İnsan Doğası Üzerine Bakış Açıları
Liberaller, insan doğasını, bireyde içkin olan ve doğuştan getirilen birtakım niteliklerin toplamı olarak görürler ve sosyal ya da tarihsel koşullara çok az veya hiç yer vermezler. İnsanlar çıkarcı ve kendilerine güveni olan yara tıklardır; ama aynı zamanda akılla yönetilirler ve özellikle eğitim aracılığıyla kişisel gelişimi gerçekleştirebilecek yeteneğe sahiptirler. Muhafazakârlar, insanın esas itibariyle sınırlı ve güvenlik arayışındaki yaratıklar olduğunu düşünürler. İnsan lar bilinene, âşinâ olunana, denenmişe ve sınanmışa yanaşırlar. İnsan rasyonalitesl güvenilir değildir ve ahlâkî yozlaşma her insanın içinde saklıdır. Ancak Yeni Sağ, bencil bireycilik biçimini benimsemiştir. Sosyalistler, insanları esasen sosyal yaratıklar olarak görürüler. insanların kapasiteleri ve davranışları, doğadan çok eğitimle, özellikle de yaratıcı emek tarafından şekillendirilir. İnsanların işbirliği, sosyallik ve rasyonaliteye olan eğilimleri, İnsanî ve kişisel gelişimin geleceğinin önemli/saygı değer olduğu anlamına gelir. Anarşistler, insan doğasını büyük oranda iyimser bir çerçevede ele alırlar, insanların sosyallik, girişkenlik ve işbirliği davranışlarına yönelmiş güçlü eğilimleri vardır; müşterek bir çabayla düzeni muhafaza edebilme yetene ğine sahiptirler; temelde bencil olsalar da rasyonel olarak aydınlanmışlardır. Faşistler, insanların irade ve rasyonel olmayan başka güdüler, özellikle de ulus ya da ırka odaklanmış derin bir sosyal aidiyet duygusu tarafından yönetildiklerini iddia ederler. Kitlelere yakışan sadece itaat ve hizmet etmek olsa da ulusal cemaatin seçkin üyeleri, ulusal veya ırksal davaya adanmakla "yeni insanlar" olarak kendilerini ya ratma becerisine sahiptirler.