Çocuk Kalbi


ERKEK KARDEŞİMİN ÖĞRETMENİ



Yüklə 1,14 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə12/83
tarix25.02.2022
ölçüsü1,14 Mb.
#53085
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   83
Edmondo De Amicis - Çocuk Kalbi

ERKEK KARDEŞİMİN ÖĞRETMENİ
10 Perşembe
Kömürcünün  oğlu,  bugün,  hasta  erkek  kardeşimi  yoklamaya  gelen
öğretmen  Delcati’nin  de  öğrencisi  olmuş.  Öğretmenin  anlattığı  hikaye  bizi
çok güldürdü.
İki  yıl  önce,  oğluna  ödül  verdi  diye  teşekkür  etmek  için  Betti’nin  annesi,
öğretmenin evine bir kucak dolusu kömür götürmüş. Zavallı kadıncağız, inat
ediyor,  kömürü  evine  geri  götürmek  istemiyor  ve  kucağı  kömür  dolu  olarak
dönmesi gerekince de ağlamaklı oluyormuş.
İyi kalpli bir başka kadın da öğretmene pek ağır bir çiçek demeti getirmiş,
meğerse demetin içinde bir para destesi varmış.
Birinci  sınıf  öğretmenlerinin  ne  kadar  sabırlı  olmaları  gerekiyor.  İhtiyarlar
gibi dişsiz olan öğrenciler r’yi, s’yi telaffuz edemezler, biri öksürür, diğerinin
burnu  kanar,  biri  sıranın  altında  pabucunu  kaybeder,  öbürü  eline  kalem
battığı  için  bağırır,  bir  başkası  yanlış  defter  aldığı  için  ağlar  bir  sınıfta  elli


kişidirler.  Hiçbir  şey  bilmezler.  O  mini  mini  elli  çocuğa  yazı  yazmasını
öğretmek oldukça güçtür! Bu çocuklar ceplerinde şeker parçaları, düğmeler,
şişe tıpaları, ezilmiş tuğla, bir sürü ufak tefek şey taşırlar. Öğretmenin cepleri
araması  gerekir  ama,  çocuklar  bu  kıymetli  eşyaları  kimse  almasın  diye
pabuçların içine kadar saklarlar. Derse hiç dikkat etmezler: Pencereden giren
bir  sinek  her  şeyi  alt  üst  eder.  Yazın  okula  mayısböceği  getirirler.  Bu
böcekler  uçuşur,  ya  da  mürekkep  hokkalarının  içine  düşerler,  sonra  da
defterleri  mürekkep  lekesi  içinde  bırakırlar.  Öğretmen  onlarla  bir  anne  gibi
uğraşır:  giyinmelerine  yardım  eder,  kalem  batan  parmaklarını  sarar,  düşen
berelerini  toplar,  birbirlerini  mantolarını  giymemelerine  dikkat  eder,  çünkü
sonra  bağrışıp  çağrışırlar.  Zavallı  öğretmen!  Bir  de  şikayete  gelen  anneler
vardır: Oğlum kalemini kaybetmiş, neden? Çocuğum bir şey öğrenmiyormuş,
nasıl  olur?  O  kadar  çok  şey  bilen  oğluma  neden  mükafat  vermiyorsunuz?
Piero’cuğumun pantolonunu yırtan çiviyi sırasından neden çıkarmıyorsunuz?
Erkek  kardeşimin  öğretmeni  bazen  çocuklara  kızar,  artık  tahammülü
kalmayınca da, öğrencilerini tokatlamamak için kendi parmağını ısırır. Sabrı
tükenir ama, sonra pişman olur ve bağırmış olduğu çocukcağızı okşar. Haylaz
bir  çocuğu  sınıftan  kovar  ama,  gözyaşlarını  içine  akıtır.  Ceza  olsun  diye
çocuklarını aç bırakan ana babalara çok kızar.
Öğretmen  Delcati  gençtir,  uzun  boyludur.  İyi  giyinir,  esmer-dir,  daima
endişeli  olduğundan  her  yaptığına  pişman  olur,  en  ufak  bir  şey  bile  onu
heyecanlandırır ve öğrencileriyle büyük bir şefkatle konuşmaya başlar.
Annem:
– “Bari öğrencileriniz de sizi böyle candan seviyorlar mı?” dedi.
Öğretmen:
–  “Birçoğu,  evet”  dedi.  “Ama,  yıl  sonu  gelince,  içlerinden  pek  çoğu
yüzümüze  bile  bakmıyor.  Sonra  erkek  öğretmenlerin  öğrencisi  olunca  da,
vaktiyle  bir  kadın  öğretmenin  öğrencisi  oldukları  için  utanç  duyuyorlar.  Bir
yıllık  okul  hayatından  sonra,  öğrencinizi  seviyorsunuz  ve  kendi  kendinize:
“Bu  çocuklar  eminim,  beni  unutmaz”  diyorsunuz.  Ama,  tatil  bitip  de  tekrar
okula  döndüğünüz  zaman,  onunla  rastlaşıyorsunuz.  Ona:  “Çocuğum,  benim
sevgili  çocuğum”  diye  sesleniyorsunuz.  Oysa,  başını  öbür  tarafa  çevirip
geçiyor.”
Burada öğretmen sözlerine ara verdi:
– “Sen hiçbir zaman böyle yapmayacaksın, değil mi, küçüğüm?” dedi.
Sonra, nemli gözlerle kalkıp, erkek kardeşimi öperken:
–  “Sen  başını  öbür  yana  çevirmeyeceksin,  değil  mi?  Zavallı  dostunu


tanınamazlıktan gelmeyeceksin, değil mi?”
ANNEM
10 Kasım, Perşembe
Erkek  kardeşinin  öğretmeninin  yanında  annene  karşı  çok  saygısızlık  ettin!
Bunu  bir  daha  hiç  tekrarlama,  Enrico!  Annene  söylediğin  saygısızca  söz
kalbime  hançer  gibi  saplandı.  Yıllar  önce,  bütün  bir  gece  senin  küçücük
yatağının  üstüne  eğilmiş,  nefes  alışını  dinlerken,  seni  kaybedeceğini  sandığı
için  üzüntüden  ağlayıp  endişeden  çenesi  atarken  ben,  onun  çıldıracağından
korkardım. Bütün bunları hatırladıktan sonra senin o davranışın bana dehşet
verdi.  Sen,  o  anneyi  incitiyorsun!  Senin  bir  saatlik  acını  gidermek  için  bir
yıllık  mutluluğunu  verebilecek,  senin  için  dilenebilecek,  senin  hayatını
kurtarmak için kendini ölüme atabilecek anneni! Dinle, Enrico! Bunu aklına
iyi  sok:  Hayatında  pek  çok  dertli  günlerin  olacağını  düşün;  bunların  en
dertlisi  de  anneni  kaybettiğin  gün  olacaktır.  Enrico,  ileride  büyüdüğün,  pek
çok  mücadeleden  sonra  güçlü  bir  adam  olduğun  zaman,  binlerce  kere,  onun
sesini bir kez daha, bir an için olsun duyabilmek, korunaksız zavallı bir çocuk
gibi  hıçkırarak  onun  açık  duran  kollarına  atılabilmek  arzusuyla  yandığın
zaman,  onu  imdadına  çağıracaksın.  Annene  yaptıklarını  hatırlayınca  bunları


pişmanlıkla  ödeyeceksin,  zavallı  çocuk!  Eğer  anneni  üzersen,  hayatında
mutluluk, vicdan rahatlığı bekleme. Pişman olacaksın, ondan af dileyeceksin,
onun hatırasını saygıyla anacaksın; -ama, boşuna.- Vicdanın rahat olmayacak,
bu yumuşak ve iyi hayal senin için hep üzüntü ve can sıkıntısı ifade edecek,
bu da senin ruhuna acı verecek. Enrico, dikkatli ol: Bu, insanlığın en kuvvetli
bağıdır, bunu ayaklar altına alanın yüzü hiçbir zaman gülmez. Annesine saygı
duyan katilin bile kalbinde hala namuslu, asil bir duygu vardır. Anneleri üzüp
onları  acı  sözlerle  yaralayan  en  şanlı  kişiler  bile  adi  bir  yaratıktan  başka  bir
şey değillerdir. Sana hayat veren kimseye karşı bir daha ağzından böyle sert
bir  kelime  çıkmasın.  Eğer  olur  da  ağzından  böyle  bir  söz  daha  çıkarsa,
alnındaki  nankörlük  lekesini  bağışlayan  öpücüğüyle  silmesi  için  yalvarmak
gayesiyle  seni  onun  ayaklarına  atan,  babanın  korkusu  değil,  vicdanının  sesi
olmalıdır. Seni seviyorum, oğlum. Sen hayatımın en tatlı ümidisin ama, seni
annene karşı nankör görmektense ölmeni tercih ederim. Git ve bir zaman beni
öpme, çünkü bunun karşılığını sana bütün kalbimle veremem.
BABAN

Yüklə 1,14 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   83




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin