age., s. 230.
108
col + la- > col + doo (yollamak), süylöm + ler > süylöm + dör (konuşmalar), kim + ler > kim
+ der (kimler).
Konuşma dilinde iç ses “-l-” ünsüzünün bazı örneklerde “-ñ-” ünsüzüne değiştiği
görülür:
120
cañġız ( < calγız) (yalnız).
Bazı örneklerde iç seste “-l-” ünsüzü türemiştir: almurut ( < armut DTS 53) (armut).
Bazı örneklerde iç seste “-l-” ünsüzünün düştüğü görülür: oturuu ( < oltur- DTS 366)
(oturmak).
Bazı örneklerde konuşma dilinde “-l-” ünsüzünün göçüşmeye uğradığı görülür:
tegeley ( legey) (çevre).
L. 2. 2. 2. Sonda:
Eski Türkçedeki son ses “-l” korunur: cötöl ( < yötül DTS 277; ötül DTS 393)
(öksürük), el ( < el DTS 168) (halk), qol ( < qol DTS 453) (el), ayıl ( < aġıl DLT I-73) (köy),
caşıl ( < yaşıl DLT I-41; DTS 246) (yeşil; taze, körpe, yaş, diri), uul ( oγul ~ oγıl OTG 250;
oġul DTS 364) (oğul), köñül ( < köñül DLT I-152; DTS 315) (gönül), cıl ( < yıl DLT II-118;
DTS 266) (yıl), al (< ol DLT I-20; DTS 366) (o), oşol ( < oşul DTS 372) (şu, bu), qıluu ( <
qıl- DTS 442) (yapmak), cel ( < yel DTS 254) (yel, rüzgar), aral ( < aral DTS 50) (ada), ceñil
( < yeñil DTS 256) (hafif), sol ( < sol DTS 508) (sol), qızıl (< qızıl DLT I-40; DTS 450)
(kızıl, kırmızı), saqal ( < saqal DLT I-230; DTS 486) (sakal), bilüü ( < bil- DLT II-22; DTS
98) (bilmek), aluu (< al- DLT I-168; DTS 32) (almak), külüü (< kül- DLT II-26; DTS 325)
(gülmek), uyaluu (uyal- DLT I-269; DTS 607) (çekinmek, utanmak), cıγıluu ( < yıqıl- DLT
III-82) (yıkılmak), öl-dü ( < öl-di DLT I-15) (öldü), boluu (< bol- DTS 111) (olmak), çaluu (
< çal- DLT II-24; DTS 137) (kesmek, vurmak; yere vurmak), cañıluu ( < yañıl- DTS 234)
(yanılmak), qaluu ( < qal- DTS 410) (kalmak), qoşuluu ( < qoşul- DTS 461) (katılmak), saluu
( < sal- DTS 482) (yerleştirmek), toluu ( < tol- DTS 572) (dolmak).
Bazı örneklerde konuşma dilinde “-l” ünsüzünün göçüşmeye uğradığı görülür:
qıylanuu (< qıynaluu) (zorlanmak).
L. 3. Alıntı Sözcüklerde:
L. 3. 1. Görünüm:
Kırgız Türkçesindeki alıntı sözcüklerde başta, ortada ve sonda birincil veya ikincil
olarak kullanılan bir ünsüzdür.
120
T. K. Ahmatov – S. Ömüralieva,
age., s. 62.
109
L. 3. 1. 1. Başta:
Örnek: laacı (ilaç, çare, yol Ar. èilāc), laazı (kırmızı acı biber Çin. lazı), laazım
(lazım, gerek Ar. lāzim), laanat ~ ılaanat (lanet Ar. laènet), labbas (libas, giyim Ar. libās),
lazat ~ lazzat (lezzet Ar. leõõet), laylama (Müslüman Moğ. lal), lañman ~ ılañman (etli bir
çorba türü Dung. lenmyan; len = soğuk, myan = un), lap (laf Far. lāf), lahat (lahit, kabir Ar.
laód
), laşker (asker Far. leşker), lebiz (lafız, kelime Ar. lafô), legen ~ ilegen (tabak; leğen Far.
legen
), leylek ~ legilek (leylek Far. legleg), leytenant (teğmen Rus. leytenant < Frs.), lek (yüz
bin Far. lek), lekin ~ likin (lâkin Ar. lākin), lektsiya (ders; konferans Rus. lektsiya < Lat.), lep
(dudak Far. leb), liġa (cemiyet Rus. liġa < Frs. liġue), loqaut (işten çıkarma Rus. loqaut < İng.
lock-out
), loya ~ loye (bir bölüğün komutanı Dung. lo = büyük, yaşlı; yö, yöyö = büyük baba,
büyük lider), lohan (yaşlı Dung. lohan; la = yaşlı; han = kişi, insan), lölü (çingen; şarkı
söyleyen kadın Far. lÿlì ), luġat (lügat Ar. luġat), luñtuñ (askeri vali Çin. du = büyük; tun =
yönetme), lupa (mercek Rus. lupa < Frs.), lyustra (avize Rus. lyustra < Frs.).
Kullanıldığı Durum:
lV- durumunda yaygın olarak kullanılır: laazı (kırmızı acı biber Çin. lazı), laanat
(lanet Ar. laènet), lager’ (kamp Rus. lager’ < Alm.), lampa (lamba Rus. lampa), landşaft
(manzara Rus. landşaft < Alm.), lap (laf Far. lāf), lahat (lahit, kabir Ar. laód), laşker (asker
Far. leşker), leylek ~ legilek (leylek Far. legleg), limit (limit Rus. limit < Lat.), logiqa (mantık
Rus. logiqa < Yun.), loya ~ loye (bir bölüğün komutanı Dung. lo = büyük, yaşlı; yö, yöyö =
büyük baba, büyük lider), lölü (çingen; şarkı söyleyen kadın Far. lÿlì ), lupa (mercek Rus.
lupa
< Frs.).
lC- durumunda nadiren kullanılır: lyuq (döşeme kapısı, gemideki top için açılan delik,
lombar Rus. lyuq < Hol.), lyustra (avize Rus. lyustra < Frs.).
L. 3. 1. 2. Ortada:
Örnek: aalam (alem Ar. èālem), ali (daha, henüz, hâlâ Ar. óālā), alap (ot, yem Far.
èalaf
), alba (helva Ar. óelvā), albette (elbette Ar. elbette), albın (tütsü yaparken söylenen şiir;
cin, şeytan Kırg. – Moğ.), alda taala (Allah u Teala Ar. allāhu teèālā), alipbe ~ alippe (alfabe
Ar. elif-bā), alfavit (alfabe Rus. alfavit < Yun.), alleya (gezi yolu Rus. alleya < Frs.), alman
(her türlü, çeşitli renkte Ar. elvān), al’bom (albüm Rus. al’bom < Frs.), alyuminiy
(alüminyum Rus. alyuminiy < Lat.), ilab (dudak Far. leb), ildalda (illallah Ar. illallah), ildet
(illet Ar. èillet), ile (hile; çeviklik; kurnazlık Ar. óìle), ilebiz (söz Ar. lafô), ilegen (demir
leğen; yemek tabağı Far. legen), iliy (kanun Çin.), iliyas (İlyas Ar. ilyās), iltipat (iltifat Ar.
iltifāt
), laala ~ lala (lale Far. lāle), oldo (Allah! Ar. allah), olco (ganimet Moğ. olza), olpoñ
110
(vergi, haraç Kırg. - Moğ.), oluya (evliya Ar. evliyā), oolu (avlu Yun.), ulama (ulema Ar.
èulemā
), ulut (ulus Moğ. uls), ülpöt (ülfet, dostluk Ar. ulfet), ılañ (aksak, çolak Far. leng),
ılañman ~ lañman (etli bir çorba türü Dung. lenmyan; len = soğuk, myan = un), ıltımas
(başvuru Ar. iltimās), ılıy ~ iliy (kanun, nizam Çin.), elan (ilan Ar. ièlān), cıldam ~ ıldam
(çabuk, çevik Far. celdì ), eleçek (evli kadın sarığı Far. leçek).
Kullanıldığı Durum:
-VlV- durumunda nadiren kullanılır: aalam (alem Ar. èālem).
-VlV durumunda nadiren kullanılır: oolu (avlu Yun.), laala ~ lala (lale Far. lāle).
VlV- durumunda yaygın olarak kullanılır: alaamat (alamet Ar. èalāmet), alaqa (alaka,
ilgi Ar. èalāqa), alap (ot, yem Far. èalaf), alipbe ~ alippe (alfabe Ar. elif-bā), ilab (dudak Far.
leb
), ilebiz (söz Ar. lafô), ilegen (demir leğen; yemek tabağı Far. legen), iliy (kanun Çin.),
iliyas (İlyas Ar. ilyās), oluya (evliya Ar. evliyā), ulama (ulema Ar. èulemā), ulut (ulus Moğ.
uls
), ılabbay (emrediniz, buyurunuz Ar. lebbeyk), ılayıq (layık, uygun Ar. lāyiq), ılayım (ey
Tanrı!, Ar. allahüm), ılaqap (lâkap Ar. laqab), ılama (Lamacı Moğ.), ılañ (aksak, çolak Far.
leng
), ılañman (etli bir çorba türü Dung. lenmyan; len = soğuk, myan = un), eleçek (evli kadın
sarığı Far. leçek), ılıy ~ iliy (kanun, nizam Çin.), elan (ilan Ar. ièlān).
VlV durumunda kullanılır: ali (daha, henüz, hâlâ Ar. óālā), ile (hile; çeviklik;
kurnazlık Ar. óìle).
-Cl- durumunda kullanılmaz.
-lC- durumunda yaygın olarak kullanılır: alba (helva Ar. óelvā), albette (elbette Ar.
elbette
), albın (tütsü yaparken söylenen şiir; cin, şeytan Kırg. – Moğ.), algebra (cebir Rus.
algebra
< Ar. cebr), alġoo (köylülerin yardımlaşması Far. alġÿ ), alda taala (Allah u Teala Ar.
allāhu teèālā
), alfavit (alfabe Rus. alfavit < Yun.), alman (her türlü, çeşitli renkte Ar. elvān),
al’bom (albüm Rus. al’bom < Frs.), alyuminiy (alüminyum Rus. alyuminiy < Lat.), ildalda
(illallah Ar. illallah), ildet (illet Ar. èillet), iltipat (iltifat Ar. iltifāt), oldo (Allah! Ar. allah),
olco (ganimet Moğ. olza), olpoñ (vergi, haraç Kırg. - Moğ.), ülpöt (ülfet, dostluk Ar. ulfet),
ıltımas (başvuru Ar. iltimās), cıldam ~ ıldam (çabuk, çevik Far. celdì ).
L. 3. 1. 3. Sonda:
Örnek: al abal (hal ahval Ar. óāl ahvāl), alal (helal Ar. óalāl), amal (amel Ar. èamel),
ayal (kadın Ar. èayāl), beksil (senet, bono Rus. veksel’ ), baqal (bakkal Ar. baqqāl), laal
(kırmızı renkte değerli bir taş Ar. laèl ), bökööl (aşçı Moğ. boqoul – et bölen), gül (çiçek Far.
ġ
ul
), hural (meclis Moğ.), keçil (bekâr Moğ.), kemsel (pamuk astarlı palto Rus. qamzol <
Alm.), ökül (vekil Ar. vekìl), qıyal (hayal Ar. òayāl), aqıl (akıl Ar. èaql), ıqıbal ~ ıqbal (ikbal
111
Ar. iqbāl), ıqtımal ~ etimal (ihtimal Ar. iótimāl), mandil (mendil Far. mendìl), musqul (kas,
adale Rus. musqul), müşkül (zor, müşkül Ar. muşkil), mısqal (4,5 gr’lık ağırlık ölçüsü birimi,
miskal Ar. miåqāl), maal (vakit, zaman, yer Ar. maóal), noġol (ağaç Far. nihāl), nöl (sıfır
Rus. nol’ ), pal (fal Ar. fāl), oromol (başörtüsü Far. rÿy-māl), saal (sade, kolay Ar. sehl), seyil
(akıntı, sel Ar. seyl), sel (sel Ar. seyl), asal ~ asel (bal Ar. èasel), usul (usul Ar. uãÿl), üstöl
(masa Rus. stol), esil ~ asıl (yüce soylu, asil Ar. aãìl), şimal (kuzey Ar. şimāl), şumbul (Çin
idari memurlarından biri Çin.), işköl (okul Rus. şqol), tecemel (anne sütü emmeden büyüyen
çocuk Moğ. tedcaml), tıl (cephe gerisi Rus. tıl), voqzal (gar Rus. voqzal), zal (salon Rus. zal <
Alm.), zardal (zerdali Far. zerd-ālÿ), zil (nesil, esas, menşe Ar. nesl), zobol (yok olma,
alçalma Far. zevāl), aşpuzul (yemek satılan dükkan Kırg. – Çin. puñi = dükkan).
Kullanıldığı Durum:
-Vl durumunda yaygın olarak kullanılır: bulbul (bülbül Far. bulbul), ubal (vebal Ar.
vebāl
), caal ~ cayıl (cahil Ar. cāhil), şimal (kuzey Ar. şimāl), şumbul (Çin idari
memurlarından biri Çin.), işköl (okul Rus. şqol), tacaal (Deccal Ar. deccāl), tamsil
(simgeleme; temsil Ar. temåìl), tarcımal ~ tarcımaqal (hayat hikâyesi, tercümeihâl Ar.
terceme-óāl
), taşkil (teşkil Ar. teşkìl), şumbul (Çin idari memurlarından biri Çin.), işköl (okul
Rus. şqol), zobol (yok olma, alçalma Far. zevāl).
-Cl durumunda kullanılmaz.
L. 3. 2. Özellikler:
L. 3. 2. 1. Başta:
Arapça ve Farsça’dan Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde ön ses “l-”
korunur: laazım (lazım, gerek Ar. lāzim), laanat (lanet Ar. laènet), labbas (libas, giyim Ar.
libās), lazat ~ lazzat (lezzet Ar. leõõet), laqap (takma ad, lakap Ar. laqab), lap (laf Far. lāf),
laşker (asker Far. leşker), lebiz (lafız, kelime Ar. lafô), legen (tabak; leğen Far. legen), leylek
~ legilek (leylek Far. legleg), lek (yüz bin Far. lek), lekin ~ likin (lâkin Ar. lākin), lep (dudak
Far. leb), lölü (çingen; şarkı söyleyen kadın Far. lÿlì ), luġat (lügat Ar. luġat).
Rusça yoluyla Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde ön ses “l-” korunur:
laboratoriya (laboratuvar Rus. laboratoriya < Lat.), lager’ (kamp Rus. lager’ < Alm.), lampa
(lamba Rus. lampa), laureat (ödül almış Rus. laureat < Lat.), leksikologiya (leksikoloji Rus.
leksikologiya < Yun.), liġa (cemiyet Rus. liġa < Frs. liġue), limit (limit Rus. limit < Lat.),
limon (limon Rus. limon < Yun.), litr (litre Rus. litr < Frs.), logiqa (mantık Rus. logiqa <
Yun.), loqaut (işten çıkarma Rus. loqaut < İng. lock-out), lupa (mercek Rus. lupa < Frs.), lyuq
112
(döşeme kapısı, gemideki top için açılan delik, lombar Rus. lyuq < Hol.), lyustra (avize Rus.
lyustra < Frs.).
Diğer dillerden Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde ön ses “l-” korunur:
laazı (kırmızı acı biber Çin. lazı), laylama (Müslüman Moğ. lal), lañman (etli bir çorba türü
Dung. lenmyan; len = soğuk, myan = un), loya ~ loye (bir bölüğün komutanı Dung. lo =
büyük, yaşlı; yö, yöyö = büyük baba, büyük lider), lohan (yaşlı Dung. lohan; la = yaşlı; han =
kişi, insan).
‘l-’ ile başlayan alıntı sözcüklerin başında genellikle “ı-, i-“ ünlüsünün türediği
görülür: ılaazım (lazım Ar. lāzim), ılaanat (lânet Ar. laènet), ılay (bulanık; balçık Far. lāy),
ılayıq (layık, uygun Ar. lāyiq), ilab (dudak Far. leb), ilebiz (söz Ar. lafô), ilegen (demir leğen;
yemek tabağı Far. legen), ılaqap (lâkap Ar. laqab), ılañ (aksak, çolak Far. leng), ılañman ~
lañman (etli bir çorba türü Dung. lenmyan; len = soğuk, myan = un), ılabbay (emrediniz,
buyurunuz Ar. lebbeyk). Ancak sayılı bir kaç örnekte ön ses “e-” türemesi de görülür: eleçek
(evli kadın sarığı Far. leçek).
Bazı alıntı sözcüklerde ön ses “l-” ünsüzünün göçüşmeye uğradığı görülür: naalat
(lânet Ar. laènet),
L. 3. 2. 2. Ortada:
Arapça ve Farsça’dan Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde iç ses “-l-”
korunur: alaamat (alamet Ar. èalāmet), alman (her türlü, çeşitli renkte Ar. elvān), ildet (illet
Ar. èillet), ile (hile; çeviklik; kurnazlık Ar. óìle), iltipat (iltifat Ar. iltifāt), oluya (evliya Ar.
evliyā), ülpöt (ülfet, dostluk Ar. ulfet), elan (ilan Ar. ièlān), cıldam ~ ıldam (çabuk, çevik Far.
celdì ), aalam (alem Ar. èālem), ulama (ulema Ar. èulemā).
Rusça yoluyla Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde iç ses “-l-” korunur:
algebra (cebir Rus. algebra < Ar. cebr), alfavit (alfabe Rus. alfavit < Yun.), alleya (gezi yolu
Rus. alleya < Frs.), alyuminiy (alüminyum Rus. alyuminiy < Lat.).
Diğer dillerden Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde iç ses “-l-” korunur:
olco (ganimet Moğ. olza), ulut (ulus Moğ. uls).
Bazı alıntı sözcüklerde iç seste “-l- > -r-” değişimi görülür: busurman (Müslüman Ar.
muslim + Far. -ān), cumuray (tamamen Ar. cumle), sancırġa (süs Moğ. sancalġa).
Alıntı sözcüklerde iç seste “-ll-” ikiz ünsüzünden ikinci “-l-” ünsüzünün -d-” sesine
değişimi görülür: celdet (cellat Ar. cellād), çilde (kırk gün Far. çelle), kelde (kelle Far. kelle),
şorkeldey (bahtsız, mazlum Far. şorkelle), küldü (bütün, hepsi, külli Ar. qullì ), bıssımılda
(bismillah Ar. bismillah), alda taala (Allah u Teala Ar. allāhu teèālā), ildalda (illallah Ar.
113
illallah), ildet (illet Ar. èillet), oldo (Allah! Ar. allah), astapurulda ~ astaqpurulda
(estağfurullah Ar. estaġfirullah). Bu değişimin ikiz ünlü olmadığı durumlarda da gerçekleştiği
görülür: adal (helal Ar. óalāl).
Bazı alıntı sözcüklerde iç seste “-l-” düşmesi görülür: ılayım (ey Tanrı!, Ar. allahüm),
tabitsa (tablo Rus. tablitsa).
Bazı alıntı sözcüklerde iç seste “-l-” türemesi görülür: zulpuqor (Zülfikar Ar. õufiqār).
Konuşma dilinde “l” ünsüzünün bazı alıntı kelimelerde göçüşmeye uğradığı da
görülür: naalat < laanat (lanet Ar. laènet), qulpu (kilit Far. qufl), talinke (tabak Rus. tarelqa).
Rusça imla ile “ –ль- = -l’- ” şeklinde yazılan bazı iç ses “l” ünsüzleri, yumuşak
damak “l” sidir: fil’m (film Rus. fil’m), fil’tr (filtre Rus. fil’tr), bul’dozer (buldozer Rus.
bul’dozer < Frs. bulldozer), qal’tsiy (kalsiyum Rus. qal’tsiy < Lat.), atel’ye (atölye Rus.
atel’ye < Frs. atelier), val’s (vals Rus. val’s < Frs. valse), vol’t (volt Rus. vol’t < Frs. volt),
al’bom (albüm Rus. al’bom < Frs.).
Alıntı sözcüklerde –lC durumunda iki ünsüz arasında ünlü türemesi görülür: qalıq ~
qalq (halk Ar. òalq), iliyas (İlyas Ar. ilyās), zulum (zulüm Ar. ôulm).
L. 3. 2. 3. Sonda:
Arapça ve Farsça’dan Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde son ses “-l”
korunur: al abal (hal ahval Ar. óāl ahvāl), bul (para, pul Far. pÿl), camal (cemal, güzellik Ar.
cemāl), cañgel ~ ceñgel (orman Far. cengel), dalil (delil Ar. delìl), dil (gönül Far. dil), duldul
(Hz. Ali’nin atı Ar. duldul), daldal (tellal Far. delāl), qabıl (kabül Ar. qabÿl), qazal ~ qazel
(gazel Far. ġazel), maqmal (kadife Ar. maòmel), maqul (uygun Ar. maèqÿl), maşqul (meşgul
Ar. meşġÿl), mısqal (4,5 gr’lık ağırlık ölçüsü birimi, miskal Ar. miåqāl), müşkül (zor, müşkül
Ar. muşkil), pal (fal Ar. fāl), peyil ~ beyil (fiil Ar. fièl), oromol (başörtüsü Far. rÿy-māl), saal
(sade, kolay Ar. sehl), usul (usul Ar. uãÿl), şal (topal Far. şel), şimal (kuzey Ar. şimāl),
tarcımal ~ tarcımaqal (hayat hikâyesi, tercümeihâl Ar. terceme-óāl), taşkil (teşkil Ar. teşkìl),
zalal (hor görülen, aşağılanan Ar. õelìl), azireyil (Azrail Ar. èazrā’ìl ).
Rusça yoluyla Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde son ses “-l” korunur:
admiral (amiral Rus. admiral < Frs. amiral), general (general Rus. general < Lat.), jurnal (
dergi Rus. jurnal < Frs. journal), kemsel (pamuk astarlı palto Rus. qamzol < Alm.), üköl (iğne
Rus. uqol), qanal (kanal Rus. qanal < Lat.), qapital (sermaye, para Rus. qapital < Frs. – İng.),
qarnaval (karnaval, şenlik Rus. qarnaval < Frs.), qvartal (mahalle Rus. qvartal < Lat.), marşal
(mareşal Rus. marşal < Frs.), musqul (kas, adale Rus. musqul), üstöl (masa Rus. stol), tıl
114
(cephe gerisi Rus. tıl), voqza l (gar Rus. voqzal), voleybo l (voleybol Rus. voleybol < İng.
volley-ball
), za l (salon Rus. zal < Alm.).
Diğer dillerden Kırgız Türkçesine girmiş olan alıntı sözcüklerde son ses “-l” korunur:
bököö l (aşçı Moğ. boqoul – et bölen), teceme l (anne sütü emmeden büyüyen çocuk Moğ.
tedcaml).
Rusça imla ile “ -ль = -l’ ” şeklinde yazılan bazı son ses “-l” ünsüzleri, yumuşak
damak “l” sidir: fevra l’ (şubat ayı Rus. fevral’ < Lat.), ġastro l’ (turne Rus. ġ astrol’ < Alm.),
ġospita l’ (hastane Rus. ġ ospital’ < Frs.), qabe l’ (kablo Rus. qabel’), aqvare l’ (sulu boya Rus.
aqvarel’ < İtl.), aqtua l’ (güncel Rus. aqtual’), magistra l’ (ana yol Rus. magistral’ < Lat.),
mebe l’ (mobilya Rus. mebel’ < Frs.), meda l’ (madalya Rus. medal’ < Lat.), ansab l’ (topluluk
Rus. ansabl’ < Frs.), şine l’ (asker kaputu Rus. ş inel’), venti l’ (supap Rus. ventil’ < Alm.),
vestibyu l’ (sosyal alanların geniş girişi Rus. vestibyul’ < Frs.).
Bazı alıntı sözcüklerde son seste “-l > -n” değişimi görülür: cılaacı n (alıcı kuş için
çıngırak Ar. celā cel).
Bazı alıntı sözcüklerde son seste “-l” ünsüzünün türediği görülür: aş-puzu l (yemek
satılan dükkan Kırg. – Çin. puñi = dükkan).
Bazı alıntı sözcüklerde son seste “-l” ünsüzünün düştüğü görülür: ıram ~ ram (fal
açmak Ar. reml).
Dostları ilə paylaş: |