01 tutunamayanlar



Yüklə 1,87 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə28/43
tarix02.01.2022
ölçüsü1,87 Mb.
#37691
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   43
oc49fuz-atay-tutunamayanlar

19

12 Şubat 19...

Bugün  üniversiteye  uğradım;  asistan  bir  arkadaşı  görmek

için. Son günlerde kendimi yorgun hissediyorum. Daireden

erken  çıktım  bu  yüzden.  Durağa  doğru  yürürken  eve  git-

mek istemedi canım. Güner’e de uğramamıştım uzun süre-

dir. Nedense yol çok uzun geldi bana. Kendimi sürükleye-

rek  attım  oraya.  Galiba  bu  dergi  işi  beni  yordu.  O  zaman-

dan beri kendime gelemedim. Emekli ihtiyarlar gibi herke-

se ağrılarımdan yakınıyorum. Şakaya getirerek söylüyorum

tabii. Herkesle birlikte gülüyorum durumuma. Daha doğru-

su, güler gibi yapıyorum. Benimle birlikte oldukları zaman

genellikle gülerler. Öyle alıştırmışım. Kimi görsem, seni an-

dık  geçen  gün:  bilsen  ne  kadar  güldük,  der.  İki  yıl  önce,

birlikte  içerken  ne  demiştin,  hatırlıyor  musun?  diyorlar.

Hatırlamıyorum. Onlar hatırlıyor. Tekrar anlatıyorlar. Anla-

tırken bile dayanamayıp gülüyorlar. Ben gülecek bir şey gö-

remiyorum  ortada.  Duruma  uygun  bir  söz  etmişim:  eski-

miş,  geçmiş.  Üstelik  böyle  aptalca  bir  söz  söylemiş  oldu-

ğum için utanıyorum. Aklı başında bir insan, beni bu arka-

daşlarımdan  öğrense  kim  bilir  ne  can  sıkıcı  bulur.  Ben  de

öyle buluyorum. Bana böyle birinden bahsetseler, tanışmak

bile  istemem.  Ciddi  konularda  karşıma  yalçın  dağlar  gibi

çıkan  insanlar,  gülmeye  sıra  gelince  teslim  oluyorlar  he-

men. Bu işi de bana bırakıyorlar. Sen de bununla teselli et

kendini, diyorlar herhalde. Bu ayrıcalığı bana verenler cahil

insanlar tabii. Bilgiçler bu mesele üzerinde durmuyorlar bi-

le. Ya da güldürme hevesimi alay konusu yapıyorlar. Dergi-

de herkes bir işle meşgul oluyordu; herkes bir işten anlıyor-

du; herkes bir işten sorumluydu. Bana da espri uzmanı adı-

nı  taktılar.  Güldürmek  isterken  gülünç  olmak.  Ancak  be-

nim başıma gelir böyle acıklı durumlar. Beni yanlarında do-

591



laştırdıkları için onlar adına utanıyorum. Gene de gülüyor-

lar  sözlerime.  Aptalca  buldukları  için  gülüyorlar  elbette.

Fakat gülerken sanki öyle değilmiş gibi davranıyorlar. Son-

ra oturup benim eleştirimi yaptıkları zaman çıkıyor aptallı-

ğım ortaya. Güldürü, mantığın yanında güçsüz kalıyor. Gü-

lünecek sözlerin de bir seviyesi olmalı, diyorlar. Ayağı takı-

lıp yere düşen adama da kendini tutamayıp gülermiş insan.

Bu bakımdan haklı buluyorum onları. Birçok durumda ger-

çekten takılıyorum: o zaman da gülüyorlar bana. İşte böyle

durumlarda onlar adına daha çok utanıyorum. Onları gül-

dürmek  için,  espri  uzmanı  olmaya  ihtiyaç  kalmıyor.  Bana

ad  takılmasını  pek  sevmem.  Aşırı  duygululuk  gösteren  in-

sanlara  ad  takarlar;  ya  da  taktıkları  adı  yüzüne  söylerler.

Haksız  adlar  taktıkları  da  olmuştur  bana.  Ortaokulda  da

maymun  derlerdi.  Aynaya  bakardım:  maymuna  benzer  bir

yüz  göremezdim.  Üstelik  bu  adı  bana  takan  çocuk,  sınıfın

en çirkinlerinden biriydi. Sonra onu görüp bunun sebebini

sorma fırsatını bulamadım.

Evet bu yüzden, yorgunluğumu anlatamıyorum kimseye.

Yakınmalarımda  ince  bir  alay  görüyorlar.  Bu  inceliği  bana

yakıştıranlar  tabii  cahil  insanlar.  Ötekilerle  artık  görüşmü-

yorum.  Darıldım  onlara.  Onlar  bu  dargınlığımın  farkında

değil  tabii.  Kapıdan  çıkıp  gidince  hemen  unutuluyorum.

Bir  de  benimle  uğraşacak  vakitleri  yok.  Çünkü  uğraşmaya

değmiyorum.  Ben  de  darıldım  onlara  işte.  Yolda,  onlardan

birini görünce, sıkılarak gülümsüyorum. İçimden geçenleri

saklamak istiyorum. Onların içinden ne geçtiğini anlayamı-

yorum;  yüzlerinden  belli  olmaz  ki  duyguları.  Bu  nedenle,

yüzlerini  görmek  içime  sıkıntı  veriyor.  Sıkıntıma  onlar  se-

bep oldu sanki. Hepsi de sanki hiçbir şey olmamış gibi ra-

hatça yürüyor yolda. Karşıdan karşıya emin adımlarla geçi-

yorlar.  Günlük  yaşayışlarını  sürdürüyorlar.  Galiba  yalnız

ben yoruldum. Ve bu yorgunluğumu yaşamak zorundayım.

592



Güner’i severim. Bizim Ayı Güner’le karışmasın diye, Kö-

pek Güner deriz ona. Turgut takmıştı bu adı. Yüksek mate-

matik  notlarını  Turgut’a  vermemişti  Güner.  İnsafsızdır  şu

Turgut.  Ben  de  öyle  bilinirim  üniversitede.  Aşağılık  oldu-

ğum  buradan  belli.  Ortaokulda  çektiğim  bunca  sıkıntıdan

sonra ben de bu vahşete katıldım. Bana ad takılınca olmu-

yor  da  Güner’e  takılınca  oluyor.  Ben  ne  biçim  yaratığım?

Güner’le  otururken  Kenan  geldi:  Alaman  Japonu  Kenan.

Almanca bilmediği için, Güner’e yazdırır Almanya’ya gön-

derdiği  iş  isteyen  mektuplarını.  Bütün  isteği  Almanya’da

bir  iş  bulmak:  tertemiz  caddelerde  dolaşmak,  birbirini  al-

datmayan insanların arasında yaşamak. Kenan’a çok saldı-

rırım  bu  Alamancılığı  yüzünden.  Ufak  tefek  olduğu  için

Alaman Japonu diyoruz ona: iki millet de çalışkan ya! Ke-

nan’a  gene  yüklendim:  “Üniversitede  okurken  ders  çalış-

maktan fırsat bulup da bir türlü öğrenemediğin mühendis-

liğin de ne olduğunu kavrarsın orada,” dedim. Bu sefer ar-

tık tamammış. Bütün işleri düzene girmiş. Yakında gidiyor-

muş.  Ben  de  böyle  bir  hevesle  avunmak  isterdim.  Sen  de

gel,  dediler.  Yollarda  kalacağımı  söyledim:  bütün  hastalık-

larımı  sayıp  döktüm.  Beni  gerçekten  zayıf  ve  yorgun  bul-

dular. Biraz oturduk. Bildiğimiz anıları yüz kere tekrarladık

birbirimize. Önce, sıkıntıdan bunaldığımı sanıyordum. Fa-

kat  güçsüzlüğüm  artıyordu.  Hastalandığımı  hissediyor-

dum.  Eve  gidip  yatacağımı  söyleyerek  kalktım.  Beni  hiç

böyle görmemişlerdi. Dinlenmemi tavsiye ettiler. Üniversi-

tenin  kapısında  bir  otomobile  binerek  hemen  eve  gittim.

Anneme  hasta  olduğumu  söyledim.  Soyunup  yatağa  gir-

dim.  Uyumağa  çalıştım.  Akşama  doğru  ateşim  yükseldi.

Göğsümde bir sıkışma hissediyordum. Uykusuz ve rahatsız

bir gece geçirdim.

593




Yüklə 1,87 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   43




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin