ve melâi-hi
|
: ve onun ileri gelenleri
|
ve melâikete-hu
|
: ve onun melekleri
|
ve melâiketi-hi
|
: ve onun meleklerine
|
ve melâiketi-hi
|
: ve onun melekleri
|
ve melâiketi-hi
|
: ve onun meleklerine
|
ve melâiketi-hi
|
: ve onun melekleri
|
ve melâiketu-hu
|
: ve onun melekleri
|
ve melei-hî
|
: ve onun ileri gelenleri, halk
|
ve memâtu-hum,
|
: ve onların ölümleri
|
ve men
|
: ve kimseyi: ve kim, kimse, kişi ve o kimseler
|
ve men aleyhâ
|
: ve onun üzerinde olan kimseler (kişiler)
|
ve men azlemu
|
: ve daha zalim kimdir
|
ve men azlemu
|
: ve kim daha zalim
|
ve men cehere
|
: ve alenen, açıkça (cehren) söyleyen kimse
|
ve men dalle
|
: ve kim dalâlette ise
|
ve men fî el ardı
|
: ve yeryüzünde
|
ve men fî hinne
|
: ve onların içinde olanlar
|
ve men fîhinne
|
: ve içindekiler, onlarda bulunan kimseler
|
ve men havle-hu
|
: ve onun etrafındaki kişi
|
ve men ittebea-ni
|
: ve, bana tâbî olan kimseler
|
ve men ittebea-nî
|
: ve bana tâbî olan kimseler
|
ve men kable-hu
|
: ve ondan önceki kimseler
|
ve men mea-hu
|
: ve beraberindekiler
|
ve men nasru (mâ en nasru)
|
: ve yardım (başka bir şekilde) olmaz
|
ve men şâe
|
: ve dileyen kimse
|
ve men salaha
|
: ve o kimse salâh makamına ulaştı
|
ve men yahlil
|
: ve kime inerse
|
ve men yef'al
|
: ve kim yaparsa
|
ve men yekfur
|
: ve kim inkâr eder
|
ve men yekfur
|
: ve kim inkâr eder
|
ve men yettebi'
|
: ve kim tâbî olursa
|
ve men yuazzım
|
: ve kim hürmet ederse, yüceltirse
|
ve men yuazzım
|
: ve kim yüceltir, hürmet eder
|
ve men yudlili allâhu
|
: ve Allah kimi saptırırsa
|
ve men yûka
|
: ve kim korursa, sakındırırsa
|
ve men yukrıhhunne
|
: ve kim onları zorlarsa
|
ve men yurid
|
: ve kim ister(se), isteyen kimse(ler)
|
ve men yuşrik
|
: ve kim şirk koşarsa
|
ve men yu'te
|
: ve kime verilir(se)
|
ve men yu'te
|
: ve kime verilir(se)
|
ve menâfiu
|
: ve pekçok menfaatler, faydalar
|
ve menâfiu
|
: ve menfaat, faydalar
|
ve menâfiu
|
: ve menfaat, faydalar
|
ve menâfiu
|
: ve menfaatler, faydalar
|
ve mer'â-hâ
|
: ve onun merasını, yeşilliğini, otlağını
|
ve mesâcidu
|
: ve (müslümanların) mescidleri
|
ve mesâkine
|
: ve meskenler, konutlar
|
ve mesâkini-kum
|
: ve meskenlerinize
|
ve meşâribu
|
: ve içecek şeyler
|
ve meselen
|
: ve örnek, misal
|
ve meselen
|
: ve mesel, örnek
|
ve meselu
|
: ve örneği, misali, durumu, hali
|
ve meselu
|
: ve durum, mesele, hal
|
ve meselu
|
: ve örneği, misali, durumu, hali
|
ve meselu
|
: ve durum, mesele, hal
|
ve meselu
|
: ve örnek, misal, durum
|
ve meşhûdin
|
: ve şahit olunan
|
ve mestekânû
|
: ve boyun eğmediler
|
ve mestetâû (ma istetaû)
|
: ve muktedir olamazlar, güçleri yetmez
|
ve mesvâ-kum
|
: ve sizin yerleşme (ikâmet) yeriniz, sizin yurdunuz
|
ve metâan
|
: ve metalanma, faydalanma
|
ve metâan
|
: ve bir meta, faydalanma, yararlanma
|
ve metâan
|
: ve meta, geçim vasıtası
|
ve metâun
|
: ve bir metadır, faydalanmadır
|
ve metâun
|
: ve meta, geçinme, maişetini temin etme,
|
ve metâun
|
: ve meta, geçinme, maişetini temin etme,
|
ve mettiû-hunne
|
: ve onları metelandırın, faydalandırın
|
ve mettiû-hunne
|
: ve onları metelandırın, faydalandırın
|
ve me'vâ-hu
|
: ve onun barınağı, sığınağı
|
ve me'vâ-hum
|
: ve onların barınacağı yer, sığınacağı yer
|
ve me'vâ-hum
|
: ve onların barınacağı yer
|
ve me'vâ-humu
|
: ve onların sığınağı, barınağı
|
ve me'vâhu-mun
|
: ve onların barınacağı yer
|
ve me'vâ-kum
|
: ve sizin dönüş yeriniz
|
ve me'vâ-kum(u)
|
: ve sizin mevanız, kalacağınız yer
|
ve mevâlî-kum
|
: ve sizin dostlarınız
|
ve mev'izaten
|
: ve bir öğüt
|
ve mev'ızaten
|
: ve vaaz, öğüt, nasihat
|
ve mev'ızaten
|
: ve vaaz, öğüt, nasihat
|
ve mev'ızatun
|
: ve vaaz, öğüt
|
ve mev'ızatun
|
: ve öğüt
|
ve mezzaknâ-hum
|
: ve onları parçaladık, dağıttık
|
ve mîkâle
|
: ve Mikail
|
ve mîkâle
|
: ve Mikail
|
ve mim-mâ
|
: ve şeyden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve şeylerden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve şeyden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve şeylerden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve şeylerden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve o şeyden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve o şeyden, ondan
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve şeylerden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve o şeyden, ondan
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve şeylerden
|
ve mimmâ (min mâ)
|
: ve şeyden
|
ve mimmâ(min-mâ)
|
: ve o şeyden
|
ve mimmen
|
: ve kimselerden, kişilerden
|
ve mimmen (min men)
|
: ve kimselerden, kişilerden
|
ve mimmen (min men)
|
: ve kimselerden
|
ve min
|
: ve ...den, dan
|
ve min
|
: ve den
|
ve min
|
: ve den
|
ve min
|
: ve den
|
ve min
|
: ve den
|
ve min
|
: ve den
|
ve min
|
: ve ...den, ...dan
|
ve min
|
: ve den
|
ve min ânâi
|
: ve vakitlerden, saatlerden
|
ve min asvâfi-hâ (sûfu)
|
: ve onun yünlerinden (koyun yünü)
|
ve min âyâti-hi
|
: ve onun âyetlerinden
|
ve min âyâti-hi
|
: ve onun âyetlerinden
|
ve min âyâti-hi
|
: ve onun âyetlerindendir
|
ve min âyâti-hi
|
: ve onun âyetlerinden
|
ve min âyâti-hi
|
: ve onun âyetlerinden
|
ve min âyâti-hi
|
: ve onun âyetlerinden
|
ve min âyâti-hi
|
: ve onun âyetlerinden
|
ve min ba'di
|
: ve sonra
|
ve min ba'du
|
: ve sonra
|
ve min dûni-himâ
|
: ve bu ikisinden başka var
|
ve min el ahzâbi
|
: ve taraftarlardan, gruplardan, hiziplerden
|
ve min el ardı
|
: ve arzdan, yerden
|
ve min el cibâli
|
: ve dağlardan
|
ve min el cinni
|
: ve cinlerden
|
ve min el en'âmi
|
: ve hayvanlardan
|
ve min el leyli
|
: ve geceden bir kısım, gecenin bir bölümü
|
ve min el leyli
|
: ve geceden, gecenin bir kısmında
|
ve min el leyli
|
: ve geceden, gecenin bir kısmında
|
ve min el mukarrebîne
|
: ve (Allah'a) yakın olanlardan
|
ve min ellezîne
|
: ve o kimselerden, onlardan
|
ve min en nâsi
|
: ve insanlardan
|
ve min en nâsi
|
: ve insanlardan
|
ve min en nâsi
|
: ve insanlardan
|
ve min en nâsi
|
: ve insanlardan (bir kısmı)
|
ve min enfusi-him
|
: ve onların nefslerinden
|
ve min es sâlihîne
|
: ve salihlerden, salâha erenlerden
|
ve min eş şeceri
|
: ve ağaçlardan
|
ve min eş şeyâtîni
|
: ve şeytanlardan
|
ve min esfele
|
: ve aşağıdan
|
ve min et ticâreti
|
: ve ticaretten
|
ve min evzâri
|
: ve yüklerden, ağırlıklardan, günahlardan
|
ve min halfi-hi
|
: ve onun ardından
|
ve min halfi-hi
|
: ve onun arkasından
|
ve min halfi-hî
|
: ve onun arkasından
|
ve min halfi-him
|
: ve onların arkalarından
|
ve min haysu
|
: ve nereden
|
ve min haysu
|
: ve nereden
|
ve min hizyi
|
: ve alçaklıktan, aşağılatıcı azaptan, zilletten
|
ve min kabli-hi
|
: ve bundan önce (vardı)
|
ve min kabli-hi
|
: ve ondan önce
|
ve min kablu
|
: ve önceden
|
ve min kablu
|
: ve önceden, daha önceden
|
ve min kulli
|
: ve hepsinden
|
ve min kulli es semerâti
|
: ve meyvelerin (ürünlerin) her türlüsünden
|
ve min kullin
|
: ve hepsinden
|
ve min nûhın
|
: ve Nuh (A.S)'dan
|
ve min rahmeti-hi
|
: ve onun rahmetinden
|
ve min semerâtin
|
: ve meyvelerden
|
ve min tahti-him
|
: ve onların altından
|
ve min verâi
|
: ve arkasından
|
ve min verâi-hi
|
: ve onun arkasından
|
ve min verâi-him
|
: ve onların arkalarından
|
ve min zurriyyeti
|
: ve zürriyyetinden, neslinden
|
ve min zurriyyetî
|
: ve benim zürriyetimden, soyumdan
|
ve min zurriyyetî
|
: ve benim zürriyetimden, soyumdan
|
ve min zurriyyetî
|
: ve zürriyetimden, zürriyetimi
|
ve min zurriyyeti-himâ
|
: ve ikisinin zürriyetinden
|
ve min zurriyyeti-nâ
|
: ve bizim soyumuzdan
|
ve min zurriyyeti-nâ
|
: ve bizim soyumuzdan
|
ve min-hâ
|
: ve ondan
|
ve min-hâ
|
: ve onlardan
|
ve min-hâ
|
: ve ondan
|
ve min-hâ
|
: ve ondan
|
ve min-hâ
|
: ve ondan
|
ve min-hâ
|
: ve ondan
|
ve min-hu
|
: ve ondan
|
ve minhum
|
: ve onlardan
|
ve min-hum
|
: ve onlardan
|
ve min-hum
|
: ve onlardan
|
ve min-hum
|
: ve onlardan
|
ve min-hum
|
: ve onlardan
|
ve min-hum
|
: ve onlardan
|
ve min-hum
|
: ve onlardan
|
ve min-hum
|
: ve onlardan (onların bir kısmı)
|
|