HALK SAĞLIĞI ALANINDA 2010 YILINDA YAPILAN TIPTA UZMANLIK TEZ ÖZETLERİ
1-İlköğretim öğrencilerinde fizik büyüme-gelişme ve bunu etkileyen etmenler [Physical growth- development and effecting factors among elementary school children] /İlknur Vatan
Danışman:Prof. Dr.Hamdi Aytekin
Yer Bilgisi:Uludağ Üniversitesi-Tıp Fakültesi-Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Konu Başlıkları:Halk Sağlığı
Onaylandı,Tıpta Uzmanlık,Türkçe,2010,88 s.
TEZ NO:307251 tam metin var YÖKSİS
Özet:
Çocukluk çağı obezitesi, sıklığı gittikçe artmakta olan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Bu çalışmanın amacı ilköğretim okullarında okuyan öğrencilerde obezite, fazla kiloluluk, zayıflık, bodurluk sıklığının saptanması ve etkileyen etmenlerin değerlendirilmesidir.
Nilüfer ilçe Merkezi’ndeki İlköğretim Okullarında okuyan, toplam 2871 çocuk çalışmaya dâhil edildi. Çocuklara aileleriyle beraber yanıtlamak üzere, demografik durum, sosyoekonomik durum, beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivite durumu ve obeziteyi etkilediği düşünülen etmenlerle ilgili anket formları dağıtıldı. Çocukların boy ve kilo ölçümleri yapıldı. Yaşa göre boy, yaşa göre VKİ, yaşa göre ağırlıkları WHO anthroplus 2007 programı kullanılarak değerlendirildi.
Çalışmamızda obezite, fazla kiloluluk ve bodurluk prevalansı sırasıyla %12.6, %22.3, %1.5 olarak saptandı. Yaş, cinsiyet, doğum ağırlığı, fiziksel aktivite durumu, okula gitme şekli, öğün aralarında atıştırma, ebeveynlerin obez olması, öğrenim seviyesi, ekonomik durumun iyi olması gibi faktörler çocuğun obez olmasıyla ilişkili bulundu.
Obezite sıklığı dünyada olduğu gibi ülkemizde de artmaktadır. Çocukluk çağı obezitesi ileride kronik hastalıklara zemin hazırlaması ve önlenebilir olması nedeniyle önemlidir. Obeziteden korunma; önlenebilir risk faktörlerinin (diyet ve fiziksel aktivite düzeyi) hayatın erken dönemlerinde okulda, ailede ve toplumda kontrolünü gerektirmektedir.
2-Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde hasta bakımında görev alan hemşire ve personelde bel ağrısı sıklığı ve etkileyen etmenler [The prevalance of low back pain and effecting factors in nurses and staff who directly work in patient care at Hospital Kocaeli University] /Selim Yüksel
Danışman:Yrd. Doç. Dr.Çiğdem Çağlayan
Yer Bilgisi:Kocaeli Üniversitesi-Tıp Fakültesi-Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Konu Başlıkları:Halk Sağlığı-
Onaylandı,Tıpta Uzmanlık,Türkçe,2010,104 s.
tez no:272739 tam metin var YÖKSİS
Özet
Bu çalışmada Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde hasta bakımı hizmetlerini yürüten hemşire ve temizlik personellerinde bel ağrısı sıklığını saptamak ve etkileyen etmenleri araştırmak amaçlanmıştır.
Araştırma Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hasta bakımında görev alan 483 hemşire ve temizlik personelinden 443 kişide (%91.7) çok sorulu görüşme formları aracılığıyla yürütülen kesitsel tipte bir araştırmadır.
Araştırmamızda çalışanlarda sosyodemografik özellikler, çalışma yaşamına ait özellikler, iş ortamı ve yapılan göreve ait özellikler, iş doyumu, iş dışı yaşam, sağlık durumu özellikleri, bel ağrısı varlığı ve bel ağrısı tarifleyenlerde “Oswestry Bel Ağrısı Ölçeği” ile tariflenen ağrının meydana getirdiği engellilik araştırılmıştır.
Tüm çalışanlarda son üç ayda bel ağrısı mevcudiyeti %67.5, son 1 yılda %76.7 yaşam boyunda ise %81.0 olarak bulunmuştur. Hemşirelerde bel ağrısı sırasıyla %73.5, %83.2, %86.4 sıklığında görülmektedir. Temizlik personelinde ise %57.3, %65.9 ve %72.0 olarak bulunmuştur.
Bel ağrısı olanlarda OBAÖ’ne göre tariflenen ağrının meydana getirdiği engellilik araştırılmış; tüm çalışanların %38.1’inde bel ağrısının bir engellilik yaratmadığı %49.7’si hafif, %11.5’inde orta %0.7’sinde ise ciddi olduğu tespit edilmiş, tam engellilik tespit edilememiştir.
Araştırmamızda tüm çalışanlarda kadın olanlarda, düşük eğitim düzeyinde, memur ve hastane ile sözleşmeli olanlarda, evde beli zorlayan aktivite olanlarda, sağlığı kötü algılayanlarda, kronik hastalık mevcudiyeti olduğunu ifade edenlerde, sigara içenlerde , iş doyum azlığı olanlarda bel ağrısı sıklığı daha fazla bulunmuş olup bu özelliklerde istatiksel olarak anlamlılık bulunmuştur. Tüm çalışanlarda iş ortamı ve yapılan görevler 26 başlık altında sorgulanmış olup 22 başlıkta istatistik anlamlılık tespit edilmiştir. Araştırma formumuzdaki İş ortamı ve yapılan görevlerin tariflendiği 4 bölüm 26 sorudan oluşan kısmın yapılan faktör analizi ile iş ortamı ve yapılan görevlerin bel ağrısını %63.7 oranında açıklayabildiği bulunmuştur. (güvenilirlik katsayısı alpha: 0.86).
Sonuç olarak araştırmamızda bel ağrısı sıklığı yüksek boyutlarda saptanmıştır. Bu araştırma ile iş dışı yaşam etmenleri ile beraber iş hayatı sorgulanarak bel ağrısına neden olan etmenler tanımlanmış, temel bilgilere katkıda bulunulmaya çalışılmıştır.
3-Adana ili toplumsal destek merkezi kayıt tabanlı 7-15 yaş grubu çalışan çocukların sağlık ve sosyal durumlarının değerlendirilmesi [Analysis of the working children aged between 7-15 from adana province social support center] /Olga Eker Özdener
Danışman:Doç. Dr.Ferdi Tanır
Yer Bilgisi:Çukurova Üniversitesi-Tıp Fakültesi-Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Konu Başlıkları:Halk Sağlığı
Onaylandı,Tıpta Uzmanlık,Türkçe,2010,140 s.
tez no:247206 tam metin var YÖKSİS
Özet
Amaç: Çocuk işçiliği, önemli bir halk sağlığı sorunudur. Bu araştırmada, çocuk işçiliği üzerine etkili olan faktörlerin saptanması, ayrıca çocuk işçilerin sağlık durumlarının belirlenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Araştırma, tanımlayıcı olarak planlanmıştır. Örneklem; 71’i (% 20,0) Adana Toplumsal Destek merkezine kayıtlı çocuklardan, 279’u (% 80,0) bu çocukların arkadaşları, akrabaları ve iş arkadaşlarından olmak üzere 7-15 yaş arası toplam 350 çocuktan oluşmuştur. Çalışmanın veri toplaması Eylül 2007-Aralık 2008 tarihleri arasında yapılmıştır. Araştırmanın bağımlı değişkeni olarak çocuk işçiliği, bağımsız değişkenleri olarak; ailenin ve çocuğun sosyodemografik özellikleri, çocukların çalışma hayatlarıyla ilgili özellikler, sosyal aktiviteleri, eğitim süreçleri, fiziksel gelişim ve sağlıkla ilgili özellikleri alınmıştır. Anlamlılık p<0,05 ‘tir. Analiz için SPSS 11.5 ve Epi-Info programı kullanılmıştır.
Bulgular: Çalışmamıza katılan çocukların % 28,6’sı tarım, % 28,6’sı mobilya, % 42,8’i sokak sektöründe çalışmaktadır. % 76,9’u erkek, % 23,1’i kız çocuğudur. Çocukların ailelerin % 37,7’sinin sosyal güvencesi yoktur. Babaların, annelere göre eğitim düzeyi daha yüksektir. Ailelerin % 54,2’sinin göç etme nedeni iş aramaktır. İlk işe başlama yaşı erkek çocuklarda “5”, kız çocuklarda “6” yaştır. Çocukların % 61,4’ü ailesine katkı sağlamak amacıyla işe başlamıştır. Çocukların % 48,3’ü istismara uğramıştır. Çocukların %49’4’ü gelirinin hepsini ailesine vermektedir. Çocukların % 61,4’ünün Vücut Kitle İndeksi zayıf grubundadır. Çocukların % 92,6’ünde hastalık saptanmıştır. En sık saptanan hastalıklar; diş çürüğü, cilt hastalıkları, üst solunum yolu enfeksiyonlarıdır.
Sonuç: Çocuk işçiliği alınan önlemlere, uzun süredir verilen mücadeleye rağmen saptanan özellikleriyle aynen devam etmektedir. Çocuk işçiliği ile mücadele etmek konusunda günümüzde de hükümetlere, işçi ve işveren sendikalarına, sivil toplum örgütlerine, işverenlere ve toplumun her kesimine büyük görevler düşmekte, hatta giderek artmaktadır. Çocuk işçiliği konusunda daha radikal çözünler aranmalı ve sektörler arası işbirliği oluşturularak ortak bir duruş ve politik kararlılık sergilenmelidir.
Anahtar sözcükler: Çocuk işçiliği, çocuk istismarı, çocuk sağlığı
4-Eskişehir'de bir sağlıklı kalp programı uygulaması [A special healthy heart program application at the Eskisehir district.] /İnci Arıkan
Danışman:Prof. Dr.Selma Metintaş
Yer Bilgisi:Eskişehir Osmangazi Üniversitesi-Tıp Fakültesi-Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Konu Başlıkları:Halk Sağlığı
Onaylandı,Tıpta Uzmanlık,Türkçe,2010,104 s.
tez no:247452 tam metin var YÖKSİS
Özet
Çalışma Eskişehir’in Çukurhisar (müdahale) ve Muttalip (kontrol) mahallelerinde, yarı deneysel müdahale çalışması tipinde, halkta Kalp Damar Hastalıkları (KDH) konusunda uygun davranış değişikliği sağlamak amacıyla Ocak 2008-Kasım 2009 tarihleri arasında iki aşamalı olarak planlandı. Müdahale için çok çeşitli eğitim materyalleri hazırlandı. Her iki bölgede bireylere Framingham risk faktörlerinin ve 10 yıl içinde KDH geçirme riskinin yazıldığı katılım formları dağıtıldı. Diğer eğitim materyalleri ise müdahale bölgesine dağıtıldı. Birinci aşama 2766 kişide, ikinci aşama 778 kişide gerçekleşti. Birinci aşamada Framingham Risk puanının %10’un üzerinde olma sıklığı kontrol bölgesinde erkeklerde %22.9, kadınlarda %14.9, müdahale bölgesinde erkeklerde %26.2, kadınlarda %18.1 olup puanlama açısından erkek ve kadınlarda kontrol ve müdahale bölgeleri arasında bir fark bulunamadı (p>0.05). Müdahale sonrasında sigara içme, fazla tuz ve et tüketiminde, uygunsuz sebze ve meyve ile yağ tüketiminde, sedanter yaşayanlarda ve total kolesterol seviyesinde müdahale bölgesinde anlamlı azalmalar, kontrol bölgesinde yalnızca uygunsuz sebze-meyve tüketimi azalırken, sedanter yaşayanların arttığı saptandı (p<0.05). Kontrol bölgesinde Beden Kitle İndeksi, bel-kalça çevresi, trigliserid seviyesinde, sistolik ve diyastolik kan basıncı ortalamalarında artma meydana gelirken, müdahale bölgesinde bu risk faktörlerinden diastolik kan basıncı dışında diğerlerinde azalma bulundu (p<0.05). Framingham risk puanlamasına göre II.aşamada müdahale bölgesinde erkeklerde %15.4, kadınlarda %10.2’lik bir azalma saptanırken, kontrol bölgesinde erkeklerde %8.2, kadınlarda %3.8’lik bir artış bulundu (p<0.05). Yirmi yaş üzeri bireylere KDH ve risk faktörleri açısından eğitim verilmesinin KDH risk faktörlerinin azaltılmasında etkin bir yöntem olduğu bulundu
5-Elazığ kent merkezinde bulunan ortaöğretimde okuyan öğrencilerde obezite sıklığı ve etkileyen
faktörlerin incelenmesi [An examination of obesity frequency and its affecting factors of the students of high schools in the Elazig city center] /Berrak Yıldırım
Danışman:Yrd. Doç. Dr.A. Ferdane Oğuzöncül
Yer Bilgisi:Fırat Üniversitesi-Tıp Fakültesi-Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Konu Başlıkları:Halk Sağlığı
Onaylandı,Tıpta Uzmanlık,Türkçe,2010,74 s.
tez no:248296 tam metin var YÖKSİS
Özet
Obezite, çocuk ve adolesanların %25-30’unu etkileyen önemli bir beslenme problemidir. Bu yaş gruplarına ait obezite prevelansı özellikle gelişmiş ülkelerde olmak üzere, tüm dünyada bir artış göstermektedir. Bu çalışma Elazığ kent merkezinde bulunan ortaöğretim okullarında okuyan öğrencilerde obezite sıklığını ve etkileyen faktörleri incelenmek amacıyla yapılmış tanımlayıcı bir çalışmadır.
Gerekli izinler alındıktan sonra Elazığ kent merkezinde bulunan 35 ortaöğretim okulundan 9, 10, 11 ve 12. sınıfları olan 28 okulun tümü araştırma kapsamına alınmıştır. Her okulun 9, 10, 11, 12. sınıflarından birer şube basit rastgele örneklem yöntemi ile belirlenmiştir. Bu sınıflarda öğrenim gören 2722 öğrencinin 2201’ine ulaşılmıştır. Araştırmacı tarafından hazırlanmış olan genel demografik özellikler ve obezite faktörleri ile ilgili olabilecek soruları içeren anket formu direkt gözlem altında uygulanmıştır. Yine araştırmacı tarafından boy ve ağırlık ölçümleri yapılmıştır.
Araştırmaya katılan öğrencilerin yaş ortalaması 16.30±1.28 olup, %55.3’ü erkek, %44.7’si kızdır. Babalarının %6.0’ının, annelerinin ise %22.0’ının okur-yazar olmadığı belirlenmiştir. Öğrencilerin %85.6’sı il merkezinde yaşamaktaydı. Obezite sıklığı %13.5 bulunmuştur. Bu oranın %13.2’si erkek, %0.3’ü kız öğrencidir (p<0.05). Öğrencilerin VKİ değerleri ile cinsiyet arasında erkek öğrenciler lehine anlamlı ilişki bulunmuştur. VKİ değerleri ile aile gelir düzeyi, ailenin eğitim düzeyi, aile tipi, televizyon ve bilgisayar karşısında geçirdikleri zaman arasında anlamlı ilişki bulunmamıştır. Bisiklete binme, kahvaltı yapma, kantinden tüketilen yiyecek-içecek türü ve haftalık süt ve süt ürünleri tüketimi ile VKİ değerleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur.
Sonuç olarak Elazığ İl Merkezi ortaöğretim okullarında okuyan erkek öğrencilerde obezite prevalansı anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Adölesan dönemde ağırlık artışı izlenmeli ve kontrol altında tutulmalı, yeterli ve dengeli beslenme, fiziksel aktivite, televizyon ve bilgisayar karşısında vakit geçirme konusunda okul ve aile eğitimi yoluyla sağlıklı yaşam desteklenmelidir.
Anahtar kelimeler: obezite, adolesan, öğrenciler, beslenme
6-Trakya Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde 2007 yılı bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıkların bildirim durumu, bildirimle ilgili sorunlar ve çözüm önerileri [Notifying of communicable diseases of Trakya University Health Research and Practice Centre in 2007, problems about notifying and suggestions of solution] /Nagihan Kartal
Danışman:Prof. Dr.Faruk Yorulmaz
Yer Bilgisi:Trakya Üniversitesi-Tıp Fakültesi-Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Konu Başlıkları:Halk Sağlığı
Onaylandı,Tıpta Uzmanlık,Türkçe,2010,129 s.
tez no:248610 tam metin var YÖKSİS
Özet
Bu çalışmamızda 2007 yılında, Trakya Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi'ne yapılan bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalık bildirimlerinin ne düzeyde olduğu incelenmiştir.Sonuçlarımıza baktığımızda; otomasyon sistemine girilen toplam 505 kayıttan, Trakya Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Arşiv Merkezi'ne 89 (%17.63), bunlardan da , Edirne İl Sağlık Müdürlüğü'ne sadece 50 (%9.90) bildirimin yapıldığı görülmüştür.Benzer çalışmalarda da ortaya konulan bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalık bildirimindeki sorunlar, çalışmamızın sonucunda da kendini göstermiştir.Önceki bölümlerde de vurgulandığı üzere, bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalık bildirimlerinin, ilgili kişilerce yapılması zorunlu tutulmuştur. Bu bildirimlerin yapılması, salgınların önlenmesi, bulaşıcı hastalıklarla etkin şekilde mücadele, bulaşıcı hastalıklarla ilgili sağlık politikalarının belirlenmesi gibi nedenler açısından çok önemlidir.Hasta muayenesinin yapıldığı her ünite ve hasta ile karşılaşan her hekim bu konunun ciddiyeti hakkında bilgilendirilmeli,çeşitli eğitim programları ile bilgileri güncellenmelidir.Bulaşıcı hastalıklarla mücadelenin sadece hekimin görevi olmadığı için tüm hastane personeli de konu hakkında bilinçlendirilmelidir.
7-İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi' nde 28-42. gebelik haftalarında
Dostları ilə paylaş: |