Büzülmesine imkân veriyordu. Montag'ı görünce gülüm-«edi.
— Merhaba!
Montag da «Merhaba» dedikten sonra ekledi.
— Şimdi ne yapıyorsun, bakalım?
— Hâlâ deliyim. Yağmur yüzüme iyi geliyor. Yağmurda yürümeye bayılırım.
-— Ben yağmurda yürümeyi sevmediğimi sanıyorum.
— Deneseydin sevecektin.
— Hiç denemedim. Clarisse, dudaklarını yaladı.
— Yağmurun tadı da güzel.
— Ne yapıyorsun, her şeyi bir
kere deniyor musun T Clarissc, elindeki bir şeye baktı.
— Bazen iki kere.
— Elinde ne var?
-— Öyle sanıyorum ki bu yıbn son karahindibası. Bu mevsimde gimenlerin arasmda bulacağımı hiç
dügünmemiş-
— 22 —
tim. Hiç çenenin aTtına sürülmesini hissettin mi? Bak. Gülerek
çenesini karahindibaya sürdü,
Montag:
— Neden?, diye sordu.
— Eğer çıkarsa aşığım demektir. Çıktı mı? Montag'm bakmaktan başka çaresi yoktu. Clarisse:
— Evet?, diye sordu.
— Çenenin altı sarı oldu.
— Güsel! Şimdi de sende deneyelim.
— Bende bir işe yarayacağnı sanmam.
— îşte.
Montajın engel olmasına fırsat kalmadan kamhindı-bayı çenesinin altına sürdü.
Montag geri çekilince
Clarissc kahkahayı bastı.
— Kımıldamadan dur!
Dostları ilə paylaş: