Gelişen düşünce tarzı, değişime olan
inanç üstüne kuruludur ve
işimin en keyif verici yanı da insanları değişirken izlemektir. İnsan
ların değer verdikleri şeylere ulaşmak için kendi yollarını buluyor
olmalarını görmekten daha iyi hiçbir şey yoktur.
Bu bölüm, yete
neklerini kullanmak için kendi yollarını bulmuş olan çocuklar ve
yetişkinler ile hepimizin bunu nasıl yapabileceği hakkındadır.
DEGİŞİMİN DOGASI
Ailem taşındığı zaman ben birinci sınıfın ortalarındaydım. Ani
den yeni bir okula gelmiştim. Her şey yabancıydı; öğretmen, öğren
ciler ve çalışmalar.
Beni korkutan, yapılan çalışmalardı. Yeni sınıfım
eski sınıfımın çok önündeydi ya da bana öyle görünüyordu. Öğ
renciler mektup yazıyorlardı, ben daha yazmayı öğrenmemiştim ve
her şeyi yapmak için ben hariç herkesin biliyor göründüğü bir yol
vardı. Bu yüzden öğretmen, "Çocuklar isimlerinizi kağıtlarda doğru
yere yazın" dediği zaman ne demek istediği hakkında hiçbir fikrim
olmuyordu.
Bu yüzden çok ağladım. Her gün nasıl yapılacağını bilmediğim
işler karşıma çıkıyordu. Her seferinde kendimi yitik ve mahvolmuş
hissettim. Öğretmene neden "Bayan
Kahrı,
bunu daha öğrenme
dim. Bana nasıl yapılacağını gösterir misiniz" demiyordum?
289
Telegram: @cinciva
Dr. Carol S . Dweck
Bir seferinde ailem bir yetişkin ve
bir grup çocukla sinemaya
gitmem için bana para verdi. Buluşma noktasına giderken köşeyi
döndüğümde hepsinin gidiyor olduğunu gördüm. Arkalarından
koşmak, "Beni bekleyin!" diye haykırmak yerine donmuş
bir halde
yerimde durdum, bozuk paraları sıkıca elimde tuttum onların uzak
laşmalarını izledim.
Çalışmalarımda buna benzer bir sürü çocuk görüyorum; parlak,
becerikli ama engeller tarafından felç edilmiş çocuklar. Çalışmaları
mızdan bazılarında işleri iyileştirmek için sadece en basit davranışı
seçmek zorunda oluyorlar ama seçmiyorlar. Bu çocuklar sabitlenmiş
düşünce tarzına sahip çocuklardır. İşler iyi gitmediği zamanlarda
kendilerini güçsüz ve yetersiz hissederler.
Şimdi bile, bir şeyler iyi gitmediğinde ya
da umut verici bir şey
kayıp gittiğinde ben hala güçsüzlükle bağdaşan bir duyguya sahip
oluyorum. Bu değişmediğim anlamına mı geliyor?
Hayır, bu değişimin bir ameliyat gibi olmadığı anlamına gelir.
Değişirken
bile eski inançlar, yıpranmış kalça ya da diz gibi alınıp
daha iyi olanlarıyla değiştirilmez. Yeni inançlar eskilerin yanında
yerlerini alırlar ve bu inançlar güçlendikleri sürece size düşünmeniz,
hissetmeniz ve harekete geçmeniz için farklı yollar gösterirler.
İnançlar Mutluluğa (ve Perişan/Jğa) Giden Anahtardlf
1 960 yılında psikiyatrist Aaron Beck,
aniden sorunlara neden
olan şeylerin inançlar olduğunu fark ettiğinde hastaları üzerinde ça
lışıyordu. Hastalar bir kaygı dalgası ve bunalım hissetmeden hemen
önce akıllarını şu geliyordu: "Dr. Beck benim beceriksiz olduğumu
düşünüyor" ya da "Bu tedavi hiç işe yaramayacak. Kendimi hiçbir
zaman daha iyi hissetmeyeceğim." Bu tür inançlar olumsuz duygu
lara
neden oluyordu, sadece tedavi süresinde değil, aynı
zamanda
kendi yaşamlarında da.
290
Dostları ilə paylaş: