NOTLAR 297
tastamam uyuşur: o olmadan hiçbir bilgi mümkün değildir; doğrunun
objesi, doğru olduğu için gerçektir.
Önerme I’den XV’e kadar. -Gerçek varlıkların bütününü içine almak
üzere tek ve sonsuz Tanrının varoluşunun ispat edildiği
Ethujue’in bu ilk
parçası,
Court Traite'nin ilk faslı ve bu eserin Ek bölümü ile karşılaştırıl
malıdır; görülecektir ki özel olarak Spinoza’nın
Ethique’de kanıtladığı
önermelerden birçoğu Ek de aksiyom şeklinde bildirilmiştir.
Önerme I. - Bu önermede ve ondan sonra gelenlerde
Substantia ke
limesini ben bir Cevher diye çeviriyorum. Spinoza gerçi, cevherin yani
soyut olmadan kendi başına kavranan varlığın özeliklerini, tek bir cev
herin var olduğunu kanıtlamadan önce ortaya koyuyor. (Yalnız önerme
10’un scolie’sinin sonunda ilk defa olarak cevherin birliği kavramı meyda
na çıkıyor ki, bu önerme 14’ün birinci önerme sonucunun konusudur.
Belirsizlik işaretinin (
article) kullanılması suretiyle Spinoza’nın cevher
ile genel olarak Varlık arasında gördüğü farkı daha iyi işaret ediyorum.
Önerme VIII, scolie II. - Bu scolie fark edilecek derecede önerme
7’ye bağlanıyor; Freudenthal,
Studien’de bu fikirlerini ifade ediyor (
Zeit-
schrift für Philosophie,
Bd. 108, s. 251). Gebhardt bununla birlikte daha
önce
Etika’nın ilk yazılışında (yani Glazemaker’in Hollanda diline yaptığı
çeviriye esas olarak yazılışta) bu scolie, kendisine
Opera Posthuma’da ve
rilen ve onu önerme 15’in scolie’sinde zikreden Spinoza’nın önerme 8’in
ikinci scolie’si dediği yeri işgal ediyordu. İlk sekiz önerme zaten bir bütün
teşkil ediyor: bu, cevher için verilen tanımdan doğrudan doğruya çıkan
sonuçların bir açıklamasıdır
(Exposition). Sonra önermelerin arkasından
sanki bir kesinti
(coupure) geliyor. Spinoza, probleme henüz girmemiş
olan kimselerin anlayacağı
bir şekle koymak üzere, fikirlerin sert bir zincir
lenmesine zarar verecek olan açıklamalar yapıyor ve bunları önerme 7’den
sonraya koyuyor. Spinoza’nın kendisinin bu konuda verdiği şerh için
31’inci mektuba bakın.
Önerme XI ve scolie’si. - a) Spinoza, gerçekten, Tanrının varlığının
dört kanıtlamasını veriyor; 1. - Tanrının özünün göz önüne alınmasına
dayanan birinci kanıt ki, orada onun var olmayışının imkânsızlığı sonu
cu çıkarılıyor.
2.- Eğer bir şey var değilse, bu onu imkânsız kılan bir iç ya da dış
nedenin bulunmasındandır şeklindeki ilkeye dayanan ikinci bir kanıt (ka
nıtlama II); gerçekten bu kanıt hiçbir şey imâl etmeyen zihin içindir.
298 ETİKA
Zorunlu ile imkânsız arasında orta terim yoktur. (Zihin Reformu Kitabı
na bkz. 34).
3. - Eğer sonsuz varlık var değilse sonlu bir şeyin varoluşunun imkân
sızlığına dayanan
a posteriori üçüncü kanıt (kanıtlama III) ; eğer bir şey
varsa, kendi kendisine zorunlu olarak bir varlık vardır; eğer bu varlık var
değil idi ise, hiçbir şey onu var olduramaz. O zaman hatta mümkünler
bile yoktur;
duyusal tecrübe, hayal gücü de var olmayacaktır.
4. - a) Birincinin olumlu şekle konulmasından ibaret olan ve bütün
başkalarının cevherini içine alan dördüncü kanıt (kanıtlama IV): Tan
rının özü zorunlu olarak varlığı kuşatır.
Tanrının varlığı hakkında Spinoza’nın kanıtları “Preuves Spinozistes”
adı ile Lagneau’nun yazısına bakınız
(Revue de Métaphysique et de Morale,
1896, s. 402). Ayrıca aynı dergide M. Andler’in, Brunschvicg ve V. Del
bos’un Spinoza’ya dair eserleri dolayısıyla yazdığı makaleye bakınız.
b) Sayfa 44, satır 4’te
“ad quas plura pertiners concipiunt" cümle parçasını
“sahip olma bakımından daha zengin olarak tasarlasınlar” şeklinde çe
virdim. Saisset daha serbest olarak “tabiatı daha karmaşık olan şeyler”
diye çevirmiştir. Bir şeye sahip olmak, ondan anladığım anlamda, olum
lanabilen her şeyi içine alır.
Dostları ilə paylaş: