TÜRKÇENİN OĞUZ SAHASININ İKİ VATAN ŞAİRİ: BAHTİYAR VAHAPZADE VE
ABDÜLFETTAH RAUF’UN “VATAN” TEMALI ŞİİRLERİ ÜZERİNE KARŞILAŞTIRMALI
BİR İNCELEME
BAED / JBRI, 7/1, (2018), 111-166.
117
bir eylemdir. Şair, 1973 yılında şarkı metni olarak yazdığı bir gazelde, vatan
aşkına yanmanın bir “bahtiyarlık” olduğunu da vurgular:
“Bahtiyar’ım ki, vatan aşkına yandım, yanarım,
Hele yatmışları gafletten uyandırmak için.”
23
B. Vahapzade’ye göre vatan için yananlar, gaflet uykusuna dalanları
uyandırır. Bu durum şikâyet edilecek bir durum değildir. Çünkü şartlar o hâle
gelmiştir ki, vatan-insan ilişkisi yeniden yorumlanmalıdır. Hatta vatan insan
için değil, insan vatan içindir. Şair “Biz Vatan İçin Doğulduk” adlı şiirinde
kısa ve çarpıcı dizelerle vatana olan/olması gereken bağlılığı ifade eder:
“Vatanın arkasında
Biz her zaman dağ olduk.
Vatan bizimçin değil,
Biz vatançin doğulduk.
Dokunmasın bu yurda
Bir an düşman nefesi.
Gelsin minarelerden
Allahü-Ekber sesi.
Başımızın üstünde
Mehmet Emin bayrağı.
Gülle korkar yiğitten,
Gülle tutar korkağı.
Vatan adlı ocağa
Her gün ısınmak şeref.
Bu toprağın yolunda
Toprağa dönmek şeref.”
24
Şaire göre vatan uğrunda ölmeyi göze alanlar için onları korkutacak
başka bir şey yoktur. “Bu toprağın yolunda / Toprağa dönmek şeref”tir. Şayet
bir insan toprağı uğruna ölmeyi göz önüne almışsa kurşun bile bu yiğit
insandan korkar.
Şair, 1990 yılında şarkı metni olarak yazdığı “Vatan” adlı bir
gazelinde, vatan aşkını adeta bir “millî marş” edasıyla dile getirir:
23
Bahtiyar Vahapzade, Gurub Düşünceleri, (Türkiye Türkçesine Akt.) Beşaret İsmail, Türk
Edebiyatı Vakfı Yayınları, İstanbul 1995, s. 207.
24
Aynı yerde, s. 212.
|