(282.) Kafkas Ötesi Tatarlarında Kadının Ev ve Sosyal Hayatı
60
adlı yazıda 4.
kölümde kızların eğlenceleri ve oyunları anlatılırken yetişkin kızların biraya geldiklerinde
oynadıkları bir oyun esnasında söyledikleri 8 dörtlük bir türküye yer verilir (ss. 121-122).
Türkü Rusça tercüme hâldedir.
Türkünün söylendiği oyun şöyle oynanır: Her kızdan bir eşya alınırak bir keseye
konulur. Sonra kızlar bir çember oluşturur. Tam ortaya eşyaların olduğu keseyi tutan bir
küçük kız geçer. Sonra her kız sırayla bir dörtlük söyler ve keseden bir eşya çıkarır. Sıradaki
dörtlükle çıkan eşyanın sahibi kız için fal bakılmış olur.
Aynı yazı içerisinde kızların koroyla söyledikleri türküye de yer verilir (ss. 123-124).
“Tatar” kızlarının koroyla türkü söylemelerinin yaygın olmadığı ve koroyla söylenen
türkülerin öbür türkülerden muhteva yönüyle çok da farklı olmadığı belirtilerek türkünün
Rusça tercümesi aktarılır. Haneleri farklı sayıda dizeyle mürekkep türkü toplam 31 dizedir.
1. 1. 1. 1. 2. Mani
Mani, anonim halk şiirinin en küçük nazım şeklidir. Maniler umumiyetle dört dizeden
oluşur. Birinci, ikinci ve dördüncü dizeler uyaklı, üçüncü dize ise serbesttir. Uyak düzeni aaxa
şeklinde gösterilir (Dilçin, 2013, 279). Dize sayısı dörtten çok maniler de vardır. Manilerin
birkaç temel çeşidi vardır.
Birinci dizesinin hece sayısı yediden az olan manilere, “kesik mani” denir. Dört dizeli
manilere başka dizeler eklenmesiyle oluşan manilere de “artık mani” veya “yedekli mani”
60
A. Zaharov, ss. 91-157., 20. Sayı, 1. Kısım, 1894.
65
denir. İki kişinin karşılıklı olarak söyledikleri maniye “deyiş” adı verilir (Dilçin, 2013, 279-
289).
Maniler için SMOMPK’de yaygın olarak bayatı tabiri tercih edilir. Bunun yanında
maniler için Rusça “şarkı” (pesnya) da denilmiştir. Manilerin çoğu Kafkas Ötesi’nde,
Azerbaycan sahasında derlenmiştir. Ancak, Ermeni halkı arasında söylenen manilerin de
SMOMPK’de neşredildiği belirtmek yararlı olacaktır.
Maniler için SMOMPK’de kullanılan bir başka kavram ise “şikeste”dir. 17. sayıda
şikestelerle ilgili verilen bilgi biraz aşağıdadır.
(245.) Şikesteler
61
yazıda “şikeste” adı verilen ve Aksaya aulunda Öğretmen
Tsallagov tarafından derlenen Kumuk manileri
62
neşredilmiştir. Yazıda “Şikesteler” başlığının
hemen altında şikestenin “âşığın” “kırık şarkı”ları olduğu kaydı yer alır.
Yazı iki kısımdan oluşur. Önce 76 şikestenin metni verilir. Sonra L. Lopatinskiy’in
şikestelerin umumi hususiyetlerine ilişkin değerlendirme yazısına yer verilir. Şikesteler hem
Kumuk Türkçesiyle hem de Rusça tercümesiyle verilir. Tercümede iki yol izlenmiştir. Her
satır için satır altı tercüme yapılmış, sonra sayfanın alt kısmında toparlayıcı tercüme
verilmiştir.
Şikestelerden örnekler:
1. Men saġa yalġanmedım
Ḫalk aytmagan yalġannı
Saġa aytma kalġanmedım
2. Yüzükke taş salgan
Almas bunan pereze
63
Yürekke bolġanmiken
Doska karşı tereze
64
3. Kıyın bolmay, tınç bolmas
Ḫıncaldan tiigen yara
Allah’dan gelgen işge
61
Tsallagov, ss. 3-33., 17. Sayı, 2. Kısım, 1893.
62
SMOMPK’de şarkı anlamında “песня” [pesnya] kullanılıyor.
63
pereze: firuze.
64
tereze: pencere.
66
Yoktur etmege çara
4. Kara-aġaçnı içine
Karalganım guygenim
Olegen olet bolsun
Şunça meni suygenım.
5. Biilerde kazaġ-edım
Üysiz, eşiksız-edım
Seni görüp açıldım
Yammanuk kuysız-edım
6. Ustalar girer meçge
Biçak etme, biz etme
Bir busurman
65
yok-muken
Arabıznı tuz etme (s. 4)
7. Sala-taunu enişi (enişde)
Sarka bişer yemişi
Sen karalıp, men güyüp
Ölemen seni süyüp
8. Alma terekni kakıp
Kurusun otka yakıp
Neçe bir gün turayım
Seni betinge bakıp
9. Tawuşga çıkkan ata
Tawuştan alıñgan egerde
On beşinde sen çıksan
Tiyersen har negerde (s. 5).
65
busurman: Müslüman.
67
17. Bir aytım, eki aytım
Baştan getmes işnı aytım
Bolayman ebin tabup (s. 8).
20. Ertende gel, aḫşamda
Tuşta gelsen, tabuluman
Buyur kulluk, baş üste
Sen aytkañga kabulman (s. 9)
L. Lopatinskiy şikesteleri hem biçim hem de muhteva yönüyle değerlendirir.
Şikestelerin birkaç üçlük hariç ekserisinin dörtlükten ibaret olduğunu söyler. Lopatinskiy’in
verdiği bazı bilgiler “şikeste”lerin değerlendirilmesinde yararlı olacaktır: Şikeseteler
umumiyetle aşkla ilgilidir. İnsan ilişkileri; tabiatta gözlenen varlıklar, olaylarla
ilişkilendirilerek anlatılır. Çoğunda bir gencin sevgilisine seslenişi, sitemi duyulur. Bazı
“şikeste”lerde kız kendisine yaranmaya çalışan gence cevap verir.
Lopatinskiy, “şikeste” adı verilen bu metinlerin iki kısımdan oluştuğunu, şiirlerde iki
varlığın karşılaştırıldığını ve sonrasında bu karşılaştırmadan benzetme yoluyla bir sonuca
ulaşıldığını belirtir.
Şikestelere yer verilen bir başka yazı ise (257.) Tatar Metinleri: Şarkı, Bilmece,
Atasözleri
66
başlığını taşır. Bu yazıda türkü, mani, bilmece ve atasözü gibi farklı halk
edebiyatı mahsulleri aktarılmıştır. Bunlar arasında Cebrail Uyezdi Mirza-Camallı Köyü’nden
Salman Şarifbekov’dan derlenen 4 tane maniye “Âşığın şarkıları (şikesteler)” başlığıyla yer
verilmiştir:
1. Kzıl gül olmiyeydi
Saralub solmiyeydi
Bir ayrılıg bir ölü
Héç birisi olmiyeydi (s. 67).
2. Éyle mi, baḫça-nane
67
Bag dolu, baḫça-nane
Hesret çeken, ay gözlerim
Doyuncan baḫ canane
66
A. Kalaşev, A. İoakimov; ss. 37-74., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
67
nane: nine.
68
3. Araz ahar lilinden
Baş aşmanam dilinden
Sen yéylaḫdan gar gönder
Men Araspar
68
gülünden
4. Yarın bagında üzüm ekseri
Difar dibinden hezin ses geli
“Sag ol, gel! Var ol, gel!
Heméşe méhman ol, gel!”
SMOMPK’deki yazılarda pek çok konunun, halk bilimi materyallerinin veya halk
edebiyatı ürünlerinin bir arada yer aldığı daha önce de ifade edilmiş idi. Etnografik içerikli
olup (282.) Kafkas Ötesi Tatarlarında Kadının Ev ve Sosyal Hayatı
69
adını taşıyan yazıda
kadınların evlilik hayatının ele alındığı 5. bölümde “Kocaya varan kadının kaderi. Zalim
kayınvalide.” başlığı altında bayatılara yer verilmiştir.
Burada 8 bayatı aktarılır. Önce gelinin kayınvalidesinden korkusunu anlatan 5 satırlık
bir bayatıya yer verilir. Burada bizzat “bayatı” tabiri kullanılmaktadır. Bayatı Rusçadır. Daha
sonra 135. sayfada düşülen dipnotta SMOMPK’nin 18. sayısında A. İ. Kalaşev tarafından
bayatı örneklerinin neşredildiği belirtiliyor. Sonra 136. sayfada kadının çektiği sıkıntıları
anlatan 4 satırlık 7 acıklı bayatıya yer verilir. Bu bayatılar Rusça tercümedir.
70
Yukarıda, 18. sayıda bayatı örneklerine yer verildiği belirtilen yazı (257.) Tatar
Metinleri: Şarkı, Bilmece, Atasözleri
71
başlığını taşır. Bu yazıda ninni, ağıt, çocuk şarkısı
(şiiri), bilmece ve atasözü gibi farklı halk bilimi ve halk edebiyatı derlemelerine yer
verilmiştir. Ancak bu materyaller için “bayatı” tabiri kullanılmamıştır.
SMOMPK’de belirli gün ve bayramlara has şiirlere rastlamak mümkündür. Ermeni
bayramlarından biri olan “Vardavar”da Türkçe şiirler söylenir. (256.) Vardavar
72
adlı yazıda,
68
“Aras kıyısında bir köy.” aktaranın notu.
69
A. Zaharov, ss. 91-157., 20. Sayı, 1. Kısım, 1894.
70
Bayatılar hakkında bilgi ve bayatı metinleri için bk: Karaağaç ve Açıkgöz (1998).
71
A. Kalaşev, A. İoakimov; ss. 37-74., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
72
A. Kalaşev, ss. 1-36., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
69
Vardavar Bayramı
73
anlatılmakta ve onun kutlanmasında söylenilen şarkılara/şiirlere yer
verilir.
Yazının sahibi A. Kalaşev Yelisavetpol Guberniyası Çaykend şehrinde söylenen
şarkıları aktarır. Şarkılardan önce “Vardavar” adı verilen Ermeni bayramının tarihini ve
hususiyetlerini ele alır. Sonra şarkıların kimler tarafından nerde ve nasıl söylendiği gibi
bilgileri aktarır.
Yazıda Vardavar’ın Ermenilerin en sevdiği bayram olduğu belirtiliyor. Bu bayram
etrafında pek çok âdet ortaya çıkmıştır. Yazıda bu âdetlerden biri olan kızlar ve erkeklerin
karşılıklı şarkı söylemeleri üzerinde durulur. Vardavar Pazar günü kutlanır. Cumartesi akşamı
kızlar ve erkekler belirli bir mekânda toplanır ve taraflardan biri kazanana kadar şarkı
söylerler. Bazen atışma sabaha kadar sürer. Kazanan taraf ödülün sahibi olur.
Yazar tanık olduğu şarkı atışmasını anlatır. Burada söylenen şarkıları aktarır. Şarkılar
“Tatarca” ve Ermenicedir. Şarkılar ve tercümeleri Kiril harflidir. Toplamda 122 dörtlük
vardır. Şarkılar sıralanırken “kızların cevabı” ve “erkeklerin cevabı” denilir.
Fikret Türkmen SMOMPK’deki A. Kalaşev'in bu yazısını inceleyerek Türkçe
manilerin okunduğu “Vartavar” merasimlerinden sözetmiş. Derlenen manilerden beşini örnek
göstermiştir (Türkmen, 1992, 16-17).
Türkmen’in SMOMPK’den örnek gösterdiği manilerden ikisi:
Vırtıvorı gelecekti, can, gülüm, can, can!
Sufranı salacaktı; can, gülüm, ... vb.
Herkesin yarı çoktur,
Beyenip, alacaktı.
Çardahta otımanan
Yaman söz götimenem
İlan vırsa dattas
Sennen el götimenem. (s. 5)
1. 1. 1. 1. 3. Bilmece
73
Değişik vesilelerle bir araya gelen kadınlar arasında mani okunması yaygındır. Bunlardan baharla ilgili
olan törenlere “mantıvar, bahtıyar, martaval, vartıvor, vasf-ı hal” gibi isimler verilmektedir (Kaya,
2014, 50).
70
Bilmece “Gelenekten süregelen ve hemen her konudaki birtakım somut-soyut
kavramların uzak-yakın ilişkiler yoluyla zihinde çağrışımını sağlayan, bir nevi, oyuna dayalı
zihni melekelerin gelişmesinde önemli rol oynayan ve daha ziyade manzum yapıda söz
kalıplarıdır.” şeklinde tanımlanmaktadır (Kaya, 2014, 553).
74
SMOMPK’de bilmeceler için müstakil yazılara yer verilmemiştir. Bilmeceler derlenen
farklı materyallerle bir arada aktarılmıştır. Türk bilmecelerine yer verilen ilk yazı (9.) Tatar
Atasözleri, Özdeyişler, Bilmeceler ve Kadın İsimleri
75
başlığını taşır. Birinci kısmında
atasözlerine yer verilen yazının ikinci kısmında (ss. 55-59 ) 33 tane bilmecenin bir sütunda
Arap harfli asılları ve öbür sütunda da Rusça tercümesi verilmiştir. Bilmecelerin cevapları ise
yalnıza Rusça tercümededir.
Bilmecelerden örnekler:
1. Deryada bir gül bitüp, adı yok.
Şirinlukten yemek olmaz, dadı yok: çocuklar. (s. 55)
6. Bir kutum var, Frengi özü.
Açılır, özi yumulur
Hiç kes bilmez onuñ fendini: fikir. (s. 56)
8. Bazarda tapılmaz, tarazüde çekülmez: rüya. (s. 56)
(257.) Tatar Metinleri: Şarkı, Bilmece, Atasözleri
76
adlı yazının muhtelif yerlerinde
farklı kişilerden derlenmiş 48 tane bilmeceye yer verilmiştir.
Bu bilmecelerden 35 tanesi Nuh şehri sakinlerinden Abdulla Efendiyev’den, 7 tanesi
Cebrail Uyezdi Hatunbulag Köyü’nden İrza Miriyev’den ve 6 tanesi Yelisavetpol’den Hasan
Kerimov’dan A. Kalaşev tarafından derlenmiştir. Bilmecelerin Türkçe asılları Kiril harflidir.
Bilmecelerin Rusça tercümeleri de verilmiştir.
Yelisavetpol’den Hasan Kerimov’dan derlenen bilmeclerden örnekler:
1. Men gédirem bélesine
Kara gözim mehlesine
Kuştarda néce kuştiki
Süt vére balesine? (yarasa) (s. 66).
4. Bizim öwde bir kişi var
74
Bilmeceler için farklı araştırıcıların yaptığı tanımlar ve ayrıntılı bilgi için bk.: Türkyılmaz (2009).
75
St. P. Zelinski, s. 43-60. 1. Sayı, 2. Kısım, 1881 .
76
A. Kalaşev, A. İoakimov; ss. 37-74., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
71
Aġızında iki dişi var? (maşa) (s. 66).
5. Bizim öwde dört kişi var
Dördide bir boyda? (odanın dört köşesi) (s. 66).
6. Bir tabaḫ alma
Sabaġ galmaz? (yıldızlar) (s. 67).
Dergide, Kafkasya’da yaşayan bir başka Türk boyu olan Kafkas Türkmenlerinin halk
şiirine de yer verilir. (569.) Truhmen Halk Şiirinden
77
başlığını taşıyan ve Kafkas
Türkmenlerinin sözlü edebiyatından numunelerin verildiği bu yazı iki kısımdan oluşur. İlk
kısımda Köroğlu destanından şiirlere, ikinci kısımda ise bilmecelere (matallar) yer verilir.
1. 1. 1. 1. 4. Ninni
Ninnilere ilişkin kapsayıcı tanımlardan biri Doğan Kaya tarafından yapılmıştır:
“Ninniler; uyutulmaya çalışılan çocuğu veya çocuğu hoplatıp severken söylenen ve
birtakım duygu, düşünce, inanç, umut ve hayalleri, sevinç ve acıları ihtiva eden; çoğunlukla
dört mısra ile söylenen ve mısra sonlarına birtakım klişe sözler ilave edilerek ezgi ile
terennüm edilen manzum sözlerdir.” (Kaya, 2014, 409).
SMOMPK’de ninnilere ayrılmış müstakil yazı yoktur. Ninniler umumiyetle öbür halk
edebiyatı ürünleriyle neşredilmiştir.
(257.) Tatar Metinleri: Şarkı, Bilmece, Atasözleri
78
adlı yazıda Nuh şehri
sakinlerinden Abdulla Efendiyev’den derlenmiş Tatar metinleri arasında toplam yedi hane
ninniye yer verilir.
Ninnilerden örnekler:
1. Layla, balam, layla
O küş-küş, balam, layla
Layla diyim, yaġasan
Kzıl
79
güle baġasan
Kızıl gül men oleydim
Kölgemde sen yaġasan
77
,A. A. Volodin, ss. 49-57., 38. Sayı, 2. Kısım, 1908.
78
A. Kalaşev, A. İoakimov; ss. 37-74., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
79
Yazım hatası yoktur.
72
2. Laylası var aşı-daşı
Memesi var mermer daşı
Körpe balam-cennet kuşi
Anası karabaşı, agası çöller kuşı
Layla, balam, layla (s. 37)
3. Balam kiçihdi koy böyik olsun
Dört yanıni güller bürüsün
Layla diyim, sen yaġasan
Kzıl güllere baġasan
Layla, balam, layla (s. 38)
(282.) Kafkas Ötesi Tatarlarında Kadının Ev ve Sosyal Hayatı
80
adlı yazıda
oğlanlar ve kızlar için söylenen iki ayrı ninniye yer verilir (ss. 99-100). Ancak ninniler Rusça
tercümedir. Ninninin ilk iki dizesinin Türkçe çevirisi:
Uyu, canım oğlum, lay, lay ben söylüyorum
Uyu, benim canım, lay, lay ben söylüyorum
İlk dizedeki “lay, lay” için yazar bir dipnot düşmüş ve bu ifadenin “lah illah il
Allah”ın
81
kısaltılmışı olduğunu belirtmiştir.
1. 1. 1. 1. 5. Ağıt
Ağıt edebiyat terimi olarak Türkçe Sözlük’te “Ölen bir kimsenin gençliğini,
güzelliğini, iyiliklerini, değerlerini, arkada bıraktıklarının acılarını, büyük felaketlerin acılı
etkilerini dile getiren söz veya okunan ezgi, yazılan yazı, sagu, mersiye.” şeklinde
tanımlanmaktadır.
Misalli Büyük Türkçe Sözlük’te ise edebî ürün “ağıt” için iki farklı anlam verilmiştir.
1. “Bir ölünün ardından onun iyiliklerini, meziyetlerini, ölümünden duyulan acıyı dile
getiren ve makamla okunan şiir, mersiye.”
2. “Herkes tarafından sevilen kimselerin ölümü üzerine veya millî felâket kabul edilen
bâzı tabiî âfet ve kayıpların ardından söylenen şiir.”
80
A. Zaharov, ss. 91-157., 20. Sayı, 1. Kısım, 1894.
81
SMOMPK’de ifade aynen böyle geçmektedir. Parantez içerisinde “Allah’tan başka ilah yoktur.”
Manasına geldiği ifade edilmiştir.
73
(257.) Tatar Metinleri: Şarkı, Bilmece, Atasözleri
82
adlı yazıda Nuh şehri
sakinlerinden Abdulla Efendiyev’den 14 ve Cebrail Uyezdi Hatunbulag Köyü’nden İrza
Miriyev’den 6 olmak üzere toplam 20 dörtlük ağıt aktarılmıştır.
Yazıda ağıtla ilgili olarak, Kafkas Ötesi Türklerinde aile fertlerinden birinin ölmesi
durumunda 10-15 gün boyunca akrabaların, komşuların veya tanıdıkların toplanarak ölen kişi
için ağladıkları belirtilir. Ağıtların umumiyetle bir kadın tarafından söylendiği, öbürlerinin de
ağlayış ve çığlıklarla eşlik ettiği anlatılıyor (s 39).
Nuh şehri sakinlerinden Abdulla Efendiyev’den derlenen toplam 14 hane ağıttan
örnekler:
1. Daġlarda gar sesi var
Yaġıpti girvesi var
Burada bir cavan ölüpti
Ellerinan yası var (s. 39)
2. Koy bunı kardaş aġlasın
Koum kardaş aġlasın
Burada bir cavan ölüpti
Tamam daġ daş aġlasın
3. Yeri yeri şana yeri
Ziflerin şane yeri
Yüz min alem yıġılsa
Vermezbir ana yeri
4. Anası yanar aġlar
Herifi kanar aglar
Ana diipti: “köerçin
Tapta kunar aglar”
5. Ezizim çay keçende
Sende gel çay keçende
Men de seni karġaram
82
A. Kalaşev, A. İoakimov; ss. 37-74., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
74
Günüm effay keçende (s. 40).
Cebrail Uyezdi Hatunbulag Köyü’nden İrza Miriyev’den derlenen 6 dörtlüklük ağıt
1. Kzıl gül heşem oldu,
Darmedim heşem oldu
Senen ayrılannan beri
Aġlamaġ péşem oldu.
2. Sen geden bir il oldu
Verana baglar gül oldu
Veede verdin gelmedin
Bu ne yalan dil oldu
3. Muheng aktım desinen
Dermedim hevesinen
Meni balamnan eliyenin
Güni keçsin yasınan
4. Muheng aktım talhındi
Heste köylim bah indi
Menki balamnan oldum
Sakit olsun ḫalḫ indi
5. Baġımda turaç banar
Onın dilin kim anar
Balam elimnen getti
Goymıyın musurmannar
6. Şirvan’ın küçeleri
Bennemez béçeleri
Man sensiz néce yatım
Bu uzun géceleri
Aktarılan bu ağıdın bir anne tarafından ölen çocukları için yakıldığı belirtilmiştir.
75
Areşsk Uyezdi Agcayazı Köyü’nden Ahmed Melikov’dan 6 satırlık 3 haneden oluşan
bir ağıt derlenmiştir. Ağıdın 1884 tarihli olduğu belirtiyor:
Kelin gédek ḫorızdının düzüne, düzüne
Ay! Gülle deyif Urustam’ın dizine
Heber gétsin Cavad Han’ın kızına, kızına
Ay! Nice gıydın, Urustam’ı öldürdün
Zalım oglu, béydin oglu, şam çraġi söndürdün
Namuradi öldürdün
Açılıftı ḫorızdının çiçegi, çiçegi
Ay! Kana batıf Urustam’ın birçegi
Yıkılıftı Cavad Han’nı gööçegi, gööçegi
Ay! Nice gıydın, Urustam’i öldürdün
Zalım oglu, béydin oglu, şam çraġi söndürdün
Namuradi öldürdün
Gédin anama diyin, aġlmasın, düşkündi, düşkündi
Ay! Gülle degen Urustam’a üç gündi
Kanni köpük daryalardan daşkındi, daşkındi
Ay! Nice gıydın, Urustam’i öldürdün
Zalım oglu, béydin oglu, şam çraġi söndürdün
Namuradi öldürdün
1. 1. 1. 1. 6. Tekerleme
Türkçe Sözlük’te edebiyat terimi olarak “tekerleme”, “Çoğunlukla, masalların
genellikle başında bulunan "Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman
içinde." gibi uyaklı giriş veya ara sözler.” şeklinde tanımlanmıştır.
Misalli Büyük Türkçe Sözlük’te de tekerlemeler benzer bir biçimde “Masalların ve
halk hikâyelerinin başında mîzah unsuru olarak söylenen, yarı anlamlı, yarı anlamsız, kāfiyeli,
klişeleşmiş giriş sözleri.” Şeklinde tanımlanır.
Tekerlemeler için kapsayıcı bir tanım ise Doğan Kaya tarafından şöyle yapılmıştır:
“Tekerleme; vezin, kafiye, seci veya aliterasyonlardan istifade ederek hislerin,
fikirlerin, hal ve hayallerin abartma, tuhaflık, zıtlık, benzetme, güldürü, kısa tanım yahut
çağrışımlar yoluyla ortaya konulduğu basmakalıp sözlerdir.” (Kaya, 2014, 643).
76
Tekerlemeler tanımlanması zor olan halk edebiyatı ürünlerindendir. Bu yüzden
tekerlemelerin doğru anlaşılabilmesi için onların hususiyetlerinin verilmesi daha yararlı
olacaktır.
Ali Duymaz tarafından tekerlemelelerin temel hususlar şöyle sıralanmıştır
(kısaltılarak):
1. Tekerlemelerin belirli bir ana konusu yoktur.
2. Tekerlemeler kafiye, aliterasyon ve secilerle sağlanan söz oyunlarıyla birbirine
bağlanmış hayallerle düşüncelerin manzum biçimde sıralanmasıdır.
3. Tekerlemede duygu, düşünce ve hayaller tezat, mübalağa, şaşırtma ve tuhaflıkla
anlatılır.
4. Tekerlemeler tutarsız ve kararsızdır. Bazen de tamamen anlamsızdır.
5. Bazı tekerlemeler soru cevap şeklinde diyalog hâldedir. (Duymaz, 2002, 21).
SMOMPK’de çok sayıda tekerlemeye “çocuk şarkısı” tabiriyle (257.) Tatar
Metinleri: Şarkı, Bilmece, Atasözleri
83
adlı yazıda yer verilmiştir. Bu yazıda farklı
kişilerden toplam 10 tane çocuk tekerlemesi toplanmıştır. Bunun yanında (107.) Etnografik
Günlükten
84
adlı yazıda da “güneş çağırma” tekerlemesine yer verilir.
(257.) Tatar Metinleri: Şarkı, Bilmece, Atasözleri
85
adlı yazıda Nuh şehri
sakinlerinden Abdulla Efendiyev’den derlenmiş Tatar metinleri arasında 3 tane çocuk
tekerlemesine yer verilir.
Çoğunlukla yaşlıların, çocukları eğlendirmek için “konuşur gibi söyledikleri” ifade
edilen bir çocuk tekerlemesinden örnek:
Bir garrı gedti buz üste
Tarppadtan degdi diz üste
Dedi: A buz, sen ne berksen!
Dedi: Men berk olsam, meni gün eritmez.
Dedi: A gün, sen ne berksen!
Dedi: Men berk olsam, üzimi bulut tutmaz.
Dedi: A bulut, sen ne berksen!
Dedi: Men berk olsam, mennen yagış keçmez.
Dedi: A yaġış, sen ne berksen!
83
A. Kalaşev, A. İoakimov; ss. 37-74., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
84
A. İoakimov, s. 127-130. 9. Sayı, 2. Kısım, 1890.
85
A. Kalaşev, A. İoakimov; ss. 37-74., 18. Sayı, 2. Kısım. 1894.
77
Dedi: Men berk olsam, mennen ot bitmez.
Dedi: A ot, sen ne berksen!
Dedi: Men berk olsam, meni goyun yemez.
Dedi: A goyun, sen ne berksen!
Dedi: Men berk olsam, mennen yaġ olmaz.
Dedi: A yaġ, sen ne berksen!
Dedi: Men berk olsam, meni sıçan yemez.
Dedi: A sıçan, sen ne berksen!
Dedi: Men berk olsam, meni pişih yemez!
Dedi: A pişih, sen ne berksen!
Dedi: Men berkem duraram
Bıglarımı buraram
Ük üste yaylagım var
Tendir üste kıştagım var (ss. 43-44).
Kızların söyledikleri bir tekerleme:
Elimi biçaḫ kesipti
Deste biçaḫ kesipti
Yaġ getirün yaġliyaḫ
Bal getirün balliyaḫ
Desmal getirün desmalliyaḫ
Desmal deve boynında
Deve Şirvan yolında
Şirvan yolı buz baġlar
Deste deste gül baġlar
O gülün birsin üzeydim
Tellerima düzeydim
Kardaşımın toyında
Otırıp durıp süzeyidim (s. 45).
Aktarılan bu iki tekerlemeden sonra “güneş çağırma” tekerlemesine yer verilir:
Godi, godi, dursana
Çömçeni doldursana
78
Godını yola salsana
Allah, Allah (koroyla)
Godı palçıġa batmışti
Garmaladım, çıḫarttım
Kzıl kaya dibinden
Bir kırmızı gün çıharttım
Allah, Allah (koroyla)
Kara touk kanadı
Kim vurdi, kim sanadi
Eşig eşig kezende
Baldrımi it daladi
Allah, Allah (koroyla)
Daġda dana beyirdi
Enge ona üyürdi
Enge ona çatıncan
Gelin bir oglan kayırdi
Allah, Allah (koroyla)
Verenün oglu olsun
Vermeyenün kzı olsun
Adı Fatma olsun
Kaştarı çatma olsun
O da çattasın ölsün
Allah, Allah (koroyla).
Tekerlemelerin Kiril harfli asıllarından sonra Rusça tercümesi de verilmiştir.
Bunlardan başka 4 farklı tekerleme ise Cebrail Uyezdi Hatunbulag Köyü’nden İrza
Miriyev’den derlenmiştir.
Bunlardan ilki, oğlanların kış aylarında zıplayarak ve ellerini nefesleriyle ısıtırken
koro hâlde söyledikleri bir tekerlemedir:
Üşüdüm, hay, üşüdüm
Daġdan alma daşıdım
Almacıġazım yédiler
Mañ cırım sahladılar
Men cırımnan bézerem
79
Derin kuyi kazaram
Derin kuyi béş kéçi
Hani onıñ érkeci
Érkec kaya başında
Héy éledim gelmedi
Şivit tokdüm yémedi
Şivit kazanda kaynar
Kamber bucaḫta oynar
Kamber gétdi oduna
Kargu batdi buduna
Kargu degül kamışdi
Béş barmagım gümüşdi
Gümüşi vérdim tata
Tat maña dari vérdi
Darıni sepdim kuşa
Kuş maña kanat vérdi
Kanatdandım uşmaga
Hak kapısın aşmaga
Kapıçi kapı toḫur
İçinde bilbil oḫur
Mennen kiççek kardaşım
Tari kelamın oḫur (ss. 55-56).
Bir oyun oynanırken söylenen başka bir tekerleme:
İgne, igne
Yci (?) dügme
Bal ballıca
Kokur keçi
Happan, huppan
Yırıl, yırtıl
Su iç, kurtul
Emim oglu
Özi buglu
Haldurum dedi
80
Huldurum dedi
Göye bir agac attı
Kerki sapı
Gül butagı
Motala motala
Ters motal
İl atar
Kaymak atar
Aġ kuşum
Akarçınım
Köyerçinim
Karga kara
Durna kara
Çember çırak
Çıh kırak (ss. 57-58)
Küçük kızların söylediği bir tekerleme:
A, gza, gza, nergize
Cihézin götü, gel bize
Bizden gédek Terbiz’e
Terbiz ḫarab olup
Demür darak olup
Demürçinın gzları
İte elag olup
Kızların ve oğlanların beraber oynadıkları bir oyunda söylenen tekerleme:
A téşti, téşti, téşti
Vurdım Gilan’i kéşdi
İkice ḫoruz dalaşdi
Biri gana bulaşdi
Gan gétti, çaya düşdi
Çaydan köyerçin uşdi
Köyerçin alapaḫda
Yöasi kelbi taḫda
O gzın ala gözderi
81
Menim oleydi
Yukarıda aktarılan tekerlemelerden sonra, yazıda, Erivan Guberniyası okul
müfettişlerinden A. İoakimov’un derlediği üç tekerlemeye yer verilir. Bunlardan ilk ikisi
“güneş çağırma”yla ilgilidir. Tekerlemelerin biri 6, öbürü 8 satırdan oluşur.
“Güneş çağırma” tekerlemelerinden sonra, Erzurum göçmenlerinden (Ahaltsih
Ermenileri ağzı) derlenen ve çocuk oyununda söylenen bir tekerlemeye daha yer verilmiştir.
Bu tekerleme 12 satırdan oluşur. Tekerleme metninden sonra oyunun nasıl oynandığı anlatılır.
Elim, elim kepeneg
Külden çıḫan kepeneg
Kepenegin içine
Suleyman’ın saçına
Gétdım Halep yoluna
Saldım soldum soluna
Halep yolı cam bazar
İçinde meymun gezer
Méymun beni korḫutdı
Bulaḫlarım saġırttı
Salım solum sarmusaġ
Salla buni, çek şuni
Burada aktarılan Tatar metinlerinin tamamı hem aslıyla hem de Rusça tercümesiyle
aktarılır. Metinler Kiril harflidir. Bazı Türkçe sesler çeviri yazıyla gösterilmiştir. Yer yer
metinlerle ilgili açıklamalar yapılmıştır.
Dostları ilə paylaş: |