min tam olarak kurulması arasındaki geçiş dönem ini
belirten Marksist bir terim.
Proleterya
[Proletariat]:
Kendi işgücünü satarak
hayatını kazanan bir sınıfa işaret
eden Marksist bir
terim, dar anlamda kullanılırsa, proletarya işçi sınıfı (el
işi yapan işçiler) anlamına gelmez.
Radikal Demokrasi
[RadicalDemocracy]:
Adem i
merkeziyetçilik ve katılımı destekleyen bir çeşit de
mokrasi: Siyasî gücün en geniş mânâda dağıtılması.
Radikal Feminizm
[Radical Feminism]:
Cinsiyet
ayrımını sosyal bölünm enin en önemli siyasî olgusu
olarak ele alan ve bu bölünm enin yerel hayatın yapı
sında kökleştiğine inanan bir tür feminizm.
Radikalizm
[Radicalism]:
Ilımlı veya marjinal
değişime karşr, kökten veya geniş bir alanı etkileyen
değişime olan inanç.
Rasyonalizm / Akılcılık
[Rationalism]:
Dünyanın
rasyonel yapısı hakkındaki varsayımlara dayanan ve
insan aklını kullanarak dünyanın kavranabileceğine ve
açıklanabileceğine olan inanç, (bkz. s. 48)
Refahçılık
[Welfarism]:
Devletin veya top lum u n
vatandaşlarının refahını/esenliğini garanti altına alma
sorumluluğunda olduğuna duyulan inanç, genellikle,
bir refah devletinin ortaya çıkışında yansır.
Reformculuk
[Reformism]:
Devrime ve gericiliğe
karşı, kademeli ve tedrici gelişmeye duyulan inanç;
bir reform bir sorun veya sıkıntıya çare olmak için
tasarlanmış eylem ve politikadır.
Revizyonizm
[Revisionism]:"Düze\ü\m\ş"b\r
görüş
sunma girişimi içinde önceki yorumlardan ayrılan
siyasî teorinin revize edilmesi veya yeniden çalışımı.
Sağ
[Right]:
Otorite, düzen, hiyerarşi ve görev gibi
ilkelere duyulan sempati tarafından şekillendirilen
geniş bir ideolojik karakter.
Sanayicilik
[Industrialism]:
Büyük ölçekte fabrika
üretimi ve aralıksız sermaye birikimi
üzerine kurulu
ekonomik bir teori ya da sistem, (bkz. s. 267)
Seçkincilik
[Elitizm]:
Bir elit veya azınlık tarafından
yönetilm enin gerekliliğine olan inanç; elitin yöneti
m inin cazip -e lit, üstün yetenek ve hünere sahiptir—
veya kaçınılmaz olduğu düşünülebilir, demokrasi
ve sosyalizm gibi egalitaryan fikirlerin uygulaması
basitçe imkânsızdır.
Sekülarizm
[Secularism]:
Dininin seküler (dünyevi)
işlere bulaştırılmamasını öngören
bir inanç, genellikle
kilisenin devletten ayrılması isteğinde yansımasını
bulur.
Sendikacılık
[Syndicalism]:
Kaba bir sınıf savaşı nos
yonu üzerine kurulmuş ve doğrudan eyleme ve genel
greve vurgu yapan ticaret sendikacılığının devrimci
bir şekli.
Serbest Piyasa
[FreeMarket]:
Sınırlandırılmamış pi
yasa rekabeti ve devlet müdahalesinden âzade olma
prensibi veya siyasası.
Serbest Ticaret
[Free Trade]:
Devletler arasında tari
feler ve diğer korumacılık türleriyle sınırlandırılmamış
bir ticaret sistemi.
Sığ Ekoloji
[ShallovvEcology]:
Ekolojinin derslerini
insan ihtiyaçlarına ve amaçlarına uygulayan Yeşil bir
ideolojik perspektif; sığ ekoloji sürdürülebilirlik ve
koruma gibi değerlerle ilişkilendirilir.
Sınıf Bilinci
[Class Consciousnees]:
Sınıfsal çıkarlarının
tam anlamıyla farkında olmayı ve onların peşinden
gitm e istekliliğini işaret eden Marksist bir terim; sınıf
bilincine sahip bir sınıf, yalnızca kendi için vardır.
Siyonizm
[Zionism]:
Yahudi anavatanı inşası hareketi,
şimdilerde, İsrail'in çıkarlarının ve karasal bü tünlüğü
nün savunusuyla bağlantılıdır.
Sivil Özgürlük
[Civil Liberty]:
Varoluşun özel alanı,
devlete değil
kişiye ait olan; devletten bağımsız
olmak.
Sivil Toplum
[Civil Society]:
Özel vatandaşlar tara
fından şekillendirilen ve devletten bağımsız varolan
özerk birlik ve grupların alanı; sivil top lum kavramı
şirketleri, dernekleri, aileleri ve bunun gibi kurumlan
içinde barındırır.
Siyaset
[Politics]:
Devlet kurumuyla veya hükümet
mekanizmasıyla
ilişkilendirilmiş faaliyet; daha geniş
anlamda, sosyal çatışmaların ifade edildiği ve m uhte
melen çözüldüğü bir süreç.
Sol
[Left]:
Özgürlük, eşitlik, kardeşlik ve ilerleme gibi
ilkelere duyulan sempatiyle karakterize edilen geniş
bir ideolojik tavır.
Sosyal Demokrasi
[Social Democracy]:
Kapitalizmin
kaldırılması, yerine piyasa ve devlet arasında bir den
ge öneren sosyalizmin ılımlı veya reformist kanadı.
Sosyal Devrim
[Social ftevo/uf/on/:
Toplumsal yapıda
niteliksel bir değişim; bir Marksist için sosyal devrim,
üretim şeklinde ve m ülkiyet sisteminde bir değişimi
de gerektirir.
Sosyal Ekoloji
[Social Ecology]:
insan toplumlarının
ekolojik İlkelere göre İşlemesini öngören teori, doğal
bir âhenge ve Insanoğluyla doğa arasında bir denge
ye olan ihtiyaca duyulan inanca işaret eder.
Sosyal Sınıflar
[Social Class]:
Ekonomik ve sosyal
etkenlere dayalı sosyal bir bölünme: Bir sosyal sınıf,
aynı sosyo-ekonomlk pozisyonu paylaşan bir İnsan
kümesidir.
Sömürgecilik
[Colonialism]:
iskân veya ekonom ik
üstünlükle yabancı bir bölgede hâkimiyet kurmanın
teorisi veya uygulaması.
Sözleşme
[Contract]:
Gönüllülüğe ve karşılıklılığa
dayalı makûl şartlarda varılan anlaşma.
Stalinizm
[Stalinism]:
Stalin Rusyası'nın yapısı
üzerine
kurulan sistematik ve vahşî siyasî baskıyla desteklen
miş sert bir şekilde planlanmış ekonomi.
Sürdürülebilirlik
[Sustainability]:
Bir sistemin sağlıklı
kalabilmesi ve varlığını devam ettirebilme yeteneği;
Yeşil ekonom inin temel İlkesi.
Şiddet
Dostları ilə paylaş: