10 mg/kg 1-2. gün,
ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011
38
İmmunosupresif tedavi sonrası inhibitörün tam olarak yok
edilmesi inhibitör titresinin <0.6 BÜ/ml ve FVIII aktivitesinin
%50’den yüksek olması olarak tanımlanmaktadır. Tam yanıt alınan
hastaların nüksünü saptayabilmek için izlem göstergeleri ve kontrol
aralıkları Tablo 6’da verilmiştir. İmmunosupresif tedavi kesildikten
sonra nüks oranı %20 dolaylarında olup, yaklaşık 7-9 ayda (1 hafta-
14 ay) görülmektedir.
Tablo 6. Remisyonda olan edinsel hemofili A olgusunda
immunosupresif tedavi kesilmesi sonrası izlem
Remisyon sonrası
aPTZ
FVIII Aktivitesi (%)
<6 ay
Aylık
Aylık
6-12 ay
Her 2-3 ay
Her 2-3 ay
>12 ay
Her 6 ay
Her 6 ay
ÇOCUKLARDA EDİNSEL HEMOFİLİ
Erişkinlerde 1,5/milyon sıklığında olan edinsel hemofilinin
çocuklarda sıklığı yaklaşık 0,045/milyon olarak verilmektedir.
Kanama tipi ve immunosupresyon yanıtı erişkine benzemekle
birlikte, prognoz genellikle erişkinden daha iyidir, inhibitörler
daha çabuk ve daha fazla oranda kaybolur. Spontan tam remisyon
ihtimali de yüksektir, semptom vermeden seyredebilir. Bu nedenle,
çocuk hastalarda immunosupresif tedavi kararının hemen
alınmaması, hastanın takibine ve kanama bulgularının varlığına
göre karar verilmesi önerilmektedir. En yüksek remisyon oranı
infeksiyonla ya da antibiyotik kullanımı ile birliktelik gösteren
olgularda elde edilmiştir (%100). Literatürde, edinsel hemofili tanılı
gebe annelerden doğan bebeklerde (5 vaka), antikorların bebeğe
geçişine bağlı olarak intrakranyal kanama gelişimi bildirilmiştir (3
bebek asemptomatik iken). Bu dönemdeki olguların bebekleri daha
dikkatli değerlendirilmelidir.
SONUÇ
Edinsel hemofili nadir görülen ancak morbidite ve mortalitesi
yüksek bir tablodur. EHA’da en önemli sorun tanının geç konulması
ve hastaların genellikle hematoloji dışı kliniklere yatırılmış olmasıdır.
EDİNSEL HEMOFİLİ A
TANI VE TEDAVİ KILAVUZU
39
İlgili hekimlerin bilgi ve farkındalık düzeyinin artırılması ve hastaların
ivedilikle hematoloji bölümlerine danışılması gerekmektedir.
Bu kılavuzun temel amacı bu konuda farkındalığın artırılması,
ilgili hekimlerin ellerinde kolay uygulanabilir güncel bir belgenin
bulunması ve uygulamaların belli bir standart içinde yapılmasının
sağlanmasıdır.
ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011
40
6>
Dostları ilə paylaş: