Mehmet Şimşir
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi
38 / 2017
274
(Kapani, 1992: 35) hükmî bir şahsiyet (Hülâgü, 1999: 21) haline bürünmekte ve “Devlet” olarak
nitelendirilmektedir. Bu noktalardan hareketle devletin ne olduğu ile ilgili toplumsal bir gereklilik
olmasından hareketle sosyolojik, siyasal, güç ve tasalluta dayalı bir iktidar erki olma gibi açılardan farklı
tanımları yapılmıştır.
†
Buradan da anlaşılacağı üzere “Devlet” basit bir mefhum değil, oldukça girift ve
çeşitli fikir unsurlarından mürekkep (Başgil, 1946: 981; Davutoğlu, 1994: IX/235-240) bir yapıdır.
Toplumlar, “Devlet”in ortaya çıkışı ve gelişmesindeki iç ve dış etkenler
‡
nedeniyle çok çeşitli devlet
yönetim şekillerini tecrübe etmişlerdir. Kabile devletlerinden kent devletlerine, fetih devletlerinden ulus
devletlerine, teokratik devletlerden sosyalist devletlere, monarşik devletlerden meclisli devletlere,
demokratik devletlerden halk devletlerine, imparatorluk devletlerinden feodal devletlere vb.
Dostları ilə paylaş: