ABD HEGEMONYASININ SONUÇLARI
II. Dünya Savafl› sonras›ndaki yeni dünya düzeninin bir sonucu olarak görülmemifl
bir bar›fl ve refah seviyesine ulafl›ld›. Elbette, bunun meyvelerinden en fazla gelifl-
mifl ülkeler faydalan›yorlard› ancak fakir ülkeler de ekonomik aç›dan k›smen güç-
lenmekteydiler. Avrupa’n›n büyük k›sm›nda, özellikle Bat› Almanya’da ve Japon-
ya’da yaflanan h›zl› ekonomik toparlanma; ABD taraf›ndan sa¤lanan yard›mlar, ya-
t›r›mlar, güvenlik ve elveriflli politik ortama çok fley borçluydu.
ABD de yeni mevcut durumundan birçok fayda elde etti. Dünyada anahtar pa-
raya sahip olman›n getirdi¤i d›fl politika üstünlükleri ile ABD flirketlerinin dünya
çap›nda faaliyet göstermelerinin sa¤lad›¤› avantajlar bunlar aras›nda say›labilir. An-
cak 1971 y›l›ndan sonra, dünya üretimi ve ticaretindeki pay›nda azalmayla karfl›la-
flan ABD, tek yanl› politikalara yöneldi ve dünya ekonomisini kendi ç›kar›na uy-
gun olarak manipüle etmeyi denedi.
Sovyetler Birli¤i de kendi hâkimiyet alan› içinde bir hegemon güç olarak görülebilir mi?
127
5. Ünite - Amerikan Hegemonyas›n›n Ortaya Ç›k›fl›
ABD di¤er ülkeleri yeni
kurulan liberal dünya düzeni
içinde yer almaya ikna
etmek için onlar›n
güvenli¤ini sa¤lamay›
üstlendi. Buna yönelik
olarak NATO kuruldu.
S O R U
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
DÜfiÜNEL‹M
SIRA S‹ZDE
S O R U
DÜfiÜNEL‹M
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
SIRA S‹ZDE
AMAÇLARIMIZ
AMAÇLARIMIZ
N N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
‹ N T E R N E T
‹ N T E R N E T
M A K A L E
M A K A L E
4
AMER‹KAN HEGEMONYASININ YÜKSEL‹fi DÖNEM‹:
1958-1970
II. Dünya Savafl›’n›n ard›ndan büyük güç kaynaklar›na hükmetmesine ra¤men
ABD, çok tarafl› ve liberal dünya ekonomisi görüflünü ancak 1958-1959 itibar›yla
hayata geçirebildi. 1948’den 1958’e kadar olan on y›lda dünya ekonomisinde baz›
yeni ve çok önemli özellikler belirdi. Bunlar aras›nda en önemlileri ekonomik ifl
birli¤ine yönelik yeni kurumlar›n ortaya ç›kmas›, Avrupa’daki h›zl› ekonomik bü-
yüme, ABD’nin askerî harcamalar›ndaki art›fl, ABD’nin Üçüncü Dünya’ya yönelik
artan yard›mlar› ve ABD merkezli çok uluslu flirketlerin faaliyete geçmesidir.
Bütün bu faktörler dünyada bir istikrar ve refah döneminin ortaya ç›kmas›na
yard›mc› oldu. Fakat bu faktörler ayn› zamanda, daha sonra görece¤imiz gibi,
ABD’den d›flar›ya önemli miktarda dolar ç›k›fl›na ve sonunda Bretton Woods siste-
minin çöküflüne sebep oldu. fiimdi bu dönemde ortaya ç›kan önemli geliflmelere
bir göz atal›m.
AVRUPA EKONOM‹K TOPLULU⁄U
Bu on y›l boyunca meydana gelen geliflmelerden belki de en önemlisi 1957 y›l›n-
da imzalanan Roma Anlaflmas›’yd›. Fransa, Bat› Almanya, Belçika, Lüksemburg,
‹talya ve Hollanda aras›nda imzalanan bu anlaflmayla, 1 Ocak 1958’den geçerli ol-
mak üzere Avrupa Ekonomik Toplulu¤u (AET) kuruluyordu.
ABD, oluflturdu¤u dünya liderli¤i sisteminde, bu tür ba¤›ms›z güç merkezleri-
nin ortaya ç›kmas›n› teflvik ediyor ve bunun kaç›n›lmaz sonucu olan gümrük tari-
felerinde ayr›mc›l›k ve politik ba¤›ms›zl›¤› kabul edilebilir buluyordu. Ayr›ca ABD;
128
Uluslararas› Ekonomi Politik
1948-1958 döneminde
dünya ekonomisinde
yaflanan geliflmeler bir
istikrar ve refah döneminin
yaflanmas›n› sa¤lad›. Ancak
bu geliflmeler, ayn› zamanda
Bretton Woods sisteminin
çökmesine de sebep oldu.
Resim 5.6
AB fikrinin temelleri 9 May›s 1950 y›l›nda ortaya at›lm›flt›.
9 May›s 1950’de saatler 18:00’i gösterirken Fransa D›fliflleri Bakanl›¤›nda bir bas›n toplant›s› düzenlendi. Dönemin Fransa D›fliflleri Bakan› Robert
Schuman’›n okudu¤u bildirgede Fransa, Almanya ve di¤er Avrupa ülkeleri, “bir Avrupa federasyonunun ilk somut ad›m› olarak, kömür ve çelik üretim-
lerini birlefltirmeye” ça¤r›ld›. Böylece AB’ye giden yolda ilk ad›m at›lm›fl oldu. 1985’te yap›lan AB liderleri Milano Zirvesi’nde ise 9 May›s’›n Avrupa
Günü olarak kutlanmas› kararlaflt›r›ld›.
Kaynak: http://www.dw.de/avrupal›lar-avrupa-gününü-kutluyor/a-2521734.
Sovyetler Birli¤i ile iliflkilerinde Alman gücünün yan›nda olmas›n› ve bu gücün di-
¤er Avrupa devletleriyle uzlaflma hâlinde olmas›n› tercih ediyordu. Bu konuda ilk
ad›m, 1948 y›l›nda Belçika, Lüksemburg ve Hollanda’n›n bir gümrük birli¤i olufl-
turmalar›yla at›ld›. Daha sonra 1950 y›l›nda, Alman sanayi gücünü kontrol alt›nda
tutmak amac›yla Avrupa Kömür ve Çelik Birli¤i oluflturuldu. 1955 y›l›nda daha ge-
nifl bir gümrük birli¤i oluflturulmas› konusunda bafllayan pazarl›klar, nihayet 1957
y›l›nda Roma Anlaflmas› ile sonuçland›.
Bu anlaflman›n temel amac› gümrük tarifelerinin ve ticaretteki miktar k›s›tlama-
lar›n›n azalt›lmas› idi. Sonuç olarak tarifeler önemli ölçüde azalt›ld› ve miktar k›s›t-
lamalar› tamamen kald›r›ld›. Anlaflman›n resmen yürürlü¤e girmesinden k›sa süre
sonra, ‹ngiltere’nin de dahil oldu¤u 14 Avrupa ülkesi, paralar› aras›nda tam kon-
vertibilite sa¤lamak üzere harekete geçtiler. 1950’lerde Avrupa’da ortaya ç›kan ve
AET’yi mümkün k›lan ekonomik geliflme, Avrupa ülkelerinin güçlenmelerini, öde-
meler bilançolar›ndaki aç›klar›ndan kurtulmalar›n› ve paralar›n› sabit bir kurdan
dolara ba¤lamak için ihtiyaç duyduklar› rezervleri biriktirmelerini sa¤lad›.
ASKERÎ KEYNESÇ‹L‹K VE DIfi YARDIM
1950’li y›llar, ABD ekonomi politi¤inde de önemli geliflmelere sahne oldu. Artan
askerî harcamalar ve d›fl yard›mlar ile sürekli hâle gelen ödemeler bilançosu aç›k-
lar› bunlardan en çok dikkati çekenlerdir. Sovyetler Birli¤i’nin 1949 y›l›nda atom
bombas›n› gelifltirmesi ve 1950 y›l›nda Kore Savafl›’n›n patlak vermesi, ABD’nin
askerî harcamalar›ndaki art›fl›n arkas›ndaki temel etkenlerdi. 1930’lardan miras al›-
nan Keynesçi ekonomi politikalar›, istihdam oran›n› yüksek tutma arzusu ve yük-
sek askerî harcama ihtiyac›, bu y›llarda ABD ulusal politikas›n› oluflturan temel un-
surlar oldu.
II. Dünya Savafl› sonras›nda ABD politikalar›n›n temel unsurlar›ndan biri 19’un-
cu yüzy›lda Avrupal› devletler taraf›ndan oluflturulmufl bulunan kolonyal sistemin
da¤›t›lmas›yd›. Bu süreç sonunda, 1940’l› y›llar›n sonu ile 1950’li y›llar boyunca bir-
çok yeni devlet kuruldu. Bu geliflmeden yararlanmak isteyen Sovyetler Birli¤i ye-
ni ortaya ç›kan bu Üçüncü Dünya ülkelerinde ekonomik ve politik faaliyetlerini ar-
t›rd›. ABD’nin buna cevab› bu ülkelere yönelik baz› müdahalelere giriflmek ve
Üçüncü Dünya üzerindeki askerî ve politik pozisyonunu güçlendirmek için eko-
nomik ve askerî yard›mlar› ço¤altmak oldu.
DOLAR BOLLU⁄U
Bat› Avrupa’n›n toparlan›p bütünleflmesi ve So¤uk Savafl ile birlikte ABD’nin ulus-
lararas› ekonomik durumu aç›s›ndan problemli baz› geliflmeler ortaya ç›kmaya
bafllad›. 1950’li y›llar›n bafl›nda dünyada bir dolar k›tl›¤› söz konusuydu. Bu ortam-
da ABD, askerî ve ekonomik yard›mlar yüzünden ödemeler bilançosu aç›klar› ver-
meye bafllad›. Ekonomik bak›mdan halen zay›f durumda olan Avrupa ülkelerinin
dolar aç›klar›n› kapatmas› sebebiyle bu, o zaman için arzu edilir bir politikayd›.
1950’lerin sonuna gelindi¤inde ise Avrupa ülkeleri toparlanm›fl ve ABD’nin aç›kla-
r› baz› problemler ortaya ç›karmaya bafllam›flt›.
Bretton Woods sisteminde alt›n›n dolar fiyat› bir ons alt›n = 35 dolar olacak fle-
kilde sabitlenmiflti. Bu, ABD hükümetinin, yabanc›lar›n ellerindeki dolarlar› bu fi-
yattan alt›n karfl›l›¤›nda geri almay› taahhüt etmesi anlam›na geliyordu. Ancak, ya-
banc›lar›n elindeki dolar miktar› artt›kça, ABD’nin dolar karfl›l›¤› alt›n taleplerini
yerine getirme ihtimali giderek azal›yordu. Bu durumda alt›n›n dolar cinsinden fi-
yat›n›n art›r›lmas› yani dolar›n devalüe edilmesi gerekecekti. Elinde dolar bulundu-
ranlar bunun karfl›l›¤›nda daha az alt›n alabileceklerdi.
129
5. Ünite - Amerikan Hegemonyas›n›n Ortaya Ç›k›fl›
Sovyetler Birli¤i ile giriflti¤i
So¤uk Savafl ABD’nin askerî
harcamalar›n› art›rmas›na
sebep oldu. Böylece,
Keynesçi ekonomi
politikalar› uluslararas›
alana tafl›nm›fl oluyordu.
Bu ihtimalin gerçekleflmesinden korkan spekülatörler ve di¤er kifli ve kurumlar
ellerindeki dolarlar› bir an önce alt›na çevirmeye çal›flabilirlerdi ki bu durum kor-
kulan devalüasyonun gerçekleflmesini kaç›n›lmaz k›labilirdi. Buna göre, dolara du-
yulan güven Bretton Woods sisteminin temel unsuru oldu¤undan ve bu güven,
ABD d›fl›ndaki dolarlara sahip olanlar› bunlar› ellerinde tutmaya ikna etmek anla-
m›na geldi¤inden; ABD’nin ödemeler bilançosu, sistemin istikrar› aç›s›ndan temel
gösterge hâline gelmiflti.
EKONOM‹ POL‹T‹K VE HEGEMONYA
Yukar›da söz edilen problem, 1970’li y›llar›n bafl›nda Bretton Woods sisteminin çö-
küflüne yol açt›. ABD’nin hegemon pozisyonunu devam ettirmek için Sovyetler
Birli¤i ve komünizm ile giriflti¤i dünya çap›ndaki mücadele, askerî harcamalar›n ve
d›fl yard›mlar›n art›r›lmas›n› gerektirmifl, bunun yol açt›¤› ödemeler bilançosu aç›k-
lar›n›n meydana getirdi¤i dolar bollu¤u, uluslararas› para sisteminin y›k›lmas›na
sebep olmufltu.
ABD hegemon pozisyonunun gerektirdi¤i küresel sorumluluklar›n› yerine ge-
tirmeye çal›flt›kça, ödemeler bilançosu daha da bozuldu ve hegemon olarak dav-
ranma kabiliyetini giderek daha fazla kaybetti. Ayr›ca, dolar›n anahtar para olma-
s›n›n ABD’ye sa¤lad›¤› imtiyazlar ve bunun sonuçlar›, ABD’nin müttefiklerinin de
tepkilerine yol açmaya bafllam›flt›. ABD’nin d›fl operasyonlar›n›n ortaya ç›kard›¤›
ödemeler bilançosu aç›klar› bu ülkeleri bir politika ikilemi ile karfl› karfl›ya b›rak›-
yordu. Ya elde ettikleri fazla dolarlar› ellerinde tutacak ve para arzlar›n› genifllete-
cekler, böylece enflasyonla karfl›laflacaklar ya da bu dolarlar› ABD’ye geri vererek
alt›na çevirecekler, böylece dolar›n de¤erini düflüreceklerdi. Özellikle Fransa, ken-
disinin ve di¤er ülkelerin, ABD’nin Güney Do¤u Asya’daki yanl›fl politikalar›n›n
maliyetlerini paylaflmaya zorland›klar›n› iddia eden elefltirilerini sertlefltirdi.
1960’lar boyunca ABD, dolar› devalüe etmeyi reddetti ve k›sa vadeli oldu¤u
varsay›lan ödemeler bilançosu aç›klar› ile bafl edebilmek için çeflitli mekanizmalar
gelifltirmeye çal›flt›. Bu mekanizmalar; Avrupal›lar› sahip olduklar› alt›n ve dövizle-
ri dolar› desteklemek için kullanmaya ikna etmek, ABD’den d›flar› özel sermaye ç›-
k›fl›n› k›s›tlamaya yönelik tedbirlere baflvurmak ve dolar›n ilk savunma hatt› olarak
sterlinin de¤erini korumak gibi tedbirleri içermekteydi.
Dolar-alt›n iliflkisini muhafaza etmeye dönük çabalar›n en kal›c› sonucu, IMF
içinde Özel Çekme Haklar› (SDR) ad› verilen yeni bir uluslararas› paran›n olufltu-
rulmas›yd›. Ödemeler bilançosu aç›k veren ülkeler, di¤er merkez bankalar› ile olan
aç›klar›n› denklefltirmek için bu imkân› kullanabilmekteydiler. Bu flekilde, dolar›n
üzerindeki uluslararas› likidite sa¤lama görevinin hafifletilmesi ümit ediliyordu. Fa-
kat SDR tahsislerinin küçük miktarlarda kalmas› ve ülkelerin bir itibari paraya da-
yanma konusundaki isteksizli¤i, beklenen fayday› s›n›rland›r›yordu.
Daha temel bir ad›m, ABD’nin dünya ticaretini daha da liberallefltirmek için ha-
rekete geçmesiydi. ABD kongresi, 1962 y›l›nda, baflkana gümrük tarifelerini azalt-
ma konusunda pazarl›k yapmak için daha fazla yetki veren bir kanunu kabul etti.
Bu kanun, AET’nin giriflti¤i rekabete karfl› verilen bir tepkiydi. AET, topluluk için-
deki gümrük tarifelerini azalt›rken, topluluk d›fl›ndan gelecek mallara karfl› ortak
bir gümrük tarifesi oluflturmufltu. Bu, ABD’nin ticaretini daha büyük bir tehdit al-
t›nda b›rakm›fl ve ödemeler bilançosunun durumunu daha da zay›flatm›flt›. Sonuç-
ta, 1963-1967 y›llar› aras›nda devam eden GATT görüflmelerinin Kennedy Tu-
ru’nda, çok say›da mal üzerindeki tarifelerde önemli düflüfller yafland›. Fakat bu da
ABD’nin d›fl ticaretinde ve ödemeler bilançosunda bir iyileflmeye yol açmad›.
130
Uluslararas› Ekonomi Politik
ABD’nin ödemeler bilançosu
aç›klar›n›n artmas›, dolar›n
devalüe edilmesi yönünde
bir bask› oluflturuyor ve
sistemin istikrar›n› tehdit
ediyordu.
ABD’nin d›fl ödemeler
aç›klar›n›n ortaya ç›kard›¤›
dolar bollu¤unun sonuçlar›
müttefik ülkelerin, özellikle
Fransa’n›n tepkisini
çekiyordu.
So¤uk Savafl ile Bretton Woods sisteminin y›k›lmas› aras›nda nas›l bir iliflki vard›r?
ÇOK ULUSLU fi‹RKETLER‹N ORTAYA ÇIKIfiI
AET’nin ortaya ç›kmas› ve paralar aras›nda konvertibilitenin mevcudiyeti, 1958 y›-
l›ndan sonra, ABD’li flirketleri Avrupa’daki yat›r›mlar›n› art›rmaya yöneltti. Bir taraf-
tan ortak gümrük duvarlar›n›n Avrupa’ya ihracat yapma konusunda yaratt›¤› kor-
ku, di¤er taraftan buralarda elde edilen kârlar› ABD’ye transfer etme imkân›, bü-
yük ABD flirketlerini üretimlerini Avrupa’ya tafl›ma konusunda teflvik etti.
Bu flekilde ortaya ç›kan çok uluslu flirketler; üretimin uluslararas›laflmas›, ulusal
ekonomilerin entegrasyonu, küresel çapta piyasa iliflkileri ve uluslarüstü aktörlerin
gücü gibi yeni konular›n gündeme gelmesine sebep oldu. Bugün küreselleflme te-
rimi bütün bu geliflmeleri içinde bar›nd›rmaktad›r. Çok uluslu flirketlerin en önem-
li özelli¤i yurt d›fl›nda yapt›klar› do¤rudan yat›r›mlard›r ve tablodan da görülebile-
ce¤i gibi bu yat›r›mlar özellikle imalat sanayinde yo¤unlaflmaktad›r.
ABD hegemonyas›n›n yaratt›¤› politik ve ekonomik istikrar ortam› yan›nda,
baflka baz› ekonomik faktörler de çok uluslu flirketlerin geliflmesini teflvik ediyor-
du. Bu flirketler, oligopol piyasalar›nda faaliyet gösteriyorlard› ve sahip olduklar›
rekabet avantajlar›n› muhafaza etmek ya da geniflletmek çabas› içindeydiler. Dola-
y›s›yla bu flirketler, yeni veya geniflleyen piyasalarda pay kapmak için faaliyetleri-
ni ulusal s›n›rlar ötesine tafl›rmaktayd›lar. Bu flirketlerin kaydettikleri geniflleme ko-
nusunda bir baflka aç›klamaya göre, baz› özel rekabet avantajlar›na sahip olan dev
boyutlu bir firma, bu avantajlar›n› kullanmak üzere d›fl piyasalarda üretim yapma
yoluna gidebilmektedir.
Çok uluslu flirketlerin ard›ndan, 1960’lar›n ortalar›ndan itibaren, ABD bankala-
r› da yurt d›fl› faaliyetlerini geniflletmeye bafllad›lar. Burada da yine birkaç faktör
etkili olmaktayd›. Mesela dolar k›tl›¤›n›n 1950’lerin sonunda yerini dolar bollu¤u-
na b›rakmas›yla yabanc› bankalar›n dolar birikimleri artm›flt›. Londral› bankac›lar,
bunlar› ABD’ye geri döndürmek yerine uluslararas› kredi olarak kullanmaya karar
verdiler. Böylece, avrodolar ya da avropara piyasalar› ortaya ç›kt›. Bu piyasalar,
hükûmet düzenlemelerinin etkili olmad›¤› uluslararas› para piyasalar›yd›. ABD hü-
kûmeti, 1963 y›l›nda ülke d›fl›na dolar ç›k›fl›n› engellemek için faiz eflitleme vergi-
si getirdi¤inde, birçok ABD bankas›, yurt d›fl› kredilerine devam etmek ve böylece
avrodolar piyasas›n›n avantajlar›ndan faydalanmak için faaliyetlerini ülke d›fl›na
kayd›rd›. Avrodolar piyasalar›n›n geliflmesi, ABD bankalar›n›n uluslararas› faaliyet-
lerinin genifllemesi ve çok uluslu flirketlerinin giderek büyümesi, 1960’l› y›llar bo-
yunca el ele gitti.
Sürekli hâle gelen ABD aç›klar› sebebiyle, sonunda bir dolar ve di¤er paralar-
dan, bir banka kredileri sisteminden ve bir avrotahvil piyasas›ndan oluflan, devlet-
lerin düzenlemelerinden uzak bir Avrupa piyasa sistemi geliflti. Böylece, küresel
çapta en yüksek getiriyi arayan büyük çapl› fonlar s›n›rlar aras›nda dolaflmaya bafl-
lad›. Bütün bu geliflmeler bir arada düflünüldü¤ünde, 1958-1970 dönemi hem ABD
Y›llar
Toplam
‹malat Sanayi
Petrol ve
Madencilik
Ticaret ve
Kamu Hizmetleri
1950
11,79
3,83
4,52
2,18
1960
31,82
11,05
13,76
4,95
1970
78,18
32,26
27,88
9,42
131
5. Ünite - Amerikan Hegemonyas›n›n Ortaya Ç›k›fl›
S O R U
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
DÜfiÜNEL‹M
SIRA S‹ZDE
S O R U
DÜfiÜNEL‹M
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
SIRA S‹ZDE
AMAÇLARIMIZ
AMAÇLARIMIZ
N N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
‹ N T E R N E T
‹ N T E R N E T
M A K A L E
M A K A L E
5
Birleflmifl Milletler Ticaret ve
Kalk›nma Örgütünün
(UNCTAD) haz›rlad›¤› Dünya
Yat›r›m Raporu’na göre,
dünyada uluslararas›
do¤rudan yat›r›mlar 2011
y›l›nda % 16,5’lik art›fl
göstererek 1,5 trilyon dolar›
aflt›.
Tablo 5.2
1950-1970 Y›llar›
Aras›nda ABD’nin
Do¤rudan Yabanc›
Yat›r›mlar›
(Milyar dolar)
Kaynak: Thomas D.
Lairson and David
Skidmore,
International Political
Economy The Struggle
for Power and
Wealth,
Thomson/Wadsworth,
Canada, 2003, s. 87
hâkimiyetinin yükseldi¤i hem de bu hâkimiyette nispi azalmaya sebep olan faktör-
lerin ortaya ç›kt›¤› bir dönem oldu. Yukar›da an›lan ekonomik geliflmeler, Bretton
Woods sisteminin y›k›lmas›na ve en önemli stratejik kaynak olan petrolün kontro-
lünde ciddi de¤iflmeler yaflanmas›na yol açt›.
PETROL VE ULUSLARARASI PARASAL AKIMLAR:
1971-1973
Modern ekonomideki üretim sistemleri için ana enerji kayna¤› olmas› dolay›s›yla,
modern ekonomi politik petrole ba¤›ml› hâle gelmifltir. Petrol bu yüzden, üretim,
finans ve kredi sistemleriyle iliflkili çok önemli bir stratejik mal olman›n yan›nda,
ulusal güvenlik meselesi olarak da görüldü. Petrole eriflimin kolay ve ucuz olmas›
uluslararas› ekonominin olmazsa olmazlar› aras›ndad›r. Bu önemi dolay›s›yla pet-
rolün kontrolü, sabit kur sistemi ile birlikte, ABD hegemonyas›n›n iki temel daya-
na¤›ndan biri olmufltur.
1970 ile 1973 y›llar› aras›nda ABD hegemonyas›n›n bu iki dayana¤› üzerinde
bask› oluflmufl ve sonunda bunlar çökmüfltür. ABD’nin bol ve ucuz petrol arz›n›
garanti alt›na alma kabiliyeti, arz ve talep dengesizlikleri ve petrol üreten ülkeler-
deki artan milliyetçilik sebebiyle ortadan kalkm›flt›r. Her ne kadar bu konudaki dü-
zenin çökmesinin ard›ndan ABD, para ve petrol ile ilgili yeni mekanizmalar gelifl-
tirebilmiflse de bu yeni rejimler eskisine oranla daha fazla koordinasyon, ifl birli¤i
ve uzlaflma gerektirmifl ve dünya ekonomisinin gelece¤i hakk›nda duyulan flüphe-
leri art›rm›flt›r.
132
Uluslararas› Ekonomi Politik
Resim 5.7
Coca Cola ile tarlalar›n›z daha yeflil.
Avrodolar piyasalar›n›n
geliflmesi, ABD bankalar›n›n
uluslararas› faaliyetlerini
art›rmalar› ve çok uluslu
flirketlerin giderek büyümesi
ve faaliyetlerini art›rmas›,
1960’l› y›llara damgas›n›
vuran önemli geliflmeler
oldu.
2004 y›l›n›n Kas›m ay›nda Hindistan’›n güneyindeki Chattisgarh ve Andra Pradesh eyaletlerinde çiftçiler zararl›larla mücadelede yarat›c› bir buluflla
ortaya ç›kt›lar. Çiftçilerin pamuk ve biber tarlalar›nda “hem ucuz hem de etkili” diyerek kulland›klar› ve tarlalar›n›n yemyeflil kalmas›n› sa¤layan
fley ise tarlalar›na püskürttükleri zirai ilaçlar de¤il, Pepsi ya da Coca Cola’yd›. Ziraat uzmanlar› bunu Colal› içeceklerin içindeki yüksek fleker
oran›n›n, tar›m haflerelerine karfl› etkili olabilece¤ini söyleyerek aç›kl›yor. Ama Pepsi ve Coca-Cola flirketleri, ürünlerinin içinde haflerelere zarar
verecek hiç bir madde bulunmad›¤›nda ›srar ediyorlar. Hintli bir ziraatç› ise “Cola’n›n en yararl› kullan›m alan› bulunmufl oldu” diyor.
Kaynak: http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2004/11/041103_greenwithcola.shtml.
BRETTON WOODS S‹STEM‹N‹N ÇÖKÜfiÜ
Bat› Avrupa’da ve Japonya’da yaflanan ekonomik büyüme, buna karfl›l›k ABD’nin
d›fl ticaretinde bozulma ve uluslararas› sermaye piyasalar›n›n geliflmesi, Bretton
Woods’ta kurulan sabit kur rejiminin sonunu haz›rlad›. ABD d›fl›nda tutulan dolar
rezervleri 1960’lar boyunca artt›. Buna karfl›l›k, ABD’nin sahip oldu¤u alt›n miktar›
bu dolarlar› sabit pariteden karfl›layacak seviyenin alt›na düfltü. Daha 1960 y›l›nda,
ABD’nin bu konudaki yükümlülükleri alt›n stoklar›n› aflm›fl, özel piyasalarda alt›n›n
onsu 40 dolara yükselmiflti. Üstelik bundan sonra da durum giderek kötüleflti.
Kötüleflen durumun en önemli göstergesi ABD’nin dünya ihracat› içindeki pa-
y›nda görülen sürekli azalma idi. Buna karfl›l›k Bat› Almanya, Fransa ve özellikle
Japonya paylar›n› sürekli olarak art›rd›lar. 1972 y›l›na gelindi¤inde, Bat› Alman-
ya’n›n ihracat› hemen hemen ABD’nin ihracat›na eflitlenmiflti. ABD’nin ihracat ar-
t›fl h›z› özellikle 1967 y›l›ndan sonra ithalat art›fl h›z›n›n gerisinde kal›nca, 1971 y›-
l›nda d›fl ticaret a盤› ile karfl›laflt›. ABD’li çok uluslu flirketlerin ülke d›fl›ndaki ya-
t›r›mlar›ndan gelen gelirlerin sürekli olarak artmas›na ve sermaye hesab›n›n ve
yurt d›fl›ndaki askerî harcamalar›n büyük ölçüde kontrol alt›nda olmas›na ra¤men,
d›fl ticaretteki bozulmaya ba¤l› olarak, ABD’nin ödemeler bilançosu a盤› giderek
artt› ve süreklilik kazand›.
ABD’nin d›fl ticaretindeki ve ödemeler bilançosundaki bu kötüleflme, büyük öl-
çüde 1960’lar›n ortalar›nda takip etti¤i iç ve d›fl politikalarla iliflkilidir. ABD’nin
1965’ten itibaren gittikçe artan Vietnem Savafl›’na ba¤l› harcamalar›, içeride fakirli-
¤i önlemeye yönelik refah program›n›n ortaya ç›kard›¤› harcamalarla birleflti. Bu-
na karfl›l›k ABD vergileri art›rmay› düflünmedi. Sonuç olarak, 1965-1973 dönemin-
de enflasyon oran› yükseldi ve bütçe a盤› artt›.
ABD ekonomisinde bu geliflmeler olurken Bretton Woods sisteminde k›s›tlan-
m›fl olan sermaye hareketleri de yeniden canland› ve uluslararas› tahvil piyasala-
r›nda ifllemler artt›. Bankalar, uluslararas› kredilerini art›rd›lar ve k›y› bankac›l›¤›
ortaya ç›kt›. ABD’den d›flar› dolar ç›k›fl› h›zland› ve sabit kur sistemini sürdürmek
zorlaflt›. 1968 y›l›nda Fransa, elindeki dolarlar› alt›nla de¤ifltirmek isteyince sistem
iyice sars›lmaya bafllad›.
1971 y›l›nda, ABD’nin d›fl ticaret aç›klar› sermaye hesab›nda meydana gelen aç›k-
la birleflince, ciddi bir uluslararas› para krizi ortaya ç›kt›. Dolar üzerinde artan bask›
karfl›s›nda Baflkan Nixon, yeni bir politika uygulayaca¤›n› ilan etti. Dolar karfl›l›¤› al-
t›n ödemesi durduruldu, ülke içinde ücret ve fiyat kontrollerine baflvuruldu, dolar
devalüe edildi ve ithalatta al›nan gümrük vergileri % 10 oran›nda art›r›ld›. Bu politi-
ka, ABD’nin kendi kurdu¤u uluslararas› para sisteminin kurallar›n› ihlal etmesi ve
küresel bir hegemon olarak tek yanl› hareket etmeye bafllamas› anlam›na geliyordu.
1971 y›l›n›n Aral›k ay›nda var›lan Smithsonian Anlaflmas›’yla dolar alt›n karfl›-
s›nda % 10 devalüe edildi fakat dolar karfl›l›¤›nda alt›n ödenmesi yönünde bir ta-
ahhütte bulunulmad›. ABD ithalata getirdi¤i ilave vergiden vazgeçti. Di¤er önde
gelen kapitalist devletler paralar›n›n dolar karfl›s›ndaki de¤erini ortalama % 8 ora-
n›nda art›rd›lar ve birbirleri karfl›s›ndaki de¤erini yeniden ayarlad›lar. Böylece, ge-
çici olarak yeniden sabit kur sistemine dönülmüfl oldu.
Fakat fiubat 1973’te yeniden artan dolar sat›fllar› yeni bir uluslararas› para krizi-
ne yol açt›. ABD, tek yanl› olarak dolar› % 10 oran›nda devalüe etti ve Japonya ve
Avrupal› devletler, paralar›n›n dolar karfl›s›nda dalgalanmas›na izin vermedikleri
takdirde % 10’luk bir devalüasyon daha yapma tehdidinde bulundu. Bunun kabul
edilmesi de istikrar› sa¤lamad› ve dolar sat›fllar›n›n artmas›yla birlikte Mart 1973’te
sabit kur sistemi tamamen çöktü.
133
5. Ünite - Amerikan Hegemonyas›n›n Ortaya Ç›k›fl›
1960’l› y›llar boyunca, ABD
d›fl›nda tutulan dolar
miktar› sürekli olarak artt›
ve ABD’nin alt›n stoklar›
bunlar› karfl›layacak
seviyenin alt›na düfltü.
1971 y›l›nda, ABD’nin d›fl
ticaret aç›klar›na sermaye
hesab›ndaki aç›k da
eklenince uluslararas› para
sistemi krize girdi. Bunun
üzerine ABD, dolar›n alt›na
olan konvertibilitesini
kald›rd›.
Bretton Woods sisteminin çöküflünde etkili olan iki faktörden bahsedilebilir.
Bunlardan biri döviz kurlar›nda ayarlama mekanizmas›n›n esneklikten hayli uzak
olmas›d›r. Bu özellikle ABD dolar› için söz konusudur. Dolar›n de¤eri dünya eko-
nomisinin istikrar› aç›s›ndan bir gösterge olarak kabul edildi¤i için, flartlar de¤ifl-
mesine, ABD’nin d›fl fazlalar› yerini d›fl aç›klar›na b›rakmas›na ra¤men döviz kur-
lar›nda gerekli ayarlamalar yap›lmam›flt›r.
‹kincisi, uluslararas› sermaye piyasalar›n›n gücündeki büyük art›fl ve bunun sa-
bit kur sistemi üzerindeki etkisidir. 1958-1973 y›llar› aras›nda çok uluslu flirketler
ve uluslararas› bankalar gibi uluslarüstü aktörlerin ve büyük bir avropara piyasas›-
n›n ortaya ç›k›fl› bu durumu yans›tmaktayd›. 1966 y›l›nda, avropara piyasas› ile
ABD’nin uluslararas› rezervleri afla¤› yukar› ayn› büyüklükteydi. 1973 y›l›na gelin-
di¤inde ise avropara piyasas› ABD’nin uluslararas› rezervlerinin dokuz kat› büyük-
lü¤e eriflmiflti. Bu, devletlerin ortak tav›rlar›n› bile etkisiz b›rakabilecek bir kaynak
birikimiydi. Nitekim Mart 1973’te hükûmetler, bu aktörlerin sahip olduklar› devasa
piyasa gücünü kabul etmek ve esnek kur sistemini benimsemek zorunda kald›lar.
Bretton Woods sisteminin çökmesinin ard›ndan, enflasyonla birlikte yüksek ifl-
sizlik oranlar› dünya ekonomisinin temel özellikleri hâline geldiler. Sabit kur siste-
minin y›k›lmas›na ek olarak, 1973’te bafllayan petrol floklar› ve yüksek enflasyon
oranlar› hükûmet kontrollerini etkisizlefltirip uluslararas› sermaye piyasalar›n›n et-
kinli¤ini art›rd› ve devletler de sermaye kontrollerini terk ettiler. Uluslararas› para
ve sermaye piyasalar› ile petrol piyasas›ndaki geliflmeler, bundan sonra dünya
ekonomisini flekillendirecek çok önemli ve birbiriyle iliflkili de¤iflimler olarak,
1973’ten itibaren uluslararas› ekonomi politi¤e damgas›n› vurdular.
Dostları ilə paylaş: |