444
İstanbul Aydın Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi - İAÜD - ISSN: 2757-7252, Nisan 2021 Yıl 13 Sayı 2
gösterebilmektir. Pek çok beceri için temel oluşturan iletişim becerileri; sözel
ve sözel olmayan iletileri uyum içinde kullanarak kişilerarası etkin ve etkili
ilişkiler kurabilmeyi sağlayan davranışlardır (Güneri, Üney ve Demirci, 2018).
Bireylerin yapmış olduğu karşılıklı iletişimde yanıt verme ve bu yanıttan
karşıdaki kişinin duygu ve düşüncelerini yansıtma, duygu ve düşüncelerini
etkilemeyecek ve yönlendirmeyecek sorular sorma, sözel olmayan mesajları
çözme ve doğru anlayarak doğru cevaplar verebilme, göz teması kurma, dinleme
isteği ve hevesi, geribildirim verme, “ben” diliyle yanıt verme, empati geliştirme,
eleştirilere olumlu yanıt verme, girişken davranışlar sergileme, çatışmaları
yöneterek problemleri uygun şekillerde çözme ve koşulsuz kabul olarak belirtilen
unsurları içermektedir (Posluoğlu, 2014). Yetişkinlerin bu becerileri kullanmada
ve çocuklarını desteklemede önemli rol model olduğu düşünüldüğünde, erken
çocukluk döneminde aile içi iletişimle başlayan bu desteğin, çocuklara giderek
zorlaşan akademik ve sosyal hayatta rehberlik edebilecek ve yetkin ebeveyn olma
yolunda fark yaratacağı söylenebilir.
Aile içi iletişim, iletişimin aile bağlamında tematikleştirilmiş halini ifade
etmektedir. Bununla birlikte, aile üyelerinin her birinin birbirleriyle kurdukları
ilişkileri de içermektedir (Kazan, 2019). Etkili iletişim sadece çocuklara değil,
ailenin her üyesine fayda
sağlamaktadır. Ebeveynlerin
birbirleriyle iletişiminin ve
etkileşiminin çocuklarının sosyal duygusal gelişimini de etkilediği bilinmektedir.
Çünkü anne ve baba arasındaki ilişkinin, çocuklarına olan tutumlarını da etkilediği
düşünülmektedir (Yavuzer, 2004). Çocuğun sosyal-duygusal, gelişimini besleyen
aile içi iletişim; çocuğun kişiliğinin, yaşam tercihlerinin ve genel davranışlarının
temelini oluşturacaktır. Aynı zamanda sosyal, fiziksel, zihinsel ve duygusal
yönden sağlıklı olma gücünü de etkilemektedir (Landry, Smith ve Swank, 2003).
Milli Eğitim Bakanlığı ve özel sektör bünyesindeki çalışma süreçlerinde, yaklaşık
20 yıl boyunca okul öncesi dönem çocukları ve velilerle yapılan çalışmalar,
gözlemler ve mesleki deneyimler sonucu;
anne ve babanın birbirleriyle veya
başkalarıyla olan etkileşimleri, çocukların da iletişim becerilerini, hayata dair
algılarını ve bakış açılarını geliştirmek kadar onlara zarar verme gücüne de sahip
olduğu söylenebilir. Bu nedenle ebeveynlerin çocuklarına olumlu bir rol model
sunmalarının önemli olduğu düşünülmektedir.
Dostları ilə paylaş: