Faber:
— Hiç değilse, doğru yolda bir aptallık yaptın, dedi, Öldüğünü sanıyordum. Sana verdiğim
audio-kapsül...
— Yandı.
— Yüzbaşının seninle konuştuğunu duydum, sonra birden sesler kesildi. Neredeyse çıkıp
seni
arayacaktım.
— Yüzbaşı öldü. Audio-kapsülü buldu, sesini dinledi, seni bulmaya çalışacaktı.
Alev makinesiyle onu
Öldürdüm.
Faber birden oturdu ve bir müddet konuşamadı. Montag:
— Bütün bunlar nasıl oldu?, dedi. Geçen akşam her şey iyiydi, bu
gece boğulmak üzere olduğumu
görüyorum. Bir insan kaç kere yıkılır da hâlâ sağ kalabilir? Nefes alabiliyorum. Beatty öldü,
bir zamanlar
dostumdu ve Millie gitti, karım
olduğunu düşünüyorum, ama şimdi hiç bir şeyden emin değilim. Ev
tamamen yanıp kül oldu. İşim yok ve kaçağım. Yolda gelirken birkaç kitabımı bir itfaiyecinin evine
sakladım ve ihbar ettim. Bütün bunları sadece bir haftada yaptım î
— Yapman gereken şeyleri yaptın. Uzun zamandan beri yapılması gereken şeyleri yaptın.
—- Evet buna inanıyorum, eğer inanacağım başka şey yoksa. Olması gereken şey
bugüne kadar
saklanmış. Uzun zamandan beri bir şeyler sakladığını hissediyordum. Demek ki bunlarmış. Acaba nasıl
oldu da açığa vurmadım? işte çimdi, senin de hayatmı yıkmak için buradayım.
Beni buraya kadar takip
edebiürler.
Faber:
— Yıllardan beri ilk defa yaşadığıma fark ediyorum,
— 122 —
dedi. Uzun zamandan beri yapmam gereken işi şimdi yaptıgmıı hissediyorum. Hiç korkmuyorum/ BelM
de yaptığım işin doğruluğuna inandığım için korku duymuyorum. Belki yaptığım işten ötürü sana karşı
korkak davranmak istemediğim için korkmuyorum.
Daha atak, daha cesur işlere girişmek istiyorum.
Tekrar korkak olmak istemiyorum. Planın nedir?
— Kaçışa devam.
— Savaş ilân edildiğini biliyor musun?
— Duydum, İhtiyar adam:
— Garip değil mi?, dedi. Kecıdi başımız dertte olduğu için savaşı umursamıyoruz.
— Düşünmeye vaktim almadı. Cebinden yüz dolar çekti»
—Bunu almanı istiyorum. Ben gittikten sonra istediğin gibi kullanablirsin.
Dostları ilə paylaş: