sterd k, b z de mutlu olmaya can atardık. Büyüdükçe p şk nleşt k, ele
avuca sığmaz olduk, g zl kapaklı şlerde ustaydık artık. Daha çocuk
yaşta b le kalçalarımızı sallar, g zlen r, göz kırpar,
göz süzer, erkek
çocuklarla domuz ağıllarının arkasında buluşurduk; soylu
çocuklarmış, aşağı tabakadan çocuklarmış, fark etmezd .
Samanlıkta, çamurda, tezekler n
ç nde,
efend ler m z
ç n
hazırladığımız yumuşacık pöstek döşeklerde yuvarlanırdık. Şarap
taslarında kalan şarabı çerd k. Serv s tabaklarına tükürürdük.
Aydınlık şölen salonuyla loş bulaşık odası arasında aşırdığımız etler
ağzımıza tıkıştırırdık. Geceler n b ze kaldığı tavan arasındak
odalarımızda kahkahadan kırılırdık. El m ze geçen her fırsatı
değerlend r rd k.
Dostları ilə paylaş: