— Başlık nedir, güzelim? dedi. Montag, dudaklarının uyuştuğunu hissetti.
— Kumru Sahili.
— Şimdi yüksek ve okunaklı bir şekilde ve ağır ağir
Bütün oda Montag'ın ateşiyle cayır cayır yanıyor gibiydi. Montag, sırtından soğuk ter boşandığını hissetti.
Kendisim yapayalnız bir çölün ortasında hissediyordu. Kadınlar çevresinde oturmuşlar onu bekliyorlardı.
Bayan Phelps etekliğini çekiştirmekten vazgeçmiş, Bayan Bow-tes saçlarıyla oynamasını bırakmıştı.
Montag, mümkün olduğu kadar titremeyen bir sesle okumaya gayret ederek başladı. Sesi sanki uçsuz
bucaksız bir çöle yayılıyormuş gibiydi. Sanki çevresinde oturan kadınlar sıcak bir boşluğun içinde kıvranıp
duruyorlardı
«Kumru Sahili...
inanç Denizi,
Bir zamanlar tüm sahili sarardı
Altından bir kemer gibi
Oysa şimdi gece rüzgârında
Duyuyorum
Bir nefes gibi çekildiğini
Acıyla İç çektiğini.».
Üç kadının altındaki sandalyeler gıcırdadı.
Montag şiiri okuyup bitirdi.
«Ah, aşk, aldatmayalım
Birbirimizi
Rüya âlemi gibi. önümüze serilen
Dünya için
Ki o dünya öyle değişik, öyle güzel, öyle yeni
Oysa ne zevk, ne aşk, ne de ışık var.
Ne kesinlik» ne sükûn, ne de acımızı dindirecek
Çare var.
— 96 —
Dostları ilə paylaş: