Aklını
En Doğru Şekilde Kullan
Ders wrlaştığında ve sıkıcı olduğunda isteklerini kaybetmek yeri
ne, şöyle dediler: "Derse olan ilgimi sürdürdüm", "Kimya dersi alma
ya olumlu bakıyorum'', "Kendimi çalışmak için istekli tutmaya de
vam ettim." Ders kitabının sıkıcı, ders hocasının baş belası olduğunu
düşündüklerinde bile, isteklerinin uçup gitmesine izin vermediler.
Onlara gelişme düşüncesini öğrettikten hemen sonra, lisans öğ
rencilerimin birinden bir e-posta aldım. Öğrencim,
eskiden şöyle
çalışıyordu : "Zor bir ders notuyla karşılaştığımda, notları tekrar
tekrar okumaya meyilliydim." Gelişmen düşüncesini öğrendikten
sonra daha iyi yöntemler kullanmaya başladı ve bu, işe yaradı:
Profesör Dweck;
Heidi (eğitim yardımcısı) sınav sonuçlarımı söylediğinde
ağlasam mı otursam mı bilemedim. Heidi size anlatır, fotoyu
kazanmış gibi görünüyordum (böyle de hissettim)! O kadar iyi
yaptığıma inanamadım! Bu sınavı geçemeyeceğimi düşünüyor
dum. Beni cesaretlendirdiniz.
Asil bir rütbe kazandığımı hissediyorum ama bunu tek ba
şıma kazanmadım.
Prof Dweck, siz sadece teoriyi öğretmiyor
sunuz, siz yöntemi gösteriyorsunuz. Verdiğiniz ders için teşekkür
ederim. Çok değerliydi, belki de Columbia Üniversitesi 'nde öğ
rendiğim en değerli dersti. Tabi, bunu (aynı yöntemleri kullana
rak) her sınavdan önce yapıyor olacağım!
Size çok, çok teşekkür ederim.
(Ve
Heidi ye de)!
Artık çaresiz olmayan,
June
Onlar öğrenmeyi temel alarak düşünüyorlar;
gelişme düşüncesine sahip insanlar, öğrenmenin
birbirinden farklı tüm yolla
rının
farkındalar.
9 1
Telegram: @cinciva
Dr.
Carol S. Dweck
Gariptir, kimya sınıfındaki sabitlenmiş düşünce tarzına sahip öğ
rencilerimiz iyi bir not için neredeyse her şeyi yapacaklardı,
iyi not
alabilmek için sürecin kontrolünü ele almak dışında her şeyi.
Eşit mi Yaratıldık?
Bu, doğru düşünce tarzına sahip bir kimsenin iyi işler yapacağı
anlamına mı gelir? Bütün çocuklar eşit mi yaratılmıştır? Gelin önce
ikinci soruyu ele alalım. Hayır, bazı çocuklar farklıdırlar. Ellen Win
ner, Doğuştan Yetenekli Çocuklar
(Gifted Children)
adlı kitabında
bizlere, dahilerin akıl almaz betimlemelerini sunar. Bu çocuklar
abartılmış yeteneklere ve akıllarından hiç çıkmayan ilgi alanlarına
sahip olarak dünyaya gelmiş gibi görünen, bu ilgi alanlarının aman
sız takibi sonrası inanılmaz başarılı olan çocuklardır.
Michael erken gelişmiş çocuklardan biriydi.
Durmadan, içinde
harfler ve rakamlar olan oyunlar oynardı. Ailesini harfler ve rakam
lar hakkındaki sayısız soruyu cevaplamak zorunda bırakırdı. Şaşırtıcı
bir şekilde çok erken yaşta konuştu, okumaya başladı ve dört işlem
yapmaya başladı. Annesi onun dört aylıkken ''Anne, baba, akşam
yemekte ne var?" diye sorduğunu bildiriyor. On aylıkken süpermar
kette işaretlerdeki yazıları okuyarak insanları oldukça şaşırtmıştı.
Herkes annesinin karnından konuşarak sanki
o konuşuyormuş gibi
yaptığını düşünüyordu. Babası, o üç yaşındayken sadece cebir he
saplamaları yapmadığını ayrıca cebir kurallarını keşfettiğini ve is
patlarını yaptığını söylüyor. Her gün, babası işten eve geldiğinde
Michael onu matematik kitaplarının yanına götürür ve "Baba, hadi
çalışmaya başlayalım" derdi.
Michael özel bir yetenekle dünyaya gelmiş olmalı ama benim
için en göze çarpan özellik onun aşırı
derecedeki öğrenme sevgisi
ve meydan okuma isteğidir. Ailesi onu emek isteyen eylemlerden
alıkoyamadı. Aynısı birçok dahi için de geçerlidir.
92
Dostları ilə paylaş: