T. C. Sb göztepe eğ t m hastanes anestez yoloj ve rean masyon kl n ğ a doç. Dr. Melek çel k


-Karaciğer fonksiyon bozukluğu (1–3).   YAN ETK LER



Yüklə 378,71 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə22/40
tarix02.01.2022
ölçüsü378,71 Kb.
#1141
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   40
15-Karaciğer fonksiyon bozukluğu (1–3). 

 YAN ETK LER   

Yan  etki  insidansı  yaklaşık  %  1–5  arasındadır(1-3,10).  Santral  sinir  sistemi 

reaksiyonları,  konvulziyonlar,  sersemlik,  oryantasyon  bozukluğu,  bilinç 

bulanıklılığı, solunum zorlukları, dilde peltekleşme gibi semptomlar yüksek plazma 

düzeyleri  ile  korelasyonlu  olarak  görülmektedir.  Santral  sinir  sistemi  toksik 

reaksiyonları  düşük  dozlar  kullanılarak  ve  turnikenin  aralıklı  açılması  ile 

engellenebilir. 

Direkt  iv  enjeksiyon,  alfa  aktivitesinde  düşme,  düşük  frekans-yüksek  amplitüd 

dalgalarında  artma  gibi  EEG  değişikliklerine  neden  olmaktadır.  R VA  sonrasında 

turnike açılması ile benzer EEG değişiklikleri nadir olarak not edilmiştir. 

R VA’da  prilokain  kullanımını  takiben  IgE  bağımlı  olmayan  anafilaktoid  cilt 

reaksiyonlarının  görüldüğü  bunun  da  prilokain  içine  eklenen  antimikrobiyal 

metilparabene  bağlı  oluştuğu  bildirilmiştir(23).  Sedasyon  oluşturması  nedeniyle 

günübirlik  cerrahide  kullanıldığında  R VA  sonrasında  hastaların  trafikte  aktif 

olarak bulunmaması önerilmektedir.  

EKG değişiklikleri ise hafif bradikardi ve T dalgası amplitüdünde küçük azalmalar 

veya disritmiler olarak rapor edilmiştir. Nabız ve kan basıncı değişiklikleri belirgin 

değildir(23).  



AĞRI 

Ağrı,  genellikle  doku  zedelenmesine  bağlı  yani  nosiseptif  nitelikte  bir  duygudur. 

Akut  ağrı  her  zaman  nosiseptif nitelikte  olup, neden  olan  lezyon  ile  ağrı  arasında 

zaman, yer ve şiddet bakımından yakın bir ilişki bulunur. Ağrının elektrofizyolojik 

niteliği hakkında iki zıt görüş bulunmaktadır.  

mpuls kalıbı  teorisi ise; özel ağrı  reseptörlerinin,  sinirlerinin ve iletim  sisteminin 

olmadığı esasına dayanır. Buna göre ağrı; non-spesifik periferik reseptörlerle sinir 

liflerinin şiddetli bir şekilde uyarılmasının bir sonucudur. 




 

26 


Spesifite  teorisi;  ağrı  duygusu  impulsunun  doğrudan  zedelenen  dokudan  SSS’ne 

iletimi ve sonra kortekse ulaşmasını savunur. Bu teori deneysel bulgularla daha çok 

örtüştüğü için genellikle kabul edilen görüştür. 

Sinir lifleri A, B, C olarak 3 gruptur. 



A  lifleri:  Miyelinli  somatik  sinir  lifleridir.  Bunlar  da  A-alfa,  A-beta,  A-gama          

ve A-delta olarak ayrılırlar. A lifleri içinde en kalın olanı A-alfa lifleridir.  




Yüklə 378,71 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   40




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin