Komüniteryanizm /Toplulukçuluk/Cemaatçilik
[Communitarianism]
a
Komüniteryanizm, benliğin veya kişinin topluluk sayesinde kurulduğu inancıdır; bu inanca göre bireyler, ait ol
dukları topluluklarca şekillendirilirler ve bu yüzden onlara bir saygı ve hürmet borcu içindedirler"yükümsüz ben
likler" yoktur. Liberal bireycilikle açık bir biçimde çatışmasına rağmen komüniteryanizm, yine de, çeşitli siyasî şe
killere sahiptir.
Sol-kanat komüniteryanizm, topluluğun (anarşizmde olduğu gibi) sınırlandırılmamış özgürlük ile
sosyal eşitliği talep ettiğini kabul eder.
Ilımlı komüniteryanizm, topluluğun (sosyal demokraside/Torylerin babaca
yönetiminde olduğu gibi) karşılıklı haklar ile sorumlulukların kabul edilmesinde kök saldığını düşünür.
Sağ-kanat
komüniteryanizm, topluluğun (Yeni Sağ'da olduğu gibi) otorite ve yerleşik değerlere saygıyı gerekli kıldığını be
nimser.
demokrasiyi betimlemek için kullanılabilirdi. Ancak modern
şekilde üçüncü yol, eski usûl sosyal
demokrasi ile neo-liberalizme alternatif bir mefhumu temsil etmektedir. Üçüncü yol, (belki
içsel
olarak) kesin olmaktan uzak ve çok sayıda yoruma açık da olsa, yine de üçüncü yolun belli başlı
ayırt edici özelliklerinden söz edilebilir. Bunlardan birincisi -e n azından “yukarında aşağıya” devlet
sosyalizmi şeklindeki- sosyalizmin öldüğü inancıdır. 1995’te yeniden yazılan İngiltere İşçi Partisi
Tüzüğünün IV. Maddesinin piyasa ekonomisi olarak atıf yaptığı şeyin bir alternatifi yoktur. Bunun
devamı olarak üçüncü yol, küreselleşmeyi genel olarak kabul etmekte ve kapitalizmin bilgi teknolo
jisini, bireysel yetenekleri ve hem emeği hem de işin esnekliğini her şeyin üzerinde tutan bir “bilgi
toplumu ’na dönüşerek mutasyon geçirmiş olduğuna inanmaktadır. Genel olarak piyasanın dev
lete tercih edilmesi, ve iş-girişimci yanlısı bir tutumun benimsenmesi,
üçüncü yolun, 1980’ler ve
1 9 9 0 ’ların neo-liberal devrimini tersine çevirmekten daha çok, bu devrimin üzerinde yükselmeye
çalıştığı anlamına gelir.
İkinci önemli “üçüncü yol” inancı, üçüncü yolun topluluk ve ahlâkî sorumluluk üzerindeki vur
gusudur. Topluluk,
doğal olarak, kardeşlik ve işbirliği gibi bir sosyal öz fikri üzerine kurulan uzun
sosyalist mirasa sahiptir. Ancak üçüncü yol düşüncesini etkileyen komüniteryanizm (bkz. s. 155),
liberal bireyciliğin (bkz. s. 4 5 ) bir eleştirisiyle alâkalıdır. Alasdair M aclntyre (1 9 8 1 ) ve Michael
Sandel (1 9 8 2 ) gibi toplulukçu kuramcılar, bireyi mantıksal olarak toplumun üzerinde veya “dışın
da” kabul ederek liberalizmin, kamusal iyiyle ilgili önemli bir fikrin değerini azaltarak bencil ve ego
ist davranışı meşrulaştırmış olmaktan başka bir işe yaramadığını iddia ettiler. Bu yüzden üçüncü yol,
neo-liberalizmin İktisadî teorisinin pek çoğunu kabul etmemesine rağmen felsefî temelini, ahlâkî ve
sosyal yansımalarını tamamen reddeder. Piyasa köktenciliğinin tehlikesi, bu köktenciliğin, toplu
mun ahlâkî temellerini sarsan her şeyi serbest bırakmasıdır. Yine de üçüncü yolun bazı versiyonları,
özellikle Birleşik Krallık taki “Blair projesi” pek çok yönden 19. Yüzyıl’ın “neo-liberalizmi”ne benze
yen bir toplulukçu liberalizm şekli yaratır. Komüniteryen liberalizmin temel inancına göre, haklar ve
sorumluluklar hakikî anlamda birbirine bağlıdır: Tüm haklar, buna mukabil sorumluluklarla denge
lenmelidir ya da tersi geçerli olmalıdır. Bu bakış açısı, özerkliği kabul eden ama bireylerin karşılıklı