Barnabas İncili
47
28. Komşuluk.
İsa, kavmimizin bir bayramı olan Gül Bayramı'na yakın Kudüs'e
gitti. Din adamları Ferisî'ler bunu duyunca, onu konuşmasında
yakalamak için müşavere ettiler. Bunun üzerine, ona bir fakih
gelerek, dedi,
-
Muallim, sonsuz hayatı elde etmek için ne yapmalıyım?
-
Kanunda ne şekilde yazılıdır?
-
Allah'ın Rabbi ve komşunu sev. Allah'ı her şeyin üstünde,
bütün kalbinle ve düşüncenle,
komşunu da kendin gibi
seveceksin.
-
Güzel cevapladın. Bu nedenle git ve böyle yap derim ve o
zaman sonsuz hayatı elde edersin.
-
Benim komşum kimdir?
-
Bir adam Kudüs'ten çıkmış, lanetle yeniden yapılan bir
şehre, Eriha'ya gidiyordu. Bu adam yolda eşkıya tarafından
yakalandı, yaralandı ve soyuldu, bundan sonra, şakiler onu
yarı ölü bir durumda bırakarak çekip gittiler. Yolu bu yere
düşen bir kâhin yaralı adamı görüp, selâm vermeden geçip
gitti. Aynı şekilde, hiç bir şey demeden bir Levili de geçip
gitti. Aynı yere bir Samiriyelinin yolu düştü; yaralı adamı
görünce merhamete geldi ve atından inip, yaralı adamı
yanına aldı ve yaralarını şarapla yıkadı, üzerlerine merhem
sürdü, yaralarını sarıp rahatlattı ve kendi atına bindirdi.
Sonra, akşamleyin hana vardıklarında,
onu han sahibine
emanet etti. Ertesi gün, uyandığında han sahibine şöyle dedi,
“Bu adama bak, ne tutarsa sana ödeyeceğim” ve hasta adama
han sahibi için dört altın vererek şöyle dedi, “Geçmiş olsun,
üzülme;
ben hemen dönüp, seni kendi evime götüreceğim.”
Şimdi söyle bana dedi İsa, “Bunlardan hangisi komşuydu?”
Fakih cevap verdi, “Merhamet gösteren.” Ardından, İsa dedi,
“Doğru
cevap verdin; işte, sen de git ve böyle yap.” Fakih
şaşırmış bir halde çekip gitti.
Dostları ilə paylaş: