BİRLİKTEN DOĞAN GÜÇ - ANA TEMALAR Faşizm, en az iki sebepten dolayı analizi zor bir ideolojidir. Bunlardan birincisi, faşizme, bir ideoloji
olarak herhangi bir anlam atfedip atfedilemeyeceğine dâir arasıra ortaya çıkan şüphedir. Faşizm
mantıklı ve tutarlı bir temelden yoksun olduğu için, Hugh Trevor-Roper’ın da tanımladığı gibi
“dağınık fikirler yığını” (W oolf, 1981, s. 20) olarak görülmektedir. Meselâ Hitler, düşüncelerini sis
tematik bir ideoloji olarak değil, sadece bir dünya görüşü olarak tanımlamaktadır. Bu bağlamda, bir
dünya görüşü mantıklı analiz ve tartışmayı gerektiren bir kavram değil sadece teslimiyet ve bağlılığı
gerektiren tamamıyla dinî bir görüş niteliğindedir. Faşistler, entelektüel anlamda dünyayı anlamayı
sağlayan teori ve düşüncelerle ilgilenmediler çünkü politik hareketliliği sağlayacak düzeyde kapasi
teye sahiptiler. Bununla birlikte, aşağıda açıklandığı gibi, fikirlere değil eyleme; akla değil ruha ya
pılan karakteristik faşist vurgunun kendisi, Aydınlanma’nm rasyonalist yaklaşımı karşısında gerici
bir tepki olarak başlı başına entelektüel ve felsefî bir değişimin ürünüdür.
İkincisi faşizm, bir fenomen olarak öyle karmaşık bir hâl almıştır ki, onun temel ilkelerini ya
da faşizmin alt sınırlarını belirlemek mümkün olmadığı için bazen “genel (generic) faşizm” olarak
bile adlandırılır. Faşizm nerede başlar ve nerede biter? Hangi rejimler ve hareketler gerçek anlamda
faşisttir? İmparatorlukJaponyası mı, Vichy Fransası mı, Franco’nun İspanyası mı, Peronun Arjan-
tini mi ya da Hitler’in Almanyası mı faşist olarak sınıflandırılabilir? Bu bölümün son kısmında ele
alındığı üzere, Fransadaki milliyetçiler gibi çağdaş radikal sağ gruplar ve faşizm arasındaki bağlantı,
tartışma konusudur. Bu gruplar faşist, neo-faşist, post-faşist ya da aşırı milliyetçi midir?
Faşizmin ideolojik tabanını, Ernst Nolte (1 9 6 5 ), sınırları aşmaya karşı durmak; A. J. Gregor
(1969), tamamen karizmatik toplum oluşturmak; Roger Griffin (1993) aşırı milliyetçiliğin yeni
den doğumu; Roger Eatwell (1996), radikal bütüncül nasyonel üçüncü yol olarak tanımlamaya
çalışmışlardır. Şüphesiz her birisi faşizmin önemli bir yönünü öne çıkartsa da, tamamen şekilsiz
faşist ideolojiyi tek cümlede formülleştirecek bir fenomen olarak ortaya koyamamaktadır. Belki ya
pabileceğimiz, ana temalarını bir araya getirerek faşizmin yapısal temellerini belirlemek olacaktır.
Bunlardan öne çıkan önemli başlıklar şunlardır:
►
Anti-rasyonalizm
►
Mücadele
►
Liderlik ve Elitizm
►
Sosyalizm
►
Aşırı milliyetçilik