Barnabas İncili 96
İşte böyle de, şeytan günahı dikerken gözde veya kulakta
durmayıp, Allah'ın mekânı olan kalbe geçer. Allah'ın kulu Musa
aracılığıyla dediği gibi; “Benim kanunumda yürüsünler diye,
ben içlerinde yerleşeceğim.” Şimdi söyleyin bana, eğer kral
Hirodes içinde oturmak arzu ettiği bir evi korumanız için size
verecek olsa, düşmanı Pilatus'un oraya girmesine veya içine
eşyalarını koymasına katlanır mısınız? Emin olun ki, hayır. Öyle
de, Allah'ın, mekânı olan kalbinizi korumanız için size verdiğini
göre göre, Şeytan'ın oraya girmesine veya içine düşüncelerini
yerleştirmesine hiç katlanmamanız gerekir. Bu bakımdan, nasıl
banker Kayser'in resmi doğru mudur, değil midir, gümüş sağlam
mıdır, sahte midir ve gereken ağırlıkta mıdır diye paraya dikkat
ediyor ve bu nedenle onu elinde evirip çeviriyorsa, siz de öylece
dikkat edin. Ah, deli dünya! Kuşkusuz, kendi kulların Allah'ın
kullarından daha ölçülü ve sakıngan olduğu için, son günde
Allah'ın kullarını ihmal ve dikkatsizlikleri nedeniyle azarlayasın
ve yargılayasın diye, kendi işlerinde ne kadar da akıllısındır.
Söyleyin bana şimdi, kim bir düşünceyi, bankerin gümüş bir
parayı muayene ettiği gibi muayene ediyor? Emin olun ki, hiç
kimse.”
Sonra, Yakup dedi, “Ey muallim, bir düşüncenin bir para gibi
muayenesi nasıl olur?” İsa cevap verdi, “Düşüncedeki sağlam
gümüş dindarlıktır. Çünkü dine aykırı her düşünce şeytan'dan
gelir. Doğru resim, peşlerinden gitmemiz gereken kutsal kulları
ve peygamberleri örnek almaktır; düşüncenin ağırlığı ise, her
şeyin kendisine göre yapılması gereken Allah sevgisidir. Böyle
oldu mu, düşman, komşuna karşı araya din dışı düşünceler
getirecektir, bedeni bozmak için dünyaya uygun düşünceler;
Allah sevgisini bozmak için dünya sevgisiyle ilgili düşünceler”
Bartalemus cevap verdi, “Ey muallim, iğvaya kapılmayalım
diye az düşünmemiz için ne yapmamız gerekiyor?” İsa cevap
verdi, “İki şey gereklidir sizin için. İlki, kendinizi çok eğitmeniz,
ikincisi de, az konuşmanızdır; çünkü tembellik her türlü kirli
düşüncenin toplandığı bir bataktır. Çok fazla konuşmak ise,
kötülükleri biriktiren bir süngerdir.