan tüketicilerin hezimetiyle sonuçlanabilmektedir. Bankalar kredi kullanmak isteyen müşterilerine imzaladıkları sözleşmelere dayandırılarak ekstra masraf kalemleri talep etmektedir. Bu kalemlerin bir kısmı iki tarafın da yararına olacak şekilde yapılacak olan sigortalar gibi gerekli kalemlerin kesintileri olmakla beraber bir kısmı da bankanın neden kestiğini açıklayamadığı, iyi niyet kurallarına uymayan haksız kesintilerdir. Bu durumda gazetelerde kredi dosya masrafının geri iade edebilir şeklinde yaptığı haberleri okuyan tüketici bir hışımla mahkemenin yolunu tutabilir. Bu da doğru bir şekilde hazırlanmamış bir dosyayla hakkını alamamakla beraber zaman kaybına ve aynı zamanda da mahkeme masrafı gibi giderlerle beraber oldukça yüklü para kayıplarına sebep olabilir. Bu durumda kulaktan dolma bilgilerle değil araştırması iyice yapılmış, özümsenmiş bilgilerle çıkılması en doğrusudur. Hukuki bir eğitiminiz yoksa bu sizi epey zorlayacaktır. Bunun yerine alanında uzmanlaşmış kadrolardan oluşan özel danışmanlık firmalarını tercih edebilirsiniz. Danışmanlık firmalarının verdiği hizmetle kredi dosya masrafının geri iadesi sürecinin sizin yüksek menfaatinizin korunarak geçmesinin yanı sıra sizi oldukça zaman alan ve yorucu işlerden de kurtulmuş olacaksınız. Bir diğer ayrıntı da dava sizin lehinize sonuçlandığında bu süreçle ilgili cebinizden çıkan her bir kuruşla beraber danışmanınızın ücreti de bankadan tahsil edilecektir. Uzman bir kişiden alacağınız yardım bunlarla beraber aklınızdaki soru işaretlerinin çözümlenmesinde de size yardımcı olacağını göz önüne alarak süreç içerisinde sizi desteklemeyle beraber olası ters durumların da önüne geçeceğini unutmayınız. Hakkınızı aramanın kutsal olduğunu ve hakkınızı ararken sorunsuz bir şekilde bu süreci atlatmanın sizin de hakkınız olduğunu hatırlayın.” şeklinde ifadelere,
“Kredi Dosya Masrafı 19” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Bir bankanın müşteri olmak demek onların dayattıkları her maddeyi şartsız şurtsuz kabul edileceği manasına gelmiyor. Son senelere kadar bankalar kredi dosya masrafı gibi yaptıkları keyfi uygulamalarla müşterilerini oldukça zor durumlara sokmuştur. Son senelerde tüketiciler lehine verilen kararlarla ve yasa değişiklikleri ile önüne geçilmeye çalışılsa da hala bazı açık kapıların bulunduğu su götürmez bir gerçek. Bu durumda tüketicilerin daha bilinçli ve dikkatli davranmaları gerekmektedir. Aynı zamanda da konuyu kaynağından değerlendirme ihtiyacı da doğmaktadır. Alanında uzman kişilerin danışmanlığıyla yaşanan ve yaşanma ihtimali olan sorunların üstesinden kolayca gelmek mümkündür. Önemli olan sizin menfaatlerinizi kendi menfaatleri olarak görüp özveriyle çalışabilecek bir uzman bulabilmek. Yeni yasa sayesinde bankalar kendileri ile kredi başvurusu esnasında imzalanacak sözleşmeleri tüketicilere sunmak ve en az bir gün olmak üzere de inceleme fırsatı sunmak durumundadır. İşte bu esnada alınacak bir uzman görüşü kredi dosya masrafı gibi keyfi bedellendirmelerin önüne geçebilmektedir. Uzman yardımıyla tüketici kendi lehine ve aleyhine olan maddeleri tüm çıplaklığıyla görür ve ona göre önlemini alır. Bu arada sözleşmeyle ilgili soru sorduğunuzda bankanızın “Bu standart prosedür gereği yazıyor. Bağlayıcılığı yok.” yalanına da kanmayınız. Altına imzanızı atıyorsunuz ve sizin imzanız da çok değerli bunu unutmayınız. Ayrıca imzaladığınız bir sözleşmeyle ilgili yeterli bilgilendirme sunulmadığından dolayı içinizde bir şüphe taşıyorsanız da danışmanlıkla beraber eğer aleyhinize olduğunu düşündüğünüz bir madde varsa değerlendirmesini yapabilir ve gerekirse yargı yoluna başvurabilirsiniz. Haklarınızla ilgili ayrıntılı bilgi sahibi olmak için de danışmanlık hizmetinden yararlanabilirsiniz. Bankaların kredi dosya masrafı gibi keyfi uygulamalara gitmesinin en büyük sebebinin tüketicilerin haklarını tam ve açık şekilde bilmiyor olmaları göz önüne bulundurulduğunda ne kadar önemli olduğunu siz de fark edeceksinizdir. Sadece kendi hakkınızı savunmak olarak da görmeyin. Siz ve sizin gibi milyonlarca insanın hakkını talep etmiş oluyorsunuz aslında. Bu bankalar için yeri geldiğinde kanunlardan bile daha yaptırım uygulayıcı bir durum halini alır aklınızdan çıkarmayın. Hali hazırda bulunan müşterilerini kaybetmemek için kendine çekidüzen vermek durumunda kalır bu da ancak daha çok tüketicinin bilinçlenmesiyle olabilir ancak.” şeklinde ifadelere,
“Kredi Dosya Masrafınızı Geri Almak İstiyorsunuz” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Kredi çektiniz ve kredi dosya masraflarınızı ger almak istiyorsunuz; işte yapmanız gerekenler: Birçok insanın; otomobil, konut alırken, herhangi bir ihtiyaç anında ilk akla gelen para kaynağı bankalardan alınan krediler olmaktadır. Bu kaynağın en fazla kullanıldığı ülkelerin başında da Türkiye gelmektedir. Son 10 yılda bankalardan kullanılan kredi sayısı toplamda 75 milyon adedi aşarken, kullanılan kredi miktarı toplamda 300 milyar Euro’yu bulmuştur. Kredi kullanımında tüketiciyi isyan ettiren konu ise kredi dosya masrafları olmaktadır. Birçok tüketicinin itiraz ederek iadesini talep ettiği dosya masraflarına ilişkin Yargıtay 13. Dairesi emsal niteliğinde bir karar vermiştir. Yargıtay; Tüketici Kanunu'ndaki 3 yıllık zamanaşımını değil Borçlar Kanunu'ndaki 10 yıllık genel zaman aşımı süresinin uygulanacağına karar vermiştir. Bu karardan önce sadece son 3 yıl içinde alınmış kredilerin dosya masrafları için iade talep edilebiliyordu. Yeni düzenlenen kanun neticesinde; Tüketici Kanunu'ndan kaynaklanan 3 yıllık zamanaşımı değil, bunun yerine Borçlar Kanunu'nda yer alan 10 yıllık genel zamanaşımı süresi uygulanacaktır. 10 yıl önceye kadar kullanılan kredilerin dosya masrafları tüketicilere iade edilecektir. Son 10 yılda kredi çekmiş ve doya masrafı ödemiş herkes yeni düzenlenen yasadan yararlanabilme hakkında sahiptir. Açılacak davanın tüketici lehine sonuçlanması için en önemli noktanın usulüne uygun bir dilekçe ile başvuru yapılmasıdır. Aynı zamanda delil niteliği taşıyan belgelerin de (kredi sözleşmesi, hesap dökümü vb.) eksiksiz olması gerekmektedir. Kredi sözleşmesi yoksa bankanızdan sözleşmeyi talep edebilirsiniz. Yasa gereği banka bir örneğini size zaten vermek zorundadır. Sonrasında; Kredi sözleşmenizi mutlaka okuyunuz. Sözleşmenizde bu ücretler belirtilmemiş veya belirtildiği halde sizinle müzakere edilmeden bilginiz ve onayınız olmadan tahsil edilmiş ise, Bankanın Genel Müdürlüğüne (Mail, Faks veya İadeli Taahhütlü Mektup ile) kesilen bedel/bedellerin tarafınıza ödenmesini isteyiniz. Kesilen bedel miktarı 2013 yılı için 1.191,52.-TL’nin üzerinde ise doğrudan Tüketici Mahkemesine dilekçe ile başvurunuz. Davanızı kendiniz bizzat açabileceğiniz gibi avukatınız aracılığıyla da açabilirsiniz. Avukat mecburiyeti yoktur. Açılacak olan davayı kaybetmeniz takdirinde; “mahkeme masrafları, bilirkişi ve tebligat ücretleri ile karşı tarafın 660.-TL’lik avukatlık” ücretini ödemeniz söz konusu olabilir. Kredi dosya masraflarını geri almada önemli olan; ilgili mercilere müracaat etmeden önce sözleşmenizi dikkatli olarak okumanız ve ödeme belgelerini bankanızdan en kısa sürede temin etmenizdir.” şeklinde ifadelere,
“Kart Aidatı Vermek İstemiyorsanız Bilinçlenmek Zorundasınız” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Hepimiz, bir şekilde kredi kartı kullanmaya alıştık. Hatta bazılarımız öylesine alıştılar ki, cüzdanlarında para var mı yok mu onu bile hatırlamıyorlar. Bankaların birbiri ardına çıkarttıkları kredi kartları, alışveriş sırasında pek çok ödeme kolaylığı sağlıyor. Her bütçeye uygun limitlerle, toplumumuzda bu kartları kullanmayanlar neredeyse yok denecek kadar az. Alması son derece kolay olan bu kartların, sadece hesap özeti ödemeleri mi oluyor? Elbette ki hayır. Kartların limitine ve adına göre bankaların talep ettikleri kredi kartı aidatı adında bir kira ödemek zorundasın. Bankaların bazıları, üniversite öğrencileri için çıkardıkları kredi kartlarından bu ücreti talep etmiyor. Fakat bunun dışında her bankanın, her kart için bir de kredi kartı aidatı adı altında para talep etmeleri, ne kadar kanuna uygun ne kadar uygun değil bilmek istiyorsanız, bankalar kanunu ve tüketici hakları kanunu yeniden gözden geçirmenizde fayda var. İllâki üniversite öğrencisi mi olmak lazım bu parayı ödememek için? Elbette ki hayır, ama kanun maddelerini bilmeniz şart. Aksi takdirde, mecburiyetiniz olmadı halde size ödetilen bu paralar, bankalar tarafından talep edilmeye devam edecektir. Kart alımı sırasında imzalanan sözleşmede “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir. Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir.” İbareleri yer alır. Bu ibareye istinaden müşterilerinden talepte bulunan bankalar ve yine bu ibareye istinaden ödeme zorunluluğu olduğunu zanneden müşterilerin nedeniyle aslında hukuksal acıdan bir boşluk dolduruluyor. Sözleşmede geçen bu ibarelerin, müşterinin aleyhine olmasına karşın aslında hiçbir geçerliliği olmadığını ise çok az insan biliyor. Bilinçli tüketicilerin ya da sonradan bilinçlenen tüketicilerin, ödemediği ya da ödese bile sonradan geri talep edip aldığı aidatların sayısı gün geçtikçe artıyor. Çünkü 5411 ve 5464 numaralı bankacılık kanununda kredi kartı aidatı ile ilgili herhangi bir ibare yer almamaktadır. Dolayısıyla bankaların sözleşmeye yazdığı kart aidatı maddesi yok hükmündedir.” şeklinde ifadelere,
“Bırakın Sorununuzu Onlar Çözsün!” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Ana haber bültenlerini ve gazetelerin ekonomi sayfalarını sıklıkla meşgul eden kredi dosya masrafı konusu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu(BDDK) tarafından sonunda çözüme kavuşturuldu. Alınan son karar neticesinde, bankaların tüketicilerden talep ettiği bu ücretin artık yasal bir dayanağı kalmadı ve geçmişe dönük geri ödemeler için başvurular yapılmaya başladı. Verilen karar bankaların tüketicilerden talep ettikleri bu ücretin tamamen haksız bir kazanç olduğu yönünde. Ancak ne var ki bankalar geçmişe dönük geri ödemeler konusunda halen direniyor; aleyhlerinde sonuçlanan mahkeme kararlarına da uymuyor. Alınan bu karar başta ne kadar tüketicilerin mağduriyetini giderecek gibi dursa da bankalar halen kararı uygulamaya yanaşmamakta, bu da süreci oldukça uzatmakta. Sürecin uzaması da doğrudan tüketicilerin mağduriyetlerini artırmaktadır. Tüketiciler geçmişe dönük kredi dosya masrafı geri ödemelerini alabilmek için mahkeme süreçlerini de kapsayan uzunca bir mücadele vermek durumunda kalıyor. Bankaların mahkeme kararı olmasına rağmen sıkıntı yaşatıyor olması da tüketiciyi konuyla daha fazla uğraşmak istememe gibi bir tavra sürüklüyor; aynı zamanda tüketiciye bu konuda kendilerini doğru şekilde yönlendirecek birilerinin varlığını aratıyor. İşte tam burada devreye yasal.com.tr giriyor. Uzman kadrosu ile bankacılık sektöründe yaşanabilecek tüm sıkıntılarda tüketicinin yanında yer alıyor ve tüketicinin ihtiyacı olan bütün gerekli yönlendirmeleri yapıyor. Her tüketicinin kolaylıkla ulaşabileceği bir çağrı merkezine sahip olan yasal.com.tr’nin aynı zamanda oldukça ünlü şirketlerden referansları da mevcut; böylelikle tüketicilerin akıllarına gelebilecek muhtemel soru işaretlerini de baştan yok ediyor. Tüketiciye on yıl öncesine kadar olan kredi dosya masraflarını geri alma konusunda danışmanlık sağlaması dışında farklı alanlarda da danışmanlık hizmetleri sunuyor. Bankalar tarafından kredi dosya masrafı mağduriyeti yaşatılan tüm tüketicilere bir telefon kadar uzakta olan yasal.com.tr, oldukça kullanışlı bir ara yüzle hizmet veren siteleri sayesinde de mağdur tüketicileri başka bir sıkıntıyla da karşılaştırmıyor. Bu zorlu süreçte alanlarında uzman kadrosu ile her tüketicinin ihtiyaç duyduğu danışmanlık hizmetini veren yasal.com.tr, ‘Sorunlarınız artık sorun değil…’ sloganıyla çalışıyor ve bu sorununuzu da sloganlarında söyledikleri gibi sorun olmaktan çıkartıyor.” şeklinde ifadelere,
“Bankalar ve Aidat Politikaları” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Genelde kart satışı esnasında bankacılar bir melek edasında hiçbir şekilde ek ücret ödemeyeceksiniz imajına girseler de zaman geçtikçe ve 1 sene bittikten sonra kredi kartı aidatı isimli bir borç koyarlar ve bunu o kadar masum bir şekilde gösterirler ki kimi müşteriler bunu bir değişmeyen bir zorunluluk olarak görüyor. Medya da en çok yankılanan haksız yere alınan aidat olarak bu gösterildi ve çoğu yerde eğer böyle bir durumla karşılaşılırsa insanların kendilerini nasıl savunacakları anlatıldı peki kaçımız bunları detaylıca biliyoruz? Bankacılar eğer aylık bu kadar harcama yaparsanız size şu imkanları sunarız ve kesinti yapmayız derken aslında sizi daha çok borca sokmak ve ödeyemediğiniz taktirde daha çok faiz altına girmenizi sağlayacaktır o yüzden bu tür oyunlara gelmeyin.1 Ayda isterseniz hiç harcama yapmayın sizin o kredi kartı aidatı denilen yasal olmayan bir kesintiyi ödeme gibi bir zorunluluğunuz yok hele ki bu zorunluluk olmayan şeyin ödenmediği taktirde faizlenmesi ve daha çok ödenmeyecek bir rakama ulaşması daha da hakkınızı çabuk almanıza bile yol açabilir. Bankalarda kredi kartınız zamanında gelmediğinde veya kartta işlem esnasında bir sıkıntı olduğunda şikayet edeceğiniz yerler olduğu gibi bu tür yasal olmayan aidatlarda da her zaman müşterinin yanında olan yerler vardır. Bankalar eskisi gibi ciro yapmadığı için ve eski köklü bankacılık anlayışını günden güne kaybettiğimiz için artık hesap çekim işlerinde veya bu tür kart alım işlerinde acaba insanları nasıl borçlu hale getiririz düşüncesi onlar da başladı ve bu sonuçlara geldi. Düşünsenize kendi ihtiyaçlarınız için bir bankanın kartını kullanıp zaten her kart çekiminizde onlara para kazandırıyorsunuz ve bu kazanım sonucu üzerine onlara bu tür bir ödeme yapma zorunluğu doğuyor. Kısaca bankaların bu politikalarına evet demeyelim ve kredi kartı aidatı konusunda ki bilgilerimizi herkes ile paylaşmaktan çekinmeyelim. Çünkü insanların bazıları yapılan her işlemin doğru olduğu düşüncesine kapılarak hiçbir şekilde araştırma yapma gereği duymuyor fakat bu en çok bankaların işine yarıyor ve kötü sonuçlar doğurabiliyor.” şeklinde ifadelere,
“Kredi Kartı Aidatı Geri Alma Aşamaları” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Bankaların müşteriye yaptığı en bilinen oyunlarından biri kredi kartı aidatı olayıdır. Defalarca haberlerde ve gazetelerce çıkmasına rağmen birçok ilgili açıklamalar ve hukuksal kararlar çıkmasına rağmen ne bankalar vazgeçti ne de müşteriler. Bu iki taraflı bir çekişme haline girmiş olsa da çoğu zaman bilinçli müşteriler kazandı ve bilinçsiz müşteriler ordusu sayesinde bankalar zengin oldu. Bu bilinçsizlik yüzünden bu uygulama bankalar tarafından ısrarla devam ettiriliyor ve anlık kararlar dışında bir şey değişmiyor. Çünkü bankaların kazanma hırsı günden güne artıyor bunun nedenleri arasında eski kazançları artık yok ve faiz oranları gün geçtikçe bankaların aleyhine olmaya başlıyor. Bu etkenler de onları ne yapsam da müşterilerden nedensiz para alsam düşüncesine yöneltiyor. Bu oyunun bir parçası olmak istemiyorsanız şimdi bize iyi kulak verin. Bankadan kart alırken size verilen sözleri hatırlayın iki şekilde kandırılmış olma ihtimaliniz var birincisi kesinlikle bir kart ücreti olmadığını söylemişlerdir veya herhangi bir az limitin üstüne çıkarsanız zaten olmayacağını demişlerdir ve bu sözlerden sonra gönül rahatlığıyla kartınızı almışsınızdır. Kullandıktan en fazla 1 sene sonra kredi kartı aidatı diye bir gerçek ile karşılaşabilir kendinizi kandırılmış hissedebilirsiniz. Bu aşamada hangi tür müşteri olursunuz bilemeyiz ama eğer bilinçli müşteri olma yolunda ilerleyeceksiniz ilk önce bankanın müşteri temsilcisini arayarak bu konu hakkında ki bilgilerinizi paylaşarak onlardan yardım isteyebilirsiniz eğer olumlu bir yanıt alamadıysanız. İkinci yol olarak internetten ilgili sitelere olayı bankanın adını ve kendi isminizi verebilir ve şikayetinizi dile getirebilirsiniz. Belli bir süre geçtikten sonra hala size paranız geri ödenmediyse bankanın genel müdürlüğüne ve ilgili makamlara dilekçe yazıp elden teslim etmelisiniz ve bu dilekçenin kime ulaşıp kimin onayından geçeceğini takip etmeniz çok önemli. Araştırmalara göre bu aşamadan sonra bankadan parasını alamayan insan sayısı çok az çünkü hukuksal olarak zaten bu yasal olmayan bir süreç ve her şekilde hukuk ve belli başlı kanunlar müşteriden yana. Kısaca banka bir müşterisini daha kaybetmiş ve hukuksal olarak da başarısız olmuş bulunmaktadır. Ama yine de başka müşterilerine bu süreci uygulamaya devam edecektir. Kredi kartı aidatı hukuksal olarak müşterilerin destekçisi olduğu için bankaların her yap dediğine evet demek zorunda olmayan müşterilerden olabilirsiniz. Ben uğraşamam diyen müşterilerden olmak yerine hakkımı savunurum diyen müşteriler artarsa bankaların belki de müşterilere bakışı eskisi gibi güzel olabilir.” şeklinde ifadelere,
“Dosya Masrafı Mağduriyeti” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Son günlerde ülkemizde bankalar, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ve tüketiciler arasında ciddi çekişmelere neden olan dosya masrafı, tam adıyla haberleşme ve istihbarat komisyonu, bankaların kredi almak isteyen müşterilerinden kredi miktarına göre talep ettikleri ekstra ücret olarak tanımlanabilir. Tüketici ile bankaları karşı karşıya getiren bu masraf, bankalar tarafından müşterilere verilen kredi için açılış ücreti olarak anlatılmakla birlikte aynı zamanda mali analiz ücreti olarak da açıklanabilir. Kredi dosya masrafı konusunun son günlerde gündemi bu denli meşgul etmesinin ardındaki sebep ise alınan bu masrafın bankalarca haksız kazanç elde etmeye yönelik olmasıdır. Banka kredisi kullanmak basitçe bankanın kendi parasını bir süreliğine bir başkasına kiraya vermesi olarak açıklanabilir. Bu süreç boyunca da banka zaten kullandırttığı kredinin karşılığını almaktadır. Ödenen faiz miktarı ile bankalar ciddi anlamda kâra geçmektedir. Bankacılıkta olması gereken budur elbette ancak bu yetmezmiş gibi bir de üzerine kredi dosya masrafı, hesap işletim ücreti gibi ekstra masraflar çıkarılmakta ve böylece elde edilen kâr miktarı artırılmaktadır. İşin haksız kazanç kısmı da burada başlamaktadır. Teknolojinin hayatımızın her alanını kapladığı bu günlerde kredi talep eden müşteri hakkında gerekli bilgileri toplamak, bunları bir araya getirip bir dosya hazırlamak; verilecek miktar karşılığında ödenecek tutarı hesaplamak, ödeme planı çıkartmak tarzında kredi sürecinde banka tarafından gerçekleştirilen her eylem bilgisayarlar vasıtasıyla yapılmaktadır ve bu sayede zaman da dahil olmak üzere bir çok alandan tasarruf sağlanmaktadır. Bu sebepledir ki bankaların kredi dosya masrafı adı altında tüketiciden talep ettikleri ücretin tutar bir yanı bulunmamaktadır. Tüketici Koruma Dernekleri vasıtasıyla bu ücretlerin geri ödenmesi için bankalara açılan davalar birer birer sonuçlanmakta ve bankalar tüketicilere geri ödeme yapmaya başlamaktadırlar. Ödememekte direnen bankalar ise daha üst mahkemelere başvuruyorlar ancak mahkemeler aynı kararı veriyor. Sonuç olarak tüketiciden dosya masrafı adı altında alınan bu ücretlerin tüketiciyi mağdur ettiği ve bankaların bu şekilde haksız kazanç elde ettikleri mahkeme kararlarıyla onaylanmıştır. Bu kararlar da gelecekteki işlemlere örnek teşkil eder konuma gelmiştir.” şeklinde ifadelere,
“Yasal Olmayan Aidat” başlığı ile yapılan tanıtımlarda; “Ev için aidat verilir, veya okulda öğrenciler için verileni hep duyduk bildik ama hiçbir zaman harcanan para ile alınan bir şey için ve üzerine faiz gibi bir etkenin girdiği bir hususta yine aidat ödendiğini duymamıştık. Bunu deyince çoğu insanın aklına gelen ilk meslek kesinlikle bankacılık olmuştur. Sürekli dışarda kart satan insanlar, telefonla arayan bir şeyler anlatmaya çalışan insanlar, sayısız reklam, sayısız faiz koşulları aynı bankanın bir sürü imkan sağlayan olarak gösterilen kart seçenekleri ve bitmek bilmeyen sözler. Çok uzağa gitmeyelim bu sözlerde en basiti bir kart aldırmaya çalıştıklarında aidat ödemeyeceksiniz direk kartınızı açıp bir daha sizden ek kullanım ücreti almayacağız derler ama çok kısa zaman sonra kredi kartı aidatı denilen ve herkesin maalesef bu konuda haksızlığa uğradığı gerçekle karşılaşabilirsiniz. Bankalar saf insanları ne kadar kandırsak kardır diye düşünürken siz sorgulamayı asla ve asla bırakan kesimden olmamalısınız bu ödeme yasal olmayan bir ödemedir ve insanların bunu bilmeden evet nasıl olsa ben bu kartı kullanıyorum bunun da bir bedeli var düşüncesine girmemesi gerekmektedir. Size satılan kartın hiçbir zaman aidatının olmayacağının söylenip bunu tutmayan bir banka ise bu kurumun kesinlikle isminin belirtilmesi ve ilgili yerlere duyulması gerekmektedir. Lütfen unutmayalım çoğu kurum bu tür hatalar yüzünden müşteri güvenini kaybetme noktasına gelmiş ve hatta zarar aşamasına bile gelmiştir. Geçmişte ki bu korku bankaları da diğer sektörler gibi korkutmuş ve herhangi kişisel gelen bir uyarıda o kişinin parasını hemen geri ödedikleri görülmüştür böylece müşteri şikayetinden geri dönmüş ve kurumun adı zarara uğramamış olur. Ama bunu nasıl olsa her müşteri fark etmez düşüncesiyle deneme yanılma süreçlerini vazgeçmeden devam ettirmeyi bir şirket azmi olarak görmeye başladılar. Kredi kartı aidatı insanların ödemesi gereken bir şey olmadığını herkesin bilmesi ve bilgilendirilmesi gerekmektedir. Bankaların yasal olmayan aidatlarını ödememek için destek veren siteleri takip edelim insanlar nasıl, ne şekilde başvurabilir orada her şey açık ve net yazıyor yeter ki haksızlığın arkasında durmak yerine sesini çıkarabilen insanlar olalım. Ve unutmayalım kredi kartı aidatı yasal değildir ve bankaların müşterilerinden daha çok kazanım sağlamaya çalışma biçimidir.” şeklinde ifadelere yer verildiği tespit edilmiştir.
Değerlendirme/Karar: Söz konusu internet sitesinde yapılan tanıtımlar aracılığıyla; 0850 433 78 78 ve 0212 278 88 88 numaralı telefon hatlarının aranması halinde bankalar tarafından tahsil edilen kredi kartı aidatı ve tüketici kredileri üzerinden alınan dosya masrafları gibi masrafların geri alınabileceğine ilişkin danışmanlık hizmetinin sunulduğunun belirtildiği;
Tüketici hakem heyeti ile tüketici mahkemelerine başvuru şekli, usulü ve süresi 6502 sayılı Kanun’da düzenlenmiş olmasına rağmen, inceleme konusu reklamlar içerisinde yer verilen ifadeler ile tüketicilerin bilgi ve tecrübe eksikliklerinin bu yönde istismar edildiği ve anılan firmaya yönlendirme yapıldığı;
İnceleme konusu tanıtımlarda yer verilen ifadeler ile münhasıran avukatlara ait olan bu yetkinin kullanılarak, tüketici kredilerinden alınan dosya masrafları ve diğer masrafların geri alınabileceğine ilişkin profesyonel hizmet sunulduğu algısının yaratıldığı;
Söz konusu yasal süreçlerin bir an için anılan firma bünyesinde faaliyette bulunan avukatlar aracılığı ile gerçekleştirildiği düşünülse dahi avukatların reklam yapmalarının her halükarda yasak olması nedeniyle tüketicilerin bilgi ve tecrübe eksikliklerinin istismar edildiği ve diğer benzer meslek sahipleri açısından haksız rekabete yol açıldığı;
Tüketici hakem heyetleri ve tüketici mahkemeleri tarafından, incelemeye alınan dosyalar hakkında somut olayın özelliklerine göre ayrı ayrı değerlendirme yapılmasına rağmen; söz konusu tanıtımlarda yer alan kesinlik bildiren ifadeler ile tüketicilerin mevcut yasal haklarının garanti altına alındığı yönünde izlenim uyandırılarak tüketicilerin aldatıldığı;
Sonuç olarak yukarıda bahsi geçen hiçbir iddianın hukuken kabul edilebilir delillerle ispatlanamadığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle söz konusu hususların;
- 10/1/2015 tarihli ve 29232 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliğin 7, 9, 28 ve 32 nci maddeleri ile Ek-Haksız Ticari Uygulama Olarak Kabul Edilen Örnek Uygulamalar “A - Aldatıcı Ticari Uygulamalar 13”,
- 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 61 ve 62 nci maddeleri
hükümlerine aykırı olduğuna,
Buna göre, reklâm veren Yasal Takip Çağrı Merkezi Eğitim Danışmanlık Teknoloji Ürünleri Ticaret Limited Şirketi hakkında, 6502 sayılı Kanun’un 63 üncü ve 77/12 inci maddeleri uyarınca 55.055-TL (Ellibeşbinellibeş Türk Lirası) idari para ve anılan reklamları durdurma cezaları verilmesine karar verilmiştir.