EDEBİYATLAR
1. Abuseitova M.H. XV-XVII yy. Kazakistan ve Orta Asya:Tarih, Siyset ve Diploma-
si . – Almatı: 1998. – 268 s.
2. DerbisaliAbsattar Hacı. Islam – Barış ve Yaratıcılık Dini. Araştırmalar, Söhbet-
ler, Makaleler. – Astana: «Izdatelstvo AST Poligraf» AŞ, 2011. - 516 s.
3.Dulati Muhammed Haydar. Tarihi Raşidi. – Almatı: Sanat , 1999. 656 s.
4.Orta Asya ve Kazakistan Tarihi:Derslik. Abuseitova M.H., vb. – Almatı: Dayk-
Press, 2001. – 616
с.
5. Kazakistan Tarihi. Ansiklopedi: – Almatı: «ArunaLtd» AŞ, 2010. – 632 s.
6.Kazakistan Tarihinde Moğol Verileri.(Veri ve Arşiv Belgeleri). –
Т.1. – Almatı:
Dayk-Press, 2006.- 398 s.
7.Nurtazina N.D. Kazak Hanlığında Islam (XV-XVIII yy.) – Almatı: «Kazak Üniver-
sitesi», 2009. –116 s.
8. Nurtazina N.D. Islamiyetin Yaygınlaşması ve Kazak Müslüman Geleneğinin Te-
şekkülü (VII – XIX yy): Monografi: –
Аlmatı: «Kazak Üniversitesi», 2016. – 354 s.
9. Omarbekov T. Ulu Bozkırun Büyük Insanları: Kazak Hanları. – Almatı: 2015. –
180 s.
10. Şakarim: Ansiklopedi.- Semey: «Tengri» Yayınevi, 2008. – 864 s.
Anadolu’da Yesevî Geleneğiyle İlişkilendirilen
Ziyaret Yerleri
Gürol PEHLİVAN
*
Giriş
Anadolu’da Yesevî etkisi farklı yaklaşımlara bağlı olarak incelenmiş ve
incelenmeye devam edecek bir konudur. Oldukça tartışmalı olan bu husus,
kaynakların sınırlılığı sebebiyle çok da sağlıklı biçimde ilerleyememektedir.
Fuad Köprülü’nün Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar (1918) eseriyle başlayan
bu tartışmada yer alan tasavvufi şahsiyetlerin bir kısmının başka tarikatlara
mensup olduğu tespiti yapılmış, böylece Yesevî etkisi meselesi daha farklı bir
mecraya girmiştir.
Anadolu’daki Yesevî dervişlerinin dağılımıyla ilgili en önemli kaynaklar
hâlâ Bektaşî menâkıbnâmeleri ve Evliya Çelebi Seyahatnâmesi’dir. Özellikle Se-
yahatnâme bu dervişlerin dağılımıyla ilgili olarak az; ama dikkate değer bilgi
sunmaktadır. Ancak şu da unutulmamalıdır ki bu iki eser, çeşitli sebeplerle
Hacı Bektaş’ı Ahmed Yesevî’nin bağlısı saymakta, dolayısıyla bu bakış açı-
sından tüm Bektaşî geleneğini kök olarak Yeseviyye’ye dayandırmaktadır. Bu
noktada Bektaşî menâkıbnameleri de benzeri bir tavır içindedir. Oysa günü-
müzdeki araştırmaların ışığında bu kadar kesin konuşmak mümkün değildir.
Öte yandan Yesevî etkisini neredeyse yok sayan yaklaşımın da çok haklı oldu-
ğunu söylemek güçtür.
Bu noktada Anadolu’da Yesevî geleneğiyle ilişkilendirilen bazı ziyaret
yerleri vardır ki çoğu eski tekkelere bağlı kült alanlarıdır. Burada özellikle
“ilişkilendirilen” ifadesini kullanıyoruz; çünkü bizce de bunların büyük kısmı
Yesevî değil, Vefâî, Kalenderî, Haydarî gibi tarikatlara mensuptur. Ancak Ba-
baîler isyanı sonrası bunların “güvenilir” Yesevî kimliği altına girdikleri pek
çok araştırmacı gibi bizim de öngördüğümüz bir husustur. Dolayısıyla bura-
da ele aldığımız ziyaret yerlerinin hepsinin Yesevîliğe bağlı olmadığı açıktır.
*
Yrd. Doç. Dr., Celal Bayar Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü.
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
473
Ancak sözlü gelenek ve onu takip eden yazılı kaynakların oldukça geniş bir
Yesevî ön kabulünün olduğu da gerçektir. Bu sebeple en azından bir bildirinin
sınırlılıkları çerçevesinde konuyu derli toplu ele almanın faydadan hâli olma-
dığını düşünüyoruz.
1. Kimlikler
1.1. Horoz (Horosî) Dede
Evliya Çelebi’ye göre Horosî Dede, Ahmed Yesevî’nin dervişlerindendir.
Hacı Bektaş Velî ile Horasan’dan gelmiştir. Istanbul’un fethinde bulunmuş-
tur.
1
Halk rivayetlerine göre asıl adı Mehmet’tir.
2
1.2. Âsumânî (Asuman) Dede
Evliya Çelebi’ye göre Yesevî tarikatından bir meczuptur. Yavuz Sultan Se-
lim devrinde yaşamıştır.
3
1.3. Sarı Saltuk
Evliya Çelebi’ye göre gerçek adı Muhammed-i Buhari olup Keliğra Sultan
olarak anılmaktadır
4
ve Ahmed-i Yesevî’nin halifesidir.
5
Ancak A. Yaşar
Ocak, Sarı Saltuk’un hem bir Kalenderî şeyhi hem de aşiretinin reisi olduğu-
nu düşünmektedir.
6
Eyüp Öztürk ise Rifâî olma ihtimalini ortaya atmıştır.
7
1.4. Geyikli Baba (Baba Sultan, Ulvi Baba)
Evliya Çelebi’ye göre Yesevî dervişlerinden olup Azerbaycan’ın Hoy şeh-
rindendir. Orhan Gazi ile seferlere katılmıştır.
8
Oysa çeşitli kaynaklardaki
bilgilere dayanan A. Yaşar Ocak, bu zâtın Kalenderî-Vefâî olduğunu tespit
etmiştir.
9
Bugün Baba Sultan ve Ulvi Baba isimleriyle de anılmaktadır.
10
1
Evliya Çelebi b. Derviş Mehemmed Zıllî, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, 1, haz. Robert Dankoff,
Seyit Ali Kahraman, Yücel Dağlı, Istanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2011, s. 43.
2
Mehmet Halit Bayrı, İstanbul Folkloru, Istanbul: A. Eser Yayınları, 1972, s. 154.
3
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 1, s. 236.
4
Evliya Çelebi b. Derviş Mehemmed Zıllî, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, 2, haz. Zekeriya Kurşun,
Seyit Ali Kahraman, Yücel Dağlı, Istanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2011, s. 72-75.
5
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 1, s. 353.
6
Ahmet Yaşar Ocak, Sarı Saltık Popüler İslâm’ın Balkanlar’daki Destanî Öncüsü, Ankara: Türk Tarih
Kurumu Yayınları, 2002, s. 71.
7
Eyüp Öztürk, Velilik ile Delilik Arasında İbnu’s-Serrâc’ın Gözünden Muvelleh Dervişler, Istanbul:
Kitap Yayınevi, 2013, s. 134-136.
8
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 2, s. 31.
9
Ahmet Yaşar Ocak, Osmanlı İmparatorluğu’nda Marjinal Sûfîlik Kalenderîler (XIV-XVII. Yüzyıllar),
Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları, 1999, s. 84-85.
10
Ilhan Yardımcı, Evliyâları ve Âbideleri ile Şehirler Sultanı Bursa, Istanbul: Uludağ Yayınları, 2005,
s. 393.
474
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
1.5. Abdal Musa
Evliya Çelebi’ye göre Yesevî dervişlerinden olup Hacı Bektaş’la birlikte
Anadolu’ya gelmiştir.
11
Ancak A. Yaşar Ocak, onun Kalenderî-Haydarî olduğu
görüşündedir.
12
1.6. Dâvûd Baba
Evliya Çelebi, Yesevî dervişlerinden olduğunu kaydeder.
13
1.7. Pîrî Dede
Evliya Çelebi, Pîr Dede olarak anmakta ve Hacı Bektaş Velî’yle birlikte
Ahmed Yesevî’nin izniyle Horasan’dan geldiğini yazmaktadır.
14
Günümüzde
Bektaşî geleneği içinde yer alan Pirî Baba’nın zaviyesiyle ilgili en erken kayda
Yavuz Sultan Selim zamanında rastlanması, bu devirden önce yaşadığını gös-
termektedir.
15
Pîrî Baba’nın ayakkabıcıların pîri olduğuna inanılmaktadır.
16
1. 8. Hacı Bektaş
Bektaşi menakıbnamelerine
17
ve Evliya Çelebi’ye göre Ahmed Yesevî ha-
lifelerindendir.
18
Ancak günümüzde Hacı Bektaş Velî’nin Baba Ilyas-ı Hora-
sanî’nin halifesi, dolayısıyla Kalenderî oldukları kabul edilmektedir.
19
1.9. Şeyh Nusret (Nusreddin)
Evliya Çelebi, Ahmed Yesevî’nin halifelerinden olduğunu ve Hacı Bek-
taş’la birlikte Anadolu’ya geldiğini yazmaktadır.
20
1.11. Baba Sultan
Evliya Çelebi, bu zâtın Ahmed Yesevî’nin halifesi olduğunu ve Hacı Bek-
taş’la birlikte Anadolu’ya geldiğini yazmaktadır.
21
11
Evliya Çelebi, , Seyahatnâme, 2, s. 31.
12
Ocak, age, s. 86-87.
13
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 2, s. 34.
14
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 2, s. 207.
15
Suraiya Faroqhi, “Osmanlı Imparatorluğunda Bir Kent Ereninin Hikayesi Merzifonlu Piri
Baba”, çev. Harun Yıldız, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Dergisi, 18 (2001) (http://www.
hbvdergisi.gazi.edu.tr/index.php/TKHBVD/article/view/419)
16
Rahime Özdoğan, Amasya’da Adak Yerleriyle İlgili Halk Anlatıları, Samsun: On Dokuz Mayıs
Üniversitesi Sos. Bil. Ens. Yayımlanmamış Yüksek Lisans tezi, 2006, ss. LXXXII.
17
Irène Mélikoff, Hacı Bektaş Efsaneden Gerçeğe, çev. Turan Alptekin, Istanbul: Cumhuriyet
Kitapları, 1998, s. 108-113.
18
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 2, s. 24-26.
19
Ocak, age, s. 199.
20
Evliya Çelebi b. Derviş Mehemmed Zıllî, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, 3, haz. Seyit Ali Kahraman,
Yücel Dağlı, Istanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2011, s. 146.
21
Evliya Çelebi b. Derviş Mehemmed Zıllî, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, 9, haz. Yücel Dağlı, Seyit
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
475
1.12. Bayezid-i Bistamî
Halk arasında Beyazıbesten adı bilinen bu zâtın Anaitis mezhebinin mer-
kezi durumundaki Zile’ye Ahmed-i Yesevî tarafından gönderilen dört şeyh-
ten biri olduğuna inanılır. Bu şeyhlerin gönderilme sebebi yukarıda adı geçen
mezhebin etkisiyle yöre halkının zevk ve eğlenceye fazla düşkün olmasıdır.
22
1.13. Pertevî Sultan
Evliya Çelebi, Yesevî tarikatından ulu bir er olduğu bilgisini vermekte-
dir.
23
1.14. Emirci Sultan (Emir-i Çin Osman)
Evliya Çelebi, Emir-i Çin Osman olarak isimlendirir ve bu ismi Ahmed
Yesevî’nin verdiğini naklederse de
24
türbedeki mezar taşına nazaran bu zâtın
Emirci Sultan ya da Şeref’üd-dîn Ismail b. Muhammed adını taşıdığı anlaşıl-
maktadır. Bu zât, A. Yaşar Ocak’a göre de Yesevî tarikatındandır.
25
Ahmed-i
Yesevî’nin yedinci halifesidir.
26
1.15. Gıj Gıj (Gaj Gaj) Dede
Evliya Çelebi Yesevî tarikatından olduğunu, Hacı Bektaş ile Anadolu’ya
geldiğini, onun izniyle Tokat’ta tekke açtığını yazmaktadır.
27
2. Mekânlar
2.1. Türbeler
Hacı Bektaş Velî’nin türbesi, Nevşehir’in Hacı Bektaş ilçesinde bulunan
âsitanenin içindedir. Çeşitli bölümlerden oluşan ve Bektaşî muhitlerinde “Pî-
revi” olarak anılan bu yapıyı ana hatlarıyla incelemek bile bu çalışmanın sı-
nırları dışındadır.
28
Geyikli Baba’nın türbesi Bursa’nın Kestel ilçesine bağlı olan Baba Sultan
köyündedir.
29
Türbede Geyikli Baba’nın dışında bir sanduka daha vardır. Ay-
Ali Kahraman, Robert Dankoff, Istanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2011, s. 94.
22
Mehmet Yardımcı, “Zile’de Yatırlar ve Ziyaret Yerleri ile Ilgili Inanışlar Uygulamalar
Menkıbeler”, 1. Uluslararası Türk Dünyası Eren ve Evliyaları Kongresi Bildirileri, Ankara: Ervak
Yayınları, 1998, s. 554.
23
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 3, s. 118.
24
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 3, s. 146
25
Ahmet Yaşar Ocak, “Emirci Sultan ve Zaviyesi”, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih
Enstitüsü Dergisi, IX (1978), s. 153.
26
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 3, s. 146.
27
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 5, s. 36.
28
Ayrıntı için bkz. Bedri Noyan, Hacı Bektaş’ta Pîrevi ve Diğer Ziyaret Yerleri, Izmir: Ticaret
Matbaacılık, [1964].
29
Raif Kaplanoğlu, Bursa Yer Adları Ansiklopedisi, Istanbul: Bursa Ticaret Borsası Kültür Yayınları,
476
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
rıca yakın zamana kadar türbenin içinde geyik boynuzları asılıyken son za-
manlarda bunlar kaldırılmıştır.
Sarı Saltuk’un gerek Balkanlarda gerekse Anadolu’da çeşitli türbe ve me-
zarları bulunmaktadır. Bunların büyük bir bölümünün makam olduğu anlaşıl-
maktadır. Anadolu’da Istanbul Rumeli feneri binasının içinde, Iznik’te Lefke
Kapısı dışında, Niğde Bor’da, Diyarbakır’da, Tunceli’de
30
, Manisa/ Alaşehir’e
bağlı Yeşilyurt beldesinde türbe/mezarları mevcuttur.
Pîrî Baba, Amasya’nın Merzifon ilçesinin Nusretiye mahallesindedir. Evli-
ya Çelebi, türbenin de içinde bulunduğu dergâhın kubbeli ve büyük olduğunu,
her gün 200-300 kişinin burada konakladığını derviş hücreleri ve aşhanenin
olduğunu yazmaktadır.
31
Bugün yapı ayaktadır. Türbe iki katlı olup alt kısım
cenazelik, ziyaret edilen üst kısımda ise sanduka bulunmaktadır.
32
Türbenin
alt tarafında mumluk, hemen yanında dilek taşı mevcuttur. Türbenin birinci
katında adak hayvanları için kesimhane ve bir mutfak yer almaktadır.
33
Şeyh Nusret (Nusreddin), Tokat’ın Zile ilçesine bağlı Nusrattin köyünde
bulunan türbesinde medfundur.
34
Türbede kendisi ve iki yakını yatmaktadır.
Türbe, “tekke” olarak isimlendirilen kompleksin içinde bulunmaktadır. Tür-
be duvarlarında çeşitli dinî binaların resimleri bulunmaktadır.
Evliya Çelebi, Izmir’e bağlı Bozdağ yaylasında Baba Sultan’ın buradaki bü-
yük dergâhta yattığını kaydetmektedir. Bu Bektaşî tekkesinde 200’den fazla
derviş vardır ve tüm seyyahların uğradığı bir menzildir. Evliya, Bu dergâhın
mutfağının ocağındaki ateşin 400 senedir sönmediğini de yazar. Gelenlere
“Baba çorbası” ve bir parça ekmek ikram edilir.
35
Ancak günümüzde yörede
ne bu dergâhtan ne de Baba Sultan’dan bir iz kalmıştır.
36
1996, s. 76; Hasan Turyan, Bursa Evliyaları ve Tarihi Eserleri, Istanbul, Hünkar Ofset, 1997, s.
63.
30
Ocak, Sarı Saltık, s. 111-120.
31
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 2, s. 207.
32
Muzaffer Doğanbaş, “Amasya Yöresi Alevi Ziyaretgâhları”, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Dergisi,
17 (2001), (http://www.hbvdergisi.gazi.edu.tr/index.php/TKHBVD/article/view/401/393).
33
Özdoğan, agt, ss. LXXXII-LVIII.
34
Yardımcı, agb, s. 559.
35
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 9, s. 94-95.
36
Ibrahim Şahin, “Evliya Çelebi’nin Günümüz Izmir Il Sınırları Içinde Kullandığı Güzergâh ve
Seyahatnâmede Buna Dair Sorunlar”, Kent ve Seyyah: Evliya Çelebi’nin Gözüyle İzmir ve Çevresi
-Makaleler-, III, ed. Metin Ekici, Turan Gökçe, Izmir: Ege Üniversitesi Rektörlüğü Yayınları, s.
128.
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
477
Emirci Sultan türbesi, zâviye kompleksinin içinde yer almakta
37
olup Yoz-
gat’ın Osmanpaşa kasabasındadır. Bugün cami ve türbe ayaktadır.
Bayezid-i Bistâmî’nin türbesi, Iran’ın Bistâm şehrindedir.
38
Ancak çok se-
vilen bir sûfî oluşu sebebiyle olsa gerek Anadolu’da Antakya’da
39
ve Tokat
Zile’de
40
makamları bulunmaktadır. Zile merkezde Ali Kadı mahallesinde bu-
lunan türbe, bugün de ziyaret edilmektedir.
Abdal Musa’nın türbesi Antalya ilinin Elmalı ilçesine bağlı Tekke köyün-
dedir.
41
Ancak Evliya Çelebi Bursa’da da bir mezardan bahsetmektedir ki
42
günümüzde de tek mezar olarak mevcuttur.
43
Bursa’daki mezarın makam ol-
duğu düşünülebilir.
44
2.2. Mezarlar
Horoz Baba’nın kabri Istanbul Unkapanı semtinde bulunmaktadır. Evliya
Çelebi, bu zâtın Horoskapusu dibinde vefat ettiğini ve dedesi Yavuz Er’in onu
Unkapanı kapısı dışında büyük bir yol kenarına defn edip yanında abdestha-
ne muslukları yaptırdığını, önemli bir ziyaretgâh olduğunu yazmaktadır.
45
1940’lı yıllarda Istanbul’da iki bina arasındaki basit bir mezardı. Mezarın üstü
açık ve evin etrafı yeşil boyalı parmaklıklarla kapatılmıştı. Başucunda küçük
ve kısa bir taş vardı. Yeşil boyalı olan bu taşa sarı boya ile “Horoz Baba” ismi
yazılıydı. Türbedarı yoktu, temizliğini civar dükkânlarda çalışanlar sevap ka-
zanmak amacıyla yapıyordu. Bu mezar, Atatürk bulvarının açılması münase-
betiyle kaldırılmıştır.
46
Âsumânî Dede’nin kabri, Istanbul Üsküdar’da Karaca Ahmed Sultan’ın
tekkesi yanındadır.
47
Bugün Asuman Dede olarak bilinmekte olup Karaca Ah-
met kabristanındadır.
48
37
Zaviye için bkz. Ocak, “Emirci Sultan ve Zaviyesi”, ss. 162-178.
38
Süleyman Uludağ, Bâyezid-i Bistâmî mad., DİA, 5, s. 241.
39
Mehmet Tekin, Hatay Evliyalarından Bayezid-i Bestami, Antakya: Kültür Ofset Basımevi, 1994,
ss. 86-90.
40
Yardımcı, agb, s. 554.
41
Abdurrahman Güzel, Abdal Mûsâ Velâyetnâmesi, Ankara: Türk Tarih Kurumu yayınları, 1999, s.
34.
42
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 2, s. 31.
43
Turyan, age, s. 20-22.
44
Güzel, age, s. 42.
45
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 1, s. 43.
46
Bayrı, age, s. 154.
47
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 1, s. 236.
48
Arzu Kahraman, Anadolu Erenleri ve Anma Törenleri, Istanbul: Can Yayınları, 2003, s. 196.
478
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
Davud Baba’nın kabri Bursa şehrindedir.
49
Pertevî Sultan’ın kabri Aksaray’da Kırklar dağındadır.
50
Gaj Gaj Dede’nin Tokat şehrine bakan bir tepe üzerinde tekkesi bulun-
duğunu Evliya Çelebi yazıyorsa da
51
günümüze tek mezar ulaşabilmiştir.
Mezarın bulunduğu tepeye de dedenin bugünkü telaffuzu olan “Gıjgıj” adı
verilmiştir.
52
2.3. Ağaçlar
Geyikli Baba türbesinin dışında “Doğu Çınarı” olarak bilinen Geyikli Baba
tarafından dikildiği söylenen 720 yaşında bir çınar ağacı mevcuttur. Bu çınar
ile Geyikli Baba’nın Orhan Gazi’nin sarayının avlu kapısının iç yanına diktiği
ağacın aynı yaşta olduğu rivayet edilmektedir.
53
Şeyh Nusret (Nusreddin) tekkesinin önünde eski bir dut ağacı vardır. Evli-
ya Çelebi bu dut ağacının hummaya iyi geldiğini yazmaktadır.
54
Ağaç 1940’lı
yıllarda bir kaymakam tarafından kestirilmiş, ancak yerden bir metre kadarı
kalmıştır.
3. Anlatılar
Yesevî geleneğiyle ilişkilendirilen velîlerle ilgili olarak çok sayıda anlatı
mevcuttur. Özellikle Hacı Bektaş, Sarı Saltuk gibi çok bilinen zâtların men-
kıbelerinin verilmesi bu tebliğin sınırlarını çok aşacaktır. Kaldı ki bu zâtlarla
ilgili oldukça doyurucu araştırma mevcuttur. Biz burada daha ikinci derecede
kalmış zâtların menkıbelerini tasnif ederek verme yoluna gidiyoruz.
3.1. Velîlerin Adlarıyla İlgili Anlatılar
Horoz Dede
Istanbul’u kuşatan ordunun içinde bulunan bu zât, gece-gündüz yirmi
dört saatte yirmi dört kere horoz gibi öter ve akabinde “Kum yâ gâfilûn” de-
yip askeri uyanık tutarmış.
55
Âsumanî Dede
49
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 2, s. 34.
50
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 3, s. 118.
51
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 5, s. 36.
52
Hayati Bice, Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevî, Istanbul: Insan Yayınları, 2011, s. 266, dn. 62.
53
Turyan, age, s. 67.
54
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 3, s. 146-147.
55
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 1, s. 43; sabah namazına kaldırdığı şeklindeki bir varyantı için bkz.
Bayrı, age, s. 154; Rahmi Serin, Maneviyat Bahçesinin Gülleri İstanbul Evliyaları ve Sahabe Kabirleri,
Istanbul: Pamuk Yayıncılık, 1998, s. 201.
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
479
Daima âsumâna (gökyüzüne) bakıp söz söyler ve dedikleri çıkan bir kişiy-
miş. Yavuz Sultan Selim Safeviler üzerine yürüdüğünde “Yürü Selim, Ismail’i
imamlar yoluna çıldır çıldır demeden kurban edüp her şeyin gavrına var” der.
Gerçekten Yavuz, önce Şah Ismail’i Çıldır sahrasında bozguna uğratıp ardın-
dan Memlük sultanı Kansuh Gavri’nin gavrına (hakikatine) erer.
56
Emirci Sultan
Emir-i Çin Osman adını almasıyla ilgili iki menkıbe mevcuttur. Ilki Evli-
ya Çelebinin bir-iki cümleyle özetlediği Çin’de bir ejderhayı tahta kılıçla öl-
dürmesi üzerine, Ahmed Yesevî’nin ona “Emir-i Çin” diye hitap etmesiyle
ilgili menkıbedir.
57
Ikinci varyant ise Gelibolulu Mustafa Âlî’nin kaydettiği
uzun varyanttır. Yemen padişahının kızı hastalanır, Veysel Kareni’ye götürür.
Iyileştirdiği takdirde kızı Kareni’ye cariye olarak vermeyi taahhüt eder. Ama
kız iyileştikten sonra sözünü tutmaz. Kız tekrar hastalanır. Tekrar Kareni’ye
gidilir. Söz tekrarlanır. Kız iyileşir ve müslüman olur. Kareni, kızı kendisi gibi
yeni müslüman olmuş Hitan hükümdarlarından birine nikahlar. Bir süre son-
ra Kareni, kıza bir oğlu doğacağını adını Osman koymasını söyler. Kocası,
kadını Ahmed-i Yesevî hankâhına götürür. Durumu anlatır. Yesevî, çocuk on
yedi ayda doğar. Yedi ay fazladan ana karnında durması yedilerden olacağı-
nın işaretidir. Çocuk bir yaşına girince Ahmed-i Yesevî’nin hankâhında onun
hizmetine verilir. Bir gün Yesevî’nin canı üzüm çeker. Orada bulunan halife-
lerden kendisine üzüm bulmalarını rica etmişken küçük Osman elinde üzüm
olduğu hâlde içeri girer ve üzümü Yesevî’ye verir. Birgün Çin’den gelenler
bir ejderhanın büyük zararlar verdiği haberini getirirler. Yesevî, halifelerine
hangisinin bu ejderhayı öldürebileceğini sorar; ama bunlar korkarlar. Küçük
Osman içeri girer, göreve talip olur. Yesevî, ona bir tahta kılıç verir. Osman,
ejderhanın yedi başından dördünü bir vuruşta keser, bunun üzerine ejderha
suya düşerek boğulur. Yesevî, ejderhanın dört kafasının kesilmesini dört hali-
fenin icazetine delâlet ettiğini söyleyerek Osman’a “Emir-i Çin” lakabını verir
ve halifesi olarak Anadolu’ya gönderir.
58
56
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 1, s. 236.
57
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, 3, s. 146.
58
Ocak, agm, ss. 137-139; Ali Aktan, Künhü’l-Ahbâr’a Göre Hoca Ahmed Yesevî ve Anadolu’daki
Halifeleri”, Yesevîlik Bilgisi, haz. Cemal Kurnaz, Mustafa Tatcı, Ankara: Milli Eğitim Bakanlığı
Yayınları, 2000, ss. 484-486.
480
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
Dostları ilə paylaş: |